Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
KIBRIS TÜRK KÜLTÜR DERNEĞİNDE İHTİLAL OLDU
19 Ocak 2014 Pazar…
Bu gün Kıbrıs Türk Kültür Derneği Genel Merkezi Olağan Genel Kurulu yapıldı. 11 yıllık “Ben merkezli monarşik yönetime” son verildi. Tabii bu ihtilal kolay olmadı.
Şubelerin dayanışması bu sonucu yarattı. Bu mücadelede Mersin Şubesi biraz yan çizip üyelerini oy kullanmakta serbest bıraktı ise de netice etkilenmemiştir.
Peki bu kavga niye oldu?
Ankara Dernekler Masası gelip, Genel Merkezi teftiş ediyor. Teftiş sonucu Genel Merkez Genel Kurullarında Şubeler aleyhine ve insan hak hukukuna aykırı oylama yapıldığına karar veriyor.
Sebep ise;
Genel Merkez genel Kurullarında Şubeler yönetim kurulu (7kişi) artı, hazirun cetvelindeki 25 kişiyi temsil eden kişiler tarafından temsil ediliyordu. Genel Merkez ise bütün üyeleri ile seçimlerde oy kullanma hakkına sahipti. Dernekler Masası raporunda bu durumun Tüzük değişikliği ile düzeltilmesini ister.
Genel Merkez bu raporu şubelerden saklar. Dernekler masası iki sene sonraki ikinci gelişinde yaptığı incelemede söz konusu oy kullanma hakkının eşitlenmediğini görür.
Bu defa düzeltme yapılmadığı için derneği mahkemeye verir. Mahkeme halen devam ediyor. Ben merkezli monarşik yönetim bu mahkemeyi de saklamışsa da dava Şubelerce öğrenilir.
Netice;
19 Ocak 2014’deki Genel Merkez Genel Kuruluna şubeler söz birliği ile gider. Yapılan oylamaların her birinde bu birlik devam eder. Neticede geçmiş yönetimin harcama bütçesi dahi onaylanmayarak Kıbrıs Türk Kültür Derneğinin “Ben Merkezli Monarşik İdaresine” son verilerek ihtilal gerçekleşir.
İhtilalin seçim sırasında gerçekleşmesinde, üyelerde hasıl olan diğer endişe ve tereddütleri burada yazmamıza gerek vardır ama yerimiz dar gerek yoktur.
Seçimler sonucu yeni yönetime görev verilmiştir. En geç altı ay içerisinde tüzük yeniden şubelerin de katıldığı bir komisyon tarafından üye hak ve hukukuna uygun hale getirilecektir.
Yeni yönetimden ricamız şu olacaktır.
1. Üyelere ve şubelere karşı şeffaf olunmalı…
2. Gelip geçici işler için dernek bütçesi anormal şekilde savrulmamalı…
3. Muhtemel gelebilecek tehlikelere karşı bir fon ayrılmalı, parasal yönden dernek kuşku ve tehlike altında tutulmamalı…
4. Derneğin geleceğine büyük hedefler konmalı… Derneğimizin kuracağı okul, ileri safhada üniversiteden yetiştireceğimiz mezunlar düşülmelidir. İlk açılacak okul için zaten binamız da hazırdır. Değerlendirtmek gerek… Etkisinin ancak 15 gün süreceği sempozyumlara, söyleşilere harcanan avuç dolusu paralara yazıktır.
Kıbrıs’ta ve hatta Kıbrıs dışında Uluslararası sempozyumlar düzenleyen başarılı teşkilatlarımız zaten vardır. Bunlarla kavga yerine dayanışma içine girmek daha akıllıca olsa gerek.
Kıbrıs Türk Kültür Derneği’nin TMT mücahitleri ve bilhassa Erenköy talebe mücahitlerinin canları, kanları ve çektikleri cefalarla elde edilmiş varlıklarını, ilerleyen zaman içinde korumak, kalıcı ve hedefi etkin halde tutmak yeni yönetim ve yönetimlerin hedefi olmalıdır.
Hedef ise ileriye yönelik büyük düşünmektir. Büyük düşünmek ve kalıcı işler başarmak zordur. Ancak yapabilen, büyüklük kazanır. İşte Denktaş, İşte Dr. Küçük…
“Ne Mutlu Kıbrıs Türk Kültür Derneği üyesiyim, yöneticisiyim,” demek kolay değildir.
Tıpkı “Ne Mutlu Türküm Diyene” der gibi…
Hoşça kalınız
21 Ocak 2014
Hüseyin LAPTALI