Hükümeti Sükünete Davet Ediyorum

İsmet Kotak

Onursal Üye
Katılım
13 Nis 2009
Mesajlar
318
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Hükümeti Sükünete Davet Ediyorum

Kıbrıs Türk Kooperatif Merkez Bankası işletmelerinin özelleştirme adıyla “Üretici eski ortaklarına” yasal olarak iade zorunluluğu olduğu hâlde bunun dışında ısrarlı olunurken,şimdi de halkın başına DAÜ taşı düştü! Aslında bu gidiş,önce DAÜ yönetim kadrosu bir darbe sonunda değiştirilirken ve yine eski Rektör Prof.Dr.Ufuk Taneri, katakulli ile görevden uzaklaştırılırken belli idi. Şimdi ikinci adım atılmaktadır;yakında tüm Üniversitenin “satılması” gündeme gelecektir.Bunun zarar veya kârla yakından uzaktan ilgisi yoktur.KKTC darmadağın edilmektedir.Kıbrıs Türk Halkının alışılmış “Sosyal Hukuk Devleti” yerle bir edilmektedir.

Bu Hükümette yetkili olan herkesin söylediği tektir: “Bütçe açık vermektedir.Biz denk bütçe ile yolumuza devam edeceğiz. Bunun için gerekirse Devletin varlıklarını satacağız”.Bazıları da “Devlet işletme yapmayacak” diyerek İngiltere ve Fransa’nın bile önünde kapitalizmin kaldırılmaz kurallarını 2011 yılında KKTC Halkının yüzüne vurmaktadılar.

Bana göre Hükümeti sükünete davet etmek gerekmektedir.Her Bakanın yaptığı açıklama yeni bir hatayı da beraberinde getirmektedir.Oysa ciddi bir plânla, iç gelirleri arttırmak ve halka yük olmadan dış yardım konusunu çözmek olası.Bunu daha önce de yazdım.Öncelikli hedef: Serbest Bölge uygulaması ambargo altındaki KKTC’nin esas kurtuluşudur.

İkinci konu açıktır: Casinolar,Betting Ofisler ve gece kulüpleri KKTC Bütçesinin ana gelir kaynağı olmalıdırlar.Orada kaçak vardır.Bakkal Ali dayının peşine düşenler Casinolardan uzak durmaktadırlar.Bunun kabul edilebilir yanı yoktur. Onca harcama yapan bir Casino’nun bunu zarara yaptığını mı kabul edeceğiz?Kâr olmayan yerde onca harcama yapılmaz.O zaman da bu derenin suyunun nereden geldiğini sormak ve halkın hakkını bütçeye aktarmak gerekir.

Başkaca gelir kaynaklarını da konuşabiliriz ama öncelikle “Tasarruf” kararına gereksinim vardır.Herkesin ayağı yere basmalıdır.Özelleştirme ile bir yere varılacağını sananlar,satıp-savdıktan sonra bir de geriye bakarlar ve elde hiçbir şeyin kalmadığını görürler.Devletin sattıklarını alanlar da vergi vermeyince, bütçe geliri de hayal olur.Geçmişte olduğu gibi.Nerede o Sanayi Holding tesisleri? Nerede Cypfruvex tesisleri?Alanalr vergi verip Bütçeyi ihya mı ettiler?

Gelelim Doğu Akdeniz Üniversitesine.Kapalı kapılar arkasında alınan kararlarla,KKTC Anayasasına aykırı uygulama ile Üniversiteden bir parça koparıldı ve ne idiğü belirsiz bir uygulama yapıldı.Ben bunu alanın yapısına,yeteneğine henüz bakmak istemiyorum.O sonraki iş. Kime verilmişse,bu yol hatalıdır ve de bu uygulama yargıdan dönmelidir.Ne rektör, ne de Vakıf Yönetim Kurulu babasının malını harcar gibi bağrımızdan çıkardığımız ve hepimizin emek ve alınteri olan Doğu Akdeniz Üniversitesini ameliyat ederek,dağıtma hakkına sahip değildir.Bunu yapanların yakasına yapışılmalıdır.Bugün değilse ilk seçimden sonra…

Hükümet, aynı tepkiyi Kooperatiflerde de bulacaktır. Binlerce üreticinin, Kooperatif üyesinin malı yağma Hasanın böreği satılamaz. Hatta çalışanların bile bu işletmeleri almaları Hukukun çiğnenmesini ortadan kaldıramaz. Çünkü söz konusu işletmeler ve hatta Kıbrıs Türk Kooperatif Merkez Bankası köylünün, binlerce üreticinin, yüzlerce Kooperatif Kuruluşunun ve üyesinindir. Bunun etrafından dolanılarak “Kooperatifçilerin hakkı yenemez”.Kooperatifçi, sadece orada çalışanlar değildir. Kooperatifçi gerçek anlamda üyelerdir.

DAÜ olayı bardağı taşıran damla oldu.Birincisi,Yasa ile kurulan bu Kuruluşun öncelikle belrili bölümlerinin kapatılması veya devredilmesi konusunda KKTC Meclis kararına gereksinim vardır.Bu yapılmadı,halktan ve Meclisten saklandı. Derebeyleri oturup, kendi kendilerini yetkilendirip karar aldılar.DAÜ derebeylerin eline mi telsi,mi edildi?

İkinci hata gizli saklı, fiskoslarla kiralanması veya devredilmesi.

Bu rezillikten geri dönülmelidir. Yoksa KKTC Meclisine ne gerek vardır? DAÜ Yasasının ilk Önerisini yapan kişi olarak sormam gerekir: Artık Yasaların üzerinde makam mı icat edildi? KKTC nereye sürükleniyor? Bütçe açığını kapatmak başka, yasaları ayaklar altında çiğnemek ve hatta KKTC Meclisinin yerine geçmek başka...
 
Üst