Mücadelede Ben de Varım!!!

Salih Mehmet Ersoy

Onursal Üye
Katılım
18 Ağu 2008
Mesajlar
191
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
KKTC
GÜNEŞ DOĞARKEN
Salih Mehmet Ersoy

Mücadelede Ben de Varım!!!

Aldığımız bilgilere göre Talat – Hristofyas görüşmelerinden halkımızı memnu edecek bir anlaşma olmadığı takdirde, varılacak anlaşmanın yürürlüğe konmaması için halkımız gruplar halinde örgütlenmekte ve varılacak anlaşmanın yürürlüğe girmemesi için yoğun bir kampanya başlatacakları yönündedir.
Dileğimiz odur ki Halkımızın 20 Temmuz 1974 öncesi maruz kaldığı dışlanmışlık, soykırım ve devletten atıldıktan sonra devletsiz kalmanın burukluğunu, 15 Kasım 1983 tarihinde dünyaya ilan ettiği devletini yaşatmak için hazır olduğu mesajını, kurulmakta olan ayrı ayrı grupların kurulma nedeni olur ve bunu gören başta Sn. Cumhurbaşkanımız, Hükümet ve Cumhuriyet Meclisimiz gereken tedbirleri almak suretiyle devletin şartlar ne olursa olsun yaşatılacağı hususunda kesin kararlar alma becerisini göstermiş olurlar.
Rum tarafında seçimle başa gelen kim olursa olsun,Yunanistan’ın Megalo İdea Ülküsünü göz ardı ederek Kıbrıs Türk tarafıyla adil ve iki eşit devlet temeline dayalı bir anlaşmaya imza atma cesaretini gösterebileceğini kimse beklememelidir.
EOKA önce silahlı mücadele ile Enosis’i hedeflemekteyken, İngiliz takozu nedeniyle Makarios bu politikadan vazgeçmek suretiyle Enosis’i politik mücadele ile kazanma yolunu seçmişti.
Ancak Makarios bu politikasından dolayı az kaldı EOKA andına ters davrandığı için canından oluyordu. Nitekim Makarios saflarında yeralan Polikarpos Yorgacis, Yunan ölüm mangasının hedefi olmuş ve öldürülmüştü. 15 Temmuz 1974 darbesi de Makarios için Yunanistan tarafından verilmiş bir ölüm fermanından başka birşey değildi.
Görüldüğü gibi Rum tarafı Yunanistan talimatlarına harfiyen uymak zorunluluğu içindedir. Bu gün Dimitris Hrsitofyas’ın çevirmekte olduğu dolaplar da Yunanistan tarafından verilen talimatlar çerçevesinde aynen yürütülmektedir.
Hirtofyas’a göre egemenliği Kuzey’de vardır ancak Türk askeri nedeniyle egemenliğini kullanamamaktadır safsatası, tipik bir Yunan tezgahından başka bir şey değildir. Neden bunları yazıyoruz, çünkü 21 Aralık 1963 – 20 Temmuz 1974 arası döneme baktığımız zaman, Yunan işgali altında bir Kıbrıs’ı yaşadığımızdandır. Bir taraftan yasal Yunan Alayı varken, diğer yandan gizlice adaya sokulan bir tümen Yunan askerinin adayı tamamen işgal ettiğini unutmamız mümkün değildir de ondan.
Bizim ikazımız şu ki, kim olursa olsun, Rum tarafıyla varılacak bir anlaşmaya imza atmadan, varılan anlaşmanın halkımızın bilgisine mutlaka getirilmesi gerektiğini vurgulamak içindir. Ancak lütfen gerek hükümet edenler ve gerekse Cumhurbaşkanımızın kendisi, sakın ola varılan anlaşmanın adil olduğu, Kıbrıs Türk halkının haklarını koruduğu ve güvenliğimizin gelecekte Rum tarafının insafına bırakılmadığını söylemeye, bu yönde propaganda yapmaya kalkmasınlar. Bu işi yapabilecek kapasiteye sahip binlerce bilim adamımız mevcuttur.
Nedeni ise, çünkü anlaşma sağlam temeller üzerine bina edilmezse, bu ülkede mutlak surette kan akacaktır da ondan.
Kim ne derse desin, böyle bir akıbete meydan okumak için hazırlık içinde bulunan gruplara benim de şahsen katılacağımı, anayasal haklarımı kullanarak devletime sahip çıkmak için elimden geleni yapmaya çalışacağımı tüm ilgili tarafların bilmesinde yarar görüyorum.
Bağımsız yaşadığım bu güzel ata emaneti topraklarda beni Hristofyas’ın veya başka bir Rum liderin tebaası yapmaya çalışan zihniyete karşı mücadele etmemden daha doğal ne olabilir ki?
Lütfen kimse söylemedin, duyurmadın, ikaz etmedin demesin.
 

Mürüde Sevicer

New member
Katılım
21 Ağu 2008
Mesajlar
176
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Lefkoşa
Hristofyas dostumuz gerçekten bizi hiçe sayarak suskunluğumuzdan faydalanarak eski andını yerine getirmek için çaba sarfederek nereye varmak istediğinin sinyallerini gözümüzün içine sokmaya çalışır biz de halen daha ümitle tekmelerin daha çoğalmasını bekleriz. Tek duamız inşallah yolunu şaşırır ve bu saçmalıklarından vaz geçer ve biz de huzurlu oluruz. Salih Bey uyarılarınız bize hep güçlü olmamızı ve sabırla bekleyeceğimizi gösterir fakat nereye kadar?
 

Levent Akıncı

Onursal Üye
Katılım
12 Eyl 2008
Mesajlar
49
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Değerli Yazarımız Talat'a yol gösterdi.

Sayın Salih Mehmet Ersoy beyefendi,
Volkan gazetesinin değerli yazarı, her zaman olduğu gibi bu yazısında da Sayın Talat'a yol göstermekte ve doğru yolda gidiyorsun bu yolda devam et demek istemektedir. TMT olgusunu yaşamış bu değerli yazarımızın, demokrasinin gereği olan çoğunluğun bahşettiği iktidar teveccühüne sahip bir Cumhurbaşkanına karşı başka şekilde bir uyarı yapması olanaklı değil sanıyorum. İktidarlar her konuda olduğu gibi dışişlerinde de halkın ulusal çıkarlarına hizmet etme zorunluluğuna sahiptir. Bu zorunluluktan sapma durumunda elbet doğru yolu gösterecek millet evlatları durumdan vazife çıkaracaklardır. Mehmet Salih Bey bunu her durumda yapan bir özelliğe sahiptir yapar, yapmaktan çekinmez. Çözüm görüşmeleri devam ederken meydana gelen olaylar bir dizin içerisinde Sayın Talat' a gerçeği göstermiş ve Sayın M. Salih Ersoy'un yol göstericiliği de müdahil olmuştur. Yol göstericiliğinizin kaynağını biliyoruz M.Salih bey devam ediniz.
 

DOĞUKAN

New member
Katılım
18 Eki 2008
Mesajlar
2,057
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
K.K.T.C.
Kim ne derse desin, böyle bir akıbete meydan okumak için hazırlık içinde bulunan gruplara benim de şahsen katılacağımı, anayasal haklarımı kullanarak devletime sahip çıkmak için elimden geleni yapmaya çalışacağımı tüm ilgili tarafların bilmesinde yarar görüyorum.

aynı görüş ve düşüncelerle paylaşımınıza saygılar sunuyorum.
 
Üst