Ah Şu Çocuklar...

BURLAHATUN

Yasaklı Üye
Katılım
21 Tem 2008
Mesajlar
5,116
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
TÜRKİYE
161020081008525cocuk4ge9hh8.jpg


dagarcik10022-cbk.gif

tatil1.gif

dagarcik10022-gunes.gif
ÇOCUK
dagarcik10022-gunes.gif

[FONT=Verdana,Arial]Küçük oğlumuz annesine geldi ve ona kağıdı uzattı.
[FONT=Verdana,Arial] Annesi ellerini önlüğüne kuruladıktan sonra kağıdı okumaya başladı :

Çimleri biçtiğim için. 5 YTL
Bu hafta odamı temizlediğim için. 1 YTL
Alışverişe gittiğim için. 50 KURUŞ
Küçük kardeşime baktığım için 25 KURUŞ
Çöpü attığım için 1 YTL
İyi bir karne getirdiğim için 5 YTL
Bahçeyi temizlediğim için 2 YTL
________________
Toplam borç 14 YTL 75 KURUŞ


Annesi umutla kendisine bakan oğlumuza baktı.

Eline bir kalem aldı, kağıdın arka yüzünü çevirdi ve şunları yazdı :

Seni dokuz ay karnımda taşıdım : Bedava.
Hasta olduğunda başını bekledim, elimden geleni
yaptım, senin için dua ettim : Bedava.
Yıllar boyu değişik nedenlerle senin için gözyaşı döktüm : Bedava.
Senin için geceler boyu kaygı duyup, uykusuz kaldım : Bedava.
Oyuncaklarını topladım, yemeğini hazırladım,
giysilerini yıkadım, ütüledim : Bedava yavrum.
Ve bunların hepsini topladığın zaman
gerçek sevginin bedelinin olmadığını görürsün : Bedavadır çünkü.

Oğlumuz annesinin yazdıklarını okuyunca gözleri doldu.

Annesine baktı ve "Anneciğim, seni seviyorum." dedi.
Sonra annesinin elinden kalemi aldı ve kağıda büyük harflerle şunları yazdı :
"HEPSİ ÖDENMİŞTİR."

dagarcik10022-1.gif
 

BURLAHATUN

Yasaklı Üye
Katılım
21 Tem 2008
Mesajlar
5,116
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
TÜRKİYE
Cevap: Ah Şu Çocuklar...



Sen ağlama, sana kıyamam...


Masumiyetin de yetmediği anların hep öksüz türküsü ağzında, hayatın hoyrat ezgisine hep yenik olduğundan yumuk yumuk bir utanca saklamak gerek sanki... Çok eski giysilerin umut söndüren sıcağında ne kadarsa işte o kadar! ...


Bir çocuğa KADER ismi neden ve niçin verilir ki?

Doguda doğmuş
Kız olmuş
Horlanmış....
Ezilmiş...
Büyümüş, sevmiş...
Sevdiğine verilmemiş
Kaçmış....
Dağ bayır, çayır çimen demeden uzaklaşmış
Peşine kardeşini koymuşlar,
Yüreğne de kin ve nefret doldurmuşlar
Bir tuhaf kurşuna
Bir tanıdık ele
Kurban gitmiş
Ailesi adına
KADER demiş...


Çocukluğun tüm mahsumlugu, güzelliği ve şirinliği yansımış o güzel gözlerine... Bakışlarına can kurban senin...



Büyük yürekleri,
Ahşap sandıklardadır.
Fırçalarda ritimLer oynaşır..
O küçücük çocuklar nasıl da bu sandıkları taşır.
Ne hikmetse, hep iki renk boya
Bir fırça ve bir ciladan
Başka birşey göremem,
Pis lekeli sandıklarında
Ha! Yüreklerini mi?
Onları görecek kadar
yürekli değilim henüz...
Haraç istemişler vermemiş...
Boyalarını kırmışlar!!!

Bir tatlı gülüş...:)


Bu kadar da olmaz ki....Bu kadar da şeker olunmaz ki...


Offf, offfff...Bunlar da çocukluğu çalınanlar...

Dünyanın adaleti işte...
Benim ağlamam, canımın yanmasından değil, onların çocukluğunu yaşayamadığını görmemdendir..


Kızzz!! Kafanda Bit vaaaaR!


Annene söylerim baaak ha!!!


Bu güzel ellerin her zaman birbirine bağlı kalması, dileğimdir...


Seni bıcır seni ...aklından neler geçiyor yine hımmm !!! ))


Bu da KADiR! Deli KADiR Uleeeeen!!!



Ben de Varım......
Biz yetişkinler de böyleyizdir işte.
Hayattaki engeller karşısında farklı tepkiler veririz...
Kimimiz mücadele etmeden, hayatı bir köşeden izlemeyi tercih ederken kimimiz aynı köşeden "ben de varımm..." diye bağırırız...


Adı fedakarlık mıdır bilinmez, kendi hayatımızı geri plana atarız...
Sevdiklerimizin mutluluğu için, kendimizden ödün veririz...
Olan biteni kabul eder, direnmez, boyun eğeriz...
Alışmakla, alışmamak arasında yaşar gideriz...
Biz bunlari SIKLIKLA yaparız...
Kimimiz ''''''''bende varım'''''''' diye isyan ederiz...
Bu ''''''''hayat tiyatrosunda''''''''başrol oynamak isteriz...
Bize sunuLan sahnenin dışına da taşarak, oyuna devam ederiz...
Oyunun kurallarını kendimiz koyar, sonuçlarına da yine kendimiz katlanırız...
Hayatımızda ''''''''keşke"lere izin vermeyiz...
Yada biz bunları yapmayı SIKLIKLA hayal ederiz...



Farkında mısın?
Anneciğim bilmem farkıda mısın?
Söylenmemiş en mübarek, en aziz, en güzel
Duygularla çepeçevre çaresiz...
Sana bağlandığımın farkında mısın?
Seni ne çok sevdiğimin FARKINDA MISIN?
 

BURLAHATUN

Yasaklı Üye
Katılım
21 Tem 2008
Mesajlar
5,116
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
TÜRKİYE
Cevap: Ah Şu Çocuklar...

ec7fb3e3db6022dc57603fd13c0c941b.jpg


Anne babanın çocuğuna verebileceği en güzel hediye "mutlu olma
kapasitesi". Çocuğunuza, ruhunu hayatı boyunca besleyecek "pozitif bakış
açısı" kazandırın. Bu çocukları, kendinden emin, optimist ve başarılı
yapıyor.

Derslere, kurslara ara verip çocuğunuzla bire bir vakit geçirin. Onunla
beraber yerde oturup yap boz yapın, mutfakta beraber omlet yapın, banyo
yapmadan önce beraber yüzünüzü boyayın, parkta beraber kaydıraktan kayın.

* Değer yargılarını geliştirin. Ona sorumlulukları olan değerli bir vatandaş
olduğunu aşılayın. Etrafındaki insanların hayatında fark yaratacak
kapasitede olduğunu gösterin. Mesela kullanmadığı oyuncakları beraber
biriktirip, bir derneye bağışlayın. Eski gazeteleri biriktirmeyi, geri
dönüşümü ona onun dilinde anlatın.
eaf3973f59985a88d1723b7dab0f33be.jpg


* Aktivitelerde ona katılın, beraber bisiklete binin, beraber yüzmeye gidin,
hem onu teşvik edersiniz hemde bol bol spor yapmış olursunuz.

* Espri yapın, fıkralar anlatın, arada bir birbirinize takılın, bol bol
gülün, gülmek daha fazla oxsijen solumanızı sağlar.

* Çocuğunuzu iyi bir iş yaptığında tebrik edin, ona hangi konularda başarılı
olduğunu açıkça anlatın. Mesela ödevini bitirdiğinde "resminde kullandığın
renkleri çok beğendim ..." gibi detay verin. Yaptığı proje hakkında konuşun.
Çocuğunuzu hediye ile değil övgülerle ödüllendirin.

* Çocuğunuzun iyi yemek yemesine özen gösterin. Yemek aralarında yoğurt,
meyva ve bol su verin. Yemek yemez diye öğün araları çocuğunuzu aç
bırakmayın, hem piskolojisini etkiler hem de kilo kaybına neden olur.

* Çocuğunuza hayal gücünü kullanabileceği oyunlar yaratın. Resim yapmak hem
hayal gücünü geliştirecektir hemde yaptığı resimden dolayı tatmin hissi
doğacaktır.

* Günde 4 kere çocuğunuzu kucaklayın, 8 kere öpün, 16 kere ona gülümseyin.
Tüm bunlar size kat kat geri dönecek.

* Çocuğunuzu dinlemesini öğrenin, lafını yarıda kesmeyin, başka bir işle
ilgileniyorsanız, bırakın ve ona konsantre olun. Söylediği şeylerin önemli
olduğunu onu dinleyerek gösterebilirsiniz. Bırakın aynı şeyleri tekrar
etsin, siz hep aynı dikkatle dinleyin.

* Mükemmeliyetçiliği bırakın. Çocuğunuzun yarıda bıraktığı bir işi bitirmeye
veya düzeltmeye çalışmanız onun kendine güvenini sarsar. Masayı silerken
atladığı köşeyi tekrar silmeniz veya beraber diktiğiniz saksıyı düzeltmeniz
ona yaptığı işin iyi olmadığı hissini verecektir. Bir daha çocuğunuzun
yaptığı işi düzeltmek için elinizi uzattığınızda düşünün ! Eğer yaptığı iş
tehlike yaratmıyorsa, sağlığa zararlı değilse elinizi geri çekin.

* Karşılaştığı güçlükleri kendi başına aşmasını öğretin. Ayakkabı bağlarını
yavaşta olsa bekleyin kendi bağlasın, çamaşırları asmanızda yardım etmek
istiyor, beraber asın. Merdivenlerden kendi inmek istiyor, önünde yürümek
şartıyla bırakın insin. Üstünden gelemeyeceği bir problemle karşılaştığında
size problemi anlatmasını söyleyin ve çözümüne beraber karar verin.

* Sevdiği şeyleri yapmasına izin verin, gereksiz kısıtlama enerjisini ve
heycanını dışa atmasını engeller buda ona sıkıntı verir. Unutmayın...
oyuncaklarını toplamayı öğrenmesi için önce dağıtabilmesi lazım.*

Alıntı
 

asena aylin-58

New member
Katılım
7 May 2009
Mesajlar
109
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Cevap: Ah Şu Çocuklar...

gzyaq.png

Yine , yine ağlıyor
Yıldız bakışlı çocuklar
Hayattan vazgeçmişcesine
Sanki yılların tüm yükü üzerlerinde
---------------------------------------

Emek vereceksin yarınlar için
Alın terin ile varacaksın
Ulaşmak istediğin yere
Zulum edene baş kaldıracaksın
Döret elle sarılacaksın emeğine
Okuyacaksın...
İnsana insanlığı öğreteceksin
Bileceksin.. Seni Beni ve... Gecmişini



-ya sen ne olacaksın çocuk?
-astronot olacağım
-niçin astronot olmak istiyorsun sen?
cevap manidardır oldukça
-yıldızlara ulaşacağım
-n’olcak ulaşınca yıldızlara
-en parlaklarını toplayıp anneme vereceğim


Bakmayın güldüklerine onların,
Fotoğrafları çeken abileri söylemiş,
gülün diye..
Oysa...



Oyy çocuk...
Sen mavilerde bir geleceksin
Sen adın gibi hırçın.. Adın gibi sonsuzsun...
Adın DENİZmiydi senin?
Onun gibi bakıyorsunda..
Kaderinde onun gibimi yoksa...
 

Bülent Baysal

Dost Üyeler
Katılım
21 Ağu 2008
Mesajlar
481
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Tanrı ve Hıra Dağlarında
Cevap: Ah Şu Çocuklar...

Muhterem Kardeşim Burlahatun,
Selamlar,
Bir konuda teknik bir yardımınızı rica edeceğim.
Konuyu açtıktan sonra metnin arasına fotoğrafları
nasıl monte edebileceğim konusunda bilgi almak
arzusundayım.
Bir bilgi notuyla yardım ederseniz sevinirim.
Şimdiden teşekkürler
Bülent Baysal
 

BURLAHATUN

Yasaklı Üye
Katılım
21 Tem 2008
Mesajlar
5,116
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
TÜRKİYE
Cevap: Ah Şu Çocuklar...

Sevgili Bülent kardeşim;
Açtığınız konuda, hangi paragraf arasına resim koyacaksanız; alttaki paragrafı biraz altta çekip iki paragraf arasına tıklayıp, kopyaladığınız resmi eklersiniz.:)

Ben sitede yazmaya başladığım dönemlerde, izlek eklemeyi bile bilmiyordum.:rolleyes::DSağolsun bazı kardeşlerim, bana forumlarda bunu ve birçok şeyi öğrettiler.:D Ancak bazen öğretirlerken, onlara fenalıklar geliyor tabi:rolleyes: Özellikle, öz oğlum kadar sevdiğim CANBULAT, bu konuda çok kahrımı çekmektedir:rolleyes::D
 
Üst