Hristofyas’ın Kartları, Sn. Talat’ın Şartları!..

Katılım
22 Ağu 2008
Mesajlar
204
Tepkime puanı
1
Puanları
0
HRİSTOFYAS’ın KARTLARI,
Sn. TALAT’ın ŞARTLARI!..

‘’ Kurtlar sofrasında diplomasinin kurallarını kurtlar koyar.
Kuzular değil!..’’

Uluslar arası diplomasilerde Liderler temsil ettikleri halkların haklarını elde etmiş oldukları yasal gerekçeler ve tarihsel haklılıkları ile savunurlar..Yapmış oldukları diplomatik temaslar ve görüşmelerde savunulan bu hususlar o liderin elinde bulundurduğu ve görüşmeler boyunca karşı taraf liderinin önüne koyacağı strateji kartlarıdır!..
Kıbrıs’ta iki liderin başlatmış olduğu görüşmeler boyunca Rum tarafının lideri Hristofyas elinde bulundurduğu bu strateji kartlarını baştan beri çok kararlı bir şekilde görüşme masasına getirerek; Türk tarafının lideri Sn. Talat’ın önüne açmıştır!..Ve bu stratejik kartların üzerinde yazılı olan hususlardan asla vazgeçmeyeceğini ve çözümün ancak bu hususlar kabul edilirse gerçekleşebileceğini bir kez daha açıklamıştır!..
Elinde bulundurduğu ‘’Enosis’’ patentli strateji kartlarının çözüm amaçlı olduğuna tüm dünyayı inandırmış olan Hristofyas’ın bu kartlarının içerisinde en önemli olanı Sn. Talat’ın bizzat kendisidir. Çünkü Rum lideri, Sn. Talat’ı Türkiye’den ayrı tutmaktadır!... Zira Sn. Talat, bir dönem aynı ideolojiyi paylaştığı yoldaşlarından birisi ve şimdi de çözüme gidilen yoldaki yol arkadaşıdır!. Türkiye tarafından serbest bırakılmalıdır!..Serbest bırakılmalıdır ki!..Ada da ‘’Kıbrıslıca’’ Bir çözüm bulunabilsin! Kıbrıs Türk Halkının büyük bir çoğunluğunun Rum’un dayatmış olduğu bu çözüm modeline karşı çıkmasına rağmen, Sn. Talat, ısrarla Birleşik Kıbrıs’ı savunmaktadır!..Hristofyasın tek devlet, tek egemenlik ve tek kimlik olmadan çözüm olmaz açıklamalarına bugüne kadar onun anlayacağı bir lisan ile bunun asla olamayacağını söylememiş daha doğrusu söyleyememiştir!..İşte bu tavır çözüm masasında Rum liderin en güçlü kartıdır!..Çünkü 50 yıldır dimdik durduğumuz ve milli değerlerimize uygun olarak savunduğumuz ‘’Kıbrıs Milli Davamızda’’ bu dik duruş ortadan kalkmış. Onun yerine çözüm adına pek çok kazanımımızın kaybedilmesinden oluşan bir müzakere ortamı ve buna ses çıkarmayan bir müzakerecimiz olmuştur!..
Rum kesiminde yayınlanan Fileleftheros gazetesinin üç gün önceki ana başlığı ile yayınlanan haberinde, Hristofyas elindeki kartları bir kez daha açmıştır!..Nedir bunlar? ‘’ İki eşit devletin varlığı kabul edilemez’’ , ‘’Türkiye’nin garantörlüğünün devamı kabul edilemez’’ , ‘’ Türk askeri adayı terk etmelidir ‘’ , ‘’ Mülkiyet sorununun çözülebilmesi için ilk söz hakkı yasal mal sahibine verilmelidir.’’ , ‘’ Yönetimde söz sahibi ağırlıklı olarak Rum tarafı olacaktır. ‘’ ve tabii ki Türkiye çözüm sürecinde Sn. Talat’ı serbest bırakmalıdır!..
Peki Hristofyas’ın çözüm adına açmış olduğu bu ‘’Enosis Kartlarının’’ karşısında Sn. Talat’ın öne sürdüğü şartlar nelerdir?..Birleşik Kıbrıs Kartının karşısında ki şartı.. Evet!..Tek devlet, tek egemenlik ve tek kimlik kartı karşısındaki şartı.. Evet!..Türk askerinin adadan ayrılması ve Türkiye’nin Garantörlüğünün devamı kartı karşısındaki şartı.. Annan planındaki çözüm modeli!..Mülkiyet konusundaki kartın karşılığında ki şart ise Rum’ların Avrupa insan hakları mahkemesine açtıkları davalara karşı sessizliktir!..( Orams’ların açmış olduğu davanın sonucu tam bir mahkumiyet!..)
Şimdi burada bir kez daha sorulması gereken soru şu değil midir?Rum görüşmecinin açmış olduğu kartlar karşısında, Türk Tarafının müzakerecisi olan Sayın Talat’ın öne sürdüğü şartlar yeterli midir? Bu şartların dışında öne sürülenler var ise!.. O da kapalı kapılar arkasında yapılan baş başa görüşmeleri bilmememizdendir!..
Ama artık yolun sonu göründü!..K.K.T.C de 19 Nisan 2009 tarihinde yapılacak erken seçim sonrasında eğer çok büyük bir sürpriz olmaz ise şu anda iktidarda bulunan CTP-ÖRP ortaklığının temsil etmiş olduğu iktidar, muhtemelen görevi bırakacaktır!..Yapılan tüm kamuoyu yoklamaları sonucu bunu göstermektedir..Ve eğer şu anda ana muhalefet partisi görevini yürüten UBP, seçim sonrasında alacağı tahmin edilen oylar gereğince tek başına, ya da koalisyon yaparak iktidara gelecek olursa; yürütülen müzakereler nasıl devam edecektir?..UBP genel başkanı Sayın Eroğlu’nun devletin devamlılığı yönünde vermiş olduğu kararlı beyanları ortada iken Sayın Talat, Hristofyas’ın elindeki kartlara karşı öne sürdüğü şartları yeni hükümete nasıl izah edecektir?..
‘’ Birleşik Kıbrıs ‘’ çözümü nasıl gerçekleşecektir? Sayın Talat bu çözüm modelinde ısrarcı olacak mıdır? Ardında Hükümet desteği olamayacağına göre Cumhurbaşkanlığı görevinden istifa edecek midir? Tüm bu soruların yanıtını bekleyip göreceğiz..
Ancak hiç beklemeden kendisini gösteren tek bir gerçek vardır!... O da Kıbrıs Türk Halkının özellikle bu seçimde K.K.T.C’nin yaşatılması yönündeki azmi ve kararlılığıdır.
Çünkü onlar tarihi kanlı katliamlar ile kaplı Rum’lar ile iç, içe yaşanamayacağını son dönemde Rum kesiminde yaşanan olaylar ile bir kez daha anlamışlar ve çözüm adına kendilerine vaat edilenlerin tamamının yalan olduğunu ve aldatıldıklarını Annan Planı döneminden sonra beyinlerine iyice kazımışlardır!..
Kıbrıs Müzakereleri başladığından beri Rum Lideri Hristofyasın elindeki güçlü kartlara, yeterince karşı şart öne sürülemese bile!.. Kıbrıs Türk Halkının elinde öyle bir kart vardır ki!.. Bu kartın adı ‘’ Vatan Topraklarına ve Devletine olan sadakattir ‘’ Rum’un elinde ki en önemli kart’a!.. Ve diğer kart’lara rağmen Rum tarafı, eninde sonunda Kıbrıs Türk’ünün kazanılmış haklarını ve K.K.T.C’nin varlığını kabul etmek zorunda kalacaktır...

Atilla ÇİLİNGİR.
 

Mürüde Sevicer

New member
Katılım
21 Ağu 2008
Mesajlar
176
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Lefkoşa
Cevap: Hristofyas’ın Kartları, Sn. Talat’ın Şartları!..

Bu güne kadar Masadan çıkan hiçbir sonuç hayrımıza olmadı. Oldu diyen varsa lütfen çıksın ve halka açıklasın.(Halkımız zannederim bu cevabı hak etti). Masanın kurulu olması ve halen daha devam etmesi de her geçen gün aleyhimize çalışır. Neden halen daha masadan medet umarız anlamış da değiliz. Zannederim Türk Halkı hiç bu stresi haketmedi. Halen daha Annan planı sonuçlarına dayanarak masa başında plan yapılır. Lütfen halkı rahat bıraksınlar halk doğruyu düşünecek kapasite ve vicdana sahiptir. Halkı halen daha kandırmaya çalışan kesim bence aklını kaybetmiş durumdadır. Çünkü kendilerinin aldatılma acısını halkın boynuna yükleyip saltanatlık sürerler. Bu kadar saygısızlığı hiç haketmedik. Atilla bey yazınız için sonsuz teşekkürler.
 
Üst