Derviş De Denktaş'mış

Özcan Özcanhan

Onursal Üye
Katılım
9 Nis 2009
Mesajlar
62
Tepkime puanı
0
Puanları
0
DERVİŞ DE DENKTAŞ'MIŞ

Kıbrıs Cumhuriyetinin Rum Cumhurbaşkanı, Kıbrıs müzakerecisi Dimitris Hristofyasa kimseyi beğendiremedik gitti.

Denktaşa Taksimci, çözüm karşıtı, uzlaşmaz diyordu.
Mehmet Ali Talat seçilip karşısına geçince, solculuğu nedeniyle ondan daha değişik bir tutum ve politika beklendiğini vurgulamıştı. Fakat, çok geçmeden, Talat da Denktaşlaştı deyiverdi.

Neden?

Talat da masa başında katı tutum izliyor, Türkiyenin garantisinden vazgeçmiyor, Rumlara eski mallarının verilmesine, geri yerlerine dönmelerine, Kıbrıstan Türk askerlerinin ve yerleşiklerin çıkmasına EVET demiyormuş.

Yani, Rum taleplerini kabule yanaşmıyor.

Talat gitti, yerini Eroğlu aldı masada.

O da, Denktaşın yolundan yürüyor, ayni politikayı sürdürüyormuş.

Klerides, Kipriyanu, Vasiliyu, Papadopulos ve bizzat kendisi Kıbrıs Rumlarının yıllardan beri sürdürdükleri politikadan bir adım geri atmışmıdırlar? Soruyorum.

Solcuların Papisi (babaları) eski Genel Sekreterleri Ezekias Papayuannuyu aratmayacak şekilde hareket etmemiş midir.
Rum ulusal konseyinin yıllar önce almış olduğu ENOSİS kararını Papayuannunun imzası ile desteklediği kararın geri alınmasını mı istedi, yoksa bizzat o da ayni karar doğrultusunda siyaset mi güttü?

Gelmiş geçmiş, aşırı sağcı Rum liderlerine uymadı mı?

Hani da kendisi dostluktan, barıştan, Kıbrısta adil, onurlu ve kalıcı bir çözümden yana, Kıbrıs Türklerinin haklarına saygılı bir yol izleyecekti? Nasıl oldu da Annan Planını, önceleri destekler havası yarattıktan sonra, 180 derecelik dönüş yaparak Tasos Papadopulosun yanında yer aldı ve Plana referandumda HAYIR çıkması için yardımcı oldu?

Her seçilen Kıbrıslı Türk lider, başmüzakereci Taksimci, uzlaşmaz, çözüm karşıtıdır da kendisi, partisi, hükümeti çözüm, barış, adalet ve anlaşmak taraftarıdır?

Eroğlunun ne yapmasını bekliyordu?

Evet, Kiriye Proedere, Evet Sayın Başkan, tek egemenliği, tek devleti, yani Kıbrıs Cumhuriyetini sizin dediğiniz şekilde kabul ediyorum, mal mülk sorununa da size göre bir çözüme karşı çıkmıyorum, Türkiyenin etkin ve fiili garantörlüğüne de gerek kalmadığına, Türk askerlerin ve Türkiyelilerin adamızdan gitmelerine EVET diyor, itiraz etmiyorum mu demeliydi Eroğlu? Ve ancak o şekilde uzalaşıcı, barıştan yana, Kıbrıs cumuhuriyetini ve insanlarını seven, geleceklkerini düşünen, güvenli istikrarlı yarınların kurucularına yardımcı olan ileriyi gören Kıbrıs Türk lideri olarak Dervişe alkış tutacak, onu bağrına basacaktı Hristofyas efendi?

Kıbrısta iki halkın varlığı, ayrı ayrı referandum ve geleceklerini tayin hakları olduğu BM ve AB tarafından da kabul edilirken, Hristofyas hala daha Kıbrıs Türklerini tahakkümleri altına alabilecek çözümler, formüller ve anlaşmalar mı peşindedir?

Çok bekler. Çünkü, onun istediği, beklediği şekilde hareket edecek tek bir kıbrıslı Türk lider yoktur. Denktaş da onların babaları, abileridir. Ve hepsinden daha da önemlisi, Kıbrıs Türklerinin başında demiyeceğim, yanlarında, arkalarında koskoca Türk ulusu ve onun devlet adamları, orduları vardır.

Hristofyasa veya diğer rum liderlere hoş görünecek, onlardan alkış toplamak niyetinde olacak tek bir lider, müzakereci çıkmadı, çıkmaz ve de çıkmayacaktır Kıbrıslı Türkler arasından.

O nedenle, evvela Rum liderleri ve halkı kendi siyasetlerini, Kıbrıslı Türklere yukarılardan bakmayı, onlara eşit hak tanımamayı bir kenara bırakarak, gerçekler ışığında bir anlaşmaya yaklaşmalıdırlar. Kendileri bilirler. Köklü tutum değişikliğine gitmeden Kıbrıslı Türklerden ve liderlerinden başka, daha değişik bir davranış beklemesinler.

Kıbrıs Türk liderleri, halkı, onları maddi ve manevi desteklerinden yoksun bırakmayan Türk ulusu ve devleti Rumun kaprislerinin esiri olmayacaktır.

Gerçek devlet adamı ise, ülkesini ve halklarını seviyorsa Sayın Hristofiyas, önce kendi tutumuna bir baksın ve ondan sonra da Derviş Eroğlu da Denktaşdır diyebilsin. Eğer kendisi Klerides, Tasos Papadopulos olmamış ise, onların, Kilisenin ve ulusal konseylerinin politikalarını izlemiyorsa.

Kıbrısta barış ve çözüm istemeyen Denktaş, Talat, Eroğludur demek insafsızlıktır. Türkiye Kıbrıslı Türkleri barış yapmaya bırakmıyor, Ankaradan izinsiz karar alamazlar demesinler. Evvela kendi gözlerine baksınlar, merteği görebilsinler de sonra Türk gözlerinde saman arasınlar.

Derviş Derviştir, Talat Talattır. Hiçbiri denktaş değildir. Ama, hepsinin de Kıbrıs Türk halkının geleceği ve Kıbrıs sorununun çözümü ile ilgili görüş ve politikaları değişmezdir.

Bu ada Rumların olduğu kadar da bizimdir. Onların kendi kendilerini yönetme hakları kadar bizim de hakkımız vardır.

Güvenliğimiz açısından da Türkiye’nin garantisinin devamını içermeyen bir metine, uzlaşmaya imza koymayız. İşte ben konuşmuş oldum Denktaş, Talat, eroğlu ve onlardan sonra gelebilecek Kıbrıslı Türk liderler adına. Haddim olmayarak, ama emin olarak, onlara güvenerek noktalıyorum bu yazıyı.
 
Üst