Gündem Tape

Alihan Pehlivan

Onursal Üye
Katılım
28 Eki 2010
Mesajlar
526
Tepkime puanı
0
Puanları
0
GÜNDEM TAPE

Günlerdir kamuoyunun gündeminde olan ve ciddi tartışmalara yol açanÖzel Hayatın Gizliliğiyle ilgili yasanın bu kadar çabuk çıkarılmasının nedenleri de yavaş yavaş belli olmaya başladı.

Öyle ki bu konuda “etekteki taşlar” dökülüyor. Tufan Hoca, dün mecliste kendi değimi ile “yasanın anlaşılamayan yönlerini açıklamaya çalıştı”.

Tufan Hoca’nın anlaşılamayan yerlerine birazdan döneceğiz. Ama burada bir parantez açalım ve eteğindeki taşları döken Havadis Gazetesinden Başaran Düzgün’ün yazdıklarına bir bakalım.

“Bir tanıdık aradı;“Seninle ilgili bir CD varmış, yayınlayacak gazeteler arıyorlarmış” dedi.“Ne CD’si” demedim.“Kimdirler” diye sordum. Tanıdık “içinde ne var, sormayacak mısın” diye üsteledi merakla. İçinde ne olduğunu ben iyi biliyorum…”

* * *

“Kanal 24 televizyonu Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karaalioğlu ile buluştuk.“Seni de dinlediler” dedi. “

* * *

“Bir şirketin görevden alınan genel müdürü veda ziyaretimize gelmişti. Ziyaret bitmiş ayaküstü sohbet yapıyorduk. Bizi şok edecek şu cümleyi kullanmıştı;“Benden sonra kesinlikle telefon numaralarınızı değiştirin, dinlemeye alınacaksınız.”

* * *

Birilerinin elinde Mehmet Ali Talat ile ilgili kayıtlar varmış. Kapı kapı gezmişler, 80 bin liradan pazarlığa başlamışlar.”

Başaran Düzgün’ün eteğinden dökülenlerin her biri apayrı bir tartışma konusu. Sayfalar dolusu yazı yazılabilir bu konuda. Ama kısa olarak şu tespitleri yapmak zorundayız;

BİBİRİNCİSİ: 25 Şubat 2014’de bu köşede yazdığımız yazıda Türkiye’deki dinlemelere paralel olarak KKTC’den de birçok kişinin dinlendiğini yazmıştık. Yani “dinleme” olayını biliyorduk zaten.

İKİNCİSİ: Mehmet Ali Talat- Zeren Mungan ve Hasan Erçakıca arasında geçen kayıtları ilk biz yayınlamıştık. Ama bu iş için kimseye bir kuruş para ödemedik. Bize gelen kayıtları ise Polis ile de paylaştığımı bu köşede deklare etmiştim. Hatta orijinali halen onlarda.

ÜÇÜNCÜSÜ: Başaran Beyin KKTC’deki emekli olan MİT başkanı Ender Önkol ile kebap fotoğrafları basına düşmüştü. Başaran Beyin daha öncede konu ile ilgili uyarıldığı da kendi yazısı içerisinde var. Hem istihbaratçılarla yatıp kalkacaksınız hem de şikayetçi olacaksınız. Ender beye neden sormadınız ki kim dinliyor diye. (Hala daha geç değildir kendisi ile düzenli görüştüğünüze göre bu soruyu sorabilirsiniz)

Şimdi gelelim işin diğer boyutuna. Yasa ile bu tür kayıtların deşifre olmasının önüne geçilmek isteniyor. Ancak kaydeden kadar kayıtları yayınlayana da ceza kesilmek isteniyor.

Tufan Hoca aynen şöyle diyor; “Eğer bir telefon dinlendiyse, bir bilgi ele geçirdi ve gazeteciye verildi. Gazeteci kamu yararına bir şey görüp servis ederse, bu suçtur ama en asgari ceza verilecektir. Bir bulguyu hukuka aykırı şekilde elde ettiyseniz o bulguyu kullanamazsınız”

Bunun en somut örneği Talat-Mungan ve Ercakıca arasında geçen konuşmalardır. Bu konuşmaları yayınladığım için şimdi Tufan Hoca beni cezalandırmak istiyor.

Buradan Tufan Hoca’ya açık ve aleni bir çağrı yapıyorum; “istersen Sarayönü’ne idam sehpası kurdur. Elime geçerse gene yayınlarım, bundan zerre kadar kuşkun olmasın. Ve bu konuda basını susturarak çamurun üstünü örtemezsin. Dilediğin ve istediğin zaman ekranlarda karşı karşı gelmeye bu konuda hazırım.

Tufan ERHÜRMAN: Bu ülkede zamanında Kutlu Adalı gibi gazeteciler öldürüldü. Ama hiçbir zaman gazeteciler işlerinden vaaz geçmediler. Geçmeyeceklerde…
Hüseyin ÖZGÜRGÜN: Yoğunluktan ötürü spora ara vermişsimiz. Bu arada dizinizdeki problemden ötürü yürüyüşlere de ara vermişsiniz.

Serdar DENKTAŞ: Size de çok geçmiş olsun. Dün yataktan işleri idare etmek zorunda kalmışsınız. Acil şifalar diliyoruz.

Dr. Hamit BAKIRCI: Dün bir dokundular bin ah işittiler valla. Mecliste resmen icraatın içinden konuşması yaptınız.

Aybars KARAATMACA: Umarız Küba’dan döndükten sonra bir kahve içimlik zaman ayırırsınız. Zira anlatacağım mühim şeyler var.

Güvenç CANTAŞ: Hem torunu hasta ettiniz hem genel başkanınızı. Nereden buldunuz bu mis mikrobu.

Mahmut ANAYASA: Önceki gece Anayasa Bar’da bayrak açmışlar. Dünde UBP Genel Başkanı ile görülmüşsünüz. Hayırdır milliyetçi çizgiye mi katılıyorsunuz.

Ahmet DERYA: Bunca yıllar siyasetteyim ama böyle güzel hükümet görmedim demişsiniz. Aynen katılıyoruz size.

Yakup KILGÖZ: İşi gücü bırakıp Gaziantep’e gitmişsiniz. Gelirken baklava getirmezseniz gözümüze gözükmeyin. Bu arada kebapları yerken acele etmeyin.

Hakan FELLAHOĞLU: İki dostunuzun arasını bulmak size kalmış diyorlar. Biliyorsunuz küsleri barıştıranlar için dinimizde söylenmiş ve müjdelenmiş ne güzel sözler vardır.

Hakan KOFALI: Gönyeli’den bağımsız aday olacağınızı açıklamanızdan sonra sürpriz bir teklifte gelmiş. Allah yürü ya kulum dedi mi bir kere…

Göktürk ÖTÜKEN: Köşe yazarlığınız hayırlı ve uğurlu olsun. İlk yazınız yeterince ses getirdi sanırım.

Türel ÖKSÜZOĞULLARI: Valla hızınıza yetişmekte zorlanıyoruz. Girne’den bir haber alırken sizinle ilgili bir dakika sonra Lefkoşa’dan haberler geliyor.

Abdullah ÖZTOPRAK: Defileleriniz pul olmuş ve bunun için düzenlenen geceye çok özel konuklar gelmiş. Gene harikalar yaratınız desenize.

Asım VEHBİ: Dün sabah bir sürpriz yapıp kahveyi beraber içelim dedim gene olmadı. Bu yoğunlukta sizi bulmak piyango gibi oldu.

Ayten DENİZ: Yeşilırmak’tan sezonun ilk çilekleri gelmiş. Dün bir sini dolusu çilek yediğinizi görenler olmuş.

Ramazan ÖZÇELİK: Doğum gününüzü kutsal topraklarda kutlamışsınız. Zemzem suyu ile pasta yemişsimiz.

Aysel TÖRE: Yeni sezonun ilk ürünlerini getirmişsiniz. Bu sene hangi renkler moda?

GÜNÜN SÖZÜ
“İki ayrı hükümetçik gibi davranan, kendi aralarında uyumsuzluk yaşayan, partileri içinde huzursuz ve milletvekillerince kabul görmeyen bir hükümet yapısının KKTC’ye kazandıracağı hiçbir olumlu katkı olamaz”
UBP Genel Başkanı Hüseyin Özgürgün

BİZİM TEMEL
Dursun:
-Kavgadan sonra neden kadın değilde adam ceketini alıp çıkar?
Temel:
-Çünkü kadınlar üzerine ne alıp çıkacağına iki saat kara veremez de ondan.


GÜNÜN FOTOGRAFI
Ordu Valisi Kenan Çiftçi ve Kansu Aksu
wjmNVD.jpg

 
Üst