K.K.T.C'de Doğa, İnsan ve Aşk!...

Katılım
22 Ağu 2008
Mesajlar
204
Tepkime puanı
1
Puanları
0
K.K.T.C’de,
Doğa, İnsan ve Aşk!..

‘’ Mutlu olmayı yarına bırakmak, karşıya geçmek için nehrin durmasını beklemeye benzer.. Nehir asla durmaz..’’

Bir ada!..Adı ‘’ KIBRIS..’’Dünya yaratıldığı günden beri bulunduğu coğrafyada hep önemli olaylarla anıldı!..Bazen değişik medeniyetlere tanıklık etti..Çoğu zaman ise uğruna savaşılan topraklar olarak tarihe geçti..
Türk’ün vatan bellediği ve tam 307 yıl Osmanlı medeniyetinin yol gösterdiği bu stratejik ada da halen bitmeyen bir ‘’ Vatan ‘’ mücadelesi var..Türk Milletinin mevcudiyetini asırlar öncesinden bugüne taşıyan bu mücadele; hiç şüphesiz ki hakkı ve adaleti savunan bir çözüm yolu bulunmadan, Kıbrıs Türk Halkının tarihsel haklılığı kabul edilmeden bitmeyecek!.. ‘’ Yavru Vatan ‘’ diyerek kol kanat gerdiğimiz o topraklar, sonsuza kadar Türk Milleti tarafından hassasiyetle izlenecek..
Acının ve hüznün hiç eksik olmadığı bu önemli ada da, hep var olan ama insanların çıkar ilişkileri içerisinde unutulan ve horlanan!..Gün geçtikçe biraz daha kaybolan önemli iki şey daha var yaşayan!..
‘’ Doğa ve Aşk ‘’
Kimi zaman Lafonten’in masallarına konu olan..Kimi zaman Afrodit’le anılan, çoğu zaman da olağanüstü güzelliklerin sergilendiği dört mevsimi ile insanları tutsak alan bu aşk adası Kıbrıs’ta; 15-19 Mayıs Tarihleri arasında 4 özel gün geçirdik dostlarla..
Zaman, zaman hüzünlendik, ağladık şehitlerimize dualar okurken..Kıbrıs Türk Halkı ile görüştük..Toplantılara katıldık umutla geleceğe bakanı bulur muyuz diye!.Herkes bezgin ve umutsuz nereye gidildiğinin endişesi içinde!..Bazen hiddetlendik bu kadar da olmaz diye!.Milli davamıza çözüm getireceğiz denen sonu olmayacak çözümlere!..Ve her seferinde kahrolduk bu topraklarda Rum’la yeniden iç içe yaşanır diyen işbirlikçilere!..
Ama bizimle beraber olan ve hiç kaybolmayan adanın her karesinde kendini hissettiren bir şey daha vardı adı ‘’ Doğa ‘’ olan..
İnsanı her döneminde kucaklayan toprak ananın mucizesini anlatan..Hani gün doğarken bile yıldızların hala sönmediği o anı yaşatan!..Maziyi çakıl taşlarına çizen dalgaların geçmişinizle oynadığı zamanı hatırlatan!.. Sevdiceğinizin saçlarını bazen papatyalar, bazen de gelincik tarlaları gibi sağa sola savuran ılık bir rüzgar olup sizi rahatlatan!..Ciğerlerinize nilüfer çiçekleri ile sevgi katan..
‘’ Ve hatırlanan o yar !..’’
Uykusuz geçen gecelerin ruhu..Cephede ki Mehmetçiğin yavuklusu..Akla geldikçe yürek sızlatan..Kavuşabilmek için can atılan..Okşanacak saçının bir teline dokunabilmek için uçsuz bucaksız çöller aşılan..Kaf dağının ardında dahi olsa bulunan ve asla unutulamayan!..
İşte o an şiirler gelir akla!..Her söyleneni şiir sanmayın!..Şiir duygu işidir..Kimi zaman sevgi ister, kimi zamansa acı ile dolan bir hayat!..Bir de hüzünle biten bir aşk varsa!..Eyvah!..
Bilinen ve okunan ne ünlü şairler vardır mısralarda yaşayan!..Çoğu kez kitap okuruz ruh halimize uygun..Bazen güleriz bir fıkraya..Bazen de dudak bükeriz insanlara!..Karikatürler, resimler ve hissederek yapılan daha neler,neler!..
Ama şiirler bambaşkadır..Hiç bir şeye benzemez..Okununca iz bırakan tek gerçektir insan ruhu ile yıkanmış..Kimi zaman çok sıcaktır can yakar!..Kimi zamansa buz gibidir dondurur ruhunuzu!..
İşte bu dört günlük seyahatimin o gününün gündüzünde şiirlerini ve gecesinde de kendisini tanıdım tanıdık bir dost meclisinde..Mahcup ama onurlu duruşunun ardına sakladığı kendisinin sevgi, acı ve hüzünlü bir aşk hikayesi ile dolup taşan yüreği öylesine seslenmişti ki!.Tüm acımasızlıklara..Bu sesler mısralara dökülmüş şiir olmuştu isyanlarında..
Adı: ‘’ Şafak Yolcu ‘’ Sayın Yolcu’nun aslında şu anda bizim sitede yayınlanmakta..www.toplumsalhaber.com da ana sayfanın sol kenarında bulunan linklerin en sonunda yer alan ve gri zemin üzerinde yazı ile İSTOCKPHOTO yazan bölümü tıkladığınızda insanın yüreğini titreten o müthiş şiirleri ile karşı karşıya kalıyorsunuz..
O duygu yüklü mısralara bir de Sayın Ali Özoğlu’nun inanılmaz fotoğraf kareleri eklenince; sanatın gerçek yüzünü tanımış oluyorsunuz..
Bu yazım da böyle olsun istedim..İnsanın vatan bellediği coğrafyanın görmezden geldiği doğasını, unutulan duygu yüklerini, tüm acımasızlığı ile yaşanan hayatın sevgisizliğini ve orada insanların dışında da yaşayan bir hayatın olduğuna dikkat çekmekti amacım!..
Kıbrıs adasın da sadece Rum ile Türk’ün mücadelesi yok..O topraklarda doğa ile insanın da mücadelesi var!..
‘’ İnsanlar..’’
Bazen neşeyi, bazen hüznü, bazen mutluluğu ve bazen de acıyı anlatırlar her an..Kimileri aş ve iş peşinde!..Kimileri doğru, kimileri yalan!..Kimileri şahsi çıkarı, kimileri ise söylemleri ile halkı aldatan!..
Aslında değişmez bir döngü bu insanın tanımlandığı her an!..İster ada da, ister karada, ister denizde!..İsterse dağlarda ve uçsuz bucaksız çöllerde yaşayan!..
Yazımı, size tanıtmış olduğum değerli Şair Sevgili Şafak Yolcu tamamlasın istiyorum..Yazdığı her mısraya duygu zenginliği katarak..İşte onun duyguları ile anlatılan:

‘’ Bir Yıldız Kaydığında…
Sen…
Sen bakma benim ağladığıma,
Bunlar mutluluk gözyaşları
Hem, söz verdiler ayrılırken
Sana iyi bakacaklarına
Sahildeki çakıl taşları..

Kışlarıma bahar,
Şarkılarıma anlam
Yüreğime huzur kattın ya,
Bu yeter bana…
Üstelik bu veda
Daha en başından
Dahildi bu yolculuğa…

Şimdi sen de söz ver bana;
Başını hep dik tut!
Yüreğinde besle mutlaka,
Yarına dair bir umut..’’
( Şafak YOLCU )

Umutsuz, doğasız, aşksız ve insansız bir dünya da nasıl yaşardık acaba?..

‘’ Geçen geçti,
Geceyi söndür kalbim..
Geceler de gençlik gibi eskidendi!..
Şimdi uykusuzluk vakti…’’

Atilla ÇİLİNGİR.
 

GökTürk

Kurucu
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
1,015
Tepkime puanı
2
Puanları
38
Yaş
59
Konum
C¤ KIBRIS
Web sitesi
www.kibris1974.com
kutlubayragim9dl5cqqm4.gif


Atilla Bey, şimdiye kadar yazmış olduğunuz tüm yazılarınızdan gerçekten çok farklı bir yazınızı ve duygularınızı bizimle paylaştığınız için size teşekkür ederim.
Evet, gerçekten insanlar “Kıbrıs davasını” görüşürken sadece Kıbrıs’ın bulunduğu coğrafyayı göz önüne alarak ve kendi çıkarları doğrultusunda çözüm arıyorlar.
Burada yaşayan insanların içinde olduğu tedirginlik ve belirsizlik kimsenin umurunda değilmiş gibi, sanki bir çiftlik devrediliyor ve içinde ki hayvan sayısı ve verimi sadece rakamlar olarak görüşülüyor.
Bizlerin burada yaşayan ve duyguları olan insanlar olduğumuz unutuluyor ya da bizleri kendileri gibi duyarsız ve kanları sulanmış şahsiyetler olarak görüyorlar.
Onlar unutmuş olabilir atalarının bu topraklarda şehit düştüğünü. Onlar için bu önemli olmayabilir.Ama bu demek değil ki bu bizler içinde geçerli.

Onların masada verdiğini biz meydanlarda geri almasını biliriz.

Ya Kürşad gibi ölmeli, ya Kutluk gibi yaşamalı….​

n733296704_651059_8886.jpg

tanrtrkkorusunkktcut8.jpg
 

DELİKURT

Dost Üyeler
Katılım
12 Haz 2008
Mesajlar
1,103
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Turan
kutlubayragim9dl5cqqm4.gif

Ya Kürşad gibi ölmeli, ya Kutluk gibi yaşamalı….




Başka söze gerek varmı.Emeğinize yüreğinize sağlık.
 

BURLAHATUN

Yasaklı Üye
Katılım
21 Tem 2008
Mesajlar
5,116
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
TÜRKİYE
Kıbrıs adasın da sadece Rum ile Türk’ün mücadelesi yok..O topraklarda doğa ile insanın da mücadelesi var!..
‘’ İnsanlar..’’
Bazen neşeyi, bazen hüznü, bazen mutluluğu ve bazen de acıyı anlatırlar her an..Kimileri aş ve iş peşinde!..Kimileri doğru, kimileri yalan!..Kimileri şahsi çıkarı, kimileri ise söylemleri ile halkı aldatan!..
Aslında değişmez bir döngü bu insanın tanımlandığı her an!..İster ada da, ister karada, ister denizde!..İsterse dağlarda ve uçsuz bucaksız çöllerde yaşayan!..
Yazımı, size tanıtmış olduğum değerli Şair Sevgili Şafak Yolcu tamamlasın istiyorum..Yazdığı her mısraya duygu zenginliği katarak..İşte onun duyguları ile anlatılan:

‘’ Bir Yıldız Kaydığında…
Sen…
Sen bakma benim ağladığıma,
Bunlar mutluluk gözyaşları
Hem, söz verdiler ayrılırken
Sana iyi bakacaklarına
Sahildeki çakıl taşları..

Kışlarıma bahar,
Şarkılarıma anlam
Yüreğime huzur kattın ya,
Bu yeter bana…
Üstelik bu veda
Daha en başından
Dahildi bu yolculuğa…

Şimdi sen de söz ver bana;
Başını hep dik tut!
Yüreğinde besle mutlaka,
Yarına dair bir umut..’’
( Şafak YOLCU )

Umutsuz, doğasız, aşksız ve insansız bir dünya da nasıl yaşardık acaba?..

‘’ Geçen geçti,
Geceyi söndür kalbim..
Geceler de gençlik gibi eskidendi!..
Şimdi uykusuzluk vakti…’’

Atilla ÇİLİNGİR.

Harika bir yazı...Yüreğinize sağlık.Ne güzel dile getirmişsiniz... Aslında birçok kitaba sığdırılabilecek olan bu düşünceleri ve duyguları siz ustaca özetlemişsiniz...Hep derim ''VATAN, BAYRAK VE ÖZGÜRLÜK'' tutkusu olanlar çok duygusal insanlardır diye...Bizlerde yaşanan duygular güçlüdür.Bazılarımız bunları ifade etmede zorlanır, bazılarımız da gizlemek ister adeta, başkalarından saklarız...Çok teşekkürler ATİLLA BEY.
 
Üst