Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
GAZİ VE ŞEHİTLERİMİZİ HOR GÖRENLEREDİR SÖZÜM.
Sevgili dost ve silah arkadaşlarım,
Türk Silahlı Kuvvetlerinde görev yapan diğer silah arkadaşlarım gibi ben de 31 yıl Kara Kuvvetlerin savaşçı sınıfında (Piyade) vatan ve millet aşkıyla görevimi yapmanın gayreti içinde olmuştum. Yeri geldiğinde dış güçlerin , yeri geldiğinde ‘gündüz kuzu, gece kurt’ olan içimizde ki mahlukların acımasızlıklarını , ‘keser döner sap döner bir gün gelir hesap döner’ düşüncesiyle içime gömmüştüm. “Ayağını basmadığın yer vatanın değildir” ilkesiyle heybetli arazilerin en tepe noktalarını haykırma ve içimi boşaltma yeri olarak bellemiştim.
Bir zamanlar, teröristleri kıstırıp imha etmenin eşiğindeyken, Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ ün vefatından bu yana gelmiş geçmiş iktidarların dış güçlere ve içimizdeki vatansızlara verdiği vaatler(!) nedeniyle öldürücü hamlelerimiz sürekli boşa çıkarılmıştı.
Türk milletinin bağrından çıkan kutsal ocağın fedakar evlatlarına ( Türk Ordusu=Türk halkı) yapılan saldırılarla bir günde birkaç kez ölmekteyiz. Vatanını ve Türk insanını sevenlerin düşman ilan edildiği , suçlu olup dışarıda elini kolunu sallayarak gezen insanların rağbet gördüğü bir ülkede yaşar olduk.
Artık tahammülümüzün kalmadığı bilinmelidir.
Ancak yürekler parçalayan tüm olumsuzluklara rağmen umudumuzu asla yitirmedik ve yitirmeyeceğimiz de çok iyi bilinmelidir..
Anlamlı gösterimi izledikten sonra ümitlenerek siz sevgili dostlarıma , bu vesileyle Türk ulusunu hiç bir gücün yıkamayacağını ve umutlarını söndüremeyeceğini bir kez daha haykırmak istedim..
Buradan içimizdeki sapkınlara ve dışımızdaki bizi bilmezlere diyorum ki, karşılık beklemeden bu vatana hizmet yolunda biz ölümü göze alanları hiç bir güç yıpratamayacak ve saf dışı edemeyecektir..Bu savaşı bizim kazanacağımızı ve Türkiye’nin ilelebet payidar kalacağını adım gibi biliyorum..
Sevgili dost ve silah arkadaşlarım, çatışmada sakat kalan kahraman askerimizin, tedavi gördüğü hastanenin hekim odasından , görev yaptığı komutanlığa bağlanarak dile getirdikleri karşısında inanınız göğsüm kabardı, bir çocuk gibi sevinç gözyaşlarına boğuldum.
Emekli olmamın üzerinden 11 yıl geçtikten sonra damarlarımdaki kanın tıpkı gençliğimdeki gibi coşkuyla aktığını hissetmekteyim.
O isimsiz kahraman askerimizin söylemleri ; hiç şüpheniz olmasın ki, düşmanların kulaklarına küpe, suratlarına atılan tokat olacaktır.
Yine O kahraman Mehmetçiğimizin söylemleri; bu zor hayat şartlarını onunla paylaşan ve yapılan vicdansızlıkları unutmayan kahraman Mehmetçiklerimize ise güç ve azim verecektir. Bizlere yaşatılan acılara rağmen insanın gururunu okşayan ve göğsünü kabartan bu gösterimi izleyip de ağlamayacak Türk olabilir mi sorarım sizlere dostlarım?
Ey! Okyanus ötesinden insanlık suçu işleyenlere maşalık yapan günümüzün teknoloji mühendisleri ve benzeri şahsiyetsizler (!) sizlere sesleniyorum..Gösterimi izledikten sonra gerçek Türk’ün mevcudunu tespit etmekte hiç zorlanmayacaksınız. Karşılaştığınız rakamlar karşısında küçük dilinizi yutacak ve Türk'ün gücünü, kim olduğunu ve neleri yapabileceğini çok iyi anlamış olacaksınız..
Dünyanın en güçlü orduları arasında en başlarda yer almak her ülkenin harcı değildir. Bu nedenle son olarak Türk Silahlı Kuvvetlerimizde özveriyle hizmet veren ve fakat tahrik edilerek yoldan çıkarılmaya çalışılan ‘komuta kademesine’ naçizane bir mesajım olacaktır.
Türk ulusu bu muhteşem mertebeye bileğinin gücü ve yüreğinin asaletiyle ulaşmıştır. Ve o mertebeden hiç bir güç ordumuzu ayaklar altına almaya muktedir olamaz. O nedenle fütursuzca gerçekleştirilen çirkin eylemlere karşı mutlaka zamanında tepki gösterilmeli ve cengaver Türk Silahlı Kuvvetlerin tesçillenmiş ‘ünü’ sonsuza kadar yaşatılmalıdır.
Çünkü Türkiye’mizi , sürüklenmeye çalışıldığı karanlıktan kurtaracak başka bir silahlı güç yoktur.
Şu sıralar askerimize yapılan yoğun saldırılara dayanma gücümüz sıfırlanmışken ,umutsuzluğumuzu ortadan kaldıracak , ileriye güvenle bakmanıza imkan verecek ve kanayan yaralarımıza merhem olacak gösterimle ben Türk’üm diyen herkesi baş başa bırakıyorum. 31 Ekim 2010 Antalya
“Ne Mutlu Türk’üm Diyene”
Lütfen , CTRL ve farenin sol tuşuna aynı anda basar mısınız?
Herkesi Duygulandıran Bu Sahneyi Herkes İzlemeli Bence
Sevgi ve saygılarımla..Fevzi MORAY