METANOL:
Odun ispirtosu olarak bilinir. Bboya çıkarıcıların intifreeze içinde bulunur. Odun distilasyonu ile elde edilir. Zehirlenmesi genellikle ya viskiye karışmasıyla kazara ya da bilinçli olarak intihar için kullanılır. Metanol toksisitesi 2 toksik metabulitin oluşmasına dayanır: Formoldehit ve formik asit. Bu noktadan hareketle tedavi strateji leri bu metabulitlerin oluşmasını engellemeye yada onların vücuttan uzaklaştırılmasına dayanır.
Patofizyoloji: Renksiz, farklı kokusu olan uçucu bir likittir. GISten iyi absorbe olur. İngenze edildikten 30-90 dk. Sonra pik seviyeye ulaşır. Toksisite genellikle oral alımdan sonra olmakla birlikte, önemli ölçüde absorbsiyon AC veya deri yoluyla da olabilir. Hafif toksisiteden sonra serum yenilenme ömrü 14-20 saat, şiddetli toksisiteden sonra 24-30 saattir. Alımı takiben en yüksek konsantrasyon böbrek, KC ve GISte görülürken, vitrous humar ve optik sinirde de seviyesi yüksektir. Metanolün çoğu (%90-95) KCden, %22-5 böbrekten minimul bir kısımda ACler yoluyla excrete edilir. Toksisitenin nedeni metanolun KCde alkoldehidrojenaz ile formaldehit ve formik asite dönüşümü dür. Formik asit birikimi klinik semtomların ile ilişkilidir. Burada görülen laktik asidozun nedeni; formik asitin mitokondrial solunumu inhibe edici etkisi ve bunun sonucunda görülen doku hipoksisidir.Retinada formaldehit oluşumu özellikle kör sarhoş diye tanımlanan körlüğe neden olan optik papillit ve retinal ödeme yol açar.
Formik asitin CO2 ve H2O ya yıkılmasında folat bir kofaktör olduğundan folat eksikliği olan alkolikler metanol toksisitesine daha fazla duyarlıdırlar.Toksisiteye neden olan metanol miktarı değişiklik gösterir.%40 lık solusyondan 15ml kadar küçük dozlarda bile ölüm rapor edilmiştir.Ancak 30 ml lik %40lıksolusyon letal doz olarak kabul edilmesine rağmen 500-600 ml injekte edilip yaşayan vakalar rapoa edilmiştir.
Klinik Özellikler :
Toksik metabolitlerine dönüşümü uzun zaman aldığından metanol zehirlenmelerine bağlı semtomlar 12-18 saatden önce ortaya çıkmayabilir.Eğer birlikte etanolde alınmışsa semptomlar daha geç ortaya çıkar.
Kardinal klinik bulgular; SSS depresyonu(etanole benzer şekilde),görme bozukluğu,karın ağrısı,metabolik asidozdur.Hastaneye geldiğinde hasta konfüze ve hatta şiddetli vakalarda koma durumundaolabilir.Başağrısı,vertigo,nöbetlerde görülebilir.Görme bozukluğu insidansı yaklaşık %50dir.Bunlar ; diplopi,bukanık görme,görme keskinliğinin azalması,fotofobi,karlı bir bölgeye bakma gibi tanımlamalar,görme alanında daralma ve körlüktür.Klinisyen nistagmus,fikse ve dilate pupiller,retinal ödem,optik atrofi veya optik diskte hiperemi gibi bulgular saptayabilir.CT de parkinsonizm ile uyumlu sayılabilecek bazal gangliyon enfarktları görülebilir.
Metanol potent bir mukozal irritandır ve hastaların yarıdan çoğunda şiddetli karın ağrısı ,pankreatitte sıkça rapor edilmiştir.Ancak şiddetli alıma rağmen GIS bulguları görülmeyebilir.Hipotansiyon ve bradikardi geç bulgulardır ve kötü prognozu gösterir. Hastanın gidişatı serum metanol konsantrasyonundan çok asidozun şiddeti ile ilişkilidir. Metanol zehirlenmesinin tanısı: hikaye, karekteristik klinik bulgular ve geniş anyon gap met. Asidozun bulunmasıyla konur. Tanının doğrulanması maddenin kanda gösterilmesine dayanmasına rağmen gecikmeye bağlı morbiditeden kaçınmak için uygun klinik tablo ortaya çıktığında tedaviye hemen başlanmalıdır.
Endojen kaynaklardan meydana gelen metanol kons. :0,05ml/dldir.Asemptomatik kişilerde pik seviyesi 20ml/dlnin altındadır. 50ml/dlnin üzerindeki değerler şiddetli zehirlenmeyi gösterir. SSS semtomları 20mg/dlnin üzerinde, göz problemleri 50mg/dlnin üstünde ortaya çıkar. 150-200mg/dl üstündeki değerlerde ise ölüm riski artar. Ayırıcı tanıda etilen glikol DKA, izoniazit salisilatlar Fe laktik asidoz fenformin toksisiteleri ile üremi gibi geniş anyon gap met asidoza neden olan durumlar düşünülmelidir.
Tedavi:
İntoksikasyondan şüphelenildiğinde IV damar yolu açılır, kan glikozu bakılır ve endikasyon varsa tiamin ve naloksan verilir. Tedavide yer alan genel önlemler:
1-Destek tedavi
2-Asidozun düzeltilmesi
3-Toksit metabolitlere dönüşümü azaltmak için fomepizol veya eta nol verilmesi
4-Metanolu elimine etmek için ®DİALİZ
Hasta alımdan hemen sonra gelmedikçe gastrik lavaj faydasızdır. Aktif kömüre zayıf bağlanır, faydasızdır. Gerekirse entübasyon uygulanır. PHı normale getirmek için NaHCO3verilmelidir. Çünkü metanolün görme bozukluğu gibi toksik etkileri metabolik asidozun düzeltilmesi ile bir miktar düzelir. Fomepizol başlangıç tedavisinde başarılı bir şekilde kullanılır, ancak bu konuda fomepizolun etilen glikol intaksikasyonunda kullanılması kadar tecrübe yoktur.
Bir alkol dehidrogenazinhibitörü olan fomepizol toksik metobolit oluşumunu önler fomepizol etanolün aksine SSS depresyonu yapmaz. Çoğu otorite erişkin metamol toksitesinde fomepizolü etanol yerine önermektedir.
Ancak fomepizol kullanımı dializ endikasyonunu değiştirmez. Bazı klinisyenler ise etanolü tedavide tercih etmektedirler Çocuklarda fomepizol kullanım ile ilgili yeterli veri yoktur. Fomepizol 15mg/kga yükleme dozunu takiben her 12 saatte bir 10mg/kglık 4 dozda verilir. Her doz 30dk. Süreyle IV yavaş infüzyonla verilir. Fomepizol dializle atılacağından dialize giren hastalar da doz sıklığı arttırılmalıdır.
Etanol metanol intoksikasyonunda başlangıç tedavisinde klasik olarak kullanılır. Alkol dehidrogenaza 10-20 kat daha fazla affinitesi vardır ve bunu kompetatif olarak inhibe eder. Toksik metabolit oluşumunu tamamen inhibe etmek için 100-150mg/dllik etanol seviyesi sağlanmalıdır. 100mg/dlnin altındaki düzeylerde etkinlik düşüktür ve tosisite artar. Etanol IV , oral veya NG tüp yoluyla verilebilir. Ancak IV yol tercih edilir. IV yolun komplikasyonu yüzeyel tromboflebite neden olur. IV solusyon %5 dextroz içinde %10 etanol içermelidir.Oral dozda %20 yada 30luk konsantrasyon kullanılır.100-150 mg/dl etanol seviyesini sağlamak için IV yolla veya ağızdan 0,6-0,8gr/kg yükleme dozu ve saatte yaklaşık 0,11gr/kg lık idame dozu verilmelidir.eğer tavsiye edilen %5 dextroz içinde %10luk etanol kullanılırsa yükleme dozu 10mg/kg ve idame dozu saatte 1,6mg/kg olur.Eğer hasta etanol bağımlısı ise (yani artmış hepatik eliminasyon )idame infüzyonu 15gr/kgdan başlamalı.
Etanol verilmesi metanol seviyesi sıfıra gelinceye kadar devam ettirilmelidir.Eğer diyalize başlamışsa etanol diyaliz edilen bir madde olduğundan etanol idame dozu daha yüksek olmalıdır.(0,24gr/kg/st)
Etanol verilmesiyle hipoglisemi ortaya çıkarsa kan glikoz seviyesi takibi yapılmalıdır.
Visual ve SSS disfonks. Bulguları görüldüğünde 25 mg /dl metanol seviyelerinde ,metanol seviyesine bakılmaksızın şiddetli met.asidoz varlığında ve 30ml üzerinde metanol alımında dializ yapılmalıdır. Hemodializ periton dializinden daha etkilidir.Dializ hem maddeyi hem toksik metabolitleri elimine eder.Fomepizol tedavisi alan hastalarda dializ endikasyonları değişmez. Folat metabolizmasında kofaktör olduğundan folat eksikliği olanlarda folat verilir.Bü tün hastalara birkaç gün boyunca IV 50mg/kg folat verilmesi önerilir