Kazım Karabekir’in Gürbüz Çocuklar Ordusu

CANBULAT

-Otağ Hanı-
Katılım
21 Mar 2008
Mesajlar
4,111
Tepkime puanı
0
Puanları
36
Konum
Tanrı Dağları Yaylağım, Orhun Nehri Sulağım
Kazım Karabekir’in Gürbüz Çocuklar Ordusu



Kurtuluş savaşının önde gelen komutanlarından Kazım Karabekir Paşa, 15.Kolordu Komutanı olarak Doğu Anadolu’da görev yapmıştı. Görevi süresince başarılı askeri faaliyetlerinin yanında bölgenin sosyal, kültürel ve eğitim alanında da kalkınması için önemli görevler üstlendi. Yıllardır süren savaşların sonucunda Doğu vilayetlerinde binlerce şehit çocuğu, yetim ve öksüz kalmış çocuk bulunmaktaydı. Bu çocuklar sefalet içerisinde yaşam mücadelesi vermekteydi. Sahipsiz kalmış bu çocukların yeniden hayata kazandırılması için yapılması gereken belliydi: Sokaklardan kurtarmak ve iyi bir eğitim vererek meslek sahibi yapmak. Kazım Karabekir de bu amaçla bölgede bir çok eğitim öğretim kurumu kurarak yetim, sahipsiz kalmış bu çocukların eğitim alması için çabaladı.
Çocuklar Ordusu Teşkilatı
Karabekir’in bu yöndeki ilk faaliyeti Doğuya geldiği ilk günlerden itibaren başladı. 1919’da Erzurum’a giderken yol üzerinde Bayburt’ta gördüğü bakıma muhtaç çocukları Erzurum’a nakletme emri vermişti. Karabekir’in asıl çalışması ise Erzurum’da başladı. Kimsesiz çocuklara meslek kazandırmak amacıyla 24 Mayıs 1919’da Erzurum Darüleytam’ından (Yetim Yurdu) aldığı 12 yaşından küçük 33 çocuğu iki Kolorduluk sanayi takımlarına dahil etti.
Kimsesiz çocukların sayısının fazlalığına karşın Erzurum’daki fiziki şartlar yeterli değildi. İşgalden dolayı yıkılmış olan binalarda eğitim faaliyetlerinin yapılması mümkün olmadığından bunların onarılması ile işe başlandı. 1 Ekim 1919’da gece yatılı okulu açıldı. Bir ilkokul ve Anaokulu yine açılan okullar arasındaydı. Temel eğitim veren okulların haricinde mesleki eğitim veren okullar da ayrıca önem verilen bir konuydu. Bu amaçla Erzurum’da bulunan Firdevsi Kışlasındaki İş Ocağına yüz kadar çocuk nakledildi. Bu ocakta otomobil tamiri ve şoförlük eğitimi de verilmekteydi. Bu yüzden Otomobil Mektebi adı verilmekteydi. Kısa süre sonra mektebe bağlı bir de Kuyumculuk Mektebi açıldı. Mayıs 1920’ye gelindiğinde Erzurum’daki çocukların mevcudu 1650’yi bulmuştu. Karabekir 1 Mayıs 1920’de Erzurum halkının da katıldığı bir programda, kurmuş olduğu bu teşkilata Çocuklar Ordusu Teşkilatı adını verdiğini ilan etti.


Çocuklar Kasabası
Karabekir ordu karargahının bulunduğu Erzurum’da bu önemli eğitim faaliyetlerine öncülük ederken Kurtuluş savaşının dönüm noktalarından biri olan Kars zaferini de kazanmıştı. Kars’ta Ermenileri mağlup eden Karabekir, Sarıkamış’ı ordusu için karargah merkezi haline getirdi. Karargahını buraya taşımasında Ruslardan kalma birçok modern binanın olması etkili oldu. Karabekir şehirdeki modern binaları Çocuklar Ordusu Teşkilatının eğitim faaliyetleri için de bulunmaz bir fırsat olarak görmüş ve burayı Çocuklar Kasabası haline getirmek istemişti.
Karabekir karargahın taşınmasından sonra Erzurum’da kurmuş olduğu okullardan bir kısmını Sarıkamış’a nakletti. Ancak yapılan yalnızca bir nakil işi değildi. Burası bir Çocuklar Kasabası haline getirilecekti. Doğu illerinde eğitimi, sosyal hayatı, zanaatı geliştirmek, bakıma muhtaç yoksul ve yetim çocukları hayata hazırlamak için 12 Kasım 1921’de Çocukları Himaye Cemiyeti adında bir de cemiyet kurdu. Böylece Erzurum’da başlatmış olduğu eğitim faaliyeti Sarıkamış’ta artarak devam etti.
Çocukları Himaye Cemiyeti’nin ilk faaliyeti bir Anasınıfı açması oldu. Zamanın şartlarına göre modern bir eğitim imkanı sunan okulda öğrencilere pratik olarak el işleri, müzik ve ahlaki eğitim veren oyunlar öğretilmekteydi. Sarıkamış’ta açılan okullardan biri de Sıhhiye Mektebi oldu. Fakir ve kimsesiz çocukları sağlıkçı olarak yetiştirmeyi amaçlayan mektepten Mayıs 1921 tarihinde 30, Mart 1923’de ise 20 öğrenci mezun oldu. Buradaki eğitimini tamamlayan öğrenciler Doğu vilayetlerinde sağlık alanında hizmet vermeye başladılar. Sarıkamış’ta açılan okullardan bir diğeri de Sarıkamış Askeri idadisi oldu. Sarıkamış Askeri İdadisi’nin açılması ile Karabekir “artık Çocuklar Kasabamız tam kadrosuyla kurulmuş oldu’ diyordu.
Kazım Karabekir Çocuklar Kasabası adını verdiği Sarıkamış’ta bu okulların haricinde çok sayıda kurs da açmıştı. Acılan Ebelik, Dişçilik, Elektrik, Sinema ve Fotoğraf Kursları ile bölgede ihtiyaç bulunan meslek elemanı yetiştirilmesine çalışıldı. Ücretsiz bir şekilde hizmet veren bu kurslar çok sayıda fakir ve kimsesiz çocuğun meslek sahibi olmasını sağladı.


Yetimler Babası
1922 yılına gelindiğinde Çocuklar Ordusu Teşkilatı; Sarıkamış; Trabzon, Kars, Kağızman, Beyazıt, Iğdır, Ardahan, Artvin, Rize, Sürmene ve Erzincan dahil olmak üzere 17 Alay halinde örgütlenmişti. Tüm okullar Sarıkamış’ta bulunan Çocuklar Ordusu Teşkilatına bağlı idi. Her okulun aynı tarzda bir bayrağı vardı ve bayrak üzerinde alayın numarası bulunmaktaydı. 1923 yılında bu okullardaki çocukların sayısı 6000’e yaklaşmıştı. Karabekir yalnızca yetim Müslüman çocuklara değil yetim Ermeni çocuklarına da aynı muameleyi yapmıştı. Trabzon’da bir okulu yetim kalmış olan Ermeni çocukları için tahsis etmişti.
Kazım Karabekir Paşa bizzat örgütlediği bu eğitim-öğretim faaliyeti ile bölgedeki yetim, öksüz çocuklara sahip çıktı. Sahipsiz çocukları ölümden sefaletten kurtararak onların meslek sahibi olmalarını sağaldı. Bu çalışmaları ile Doğudaki askeri başarılarının yanına bölgedeki çocukların da babası oldu. Kendisine Yetimler Babası dendi.
Ömer Aymalı / Dünya Bülteni
Kaynaklar: Kazım Karabekir, Çocuk Davamız
Makbule Sarıkaya, “Bir Çocuk Kasabası” Sarıkamış
 

Yunus Gök (Embesil)

Yasaklı Üye
Katılım
9 Haz 2011
Mesajlar
9,160
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
32
Konum
Zile/Sivas/Türkiye










Gürbüz Çocuklar Ordusu

Kurtuluş Savaşı’nın kahraman komutanlarından, Eski TBMM Başkanı Kazım Karabekir, savaş yıllarında yetim kalan, sokaklarda, ağaç kovuklarında, mağaralarda yaşayan, ağaç yaprağı, ot yiyerek hayatta kalmaya çalışan 4 bin erkek, 2 bin kız olmak üzere 6 bin çocuğu toplayarak Gürbüz Çocuklar Ordusu’nu kurmuştu.

Zorlu savaş yıllarında, Gürbüz Çocuklar Ordusu'na alınan çocuklara, yeme, içme, barınma gibi temel ihtiyaçlarının karşılanmasının yanı sıra, mesleki, kültürel, sportif eğitimler de verildiğini, her birinin yeteneğine göre yönlendirilerek, meslek sahibi yapıldığını anlatan

Timsal Karabekir, ''İnanması gerçekten güç ama o günün koşullarında sinemacılık, şimendifer, buhar makinesi tamiri, sıhhiyecilik eğitimleri dahi veriliyordu. Hatta çocuklar küçük çaplı ameliyatları yapabilecek duruma gelmişti. Orduya potin, kıyafet dikerek de yarar sağlıyorlardı. Bugün bile çok yaygın olmayan spor dallarında eğitim alıyorlardı
Hatta çocuklar küçük çaplı ameliyatları yapabilecek duruma gelmişti. Orduya potin, kıyafet dikerek de yarar sağlıyorlardı. Bugün bile çok yaygın olmayan spor dallarında eğitim alıyorlardı.
 
Üst