KALICI ANLAŞMA Rauf R.Denktaş

Kıbrıs görüşmeleri devam ediyor. Taraflar her konuda anlaşabilirlerse karşımıza
1960 Anayasasına benzer bir anlaşma ile çıkıp, oy isteyecekler. Dış dünya yeniden “Kıbrıs’ın bütünleşmesinden yana” ağırlığını koyacak. “Bu kalıcı bir anlaşma değildir” diyenler yine “uzlaşmazlar” listesine konacak. “Anlaşmaların kalıcılığı ve geçerliliği anlaşmayı yapanların niyetine bağlıdır. Fazla eleyip, sık dokumayınız; imzayı atınız” diyecek barış havarileri yine ortada dolaşıp duracak ve gökten yine eurolar-dolarlar yağacak. Birkaç yıl sonra tavan yine başımıza çöktüğünde dış dünya uzaktan bakıp beyanatlarla durumu idare edecek. Olan bize olacak !

Bu kötümser havayı niye yayıyorum diye soranlara verilecek tek cevabım vardır: Çünkü geçmişi yaşadım ve bu oyunun aktörlerini gayet iyi bilmekteyim. Ayni oyuna gelmek istemiyorum. Rum’un “işlevliği yoktur; AB normlarına aykırıdır” diyerek yeniden yırtıp atabileceği bir anlaşmanın kalıcı olamayacağını herkesin bilmesinde yarar vardır. Rum liderliği 1960 Antlaşmalarını “işlevliği yoktur-Türk azınlık adayı taksim etmek için isyan etti” yalanının arkasına saklanarak yerle bir etmeğe çalıştı. Adada Türkiye’nin Garantörlüğünün gereği olarak Türk Alayı olmasaydı Kıbrıs meselesi çoktan Rumların lehine halledilmiş olacaktı. Demek ki yıkımdan ancak fiili bir şeyler kalabilmiştir. Kâğıt üzerindeki hakların halâ konuşulur olması bundandır. “Fiili şeyler” arasında, kuşkusuz Türk ortağın direnişi ve ortaklık devletinin bağımsızlığında var olan haklarına sahip çıkmış olması da vardır. 1960 Antlaşmaları İngiltere’ye “egemen üslerini” verirken, Türkiye’ye de Kıbrıs’ta asker bulundurmayı da içeren Garantörlük hakkı vermiştir. Kimse “İngiliz’in üs hakkı kalıcıdır fakat Türkiye’nin Garantörlük hakkı geçicidir” diyemez. Kıbrıs’ta Türk var oldukça Türkiye’nin garantörlüğüne ve adada asker bulundurmasına ihtiyaç vardır çünkü karşımızdakilerin görüşleri ve siyasetleri değişmeyen faktörlerdir.

Kıbrıs meselesi nedir sorusunun cevabını halâ bilmeyenimiz olamaz. Rum-Yunan ikilisi Anadolu’nun 40 mil ötesinde bulunan bu Türk adasını Yunan’a mal etmek istiyor ve Kıbrıs Türklerini buna engel gördükleri için de Türk’ten kurtulmayı esas milli hedef olarak tayin etmişlerdir. Geçmişte bizi ekonomik açıdan çıplak bırakmak, topraklarımıza sahip çıkmak siyasetini güttüler. İngiliz’in Borçlar Encümeni yasası ve kooperatifçilik sayesinde yakayı kurtarır gibi olduk. Arkasından Eoka darbesi geldi. Türkiye’nin arenaya girmesi ile konu ortaklık devletinde bağlanmış göründü, halbuki Makarios’un niyeti Devleti Enosise sıçrama tahtası olarak kullanmaktı. Öyle de yaptı. Bugün Hristofyas da ayni sonucun kapısını açacak olan Türk askerinden kurtulmak için Federasyon görüşür gibi yapıyor. Hristofyas kalıcı bir anlaşma istemiyor. İşlevliği olacak ve AB normlarına uygun bir anlaşma istiyor. Türklere verilecek haklar için derogasyona hayır diyor. Asker istemiyor, Garantilere gerek yok diyor. Bunlar da yetmedi, eli kanlı Makarios’un vasiyetine bağlı olduğunu açıklayabiliyor. Sayın Talat ve Türkiye bunları çok iyi değerlendirmeli ve varılacak anlaşmanın kalıcılığı üzerinde ısrarla durmalıdırlar.

Rum liderliği verdiği söze sadık olmadığını, Uluslar arası Antlaşmalardaki imzasına rağmen taahhütlerinin tam tersini yapacak niyette olduğunu kan akıtarak kanıtlamıştır. Yunanistan’ın rekoru da aynidir. Bunlarla yeniden, gün gele “olmadı” deyip yerle bir edebilecekleri bir anlaşma yapmak barışçılık olmaz, saflık veya aptallık olur. Rum-Yunan ikilisi yaptıkları ile ortakların ayrılmalarına neden olmuşlardır. Bu ayrılık iki devlete dönüşmüştür. İki devlet arasında ortaklık kalıcı bir anlaşmanın temelini oluşturur. Her iki tarafa güven gelir. Gerisi yalandır, aldatmacadır.

Cevap: KALICI ANLAŞMA Rauf R.Denktaş

Teşekkürler Sayın Rauf DENKTAŞ Kıbrıs Melesini Sizden İyi Anlatacak başka Birisi yok.
Birde Bunu Duymak İsteyenler Tam olarak Duysalar, Anlasalar tam anlamıyla harekete geçseler.
sizi bazen art televiztonunda geceleri dinliyorum Kıbrıs' a sahip çıkıyorsunuz Sizin Gibi insanlar bişeyler yapmaya çalıstıkça ülkemizin ve KKTC nin sahipsiz olmadığını Görüyoruz.
Keşke Tayyip ERDOĞAN Davos'ta Yaptığını Kıbrıs İçinde yapsa..

Cevap: KALICI ANLAŞMA Rauf R.Denktaş

Ben hala tek çatı altında toplanma fikrini anlayamıyorum.İnanın anlamaya çalışıyorum, empati yapıyorum ama olmuyor.Bizim Kıbrıs adasında bir devletimiz zaten var, adı da KKTC !İzolasyonların kaldırılması yada KKTC'nin tanınması ile ilgili çalışmalar yapılması gerekirken, çok afedersiniz ama yırtık dona yama olmaya çalışıyoruz.

Cevap: KALICI ANLAŞMA Rauf R.Denktaş

Teşekkürler sayın Cumhurbaşkanım. Bizi engin tecrübelerinizden edindiğiniz görüşlerinizle aydınlatmanız bizim için erişilmez bir şanstır. Saygılar efendim.

Cevap: KALICI ANLAŞMA Rauf R.Denktaş

Sayın Cumhurbaşkanım

Sizin varlığınız hem Kıbrıs TÜRK'ü için hem de TÜRKİYE için büyük bir şanstır.Ömrünüzü Kıbrıs Davasına verdiniz.Geçmişte yaşananları herkesten daha iyi biliyor ve çok daha iyi tahlil edebilmektesiniz.Mevcut ve devam eden görüşmelerin neler getireceğini sürekli dile getirdiğiniz halde iktidarlardaki kişiler nedense bunları dikkate almamış görünmektedirler...Sayın Talat ve sayın Erdoğan keşke sizin gördüklerinizi görebilse ve sizin engin tecrübelerinizden yararlanabilseler.Sayın Başbakan Davos'ta gösterdiği tepkiyi bizim milli davalarımız ve TÜRKİYE için güvenlik sorunu olan bu Kıbrıs ve Kerkük konularında da gösterebilse...işte o zaman kendilerini bizler de alkışlamaya hazırız...inşallah tarihten ibret alınır ve sizin uyarılarınız dinlenir ve KIBRIS yeni GİRİT vakası olmaz...AB ve ABD siyasetlerine güvenilmemesi gerektiğini biraz tarihi TÜRK Gözüyle inceleyenler bu gerçekleri fazlasıyla kavrayabilirler...KIBRIS ın asla bir yunan adası haline gelmesine ortam hazırlayacak bir anlaşma yapılmaması dileğimizdir.ENOSİS e giden yol mutlaka engellenmelidir...Haritaya bakanlar Kıbrıs2ın TÜRKİYE'mizin güvenliği için ne kadar gerekli olduğunu anlayabilir.14 yaşındaki öğrenciler bile bu değerlendirmeyi harita üzerinde yapabilirlerken nasıl oluyor da iki devleti yönetenler bunu anlayamıyor ben de anlamış değilim...Benim en çok güvendiğim kurum TÜRK Ordusudur.Ve ATATÜRK'ün Ordusunun Kıbrıs'ın elimizden çıkabileceği bir anlaşmaya itiraz edeceği umudunu taşıyorum.Büyük ATA 1936 da HATAY konusunu gündeme taşıdığında ''HATAY benim şahsi davamdır.Gerekirse tek başıma gider gerilla savaşını başlatırım'' diyecek cesaret örneğini göstermiş ve HATAY konusunun lehimize sonuçlanmasını hayatını vererek gerçekleştirmiştir...İşte böyle yöneticiler istiyoruz iktidarlarda...Siz de bizim için bir ATA sınız...ALLAH size uzun ve sağlıklı ömürler versin Sayın Cumhubaşkanım...ATATÜRK'ün dediği gibi; gerekirse biz de gerilla savaşına katılmak üzere TMT yi yeniden canlandırarak oraya gelmeye hazırız...1974 olduğu gibi her yaştan TÜRK insanı gönüllü olarak gelmeye hazır olacaktır...Bundan emin olabilirsiniz sayın Cumhurbaşkanım...Size hayranım ve sizi çok seviyorum...Saygılarımla

Cevap: KALICI ANLAŞMA Rauf R.Denktaş

Sayın Cumhurbaşkanım

Bugün öğrencilerimden çok güzel bir haber öğrendim.TÜRKİYE'den Kıbrıs'a giden öğrencilerim ve öğretmen arkadaşlarımı makamınızda kabul etmişsiniz...Sizinle tanışma şerefine nail oldukları için çok mutluydular.Sizi ben de görmeyi çok isterdim.Bugünkü derslerimizde sizden ve Kıbrıs davasından söz ettik.Onları dinledikçe sizi ben de görmüş gibi oldum.Ne kadar mutluluk duyduğumu sizinle paylaşmak istedim. Siz TÜRK DÜNYASININ YAŞAYAN BAŞBUĞUSUNUZ...ALLAH sağlıklı uzun ömürler versin efendim...Saygılarımı sunuyorum Sayın Cumhurbaşkanım