Mesir Macunu

BURLAHATUN

Yasaklı Üye
Katılım
21 Tem 2008
Mesajlar
5,116
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
TÜRKİYE
469 yıllık mesir macununun öyküsü


Osmanlı padişahlarından Yavuz Sultan Selim''in eşi, Kanuni Sultan Süleyman''ın annesi Ayşe Hafsa
Sultan''ın iyileştirilmesi için dönemin ünlü hekimi Merkez Efendi
tarafından 41 çeşit baharat karıştırılarak elde edilen mesir macunu
469 yıldır üretiliyor.

Manisa''yı Mesiri Tanıtma ve Turizm Derneği Başkanı Ufuk Tanık, yaklaşık 500
yıllık geçmişe sahip mesir macununun dünyada eşine az rastlanan geleneklerden
olduğunu belirterek, dernek olarak bu geleneği devam ettirdiklerini kaydetti.

Mesir macununun Manisa protokolü tarafından yıllarca bavul ticaretiyle yurt dışına
çıkarıldığını ifade eden Tanık, geleneği sürdürmek adına elde üretim yapmaya
devam ettiklerini söyledi.

Tanık, ne kadar üretim yapılırsa o kadar pazara sahip olunması gerektiğini
belirterek, şöyle konuştu:

“Mesir macununu yurt dışına ihraç etmek istediğimiz zaman dünyada gıda
standartlarına yönelik birtakım çalışmalar var. Biz de dernek olarak bu
standartlara uymak zorundayız. Mesela şimdi mesir macununu elde üretiyoruz. Bu
mesir macunu Manisa''da imalathanemizde 15 kadın işçinin elinden çıkıyor. Elde
yapıldığı için yapılabilecek günlük üretim bellidir. Ne yapmak lazım, çikolata
ambalajlarında olduğu gibi makinede kenar kıvrımları tamamen kapanıyor.
İhracata yönelik yapılacak üretimde bu teknoloji kullanılabilir. Yani mamul aynı
ancak ambalajı tamamıyla daha kapalı. Avantajları da var, daha hijyenik ve sıcak
havada da sızdırmaz olur. İhracat için ayrı bir üretim sistemi kurarak, bununla ilgili
makine yatırımı da yapmayı düşünüyoruz. Ancak mesir geleneğinden derneğimiz
hiçbir zaman vazgeçmeyecektir. Mesir macunumuzun da artık dışarıda aranan bir
ürün haline geldiğini görüyoruz ve bu ürünümüzü dünyanın her yerine göndermek
için belirli bir teknolojiyi de uygulamamız gerekiyor.”


Tanık, her yıl 21 Mart nevruz günü başlayan temsili karma törenini takip eden
hafta sonunda düzenlenen saçım töreniyle Mesir Festivali''nde final yaptıklarını
ifade etti.

Derneğe ait imalathanede görevli 15 kadın işçi tarafından mesir macununun imal
edildiğini kaydeden Tanık, mesirin kadınlar tarafından kaynatılmasından kesimine
ve paketlenmesine kadar elde yapıldığını, teknoloji kullanılmadan aslına sadık
olarak üretildiğini söyledi.
Bu geleneği bozmadan sürdürmek istediklerini bildiren Tanık, şunları kaydetti:

“Saçım dışında piyasaya satışa çıkan ambalajlar, güne uygun şekilde paketlenerek
tüketiciye ulaştırılıyor. En büyük özelliğimiz bu geleneği yaşatmak ve bu inanışı
sürdürmektir. Derneğimizin kuruluş amacı da budur. Bu olayı ticari olarak
düşünmüyoruz. Ticaret ikinci planda yer alıyor. Yıl içinde piyasada satılan mesir
macunlarından elde edilen gelirlerin tamamını da Mesir Şenlikleri başta olmak
üzere Manisa''nın tanıtımında kullanıyoruz.”

Bu yıl kutlanacak 469. Mesir Festivali''nin yerel seçimlere denk gelmesi ve seçim
yasakları nedeniyle yeteri kadar coşkulu olmayacağını düşündüklerini ve festival
tarihini ertelediklerini bildiren Tanık, sadece karma töreninin yapıldığını, festivalin
ise 20-26 Nisanda yapılacağını söyledi.

“MESİR MACUNUNUN BAŞKA ŞEKLİ OLMAMALI”

Bu yıl yenilik olarak mesir lokumu ürettiklerini söyleyen Tanık, lokumu otantik
olarak ahşap ambalajda sunduklarını belirtti.

Mesir lokumunun mesir macunuyla özdeşleştiğini, şekil olarak da üretimde sakınca
görmediklerini kaydeden Tanık, mesir lokumunun içine mesir macununda yer alan
baharatları koyduklarını söyledi.

Bu baharatları kullanarak şeker veya içecek de yapılabileceğini ancak bunun
geleneğe gölge düşürebileceğini savunan Tanık, şöyle konuştu:
“Macunu geleneğinde eskiden olduğu gibi sunarak çok iyi anlatmamız gerekiyor.
Ama macunun çeşitlendirilmesinde birtakım yenilikler düşünülebilir. Eskiden
sadece çubuk şeklinde saçım mesiri yapılıyordu, oysa şimdi küçük boyda ve
kavanozda kaşıkla bal kıvamında yiyebileceğiniz şekliyle de üretiyoruz. Tüketimini
kolaylaştırmak amacıyla tüpünü yapıyoruz. Ancak bu ürün çeşitlerimizin hepsi
kendi tekniği ve geleneği içerisinde yapılıyor. Dernek olarak mesiri çok fazla şekil
ve ürün çeşidi olarak üretmek istemiyoruz.”

MESİR MACUNUNUN TARİHÇESİ

1522 yılında Yavuz Sultan Selim''in eşi, Kanuni Sultan Süleyman''ın annesi Ayşe
Hafsa Sultan hastalanınca, dönemin ünlü hekimi Merkez Efendi, 41 çeşit baharatı
karıştırarak elde ettiği ürünü Sultan''a yedirdi. Bir süre sonra iyileşen Ayşe Hafsa
Sultan, bu macunun her yıl aynı dönemde üretilerek halka saçılmasını buyurdu.
Bunun üzerine her yıl nevruz günü 41 çeşit baharat karılarak hazırlanan mesir
macunu, Manisa''daki Sultan Camisi''nin kubbe ve minarelerinden halka saçılıyor.
Minare ve kubbelerden saçılan ve şifalı olduğuna inanılan mesir macununu
kapabilmek için Türkiye''nin çeşitli illerinden Manisa''ya gelerek Sultan Meydanı''nda
toplananlar ilginç görüntüler oluşturuyor.

41 ÇEŞİT BAHARAT

469 yıldır içeriği bozulmadan hazırlanan mesir macununun içinde şu baharatlar
bulunuyor:

Tarçın, karabiber, yeni bahar, karanfil, çörek otu, hardal tohumu, anason, kişniş,
zencefil, tarçın çiçeği, zerdeçal, HİNDİSTANcevizi, rezene, kebabiye, sinameki, sarı
halile, vanilya, darıfülfül, kakule, havlıcan, zulumba, hıyarşembe, safran, iksir,
kimyon, galanga, çam sakızı, mirsafi, meyan balı, şamlı şaşlı, limon kabuğu,
kremtartar, zağfiran, udülkahır, çöpçini, eskir, tiryak, ravend, limon tuzu,
tekemercini tohumu, günbalı.
 

Dr.Yalnızefe

Dost Üyeler
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
1,339
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Cevap: Mesir Macunu

Güzel ve kaliteli katkınız için teşekkürler...:)
 

Dr.Yalnızefe

Dost Üyeler
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
1,339
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Cevap: Mesir Macunu

Rica ederim..
Güzele güzel demek lazım..:)
 
Üst