Erdoğan'ın kıbrıslı müttefikleri ile savaşı

Katılım
26 Kas 2008
Mesajlar
83
Tepkime puanı
0
Puanları
0
ERDOĞAN'IN KIBRISLI MÜTTEFİKLERİ İLE SAVAŞI


Prof. Dr. Ümit Özdağ

Erdoğan bugünlerde KKTC’de Türkiye’ye küfredenlere çok kızmış görünüyor. Şöyle diyor Erdoğan: “Türkiye buradan çek git diyor. Sen kimsin be adam. Şehidim var, gazim var, stratejik olarak ilgiliyim. Kıbrıs’ta Yunanistan’ın ne işi varsa, Türkiye’nin de stratejik olarak o işi var. Ülkemizden beslenenlerin bu yola girmesi mânidardır. Biz destekliyoruz, bunun karşılığı olması gerekmez mi?” 12 Haziran seçimleri yaklaşıyor ya Erdoğan’ın “çakma milliyetçiliği ” başladı. Her şeyden önce şunun altını çizelim: KKTC’de Türkiye’ye küfredenler, AKP’nin desteklediği Annan Planına “Yes be annem” diyen KKTC’nin AKP’lileridir.
AKP iktidara geldiği günlerde ABD’nin ve AB’nin desteğini arkasına almak için KKTC’de kan dökülerek alınmış topraklardan vazgeçen Erdoğan’dır. Bunları dile getirdiğimiz zaman bizi hamaset yapmakla suçlayanlar AKP’liler ve yandaşları olmuştur. Bizler “Türkiye’nin stratejik menfaatleri” dediğimiz zaman bizi “soğuk savaş stratejisti” olmakla suçlayan Erdoğan ve arkadaşlarıdır. Hatta daha da ileri gidip, “Kıbrıs’ın stratejik önemi falan yok” diye televizyon televizyon gezenler AKP’liler ve AKP’lilerin yandaşları olmuştur.
Türk Ordusu’nun KKTC’den kademeli olarak çekilmesinin altına imza atan Erdoğan’dır. “Kıbrıs sorununu” çözmemekle Türkiye Cumhuriyetini suçlayan Erdoğan’dır. Denktaş’ı ABD/AB korosu ile birlikte “Bay Hayır” diye damgalayarak kapsamlı bir psikolojik operasyona maruz bırakan ve yalnızlaştıran Erdoğan’dır. CTP başta olmak üzere Türkiye ile sorunu olan bütün grupları Denktaş ve Eroğlu’na karşı destekleyen AKP hükümeti olmuştur. Türk milliyetçileri başta olmak üzere toplumun bütün sağduyulu kesimleri bu aşamada AKP’yi Kıbrıs’ı “Giritleştirmekle” suçlamışlar ve ağır bir şekilde
uyarmışlardır.
Annan Planı kabul edilmemiş ve Türkiye Kıbrıs’ta şehitlerinin mezarlarını geride bırakıp çekilmemiş ise bunu Erdoğan’a değil, Kıbrıslı Rumların aç gözlülüğüne borçludur. Yoksa Erdoğan, şehit mezarlarını terk etmeye, çekilmiş bayrağı indirmeye ve bir Türk devletini yıkmaya çoktan razı olmuştur. Yukarıda Allah yerde kitaplar, gazeteler ve televizyonlarda yapılmış açıklamaların kayıtları var. Bu söylediklerimizin hiç birisi inkar edilebilecek şeyler değildir.
Erdoğan bir yandan “çakma milliyetçilik” yaparak, yeni anlamış göründüğü stratejik menfaatlerden bahsederken, öte yandan da Türkiye Türkleri ile Kıbrıs Türklerinin arasını açmak için bir başka psikolojik operasyonu devreye sokmuş görünmektedir. Türkiye’nin KKTC’ye yapmış olduğu ekonomik yardımları, devletler arası ekonomik yardım gibi değil de çok basit ifadelerle gündeme getirmiştir. Erdoğan, yeni göreve başlamış bir KKTC’li memurun 10 bin lira aldığını, oysa Türkiye’de başbakanlık müsteşarının ancak 5 bin lira maaş aldığını belirtmektedir. Böylece Türk halkının zihninde kıskançlık ve kızgınlık uyandırarak, KKTC’ye karşı düşmanlık tohumları ekmeyi hedeflemektedir Erdoğan.
Oysa, durum Erdoğan’ın göstermek istediği gibi değildir. KKTC cumhurbaşkanı bile 10 bin lira değil, 9 bin lira almaktadır. Üstelik KKTC ekonomik izolasyon ile karşı karşıya olduğu için her şeyin fiyatı Türkiye’deki fiyatın birkaç katı pahalıdır. Allah hiçbir başbakanı Türk halkı ile KKTC Türklerinin arasını açmak için bu tür gerekçeler kullanmak durumuna düşürmesin. Kafasında Türk milleti kavramı olmayanlar milliyetçiliğin çakmasını dahi yaptıklarında milleti kendi içinde bölme, karşılıklı olarak tahrik etme hedefini takip etmektedirler.
Sonuç olarak tekrar edelim: Kıbrıs Türklerinin yaşam hakkını, bağımsızlık hakkını, egemenlik hakkını savunanlar, Türkiye’yi anavatan olarak bilen, seven ve sayanlar, asla Türkiye’ye küfretmeyenler ve küfredenlerle mücadele edenler 2002’den bu yana AKP’nin Kıbrıs politikaları ile mücadele etmişlerdir. AKP’nin Kıbrıs politikalarının parçası olanlar, AKP tarafından desteklenenler, KKTC’nin yıkılması için çalışanlar, Rum egemenliğine hayır demeyenler yani KKTC’nin AKP’lileri ise Türkiye’ye küfredenlerdir. Bu şaşırtıcı mıdır? Hayır, hiç değil, Türkiye’de de AKP’nin Kürt Açılımı sürecinde müzakere ortağı olan Osman Baydemir de Türkiye’ye küfretmiyor mu?
Tekrar edelim: KKTC’de Türkiye’ye küfredenler, AKP’nin desteklediği Annan Planına “Yes be annem” diyen KKTC’nin AKP’lileridir.

Yeniçağ Gazetesi
7 Şubat 2011
 

Ahmet Gülay

Onursal Üye
Katılım
28 Eki 2010
Mesajlar
67
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Cevap: Erdoğan'ın kıbrıslı müttefikleri ile savaşı

Değerli kardeşim Muharrem bey; Sn. Prof. Dr. Ümit Özdağ'ın adını çok yerinde ve isabetle koyduğu Kıbrıslı AKP liler Sn. RTE ve AKP nin semirttiği kendi yandaşları olarak, CTP iktidarı döneminde SN. Denktaş'a ve Kıbrıs miliyetçilerine yapmadıkları hakaret, ve yine Anavatan halkına söylemedik söz bırakmamışlardı. Türkiye AKP cileri o zaman nerdeydiler? Şimdi ucu kendilerine dokununca mı akılları başlarına geldi? Kargayı iyi beslemişler. Bu gün gözlerini oyması gayet normal olup inşallah yüreklerini de oyacaktır. Bizim Kıbrıs milliyetçileri olarak Türkiye'de yaşayan kardeşlerimizle hiçbir sorunumuz yoktur ve olamaz da...Et tırnaktan ayrılmadığı gibi biz de ne Anavatanımız'dan ne de davamızı bizim gibi yorumlayan ve uğraş veren milliyetçi kardeşlerimizden ayrılamayız. Sadece davamız halledilinceye kadar değil mezara kadar bir ve beraberiz. Halkımıza sonsuz teşekkürlerimle...
Muharrem bey bize aktardığınız bu güzel yazı için size de teşekkür ederim.
AHMET GÜLAY
 
Katılım
26 Kas 2008
Mesajlar
83
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Cevap: Erdoğan'ın kıbrıslı müttefikleri ile savaşı

AHMET BEY ASIL BEN BU GÜZEL SÖZLERİNİZ İÇİN TEŞEKKÜREDERİM. ELBETTE TÜRK'ÜN ŞURALISI BURALISI OLMAZ. Tesbitlerinize aynen katılıyorum..
 
Üst