Milli Konsey Bildirisi No.21

Kamil Özkaloğlu

Onursal Üye
Katılım
6 Ara 2008
Mesajlar
359
Tepkime puanı
0
Puanları
0
24 Nisan, 2008

MİLLİ KONSEY BİLDİRİSİ No. 21

19 Nisan 2009 günü Kıbrıs Türk Halkı’nın, demokrasisine ve kültür düzeyine yaraşır bir seçim yaşadık. Milli Konsey Bildirisi 20.doc

CTP’nin mali ve ekonomik alandaki başarısızlığından doğan kriz seçim sonuçlarını bir miktar etkilemiş olabilir. Ancak Kıbrıs Türk seçmeninin oylarını, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin varlığını ve kalıcılığını, egemenliğini, Anavatan’ın garantisini ve Türk Askerinin adadaki varlığını olmazsa olmaz koşul olarak savunan Ulusal Birlik Partisi’nde yoğunlaştırması bir rastlantı olamaz. 19 Nisan seçimlerinde Kıbrıs Türk Halkı iradesini güçlü bir şekilde devletinden, egemenliğinden toprak bütünlüğünden yana, çocuklarının ve torunlarının bu ülkede başı dik, özgür, güven içinde ve ülkenin gerçek sahibi olarak yaşamasından yana kullandığı yadsınamaz bir gerçektir.

‘Ekonomik sorunlar’, ‘AB’nin Kıbrıs Türk Halkına verdiği sözleri yerine getirmemesi’ veya ‘CTP seçmeninin CTP hükümetinin icraatlarından şikâyetçi olduğu için UBP’ye oy vererek CTP’den intikam almıştır’ gibi söylemlerle ne CTP’nin Kıbrıs Türk Halkının bir parçası olmayı ret eden başarısızlığını aklayabilir; ne de Eroğlu başkanlığındaki UBP’nin seçimlerdeki büyük başarısına gölge düşürebilir.

Kıbrıs Türk Halkı 19 Nisan seçimlerinde, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine, egemenliğine, topraklarına, sahip çıkmak için, Kıbrıs'ta halkımızın bir kez daha göçmen olmaması için,
Rumlarla "efendi-köle" değil, iki eşit halk olarak görüşmeleri sürdürmek için desteğini CTP’nin tavizci ellerinden alıp Ulusal Birlik Partisinin güvenli ellerine emanet etmiştir. Kıbrıs Türk Halkı bu seçimlerde, çoğunluğun gerçek iradesinin AB, ABD ve BM tarafından maksatlı olarak dışlanarak azınlıktaki işbirlikçilerini desteklemelerine olan tepkisini göstermiştir. Kıbrıs Türk Halkı bu seçimde, yıllarca AB, ABD, BM ve işbirlikçiler tarafından gerekçesiz ve haksızca barış ve çözüm karşıtı olarak gösterilmesine karşı tepkisini ortaya koymuştur. Kıbrıs Türk Halkı bu seçimde, Anavatan Türkiye ile ayni doğrultuda, İki devlet, iki halk, iki egemenlik ve iki demokrasi diyerek Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin varlığını ve geleceğini olmazsa olmaz kabul edecek bir anlaşmaya onay vermiştir.

19 Nisan seçimleri sonrasında oyunu bozulan başta Emperyalist ülkelerin, seçim sonuçlarını değerlendirmelerini üzüntü ve tepki ile takip ediyoruz. Kendi kendilerine “Dünyaya Demokrasi Dağıtma” görevi veren çağdaş(!) ve modern(!) ülkelerin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde gerçekleştirilen ve dünyadaki birçok ülkeye demokrasi dersi verecek nitelikteki seçim sonuçlarını faşizm kokan yöntemlerle yok sayarak ret etmeleri kabul edilebilir bir davranış değildir. Tüm dünya, başlangıcından bu yana her plana ve 24 Nisan Referandumunda da ‘hayır’ diyen Rum toplumuna gösterdikleri anlayışı Kıbrıs Türk Halkına da göstermek zorunluluğundadır. Konseyimiz her zaman devletimizin, egemenliğimizin ve adadaki haklarımızın olduğu kadar demokrasimizin de savunucusu olacaktır.

Kıbrıs Türk Halkının yüz yılı aşkın bir süredir yedi düvele karşı sürdürdüğü Milli Davasının, Yeni dönemde, güçlenerek başarıya doğru ilerleme kaydedeceğine olan inancımız tamdır.


Merkez Yürütme Kurulu adına
Kâmil Özkaloğlu
 
Üst