Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
GÜNEŞ DOARKEN
Salih Mehmet Ersoy
Gafletin Böylesine Pes Dogrusu!
Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Taşınmaz Mal Komisyonu üyeleri kimdir bilmiyorum. Bilmek de istemem. Ancak görüyoruz ki, mal bulmuş magrubi gibi sözde Rum malı diye Türk mülklerini çok fahiş fiyatlarla tazminat ödenmesi için karar alma aşamasındalar. Ve bunu yaparken zerre kadar tınmıyorlar.
Ancak adama sormazlar mı, behey adamlar, Türk mülklerini Rum’a pazarlama hakkını size kim verdi?
Sakın unutmayınız, halkımızın size vermedigi yetkiyi kullanmaya kalkmayınız. Çünkü elbet bir gün; “keser döner, sap döner”.
Bu güne kadar Güney Kıbrıs’ta kalan hangi Türk malı için Rum tarafı acaba tazminat ödeme cüretkârlıgını gösterebilmiştir?
Güney’de tüm Türk malları bir bir tahrip edilir ve arkasından yok edilirken, Kuzey’de sözde Rum malı diyerek ve üstelik tazminat ödeyerek Rumları her geçen gün daha da zengin etmenin kime ne yararı var, bunu da anlamak mümkün degildir.
MTK, sözde Rum malı diye vermeye çalıştıgı Maraş’taki Vakıf malları hakkında Gazimagosa Kaza Mahkemesinin almış oldugu karardan acaba haberi var mı? Yoksa MTK kendini Kaza Mahkemesinin üstünde gören bir yargı organı mı?
Kimse unutmasın ki, meclisten çıkan öyle yasalar var ki, bu yasaları halkımız kendi iradesiyle onaylamadıktan sonra hiçbir geçerliligi yoktur. Acaba kim, kimin malını başkasına vermeye hakkı vardır? Bu gün MTK’nun elinde Meclisten çıkmış bir yasa olsa da, bu yasanın mutlaka halkın iradesinden geçmesi şarttır. Böyle bir yasa Meclisten çıkmış dahi olsa, böyle bir yasanın alelade bir yasa gibi uygulanmaya konulması düşünülemez.. Çünkü böyle bir yasa milletimizi çok yakından ilgilendirdigi gibi, bu ata emaneti adada, kalıcılıgımızın ya da ebediyen yok olacagımızı yakından ilgilendiren bir yasa niteligindedir. Ohalde referandum şarttır.
Lütfen yol yakınken, böyle bir karar MTK’dan alınmamış ise, alınması için kimse almaya cüret etmesin. Çünkü adam gibi düşünülmeden alınacak yanlış ve hatalı kararlar, gün gelir kararı alan karar sahiplerinden bal gibi sorulur ve ceremesinin de ödenmesi istenir.
İnsanlar affedici olabilir, ancak tarih yanlış ve hata yapanları asla affetmez. Gelecek nesillerimizi bu adada malsız, mülksüz bırakma hakkı kimseye verilmemiştir
Bilmem anlatabildim mi?
İnsanoglu gaflete düşebilir, ancak böyle gaflete pes dogrusu!