Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
Sokaktan geçerken Yusuf'un yüzünün nuru o civarda bulunan köşklerin,
evlerin pencerelerinden, kafeslerinden içeriye vurur, düşerdi.
Köşklerde bulunanlar: "Belli ki Yusuf gezmeye çıktı, şimdi buradan geçiyor!"
derlerdi.
Köşede bucakta oturanlar da duvarlarda ışıklar, parıltılar görünce,
Yusuf'un oradan geçtiğini anlarlardı.
Yusuf'un geçtiği sokağa penceresi bulunan ev, onun oradan geçişinden
şereflenir, nurlanırdı.
(Ey kardeş!)Aklını başına al da evinin penceresini Yusuf'un geçtiği sokağa aç:
ve pencerenin önüne oturup onu seyret!
Aşık olmak demek, nur gelen tarafa pencere açmaktır. Çünkü gönül gerçek
dostun yüzü ile aydınlanır, nurlanır.
(Mevlana: mesnevi)