Kim, Kimi Kovmalı ???

Seyyan Uzunoğlu

Onursal Üye
Katılım
24 Şub 2009
Mesajlar
194
Tepkime puanı
0
Puanları
0
KİM, KİMİ KOVMALI???

Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu II. Hrisostomos, “Yabancıların Kıbrıs’tan gitmesini isteyen ELAM örgütü, suç işlemiyor.” diyerek, bu faşist örgütü aklamaya çalışıyor. Ve, evveli gün, Ulusal Konsey toplantısında Hristofyas’ın, Hrisostomos’un ELAM’ı finanse ettiği söylemine de inanmadığını söyleyerek, bu gerçeği bir şekilde inkar ediyordu. Ancak sonradan çark ederek - Güney’de sık sık ve üstelik kız erkek ayırımı da yapmadan, yabancı uyrukluları hastanelik etmekte olan - ELAM’ın “Yasadışı (yani yabancılara değil de...) ‘yasadışı göçmenlere’ ilişkin görüşlerini desteklediği takiyyesine sarılarak, dolaylı da olsa, ELAM’a yardım ettiğini de ortaya koyuyordu. Ne diyelim; Bizans oyunları işte. ‘Cici annelerinden’, bu oyunları da çok iyi öğrenmişler belli... Ne ise... Kendisini tüm adanın Paşpiskoposu sanan Hrisostomos, yabancıların KIBRIS’tan, gitmesini söylerken, illaki Türkiye’den gelmiş kardeşlerimizden bahsettiği gün ışığı gibi ortada. Bir yandan, kendisinin demokratik ilkelerden (!) esinlendiğini ve bunun her hareketinden (!) de görülebileceğinden dem vururken, diğer yandan da: “Küçük bir toplum olduğumuzun ve yasadışı göçmenlerle yabancıların gelmesiyle demografik yapının kolaylıkla değişebileceğinin kabul edilmesini ve AB’nin arkasına saklanılmaması...” gerektiğini dile getiriyordu. Papaz açıkça, yasadışı da olsa, bir AB üyesi olmalarına rağmen, AB normları ve şartlarını değil; kendi ulusal tezlerini ve dolayısıyla Elen ırkçılığını yeğlediğini ortaya koymakta ve adanın, her ne pahasına olursa olsun Elen kalmasında ısrarlı. Hrisostomos, daha bir kaç ay önce, Türkiye’den gelmiş kardeşlerimize vurgu yaparak, “Kıbrıs’ın yirmi yıl içerisinde Türkleşeceği...” kaygısıyla feryat figan etmekte, yaygara koparmaktaydı.. Adanın Türkleşmesine asla izin verilmeyeceğini... Güney’de yüz binleri aşmış Uzak Doğulunun, Yunanlı’nın, Pontuslu’nun ve başka yabancıların apar topar vatandaş yapılmış olduklarını göz ardı ederek, TC kökenli kardeşlerimizin geri gönderilmesi gerektiğinde ısrar etmekteydi. Bu şımarık Papaz, benim ülkemde, benim topraklarımda kaç kişinin ve kimlerin yaşayabileceğine; kaç kişinin geri gönderilmesi gerektiğine kendince karar veriyor ve bizim işimize de burnunu sokmaya çalışıyordu. Papaz’a, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin egemen bir devlet olduğunu ve topraklarının da AB toprağı olmadığı hatırlatılmalı. “Yabancılar çıksın” derken, AB üyesi bir ülkede her ferdin temel insan haklarına saygılı olunmalı, ve, her ferdin dilediği yerde yaşama ve dilediği yerde mülk edinme hakkı olduğu şartları vardır. Ancak Papaz bunu da kendi çıkarlarına kullanır ve AB toprağı olmamasına rağmen, Kuzey’e 100 bin küsur Rum’un yerleşmesinde ısrarlı iken; o’na göre, Kıbrıs’ın bir Elen adası olduğu ve Elen kalması iddiasıyla, AB normları, Kıbrıs Adası’nda Türkler için geçerli olamazdı ve TÜRKLER adadan kesinlikle geri gönderilmeliydi!

Papaz, bizim de Türk olduğumuzu unutmuş. ‘Kıbrıslı’ tezgahına kanmış, veya başka nedenlerle, Rum Ulusal çıkarlarını savunarak, yedikleri tabağa tüküren bir avuç AKEL yanlısı, kendini bilmez nankörle aynı kefeye koyarak, devletimizden vaz geçip, korsan K (Elen) C’ne azınlık olmayı kabul edeceğimizi zannetmekte... Papaz, kimi, kimin evinden kovuyor acaba? Yunan’ın, hiç bir tarihte bu adaya hakim olmadığına, ve, Rumların da adada azınlık, köle olarak yaşadıklarına göre; o zaman, kim bu adanın gerçek sahibi, ha? Kim yabancı? Kim misafir? Kim sığınak? Kim Rum muhibbi? Ve üstelik, KİM, KİMİ KOVMALI???
 
Üst