Arsızlığın Bu Kadarı Yüzsüzlüktür

Ahmet Gülay

Onursal Üye
Katılım
28 Eki 2010
Mesajlar
67
Tepkime puanı
0
Puanları
0
ARSIZLIĞIN BU KADARI YÜZSÜZLÜKTÜR.

Hergün pusu kurarak askerlerimizi şehit eden PKK militanlarına karşı gıkı çıkmayan BDP ( Barış ve Demokrasi Partisi ) partisinin milletvekilleri, hava harekatı sonucu on üç teröristin öldürülmesi sonucu İstanbul’da meydanlara çıkıp, kendileri gibi PKK sempatizmanı vatan hainleri ile birlikte ortalığı birbirine katmaya çalışmaları, şımarık ve küstah tavırlar sergileyerek hava harekatının durdurulması gerektiğini söylemeleri ancak arsız insanların yüzsüzce bir tavrıdır ki bu hareket bu milletvekillerinin ilk yüzsüzlüğü olmadığı gibi sonuncusu da olacak değildir. Aslında milletvekili sıfatıyle dokunulmazlık zırhına bürünerek, hergün halkımıza karşı takındıkları tavırlar, verdikleri demeçler ve çeşitli eylemlere bizzat katılımları ile olayları çığırından çıkarma çabaları, Büyük Millet Meclisi’nin yüz karasıdır. Asılsız iddialar ile yüzlerce vatan evladını hapislerde çürütenler vatan haini olarak hergün yeni bir ihaneti sergileyenlere karşı tedbir almaması ve sanki olağan bir hareket gibi karşılanması da hükümetin en büyük zaafıdır. Geçmişte incir çekirdeğini doldurmayan sebeplerle kapattırılan partilere karşın BDP nin ihanetlerini es geçmek yapılanlara ortak olmak demektir ki, açılım politikaları ile yola getireceğine inandığı terör örgütüne göz kırpmaktır. Yine bizzat Başbakan tarafından açıklanan ve Bayram sonrası alınacağı bildirilen tedbirlerle şımartılan terör örgütüne yeşil ışık yakmaktır

Ramazan ayı içinde şehit edilen ve kaçırılarak akıbetlerinin ne olduğu bilinmeyen asker ve sivillerimizin intikamı elbette alınmalıydı. Daha yeni yeni verilen demeçlerle terörün üstesinden gelineceği vaatleri artık güven vermekten çok uzak ve inanılmazdır. Nerdeyse başlangıçtan bugüne kadar elli bine varan şehitlerimizin kanı yerde kaldıkça ve terörün kökü kazınmadıkça şehitlerimizin intikamı alınmış olmayacaktır. Ve yine terörün odağı olan BDP kapatılmadıkca , milletvekilidir diye bebek katili Apo’nun kuyrukculuğunu yapmaları önlenmedikçe, Türkiye ne terörden kurtulur ne de Türkiye’ye barış ve sükunet gelir. Barış ve Demokrasi ile uzaktan yakından hiçbir ilişkisi olmayan bu partinin, Meclis açılır açılmaz kapatılması konusunda karar alınmazsa Türkiye’de yaşanacak daha birçok olayın tetikleyicisi olacağı gün ışığına çıkmıştır. Türk Milleti’nin şeref ve haysiyetini hiçe sayarak halkımıza küfreden, meydan okuyan ve sözde özerkliklerini ilan eden bu densizlerin millet vekilliği ile hiçbir alakası olmadığı gibi vatana ve millete olan ihanetleri de çizmeyi aşmıştır. Bu kendini bilmez milletvekilleri mutlaka cezalandırılmalıdır. Apo’nun hapisliği ağır ve müebbed şekliyle uygulanmalıdır. Turist ve rahat yaşamına son verilmelidir. Bu tedbirler alınmazsa terör belasını başımızdan defetmek olası değildir.

Bayram sonrası elli bin Kürt’e iş verileceği vaadi yine de terörün durdurulmasına yeterli olmayacaktır. Gündüz külahlı gece silahlı PKK militanları şehir ve köylerde finga attıkça, dağlar ve komşu devletlerle olan hudutları mesken tuttukça, hele Güneydoğuda Devlet otoritesi sıfır değerde bulundukça terörün bitirileceğine inanmak safdillik olur. Polisi silahlayıp askeri geriye almak terörü bitirmek adına nekadar boş bir hayal ise, PKK nın siyasi kanadı olan BDP yi mecliste tutmaya çalışmak da ayni dercede boştur. Bu kez polis şehit olacak, PKK militanı milletvekilleri meclisi sabote edecektir. Güneydoğudaki bunalım nasıl ki artık Türkiye’nin dört bir yanını sarmıştır, meclis de doğru dürüst çalışamayıp işlevini sürdüremiyecektir. Bütün bunlardan daha elim ve vahim olanı gencecik vatan evlatlarını teröre kurban vermenin önü alınamıyacaktır.

Başbakan yardımcısı Sn.Bülent Arınç, Manisa’da verdiği beyanatta teröristlere meydan okuyarak “Neye malolursa olsun terörü bitireceğiz, bütün bunların hesabını soracağız, bu vatan toprağında inşallah, huzur içinde yaşacağız “ demek ihtiyacını hissederek, milletin gözünün içine baka baka halkı kandırabileceğini zannediyorsa yanılıyor. O zaman millet adama “Bunca zaman ne yapıyordunuz Sn. Arınç diye sormaz mı? Elli bin şehitin evine ateş düşerken siz Apo ile pazarlık mı yapıyordunuz? Yoksa Kürt açılımı diyerek Mehmetlerin şehit edilmesine göz mü yumuyordunuz? BOP eşbaşkanlığına soyunarak Türk Milleti’nin yok olmasına, Amerikan istek ve planlarının gerçekleşmesi adına kapı kulluğu mu yapıyordunuz? Bu açıklamalar için çok geç kalmadınız mı? Atı alan Üsküdar’ı çoktan geçti diye kulağınıza fısıldayan olmadı mı?

Yine de “zararın neresinden dönülse kardır” mantığı ile AKP kodamanları tarafından verilen beyanatları inşallah gerçekleşir diye hayıra yormak istiyoruz. Çünkü Türk Milleti’nin artık şehit cenazeleri ile hergün yeniden kahrolmasına ne vicdanlarımız müsaade etmekte ne de yüreğimiz dayanabilmektedir. Mutlu günlerin yakın olması dileğiyle...


Esen kalınız
Ahmet Gülay

 
Üst