MAZLUM HALKLAR BİRLEŞİN!
Hemen yakınımızda biriken ‘kan gölü’ ülkemizde insanımıza yaşamı dar eden CTP-ÖRP Hükümeti kaynaklı ekonomik krizi konuşmayı da, Talat’ın ve Hristofyas’ın bal gibi ‘rol’ kokan söylemlerini yorumlamayı da anlamsız hale getiriyor.
Evet; görüyorsunuz işte, emperyalizm masum insanların canına kıymaya da, pervasızca ve canavarca kanlarını dökmeye de doymuyor. Emperyalizm, can almaya, kan dökmeye doymuyor, çünkü sömürüye doymuyor. Alışmış bir kere, zengin ülkelerin yönetimlerini biad ettirmeye. Alışmış bir kere, anti-emperyalist tavır izleyen yöneticileri bertaraf etmeye. Ve alışmış bir kere, direnen halkları ölüm silahlarıyla, yada kültürel yöntemlerle yok etmeye!
O nedenledir ki; ‘mazlum halklar birleşin’ diyoriz. Evet; mazlum halklar, emperyalizme karşı birleşmelidir. Çünkü kaderleri ortak. Ya uyanıp birleşecekler, yada sıra sıra yok edilecekler. Ya, doğrudan işgal ve saldırılarla, yada kültürel soy kırım projeleriyle..
Dikkat edin, Hristyan halkların yaşadığı coğrafyalarda, böylesine vahşet ve saldırılara raslamak mümkün mü? Bu çağda bir tek Hristyan toplumun yok edilmesine, itilip kakılmasına, soykırım hareketlerine maruz bırakılmasına şahit olmak mümkün mü? Bu batılılar, bu emperyalistler değilmidir, insan hakları deyince mangalda kül bırakmayanlar? Bunlar değil mi uluslararası hukuk deyince allame-i cihan kesilenler? Peki neden mazlum ortadoğu halklarının insan hakları, mazlum islam toplumlarının hukuku söz konusu olunca, dut yemiş bülbüle dönüyorlar? Neden kıllarını bile kıpırdatmıyorlar? Ve neden sadece sıradan protesto eylemleriyle güya saldırılara karşı olduklarını yutturmaya çalışıyorlar?
Yanıtı açık, çünkü hala bu çağda, gerici haçlı mantığından kurtulamamışlar! Hala; İslamla hesaplaşmayı varlık nedenleri sayıyorlar! Ve hala; Müslüman halkların zengin yeraltı ve yerüstü kaynaklarını sömürerek, terlemeden elde edilmiş zengin bir yaşam sürmeyi haktan sayıyorlar.
Filistin yanıyor..Gazzeden yükselen feryatlar, çocukların, kadınların gazzeden yükselen çığlıkları, Amerikan ve batı destekli siyonist saldırı silahlarından çıkan korkunç patlamalara karışıyor..Bu çağda; bir halk vatanını, değerlerini kıskançlıkla koruma kararlılığı sergiliyor diye, boyun eğip, emperyalizmin önünde takla atmadı diye kırımdan geçiriliyor ama, güya müslüman olan çoğu ülkelerin yönetimleri kendi soylarından olan insanların trajik yokedilişlerine sessiz kalabiliyor..Ne yazık ki; ‘ılımlı İslam’ projeleriyle ‘kılığına sokulan’ ve kendi ülkelerinde Amerika’nın jandarmalığını üstlenen bu yönetimler, yüzleri kızarmadan bu ortamda bile kıllarını kıpırdatmadan iktidar koltuklarında oturabiliyorlar. Neredeyse, biran önce ‘İzrail işini bitirsin ki; bizde rahata erelim’ gibisinden tavırlar sergiliyorlar. Masum insanların, tertemiz kanları dökülürken, Onlar, hala güya ‘İzrail’i ateş kese ikan edelim’ pozlarında kendi aralarında görüşüp, zamanın ve soydaşlarının tükenmesini bekliyorlar.
Ancak tarih kaydını yapıyor. Direrenleri de, soydaşları, dindaşları katledilirken işbirlikcilik ve emperyalizmin jandarmalığına soyunanları ve ihanetlerini de..
Biz; mazlum halklar birleşin diyoruz! Çünkü emperyalizm; dün Irak da ve Afganistanda, Çeçenistanda, Kafkasyada ve Balkanlarda kan döküyordu..Dün Kıbrısta ve Karabağda, Kerkük’te; Apazya ve Güney Osetyada kan döküyordu..Yani atalarımızın yüz yıllarca adaletle yönettiği Osmanlı coğrafyasında.. Bugün Gazze’de ve Güneydoğu Anadoluda kan döküyor..Bütün amaçları, sömürmek için yönetmek. Bütün amaçları, Müslüman hakları, kırıp geçirmek, bölmek ve yönetmek..
Ne olur, gözünüzü açın ve görün artık. Amerikan emperyalizmi, batılı ortakları ile birlikte; ‘Büyük Ortadoğu Projesi’ kapsamında jandarmaları olan izrail’i; Ermenistan’ı; Güney Kıbrıstaki Rum Yönetimi ile Kuzey Iraktaki Peşmerge yönetimi’ni, kendi çıkarları için üzerimize saldırtıyor. Emperyalizmin taşeronluğunu üstlenen bazı işbirlikçi iktidarlarsa, olmadık yalanlar ve masallarla halkları uyutmaya çalışıyorlar.
Mazlum halklar uyanın artık. Uyanın ve hem emperyalizme, hem jandarmalarına hemde işbirlikçilerine karşı birleşin! Çünkü KURTULMAK YOK TEK BAŞINA, YA HEP BERABER YA DA HİÇBİRİMİZ!