Kantarın Topuzu!!

Gök Yeleli Bozkurt

New member
Katılım
29 Nis 2008
Mesajlar
1,947
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Bozkurtlardan Birine Sorun
“İster oğlum, ister yakınım veya hısımım olsun; ister yolcu, geçici, ister misâfir olsun;
Kanun karşısında benim için bunların hepsi birdir; huküm verirken, hiç biri beni farklı bulmaz.
Bu beyliğin temeli doğruluktur; beyler doğru olursa, dünya huzura kavuşur.”
KUTADGU BİLİG

Türkiye de kılıçlar çekilmiş gözüküyor. İki kılıç gibi döğüşürken Ak ile Kara, Ak kim? Kara kim? Ak hakikaten akmı? Kara hakikaten karamı?……
Dava büyük.
Adaletin terazisi bunu çekebilecekmi, yoksa ya kantarın topuzu kaçarsa endişesimi taşıyacağız.
“Adil adamın adaletsiz, adaletsiz adamın da adil görünebileceği varsayımı” Eflatun’un Devlet adlı eserinde bize hatırlatılmış.

Terazinin bir kefesinde; Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın iddianamesi diğer tarafında akape. Savcının görevi kamuyu korumakla yükümlü olması. Partilerin görevi ise Cumhuriyetin erdemlerine ve faziletine göre hareket etmeleridir. İşte bu noktada mahkemeliktirler.

Bizim işimiz karar vericileri irdelemek olacaktır. Her iki kesimi etkileyecek güçler halen salvolarına devam etmektedir.

Anayasa Mahkemesi Başkanı; Haşim Kılıç 1972’yılında Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi’nden mezun olmuş. Ben burda Hukukçumudur değilmidir tartişmasına girmeyeceğim. Artık O; hakkın, hukukun ve Adalet’in tartıldığı makamın zirvesindedir.

Bende aynı okulu; Akademi olarak kazandım, Üniversite olarak 1987 yılında bitirdim.

Birimiz zirvede, diğerimiz en alttakilerde emekçi, yani yürek işçisi. Kimin işi zor? Tabiki Sayın Hakimin işi zor. Ben çalakalem yazar kafa karıştırırım o kadar.

Çünkü bizim nesil Eylül çocuklarıdır.

Şöyleki 12 Eylül 1980 darbesi sırasında ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Türkiye Masası sorumlusu Paul Henze’nin “ bizim çocuklar işi bitirdi” dediği dönemin nesliyiz. Yani işi bitirilmiş bir nesil. İğdişlenmişiz, kimimizde mankurtlaştırılmış.

Bense fabrika hatası bir üretim olmuşum.

Herneyse sonrası malum.

Anap iktidarı; Turgut Özal Başbakan ve Cumhurbaşkanı olmuş. Kimilerine yürü ya kulum denmiş. Bunu söyleyen Tanrımıdır? AB-D midir. Kul olmayanlar versin cevabını.

Endişem odur ki: Şu kıritik günlerde Amerikan çocukları yine iş başındamı? Dedimya benim işim kolay ortalık yere sorular bırkırım.

Yıl 2007

Haşim Kılıç Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’na seçildi.
İktidarda AKAPE; yani “Büyük Orta Doğu Projesi’nin eş başkanıyım” diyen Başbakan devri.
Ulu tanrım kimseyi evlatlarıyla imtihan etmesin.


09 Mart 2005

“Haşim Kılıç’ın oğlu ve kızının avukatlık stajında usulsüzlük yaptığı ortaya çıktı.
Adalet Bakanlığı da, olayla ilgili araştırma başlattı.”
“Avukat olmak için gerekli staj belgelerinde usulsüzlük yaptıkları belirlendi.”


1980’ darbesi Eylül çocuklarıyız biz demiştim.

İhtilali bağdan bahçeden çalışmadan gelince öğrendik. Köylük yer; Korku dağları beklermiş. Anam; aman kitaplarını tandırda yakalım demişti. Olmaz dedim. Gaztenekesinde samanlığa gömdük. Ya ruhumuz.. Onlar şimi ateşten..


Anarşizim bıçak gibi kesildi.

Şu da bir gerçek; Anne Babalar rahatladı. Okuyan çocuklarımıza birşey olmayacak diye.
Ama Yaşarken ruhumuzu öldürmeye kalktı birileri..

Asmayalımda besleyelimmi” devri başlamıştı.
Kimilerine vur emri çıktı. Kimilerine Darağacı.

NAR AĞACI, NAR AĞACI
HERKESİN VAR BİR AĞACI.
TÜM AĞAÇLAR SİZİN OLSUN
AĞACIMDIR DARAĞACI.

GÜLLERİMİ SOLDURDULAR
MAHSENLERE DOLDURDULAR.
BENDE GÜLLERDEN BİRİYDİM
AH BENİDE SOLDURDULAR.

DARAĞACI, DARAĞACI
ÖLÜM DEĞİL, HASRET ACI
ÜLKÜME, ÜLKEME SELAM
DEĞİLEM SİZDEN DAVACI.

Osman Öztunç



Birilerine de yol verildi. Kimleremi?

Salon mucahitlerine, dehlizlerde yetişmiş; Vatikan menşeili dinler arası diyaloğculara…Abant’cılara, entel liboş liberalere, eski tüfek Marksistlere..
Buda yetmezmiş gibi; Turuncu devrimci Soros’un çocuklarına…


Ergenekon YURDUN ADI BÖRTEÇİNE KURDUN ADI

Televizyonlarda Ergenekon’dan terör örgütü, çete diye bahsediliyor.

Gün geçmiyorki;Bir bilim adamı, yazar, gazeteci, asker, hukukcu ve vatanperver dernek yöneticileri tutuklanmasın. Aylardır yargılanmayı bekleyenler var. Hakkını arayanların işi uzatılmamalı.

Hukuk Devletlerinde yok böyle birşey. Bu kişilerin kalemi yurt dışındamı kırıldı? Eğer öyleyse Bağımsızlıktan söz edebilirmiyiz.

Giresun Üniversitesi Rektörü; Prof Dr. Osman Metin Öztürk’ün üzerinde de yerli malı ABD medyasının falçatası sallanmakta. Vatanperverleri kıyım günündemiyiz.



Pensilvanya da; At çifliğinde yaşayan Fettoşun şakirtleri işbaşındamı.

Boynuna hamut geçirilmiş, ağızlarına gem vurulmuş, dizginleri Puştun elinde ışık kovboyları hucumamı geçti. Sığır Çobanları bu milleti sığırmı zannediyor yoksa.

Amerikan CFR ‘sinde , İngitere Exter’inde yetişen etki ajanları. Parayı, makamı verenin düdüğünü çalmaya devam edin hele. Nereye kadar. Kantarın topuzunu kaçırmayın beyler.

Sızıntıyla sızsanızda, köşe başlarını kapsanızda son sözü siz söylemeyeceksiniz.

Okullardan “Türküm, doğruyum,çalışkanım..” Andımızı kaldırsanızda. Hz Muahmmet (AS) ‘ı şahadetimizden çıkarmaya çalışsanızda; Cenab-ı Hakkın kahrıyla kahrolacaksınız.

TÜRK BOYUN EĞMEZ….

Eğer ise;

GÖK GİRSİN KIZIL ÇIKSIN…..
 
Üst