Aynı Çevreler Plân Dayatma Yolunda...

İsmet Kotak

Onursal Üye
Katılım
13 Nis 2009
Mesajlar
318
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Aynı Çevreler Plân Dayatma Yolunda...

19 Nisan 2009 iradesi geçmişi sildi süpürdü.Kıbrıs Türk Halkı,ayaklarını yere basmak ve güvenlik içinde kendi yurdunda,kendi yönetiminde yaşamak istediğini yeniden tescil etti. “KKTC’den ve egemenlikten vazgeçti” diyenlerin yüzüne 19 Nisan şamarını yapıştırdı. Dıştan dayatılan “Annan Plânının” pabucu referandum gecesi dama atılmıştı ama bunu anlamak istemeyenler uzun sure “24 Nisan iradesi” tekerlemesini yineleyerek bundan medet ummuşlardı.7 yıl halkın sırtında boza pişirdiler ve sonunda halk onları 19 Nisan iradesi ile cezalandırdı. Şu Meclisteki tartışmanın kavgaya dönüşmesi, iktidardan düşüşün hazmedilememesindendir.

Oysa 24 Nisanı bayrak yapanlar, iki alanda da hata yaptılar.Yıllarca halka vaad ettiklerini, aldıkları kararlarla uygulamadılar;eski hatalarının içinde kayboldular. Çünkü olaya ideolojik yaklaştıkları ve de Hristofyas’ın açıklamalarına göre “Bazı gizli saklı antlaşmalarla” bağlı oldukları için halkın isteklerine tam yanıt veremediler. Örneğin patlayan inşaat sektörünü elleri ile kestiler. “Rumun malına dokanmayınız” diyerek, KKTC topraklarını sahiplenmediler;Ruma tavla teslim oldular. Oysa Rumun, Güney Kıbrıs’ta kalan Türk malları konusunda böyle bir kaygusu hiç olmadı. Hatta mahkemeye kadar sarkanlara “Git antlaşmadan sonra gel” dediler. AB de bu rezilliği sadece izledi. Hata Yargı organlarında Türkü ve Türkiye’yi mahkâm etmeyi sürdürdü. KKTC’de ise Rumun malının bekçisi CTP oldu ve kaybetti.Halk desteğini yitirdi.

İkinci hataları, Kıbrıs konusunda, Rumun ne istediğine gerçek anlamda parmak basamamaları oldu.Rumun yolu “Enosise kadar “uzanır. Ben bunu rahatlıkla yazıp söylüyorsam tarih bilimcim ve Yunanlının ana politikaları hakkındaki şaşmaz bilgim olduğundandır.Oysa Talat’ın Başbakanlık döneminde ve de tümden iktidarın CTP’ye geçişinden sonra atılan adımlar,Ruma yama olmaktan öte görünüş vermedi.Rumun her istediği verildi. Ödünler birbirini kovaladı.Hâlâ sürmektedir. Egemenlik hakkımızn teslimi artık halkın günlük dertler içinde de olsa farkedeceği bir gerçek oldu.Yani “Milli davada” da verilen ödünlerle bu topraklarda tutunmanın mümkün olmadığını halk gördü. Anladı ve 19 Nisan’da gereken yanıtı verdi.

Bu yanıtı almak istemeyen ve de dış güçlerle birlikte davranarak “Güya adaya barış ve çözümü” bu yolla getireceğini sanan “KKTC Cumhurbaşkanı M.A.Talat, çözümü kendi görev süresine endeksleyerek dış desteği alarma geçirmek istedi.

Bu “Yeni bir Annan Plânının dayatılması” anlamını taşımaktadır. Kıbrıs dışında gizli saklı sürdürülmekte olan “Yeni plân çalışmaları” Batının ve de CTP cephesinin Annan Plânı dönemindeki hatanın yinleneceğini göstermekedir. Bugün KKTC’de ezici bir çoğunluk 19 Nisan iradesini ortaya koydu. CTP ve dış odaklar buna aldırmıyorlar. Azınlıkla işi pişirip kotarmaya çaba harcıyorlar.Halkın gerçek tutumu ise dıştan gelecek herhangi bir Plâna “Hayır” anlamını taşımaktadır. Bu kez Ankara da ısrar etse, Kıbrıs Türkü artık kendi boynunu giyotine uzatmak niyetinde değildir.

Çünkü geçen defa Türkiye’den esen rüzgâr “Türkiye’nin AB yoluna mayın döşenmemesi” için Annan Plânının kabulü” olarak sunulmuştu.Oysa bugün ayan beyan bellidir ki, AB ülkeleri Türkiye’ye yakın gelecekte AB üyeliği vermeyeceklerdir. Bırakınız masa başını, her ülke halkının onay vermesi gerekmektedir ki bunun olanaksızlığı anketlerden bilinmektedir. Hele Fransa,Avusturya,Malta,Hollanda,Danimarka ve Almanya kesin tavır koymaktadır.Bunun yakın gelecekte değişme olasılığı da yoktur.Gerçek bu olunca KKTC Halkının “Türkiye için fedakârlık yap” deyişlerine olumlu yanıt verme nedeni kalmıyor.

Bu durumda dıştan empoze edilmek için Dünyanın orasında burasında hazırlanmakta olan ve sonucta Talat-Hristofyas imzası ile duyurulacak olan plânın Türk Halkınca kabulü olanaksızdır.Rum tarafında zaten “Birleşme eğilimi” %70’lerin üzerinde red çizgisindedir.Türk Halkı “Rum hayır dese de biz evet diyelim” oyununa bir kez daha gelecek değildir. Çünkü geçen defa evet diyen kaybetti; red diyen Hristiyan-Rumlar, Batılılar tarafından ödüllendirildi ve Türkiye dışlanarak AB’ye üye yapıldı.

Bu da yetmedi “Türkler evet diyerek KKTC’yi reddettiler” diyerek yeni oyunlar tezgâhlandı…Bugün aynı oyuna gelmeye niyeti olmayan bir Halktır Kıbrıs Türkü…Çünkü bundan öte uçurumdur ve son adım “Enosis ilânıdır”. AB’nin oyunu, Türk askerini adadan çıkarmak, bir anda adanın Yunanistan’a bağlanma kararına da omuz verip şemsiye olmaktır.

Geçmişte ne mal olduklarını yaşayıp gördüğümüz , ne sahtekâr Verheugen,ne Barosso,ne Honey gibiler artık bizi aldatamazlar.Başka kapıya misterler,mösyöler…Osmanlı dönemi kapandı,Kâmil Paşalar bu ülkede at oynatamazlar…19 Nisan iradesi yüzünüzde patlayan şamardır.Halk bunun için UBP’ye tam güven verdi...
 

Dr.Yalnızefe

Dost Üyeler
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
1,339
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Cevap: Aynı Çevreler Plân Dayatma Yolunda...

Elinize sağlık...
Umarım yetki verilen UBP'de yetkinin hakkını milli duygular içinde sonuna kadar kullanır.
 
Üst