Mehmet Ali Talat

Milisx

New member
Katılım
22 Şub 2008
Mesajlar
7
Tepkime puanı
0
Puanları
0
mehmetalitalataz2.jpg


Mehmet Ali Talat

1952 yılında Girne’de doğdu. İlk ve Orta öğrenimini Girne ve Lefkoşa’da tamamladı. Orta Doğu Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliğinden M. Sc. derecesi ile 1977 yılında mezun oldu.

Türkiye’de yüksek öğrenim gördüğü sürece Kıbrıslı Türk öğrencilerin oluşturduğu derneklerde yönetici ve başkanlık görevlerinde bulundu. Kıbrıslılar Öğrenim ve Gençlik Federasyonu (KÖGEF) Kurucu Başkanlığını yaptı.

1 Ocak 1994 tarihinde kurulan 1'inci Demokrat Parti - Cumhuriyetçi Türk Partisi Koalisyon Hükümetinde Milli Eğitim ve Kültür Bakanı olarak görev aldı. 2'inci DP - CTP Hükümetinde de Eğitim ve Kültür Bakanlığı’nı sürdüren Talat, 3'üncü DP - CTP Hükümetinde Devlet Bakanlığı ve Başbakan Yardımcılığı görevini yürüttü.
X

HAKKINDA YAZILANLAR

Buzdolabı tamirciliğinden başkanlığa
Hürriyet 18.04.2005

KKTC’nin yeni Cumhurbaşkanı , 1952 yılında Girne’de doğdu. Ortaöğrenimini KKTC’de tamamladıktan sonra Ortadoğu Teknik Üniversitesi Elektrik Mühendisliği Fakültesi’nden mezun oldu.

1977’de yine ODTÜ’de yüksek lisans eğitimi alan Talat uzun yıllar Girne’de buzdolabı tamirciliği yaptı. Talat siyasi hayatına Türkiye’de başladı ve adaya döndükten sonra sol görüşlü Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) içinde hızla yükseldi. 1993’te DP-CTP koalisyon hükümetinin Eğitim ve Kültür Bakanlığı’nı yaptı. 1996’da CTP Genel Başkanı seçilen Talat, 2003 seçimlerinde partisini iktidara taşıdı. Talat, 20 Şubat 2004 tarihindeki seçimlerden CTP’yi daha da güçlü çıkardı. Seçimden sonra başbakan olan Talat, 17 Nisan 2005 tarihinde yapılan cumhurbaşkanlığı seçimini kazanarak Denktaş'tan sonra KKTC'nin ikinci cumhurbaşkanı seçildi.


Yeni dava dönemi
Ömer BİLGE / LEFKOŞA
Hürriyet 18.04.2005

KKTC’de dün yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde sandıktan, oyların yüzde 55.6’sını alan CTP lideri ve Başbakan çıktı. Sonuçların ardından, ‘Sessiz bir devrim gerçekleştirdik’ diyen Talat, hedeflerini Hürriyet’e açıkladı. Talat, ‘Eski dava çöktü, yenisi başlıyor’ dedi.

CTP lideri ve Başbakan , dün yapılan seçimlerde oyların yüzde 55.6’ini alarak, en yakın rakibi UBP lideri Derviş Eroğlu’na yüzde 33 fark attı ve Cumhurbaşkanı oldu. Talat, sonuçların ardından düzenlediği basın toplantısında, ‘Sessiz bir devrim gerçekleştirdik. Kıbrıslı Rumlar’a da barış elimizi uzatıyoruz. Onlar tutuncaya kadar elimiz uzatılmış kalacak’ dedi.

Kıbrıs Türk Federe Devleti’nin kurulduğu 1975’ten bu yana Kıbrıs Türkleri’nin altı dönem üst üste seçtiği Rauf Denktaş’ın ardından ikinci Cumhurbaşkanı olan Talat, Hürriyet’e şu mesajları verdi:

AYRI DEVLET DAVASI ÇÖKTÜ

Ben de Denktaş gibi ‘dava’ sözünü kullanıyorum. Denktaş’ın davası Kıbrıslı Türklerin ayrı bir devlet sahibi olması ve bu devletin dünya tarafından tanınması, bu olmazsa Türkiye’ye entegre olmasıdır. Davasını günün koşullarına uyarlamayı başaramadı. Kıbrıs davası çöktü. Davayı kaybetmişken, Kıbrıslı Türklerin Annan Planı’nda koyduğu güçlü irade dünyayı şoke etti. Yeni dava bizim hükümete gelmemizle başladı. Bu yeni bir politika ve yeni bir hedeftir. Bu hedef geçmişte olduğu gibi Kıbrıs’ta ayrılığı sonsuza kadar pekiştirecek değil, ayrılığı ortadan kaldırarak Kıbrıs’ın bütünlüğünde eşitliği sağlayarak varılacak bir hedeftir. AB hedefidir.

Bütün dünyaya onların (Rumların) gerçek niyetlerini göstereceğiz. Papadopulos’un 2005’i EOKA yılı ilan etmesi ve bunun dışında her türlü fanatizmi desteklemesini teşhir edeceğiz. Bunların Avrupai yaklaşımlar olmadığını ortaya koyacağız. Onu izole ederek çözüm yoluna zorlayacağız.

Geçmişte Rum tarafının hataları veya art niyetli politikaları kamufle ediliyordu. Rumların reddedeceği durumlar ortaya çıkınca Rumlara fırsat vermeden Denktaş reddederdi. Bundan sonra Denktaş engeli yok. Türk halkının çıkarları için meydanlara çıkılacak artık.

DENKTAŞ’A DANIŞIRIM AMA

Denktaş Bey eğer hakikaten tavsiye ve görüş ortaya koyma eğiliminde olursa onunla işbirliği yapmak elbette söz konusu. Ancak şu anda ortaya koyduğu gibi marjinal durursa o zaman olmaz. Annan Planı’na ‘hayır’ demesiyle ilgisi yok. Şimdi ‘Ulusal Konsey kuracağım, TMT ruhu, filan’ diyor. Bu halka isyandır. Kıbrıs Türk halkının iradesine saldırıdır, marjinal çıkıştır.

Öte yandan Türkiye ile ilişkilerin iyi olması dışında bir şansımız yok. Türkiye ile iyi ilişkilerin olmadığı tanınmamış bir KKTC’nin yaşama şansı yok. Türkiye’nin müdahaleci tutumlarına karşı geçmişte hep karşı çıktık. Ama özellikle son zamanlarda Türkiye’nin bu tavırlarında çok değişiklik var. Son genel seçimler ve bu cumhurbaşkanlığı seçimlerinde ilk kez Türkiye müdahale etmedi. AB ve ABD’nin beni desteklediği belli. Müdahale demek fiili olarak işin içine girmek demektir.

Cumhurbaşkanı Talat’tan dört mesaj

Bütün Kıbrıs Türk halkını kucaklayacağım

Şimdi yeni dava var: Birleşik Kıbrıs ve AB

Papadopulos’u teşhir ve izole edeceğim

Türkiye ile ilişkilerin iyi olması şart

FARK ATTI

9 adayın yarıştığı seçimlerde, CTP lideri sandıktan açık farkla lider çıktı. UBP lideri Derviş Eroğlu ve DP’nin adayı Mustafa Arabacıoğlu yüzde 10 oranını aşarken, geriye kalan 6 aday arasında yüzde 5’i aşan olmadı.

Talat’ın ilk turda kazandığı seçimin sonuçları şöyle:

M. Ali Talat: % 55.6

Derviş Eroğlu: % 22.8

M. Arabacıoğlu: % 13.1

Nuri Çevikel: % 4.79

Zeki Beşiktepeli: % 1.72

Hüseyin Angolemli: % 1.05

Zehra Cengiz: % 0.44

Arif Salih Kırdağ: % 0.30

Ayhan Kaymak: % 0.17

En düşük katılım

Seçimlere katılım beklenenin çok altında gerçekleşerek yüzde 64’te kaldı. Düşük katılım, KKTC halkının son iki yıldır kısa aralıklarla sandığa gitmesine bağlandı. Kıbrıslı Türkler, bugüne kadar gerçekleşen 6 cumhurbaşkanlığı ve 10’dan fazla parlamento seçimine yüzde 81’lik bir ortalama ile katılmıştı. Dünkü seçimde 147 bin 823 seçmen, 577 sandıkta oy kullanarak 9 Cumhurbaşkanı adayı arasından tercihini belirledi. Rauf Denktaş’ın oy kullandığı Lefkoşa’daki 130 no’lu sandıktan da Talat’ın çıktığı seçimde, CTP-BG adayı Başbakan , UBP adayı Dr. Derviş Eroğlu, KSPartisi adayı Zehra Cengiz, DP adayı Dr. Mustafa Ş. Arabacıoğlu, YP adayı Nuri Çevikel, TKP adayı Hüseyin Angolemli ve bağımsız adaylar Ayhan Kaymak, Arif Salih Kırdağ ve Zeki Beşiktepeli yarıştı.

Cumhurbaşkanı seçilebilmek için geçerli oyların yarısından bir fazlasını almak gerekiyor. Salt çoğunluğa ulaşılamaz ise, en yüksek oy alan iki aday bir hafta sonra yapılacak ikinci tura kalıyor.

Zeytin fidanını saray bahçesine dikecek

Başbakan Talat ve eşine, Talat’ın kazanması durumunda Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın bahçesine dikmeleri için 2 adet zeytin fidanı hediye edildi. Talat zeytinin Kıbrıs’ın simgesi olduğunu ve ilk fırsatta zeytin fidanlarını kendi elleri ile Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın bahçesine dikeceğini belirtti.
 

AŞİNA

Dost Üyeler
Katılım
20 Şub 2008
Mesajlar
2,406
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Kendi şahsıma Sayın Denktaş kadar görmüyorum sayın Talatı. Denktaş apayrı bir Devlet adamı idi.

Bu konuda aynen size katılıyorum. ''Güzide devlet adamı sayın Rauf Denktaş, Kıbrıs'ı milli dava haline getirmiş insandır.'' Yavru VATAN Kıbrıs'ımıza Öyle bir şahsiyet kolay, kolay bir daha gelmez. :)
 

ahmetkomurcuoglu

New member
Katılım
8 Mar 2009
Mesajlar
10
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Yaş
76
Konum
istanbul
Web sitesi
picasaweb.google.com.tr
Cevap: Mehmet Ali Talat

Türk askerine alerjisi olduğu söylenir..ama bu işi sonunda Türk askeri çözecek..rumlar asla Türk'lerle birleşmez..ayrı devlet de istemezler..yanlarında azınlık olarak isterler..
 

GökTürk

Kurucu
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
1,015
Tepkime puanı
2
Puanları
38
Yaş
59
Konum
C¤ KIBRIS
Web sitesi
www.kibris1974.com
Mehmet Ali Talat beni çok şaşırttı

Mehmet Ali Talat beni çok şaşırttı

KKTC seçimlerinde ve Annan Planı'nın tartışılması sırasında CTP'yi ve Mehmet Ali Talat'ı candan destekledim.

Bugün de bu desteğimden zerre kadar pişman değilim. Kıbrıs ağzıyla söylendiğinde "istatüko"nun değişmesi için Talat'ın ve arkadaşlarının verdiği haklı ve zorlu mücadeleyi unutmam mümkün değil. Ama galiba muhalefet yapmak başka şey, iktidarı sürdürmek başka şey!

* * *
KKTC'de eski koalisyonun bozulmasını katiyen yadırgamıyorum. Hatta, koalisyonun bozulmasında batık bankacı dünürün bir türlü bitmeyen "hortumculuk davalarının" rol oynadığını da "daha önceleri neredeydiniz" şarkısı eşliğinde dinleyebilirim. Ama, eski koalisyonun bozulma şeklini ve "yeni partinin" 4 kişilik kadrosundan 3'ünün bakan yapılarak kurulan yeni koalisyonu, demokrasi geleneği ve hatta bilindik ahlak kuramları ile hazmetmem pek mümkün değil.Beni, KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın eski koalisyonun bozulmasıyla ilgili sözleri ise beter şaşırttı. Bu sözleri Talat'ın sarf etmiş olduğuna inanamadım.

AKP'nin müdahalesi konusunda ne diyor Talat?

"AKP bir şekilde müdahale etmişse etmiştir, etmemişse etmemiştir. Benim bu konuyu ispatlama gibi bir durumum yok. Benim bildiğim kadarıyla doğrudan doğruya Türkiye'den gelen bir şey olmadı. Eğer buradan birileri Türkiye'ye danışmışsa, bu da karışma değildir. Ama bunun nasıl olduğunu ben tabii ki bilemem." (Milliyet-24.09.2006)

Cumhurbaşkanı kusura bakmasın ama bu sözlere halk arasında "kıvırma" denir.

"Çevir kazı yanmasın!" da yukarıdaki sözlerin akla getirebileceği halk deyişleri arasındadır. Bu sözler Mehmet Ali Talat'ın keskin zekásına hiç yakışmıyor ve iki arada bir derede kalmış bir insanın önlenemez çelişkisini yansıtıyor.

* * *
Allah var! Mehmet Ali Talat, Din İşleri Dairesi Başkanı Ahmet Yönlüer'in izan ve insaftan uzak, Ankara'ya açık yağ çeken, hem KKTC'yi, hem de TC'yi yedi düvele rezil eden, laikliği de kökünden reddeden şu sözlerine karşı çıkıyor:

"...'Türkiye'ye uydu, parti kurdurdu' deniyor. Yok ama farz edin ki oldu; Türk insanına canım kurban. Dün başka iktidar vardı, onlara tabi oldum. Bugün Türk halkının seçtiği AKP var, ona tabiyim..."

Talat bu sözler karşısında tepkisini şöyle ifade ediyor:

"...Din İşleri Dairesi Başkanı Ahmet Yönlüer'in adının politize olmasını doğru bulmuyorum. Yani Yönlüer'in, politik konulara malzeme yapılması da, kendisinin herhangi bir şekilde tavır alması da bana göre doğru değil..."

Başbakan Ferdi Sabit Soyer de Yönlüer'in sözlerine açık tepki vererek yüreklere su serpti.

* * *
Mehmet Ali Talat ayrıca diyor ki: "Kıbrıs, Türkiye'nin iç politika malzemesi yapıldığı sürece biz uluslararası alanda büyük yara alırız. Rum tarafının, 'Kıbrıs'ın kuzeyini Türkiye idare ediyor' iddialarına malzeme üretmiş oluruz."

Bu sözlere aynen katılıyorum. Sadece Rum tarafında değil, tüm dünyada "Kıbrıs'ın kuzeyini Türkiye idare ediyor" iddialarını inatla sürdürenler, en son Başmüftü Ahmet Yönlüer'in yukarıda alıntı yaptığım sözlerini kaynak gösteriyorlar.

Eğer Talat sözlerinin arkasında durabilecekse, ivedilikle Ahmet Yönlüer'i görevden almalıdır! Onu Serdar Denktaş'ın göreve getirmiş olması bu ihtiyaca set çekmez.

Benim CTP ile ilgili nihai kararımı işte bu tavır belirleyecek!

Bakalım Mehmet Ali Talat hem kendisinin, hem de KKTC'nin geleceğini bu ağır ipotekten kurtarabilecek mi?

26 Eylül 2006
 

DİZGE

New member
Katılım
10 Kas 2010
Mesajlar
8
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Cevap: Mehmet Ali Talat

birleşmiş Kıbrıs veAB ymiş.zaten başda kaybetmesi gereken biriydi.RAUF R. DENKTAŞ'A engel deyen bir adamın bence K.K.T.C de bile yeri yok.hele bu ülkenin siyasi liderliğinde hiç olmaması gerekirdi ama bi yanlışdı.geldi geçdiiiiiiii
 
Üst