Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
BU NE İŞ, BİZE NELER OLUYOR?
Değerli okurlarım. Kendimizi bildik bileli, göğsümüzü kabartan... Ulvi görevleri ve Kıbrıs Türk eğitimine çok değerli, ve üstelik gönüllü katkılarda bulunmuş... Eğitimleriyle nice değerler yetiştirmiş dünkü öğretmenlerimizi hasretle özlüyoruz. Çünkü bugünkü öğretmenlerimiz – istisnalara diyeceğimiz yok - maalesef, bir kaç kuruş artış, veya güya hakları aranıyor yalanlarıyla kullanılmakta, sendika kurbanı edilmekte...
Çoğu öğretmenimiz bugün, çocuklarımızın eğitimlerini istismar ederek; güya çıkarlarını, haklarını koruyor sahtekarlığı ile Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası kuruluşu gibi ulvi bir sendikanın Genel Sekreterliği koltuğuna konmuş Elcil’in oyununa gelmekte, kulluğunu yapmakta! Ancak Elcil, üyelerinin haklarını korumak şunda dursun; kendi çıkarlarını, kendi cebini korumakta... Çünkü Elcil, istemediği, şikayet ettiği, “Ne seni ne paranı, ne memurunu isteriz. Düş yakamızdan” dediği Türkiye’den aldığı şişkin maaşla, bir milyon sterlinlik malikanede yaşamakta iken, güya üyelerinin bir kaç kuruşunu gözetmekte öyle mi? Bu nasıl iş? Üyeler bunu da mı göremiyor? Halbuki açıkça ortadadır ki, sendika başkanlığında saltanat süren bu ağa, üyelerinin çıkarlarını, haklarını değil; kendi çıkarlarını ve emrinde olduğu AKEL ve Hristofyas’ın haklarını gözetmekte... Hak etmediği halde kendisine maaş ödeyen Anavatan Türkiye’yi, bize dün gibi soykırım uygulamış bir toplumun başkanı Hristofyas’a şikayet eden... Yani yemek yediği tabağa tüküren... Hristofyas ve AKEL’in ispiyonculuğuna soyunmuş... AKEL’in Kuzey’deki beşinci kolu görevindeki ‘ağa’ Şener Elcil; Türkiye ve KKTC Hükümeti aleyhinde, sağa sola mektuplar göndermekte. Kıbrıs Türkü’nün celladı, ırkçı, şoven, ambargocu ve hala bugün “En iyi Türk, ölü olandır” ilkesiyle nefes almakta olan Rum toplumuna hizmet etmekte...
RMMO vb bir yana, 80 bin silahlı milisini de beslerken; halkını ve 18 yaşını bulmuş gençlerini de silahlandırmakta olan...Ve, eline geçecek ilk fırsatta, bu silahları üzerimize çevireceği de gün gibi ortada iken... Bunlarla kol kola girmiş ağa Şener Elcil’in, gerçek niyetinin ne olduğunu anlayamayacak kadar saf ve bilgisiz mi insanımız bugün? Hakların aranıyor diye yollara dökülen öğretmenler, sivil toplum örgütleri, kamu görevlileri, ve üstelik, sağcı, milliyetçi ve egemenlikten yana olan parti ve örgütler; Elcil’in kasıtlı olarak dünyaya vermekte olduğu “Kıbrıs Türkleri, TEK HALK olarak Rumlarla birleşmek istiyor” mesajını okuyamayacak kadar mahmur; Elcil’in, Hristofyas ve AKEL güdümünde olduğunu anlayamayacak kadar bilinçsiz mi bu vatandaşlarımız? Mil mi çekilmiş gözlerine ki, mitingde açılmış Kıbrıs bayraklarını ve Türkiye’ye hakaret eden kocaman pankartları görememiş, mitingden ayrılmamışlar? Bu, dört bin küsur halkın oluşturduğu, şerefsiz ve soysuzca mitingin gerçek ve gerekçelerini bilmeyerek katılmış ve orada çoğunluğu oluşturan halk, neden oradan kaçarak bu oyunu bozmamış; bu çirkin oyuna alet edilmiş, kullanılmayı kabullenmiş? Neden Elcil’in oyununa gelerek Emperyalist güçlerin ve illaki Hristofyas, AKEL ve Rum Milli Konsey’inin ekmeğine bal sürmüş? Mitingde hedeflenen: “Bakınız. Kıbrıslı Türkler de Türkiye’yi istemiyor; Rumlarla birleşmek istiyor” yalanına, nasıl ortak olabilmiş bu yurttaşlarımız? Bu mitingde verilmekte olan çirkin mesajların neyi hedeflediğini, ve ne neticeler doğuracağını göremeyecek kadar kör, anlayamayacak kadar bilgisiz miydi bu mitinge katılanlar? Ve, kim bu rezalete göz yumulmasını istemiş olabilir? Hayret bir şey doğrusu...