Insanı allah'tan uzaklaştıran namaz..

Katılım
26 Kas 2008
Mesajlar
83
Tepkime puanı
0
Puanları
0
İNSANI ALLAH’TAN UZAKLAŞTIRAN BİR NAMAZ KILMAYALIM M.GÜNAY SIDDIKOĞLU
Cenâb-ı Hakk Kur’an’daKellâ, lâ tutı’hu vescud vakterib.”“Secde et ve Allah’a yaklaş”(Alak,96/19) buyurarak, mânâ âlemine yükselmenin ve Allah’a yaklaşmanın yolunun namazdan geçtiğini bildirmektedir. Yâni namaz Allah’a yaklaşmak ve Allah’ın bize yakınlaşmasını sağlamak için bir vâsıtadır. Hadisi şeriflerden öğreniyoruz ki kıldığımız namazların bir kısmı bizi Allah’a yakınlaştırmak yerine Allah’tan uzaklaşmamıza vesile oluyor.
Sevgili Peygamberimiz:
Kulun Allah’a en yakın olduğu an secde anıdır. Secdede duayı uzatınız” buyuruyor. Secde kulun şeytana meydan okuma ve galip gelme hâlidir. Çünkü Allah’ın “secde et” emrine karşı gelerek lânetlenen şeytanın en büyük arzusu insanı secdeden ve namazdan uzaklaştırmaktır. Namaz kılan ve Allah’ın huzurunda secdeye varan mü’minin hali işte bu bakımdan şeytana karşı bir meydan okumanın ve galip gelmenin işaretidir.
İnsanın namazına ve secde etmesine mâni olamayan şeytan, mağlubiyeti kabullenmez, teslim olmaz bu sefer namazda insana musallat olarak, aklını karıştırır, vesvese verir, namazın huşusuna engel olur ve bu sayede insanı namazdan ve Allah’tan uzaklaştırmaya gayret eder.
Mü’min sadece namazda huşuyu kaybetmekle Allah’tan uzaklaşmaz, namazda verilen sözlerin aksine ve namazın ruhuna uygun olmayan bir hayat tarzı bizi Allah’tan, Allah’ı da bizden uzaklaştıran başlıca sebeptir.

Yüce kitabımızda Meryem suresinde namazın zâyi olmasından söz edilir:
Onlardan sonra, namazı zayi eden, şehvet ve dünyevî tutkularının peşine düşen bir nesil geldi…” (Meryem 59) . Zâyi etmek, işe yaramaz hâle getirmek, öldürmek demektir. Hayatımıza hâkim olmayan, bizi kötülüklerden alıkoymayan namaz zâyi edilmiş, işe yaramaz hale getirilmiş, öldürülmüş, bizi Allah’tan uzaklaştırmış bir namaz demektir.

Namazın hikmeti hakkında Kur'an’da Ankebut suresi 45.ayette şöyle buyrulmaktadır

Utlu mâ ûhıye ileyke minel kitâbi ve egımıS Salât(salâte), innes Salâte tenhâ anil fahşâi vel munker(munkeri), ve le zikrullâhi ekber(ekberu), vallâhu ya’lemu mâ taSneûn(tasneûne).
"Ey Muhammet kitaptan sana vahy olunanı oku, namazı da dosdoğru kıl. Çünkü namaz insanı hayâsızlıktan ve kötülükten alı koyar. Allah'ı anmak (olan namaz) elbette en büyük ibadettir. Allah yaptıklarınızı biliyor." (Ankebut,45)
İslam’da bir ibadetin kabul olması için iki şart vardır. Birincisi yapılan ibadet gösteriş ve şirkten uzak olarak Allah rızası için yapılmalıdır. İkincisi kuralına uygun yapılmalıdır. Kuralına uygun yapılmayan ve gösteriş ve riyanın karıştığı bir ibadeti Allah kabul etmez.
Peygamber efendimiz (S.A.V.)” Ümmetimden iki kişi düşünün. Her ikisi de namaza dururlar. Rükû ve secdeleri aynıdır. Fakat ikisinin namazı arasında dağlar kadar derece farkı vardır. buyurarak sadece kalpteki değişikliğin namazın akıbetini belirleyeceğini ifade ederken başka bir hadisi şerifte ise:
Nice nice namaz kılanlar var ki onların namazdan nasibi, yorgunluk ve zahmetten başka bir şey değildir.” Diyerek insanı kötülüklerden alıkoymayan ve huşusuz bir namazın spor yapmaktan başka bir anlam teşkil etmediğini belirtmektedir.
Ankebut suresi 45. ayeti kerimesinde buyrulan ”Muhakkak ki namaz kötülüklerden ve hayâsızlıklardan korur” ayeti kerimesi de göz önünde bulundurulduğunda; Sahibini fenalıktan alıkoymayan namaz Allahtan uzak olmaktan başka bir şeyi artırmaz.

Buradan da anlaşılmaktadır ki insanın Hz Allaha en yakın an olduğu, kul ile Allah arasında bir buluşma olan namaz; usulüne uygun kılınmadığı ve namaza göre bir hayat yaşanmadığı zaman kişiyi maksadının tam tersine Allahtan uzaklaştırmaktan başka bir işe yaramaz.
Huşu içinde kılınan ve insanı kötülüklerden alıkoyan bir namaz mü’mini Hazreti Allaha yaklaştırdıkça yaklaştırır ve Hadisi şerifte de müjdelendiği gibi melekler o namazı Allah’a arzetmek üzere semaya yükseltirler ve o namaz, sahibine:
Beni muhafaza ettiğin gibi Hz Allah’ta seni muhafaza etsin!” diye dua eder.
Eğer o mümin namazını hakkını vermez ve namazını hayatına hâkim kılmazsa o zaman melekler o namazı kerih görerek onu semaya yükseltmezler ve bu namaz sahibi aleyhine beddua ederek “Beni zayi ettiğin gibi Hz Allahta seni zayi etsin” derl ve namaz paçavra şeklinde namaz kılanın yüzüne çarpılır
Sözü Mevlâna hazretleri ile bitirelim:
Allah'ım,
Namazda gönlümü tam manasıyla sana veremezsem, ben bu namazı namaz saymam!
Ben, bu riyalı namazdan öyle utanıyorum ki, utancımdan gönlüme inemiyorum, Sen’i bulamıyorum. Aslında, gerçekten namaz kılanın melek sıfatlı, melek huylu olması gerekir. Hâlbuki ben, hala nefse uymuş yırtıcı canavar huyundayım.
Ben, yüzümü Sen'in aşkından ötürü kıbleye çevirdim! Yoksa bana Sen'siz usanç veren namazı ve kıbleyi ben ne yapayım?
 
Son düzenleme:
Üst