Gök Yeleli Bozkurt
New member
Kamu gücünün özel çıkarlar amacıyla kötüye kullanılması olarak tanımlanabilen yolsuzluk, insanların ve devletlerin tarihi kadar eskiye dayanmaktadır. İnsanın yaşadığı her yer ve zamanda görülebilen yolsuzluk, sosyal sistemlerin bozulduğu çöküş ve gerileme dönemleri ile çıkış ve yükselme dönemlerinin başında ve bir ekonomik sistemden diğerine geçişte kendini daha çok hissettirmiştir. Çöküş ve gerileme dönemlerinde sistemin işleyişi, kurumların fonksiyonlarını yitirmesi ve değer yargılarındaki bozulmaların yolsuzluklara zemin hazırladığı gözlenmiştir.
Yolsuzluğun maliyeti yalnız iki kişiyi veya grubu ilgilendirmemekte ekonomik, siyasi ve sosyal maliyeti tüm topluma yayılmaktadır. Bu bağlamda yolsuzluk rekabetin zedelenmesine, verimliliğin düşmesine, kaynakların yanlış kullanılmasına, gelir dağılımının bozulmasına, ekonomik ve sosyal istikrarın sarsılmasına yol açmakta, ahlaki değerlerin kaybolmasına ve hukukun çiğnenmesine neden olmaktadır.
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kamu yönetimi ve ekonomik sistem üzerinde ağır bir yük oluşturan ve toplumun her kesimini olumsuz etkileyen yolsuzluklara karşı önleme ve adli soruşturma boyutunda yer alan Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Birimlerimiz, bu çerçevedeki faaliyetlerini artan bir hızla sürdürmektedir. Yapılan çalışmalarda devletimizin çok büyük meblağlarda maddi zararı önlenmiş ve bu suçu işlemeye meyilli olan kimseler açısından da caydırıcı/önleyici etkisi olmuştur. Bu çerçevede, son yıllarda Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığımızca bağlı il birimlerimize bilgi desteği ile projeli çalışma mantığının aktarılması, teknik altyapı ve donanımının kurulması, yoğun eğitim programlarının uygulanması ve ayrıca ulusal ve uluslar arası alanda ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliğinin geliştirilmesi yolsuzluk suçu operasyonlarının giderek artmasını sağlamıştır. Yapılan bu operasyonlarda devleti çok büyük miktarlarda zarara uğratan suç grupları deşifre edilmiş ve yolsuzluklara mani olmak suretiyle kamu maliyesinin ve kurumların zararları önlenmiştir.
Özellikle kamu ihaleleri ve edim sözleşmelerinden kaynaklanan, kamu görevlilerinin rüşvet, irtikâp ve zimmet gibi suçları işlemek suretiyle karıştığı, kamu kaynaklarının belirli çıkar gruplarına peşkeş çekildiği kapsamlı yolsuzlukların kararlılıkla üzerine gidilerek, bunların kamu kurumları ve toplum içerisindeki konum ve statüleri ne olursa olsun adalet önüne çıkarılmaları sağlanmıştır.
Yine, ülkemizde üretilen veya yasal düzenlemeler çerçevesinde ithaline izin verilen tütün, tütün mamulleri ile alkollü içki türlerinin kaçak olarak yasadışı yollardan ülkeye sokulması ve piyasaya sunulması suçlarının daha örgütlü ve profesyonelce işlenmeye başlanması, bu suçların devlete olan zararını da o nispette artırmış ve bu durum yeni mücadele stratejilerinin uygulanmaya konulmasını gerekli kılmıştır. Bu çerçevede Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda kaçakçılık suçlarına yönelik olarak uygulamaya konan hürriyeti bağlayıcı cezalar ile bu kanunla yeniden düzenlenen ikramiye oranları, söz konusu suç türü ile mücadele açısından önemli açılımlar yapılmasını sağlamış, bu doğrultuda geliştirilen yeni mücadele yöntem ve teknikleri ile büyük başarılar elde edilmiştir.
Yolsuzluğun maliyeti yalnız iki kişiyi veya grubu ilgilendirmemekte ekonomik, siyasi ve sosyal maliyeti tüm topluma yayılmaktadır. Bu bağlamda yolsuzluk rekabetin zedelenmesine, verimliliğin düşmesine, kaynakların yanlış kullanılmasına, gelir dağılımının bozulmasına, ekonomik ve sosyal istikrarın sarsılmasına yol açmakta, ahlaki değerlerin kaybolmasına ve hukukun çiğnenmesine neden olmaktadır.
Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kamu yönetimi ve ekonomik sistem üzerinde ağır bir yük oluşturan ve toplumun her kesimini olumsuz etkileyen yolsuzluklara karşı önleme ve adli soruşturma boyutunda yer alan Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Birimlerimiz, bu çerçevedeki faaliyetlerini artan bir hızla sürdürmektedir. Yapılan çalışmalarda devletimizin çok büyük meblağlarda maddi zararı önlenmiş ve bu suçu işlemeye meyilli olan kimseler açısından da caydırıcı/önleyici etkisi olmuştur. Bu çerçevede, son yıllarda Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığımızca bağlı il birimlerimize bilgi desteği ile projeli çalışma mantığının aktarılması, teknik altyapı ve donanımının kurulması, yoğun eğitim programlarının uygulanması ve ayrıca ulusal ve uluslar arası alanda ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliğinin geliştirilmesi yolsuzluk suçu operasyonlarının giderek artmasını sağlamıştır. Yapılan bu operasyonlarda devleti çok büyük miktarlarda zarara uğratan suç grupları deşifre edilmiş ve yolsuzluklara mani olmak suretiyle kamu maliyesinin ve kurumların zararları önlenmiştir.
Özellikle kamu ihaleleri ve edim sözleşmelerinden kaynaklanan, kamu görevlilerinin rüşvet, irtikâp ve zimmet gibi suçları işlemek suretiyle karıştığı, kamu kaynaklarının belirli çıkar gruplarına peşkeş çekildiği kapsamlı yolsuzlukların kararlılıkla üzerine gidilerek, bunların kamu kurumları ve toplum içerisindeki konum ve statüleri ne olursa olsun adalet önüne çıkarılmaları sağlanmıştır.
Yine, ülkemizde üretilen veya yasal düzenlemeler çerçevesinde ithaline izin verilen tütün, tütün mamulleri ile alkollü içki türlerinin kaçak olarak yasadışı yollardan ülkeye sokulması ve piyasaya sunulması suçlarının daha örgütlü ve profesyonelce işlenmeye başlanması, bu suçların devlete olan zararını da o nispette artırmış ve bu durum yeni mücadele stratejilerinin uygulanmaya konulmasını gerekli kılmıştır. Bu çerçevede Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda kaçakçılık suçlarına yönelik olarak uygulamaya konan hürriyeti bağlayıcı cezalar ile bu kanunla yeniden düzenlenen ikramiye oranları, söz konusu suç türü ile mücadele açısından önemli açılımlar yapılmasını sağlamış, bu doğrultuda geliştirilen yeni mücadele yöntem ve teknikleri ile büyük başarılar elde edilmiştir.