Bir Türk (!) Profösör'ün Kıbrıs Türklerini Sırtından Hançerlediği Gece

Kamil Özkaloğlu

Onursal Üye
Katılım
6 Ara 2008
Mesajlar
359
Tepkime puanı
0
Puanları
0
BİR TÜRK (!) PROFÖSÖR'ÜN
KIBRIS TÜRKLERİNİ SIRTINDAN HANÇERLEDİĞİ GECE

11 Temmuz 2012 akşamı, TRT Türk Televizyonu’nun Geniş Zaman Programını izledim…


Programın konusu: Kıbrıs,
Programın sunucusu: Cem Erciyes,
Programın Sürekli Katılımcısı: tarihçi Ayşe Hür,
Program Konuğu: Prof. DR. Ayhan Aktar…

Ayhan Aktar, bir süre Güneyde Kıbrıs Rum Üniversitesinde Profesör olarak görev yaptığı için Kıbrıs Konusunun uzmanı olarak takdim edildi…

Program süresince Tarihçi Ayşe Hür’ün Kıbrıs konusunda bilgi sunarken sıklıkla duraksayarak ve “bu konu galiba şöyleydi” gibi tereddütlü konuşması Kıbrıs konusunda ya hazırlıksız olduğu ya da bilgi yetersizliği olduğu izlenimini verdi.

Program süresince yanlış rakam, mekân ve bilgi verilerek Kıbrıs Türklerinin yaşanan tüm olaylardaki haklılığı ve masumiyeti gizlenip, adeta olayların suçlusu gibi takdim edilmeye çalışılmıştır.

Mülkiyet olaylarından söz ederken de adı geçenlerin Devletler Hukuku konusunda çok yetersiz oldukları ya da bu konuyu hesaba katmanın işlerine gelmediği gözlemlenmiştir…

Kıbrıs Türklerine karşı sürdürülen bu düşmanca saldırının TC Devlet Televizyonu tarafından gerçekleştirilmesi ayrıca üzmüştür…

Aklımda kaldığına göre Ayhan Aktar şu gerçekdışı iddialarda bulunmuştur:
- Kıbrıs sorununun iki milliyetçi gurubun çatışması ile başladığını söyleyerek Kıbrıs Türk Ulusal davasına en büyük darbeyi vurmaya çalışmıştır…

- Dr. Fazıl Küçük’ü yeteneksiz ve basiretsiz bir Lider olarak tanımlamıştır…

- Rauf Denktaş’ı Barış istemeyen ve her anlaşmaya ‘hayır’ diyen biri olarak tanıtmaya çalışmıştır. Hâlbuki Sn. Rauf Denktaş, sürdürdüğü müzakere süreçlerinin tümünde önüne sürülen tüm Barış Planlarına ‘evet’ demişti. Tümüne ‘hayır’ diyen Rumlardı. Ayhan Aktar’ın hangi cüretle, cesaret ve hangi yetki ile Dr. Fazıl Küçük ve Kurucu Cumhurbaşkanımız Sn. Rauf Denktaş’ı bu şekilde eleştirerek Türk Halkı önünde küçük düşürmeye çalışmıştır? Ben inanıyorum ki bu iddiaları ile Türk Halkı önünde küçülen kendisi olmuştur…

- Kıbrıs’ta Rumların 5-6 bin kişilik bir ordusu olduğunu iddia etmiştir. Bu yalan iddiasına dayanarak da Kıbrıs’ta bulunan 35 bin(kendi iddiasına göre) Türk Askerinin çok olduğunu 1-2 bin askerin yeteceğini söylemiştir. İşin gerçeği, Kıbrıs’ta Rumların RMMO isimli ordusu 16 bin askerden oluşmaktadır. Buna ilaveten, Rumlar; silahları(G3), mermileri ve askeri giysilerini evlerinde muhafaza eden, her yıl düzenli eğitime alınan 80 bin kişilik de gizli orduya sahiptir.

- Rumlar 1955’te kanlı saldırılarını başlattıktan sonra sadece İngilizlere saldırdığını, Türklere saldırmadığını iddia etmiştir. Hâlbuki Kıbrıs Türkleri 1955-1958 yıllarında 100’ün üstünde şehit vermiştir.
- Ayhan Aktar Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bir devlet değil bir KİT olduğunu da iddia etmiştir…

- Ayhan Aktar, Rumların 1974’ten sonra Enosis talebinden vazgeçtiklerini söyleyebilmiştir. Sizce, Kıbrıs Cumhuriyeti’ni işgal etmiş olan Rumların, Kuruluş Anlaşmalarını ve Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasını yok sayarak meclislerinden bir enosis kararı geçirdiğini ve bu kararın hâlâ yürürlükte olduğunu bilmiyor mu Ayhan Aktar? Tabii ki biliyor ama Kıbrıs Türklerini haksız ve suçlu ilan ederek davalarına zarar verecek ya!

Ayhan Aktar Kimdir?


Ayhan Aktar hakkında kısa bir bilgi verelim…

Niyazi Kızılyürek tarafından keşfedilmiş. Biliyorsunuz hani o utanç verici DUVARIMIZ Belgeselinin yapımcısı, Kıbrıs Türklerinin onurlu direnişini ahlaksızca karalayan belgeselin yapımcısı Niyazi Kızılyürek…

Niyazi Kızılyürek kanalıyla Güneydeki Kıbrıs Üniversitesi’nde profesör unvanı ile görev yapmış, şanına şan, ününe ün katmıştır…

Radikal gazetesinde köşe yazarlığı hizmetinde bulunmuş, arkasından,
Taraf gazetesinde İlginç Zamanlar adlı köşesinde köşe yazarlığı görevini yapmıştır…

Belli bir milleti veya ırkı hedef alarak ona düşmanca saldırmaya ŞOVENİZM denir. Peki, kendi milletine ve kendi ırkına düşmanca saldıranlara ne denir? Bunun takdirini siz değerli okurlarıma bırakıyorum…

Daha ne olacak?

Niyazi Kızılyürek’in adamı olmuş, TARAF’ta köşe yazarlığı yapmış bir adamdan en azından tarafsız olmasını bekleyebilir misiniz?

Biz bir zamanlar TRT ile büyüdük,
TRT ile milli duygularımızı geliştirdik,
TRT ile kimliğimizi bulduk,
TRT ile bayrağımızı sevdik,
TRT ile vatan sevgisini öğrendik,
TRT ile Türklüğümüzü yaşadık…

Bugün bu programlara imza atan yine o TRT’mi?

Eğer o ayni TRT ise, Yazıklar Olsun…

Kim uğraşırsa uğraşsın, kim emperyalizm ve Rumlarla ne kadar içli-dışlı olursa olsun, bize kim savaş açarsa açsın; Kıbrıs Türklerini devletsiz(KKTC), egemenlikten yoksun, vatansız ve bayraksız bırakamayacaktır...


Kamil Özkaloğlu
13 Temmuz 2012
 
Üst