Teşkkür EderimB
Değerli kardeşim Buvatan-1974,
Makalem hakkında yorum ve anlayışınız için teşekkür ederim. Olayaları soğukanlılıkla izlediğiniz için de sizi ayrıca kutlarım.
Bilinmesi gereken husus, dereyi görmeden paçaları sıvamamayı bilmektir.
Sayın M.A. Talat'ı yakından tanıdım, onunle çok yakından konuştum. Ancak en önemli husus, Kıbrıs Meselesinde ona verdiğim bilgiler doğrultusunda politika yapacağını ve bir anlaşma sözkonusu olursa, adımlarını ona göre atacağı hususunda bana vermiş olduğu söz, bana göre çok önemlidir. Hatta bu sözü bana şahsen verirken, yazar arkadaşım Sn. Seyyan Uzunoğlu'nun yanımda bulunması ve olaya tanık olması, bana göre çok çok öemlidir.
Sayın M.A. Talat, hernekadar Rum lideri Dimitris Hristofyas ile yaptığı ilk görüşmede, " Tek Egemenlik ve Tek Vatandaşlık" konusunda mutabık kalmışlarsa da, önemli olan bu anlaşmanın içeriğinin nsıl doldurulacağıdır.
Bu gün D. Hristofyas, eğer Sn. Talat'ı iki dvlet temelinde bir anlaşma istediğini ortaya koyduğ için suçluyorsa, bu Sn. Talat'ın, Hristofyas'a güvenmediğinin bariz işareti değil mi? Çünkü Hristofyas kendi halkına konuşurken, " Ben Politik Mücadele İle Enosis'i Gerçekleştireceğim" demişti ve bu söylem halen Sn. Talat'ın kayıtlarında bulunuyorsa, Hristofyas'a hayal ettği doneleri vereceği hususunda beklentisinin boşa gideceğine ben şahsen inanıyorum.
Ohalde biz hernekadar da CTP'ni ideolijik anlayışına onay vermesek de, Sn. Talat'ın bizim istdğimiz doğrultuda bir anlaşmaya varmasını kolaylaştırmamız şarttır.
Bize düşen görev, olayları yakından takip etmek, ve haklı davamıza sımsıkı sarılmaktır.
Asla unutulmamalı ki, İki devlete dayalı bir anlaşmada hem Kıbrıs Türk halkı olarak biz, ve hem de anavatan Türkiye zararlı çıkacağız. Bunun nedeni, 80,000 ( seksen bin) şehit pahasına alınan bu güzel adamızın yarısını biz kendi ellerimizle Rum-Yunan ikilisne teslim etmek zorunda kalacağız.
Halbuki gevşek bir federasyon modelinde ( ki haklarımız, iki bölgelilik ve anavatan Türkiye'nin Etkin ve Fiili Garantisi) anlaşmada kayıt altına alındıktan sonra, ileride düşünmesi gereken biz değil, rumların kendileri olacaktır. Kıbrıs Cumhuriyeti'nin yıklılmasıyla zararlı çıkan biz değil, Kıbrıs Rum halkı ve Yunanistan'dır. Bu gün adanın taksim görüntüsü, yazdıklarımın en güzel örneğidir.
Selam ve sevgilerim sizin olsun.
Salih Mehmet Ersoy
Gazeteci-yazar
07.11.2008