Osmanlı Padişahlarının Peygamber Aşkı

İl_Bilge_Katun

Dost Üyeler
Katılım
5 Nis 2009
Mesajlar
175
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Osmanlı Padişahlarının Peygamber Aşkı

1t6fjr.jpg


Bizim kültürümüz sembolcü kültürdür. Atalarımız daha Orta Asya’dayken belirli eşyaları, cisimleri ve şekilleri belirli manalara sembol yapmışlar. Mesela, “ok” Allah’a bağlılığın, “yay” da bu bağlılığın cihana yayılmasının sembolüydü. Keza davulun, tuğun devlet babında değişik anlamları vardı. İslam’ı kabulden sonra da devam eden bu sembolcü gelenek, Peygamber Efendimize de (s.a.v.) bir sembol bulmakta gecikmemiş ve O’na (s.a.v.) “Gül” sembolünü layık görmüştür.

Osmanlı hanedanı, diğer pek çok hanedandan farklı olarak tarih sahnesinde sanatkâr mizaçlı sultanlarıyla yer almış. İyi bir eğitimden geçen Osmanlı şehzadeleri ve sultanları, daha ziyade mûsikîye ve şiire ilgi göstermişler. Osmanlı sarayının diğer Türk devletlerinde de olduğu gibi, sanatçıları ve ilim adamlarını desteklemesi, kültür ve sanat hayatını canlı tutmuş.

Osmanlı tarihi, padişahlarının, peygamber sevgisine ait asil duygularını her zaman ve mekânda açığa vurmalarının sayısız örnekleriyle dolu. Tahsin Yıldırım ve Mehmet Kuzu Nesil Yayınları'ndan çıkan 'Osmanlı'nın Peygamber Aşkı' isimli kitapta bu örnekleri bir araya getirdi. İşte bunlardan bazıları:

Fatih Sultan Mehmet

Güzel sanatların çeşitli dallarıyla ilgilenen Fatih Sultan Mehmet de (1432–1481) özellikle resme, şiire ve müziğe büyük önem vermiştir. Fatih, Avnî mahlasıyla şiirler yazmıştır. Fatih’in şiirlerinde Şeyhî ve Ahmed Paşa’nın etkisi görülür.

NA’T

1. Yüzün meh-i ‘îd ü ser-i, zülfün şeb-i Esrâ
Gamzen yed-i Mûsâ leb-i la’lün dem-i Îsâ.

2. Bu hüsn-ü hüdâyı ki Hüdâ sana verüpdür
Mâni-i cihân yazmadı tasvîrine hem-tâ.

3. Alnın kamerine yüzün ayına müşâbih
Bunca göz ile görmedi bu çarh-ı muallâ.

4. Avnî seni medheyledi çün tarz-ı gazelde
Matla’ dedi yüzüne vü ağzına muammâ.



II. Beyazıt

II. Beyazıt da (1448–1512) şair, sanatkâr ve âlim padişahlarımızdandır. Yazdığı dini şiirlerle bilinmektedir. Fatih’in halefidir.

NA’T-I ŞERÎF

1. Muhammed-i ‘ Arâbî kim resûl-i ekmeldir
Tekarrübiyle kamu enbiyâdan efdaldir.

2. Kılan resûllerin kavmineydi dâveti çün
Nübüvveti ile bu ins ü câna mürseldir.

3. Kim anı medh ede çün medhidir anın Lev lâk
Defâtir-i dü cihân midhatinde mücmeldir.

4. ‘Adû-yı bî-basar ana muhâlif olasa ne tan
Sahîhi eğri görürler şular ki ahveldir.

5. Eğerçi hatm idi Yûsuf’da hüsn-i icâzı
Bu hüsn-i hulku ile cümlesinden ecmeldir.

6. Eyâ mu’în-i beşer rahm kıl fütâdelere
Şefâat âyeti şânında çünki münzeldir.

7. Kapun gedâsı dürür Adlî anı reddetme
K’âna muhabbet-i âlim delîl-i a’deldir.



Yavuz Sultan Selim

Hayatını Müslümanların birliğine ve dirliğine vakfeden büyük Türk Hükümdarı Yavuz Sultan Selim bu uğurda nice zorlukları göğüslemiş bunu yaparken de peygamber aşkını hayatının her safhasında göstermiştir.

“Merdüm-i dîdeme bilmem ne füsun etdi felek
Giryemi kıldı füzûn eşkimi hûn etdi felek
Şîrler pençe-i kahrımda olurken lerzân
Beni bir gözleri âhûya zebûn etdi felek.”

NA’T

1. Ey cemâl-i nûr-ı çeşm-i evliyâ
El-meded v’ey mâden-i nûr-i Hüdâ
Hâk-i pâyı tûtiyâ-yı asfiyâ
El-meded ey mâden-i nûr-i Hüdâ.

2. Kimse sensin bulamaz Hakka vüsûl
Feyz-i lutfunda olur merd-i kabûl
“Rahmeten lil-âlemîn” ‘sin yâ Resûl
El-meded ey mâden-i nûr-i Hüdâ.

3. Eyledim bî hadd cürm ile cerîm
Oldum eşhâs-ı hevâ ile nedîm
Eyle isyânım şefâat yâ Kerîm
El-meded ey mâden-i nûr-i Hüdâ.

4. Ey kerem kânı Resûl-i Kibriyâ
Kemterindir bu Selîm-i pür hatâ
Dergehinden ilticâ eyler ‘atâ
El-meded ey mâden-i nûr-i Hüdâ.



Kanunî Sultan Süleyman

Şair padişahlar arasında en önemli kişidir Kanuni. Osmanlı sultanları arasında en çok şiir yazan sultan şâir unvanına sahip olan Kanunî Sultan Süleyman, şiirlerinde Muhibbî, Meftûnî ve Âcizi mahlaslarını kullanmıştır. Kanûnî Sultan Süleyman, biri Farsça olmak üzere iki Divân sahibidir. Muhibbî Divânı’nda 2799 gazel bulunmaktadır. Şiirlerinin toplamı 15.935 beyite ulaşmaktadır. Bu haliyle o, aynı zamanda Divan edebiyatının en hacimli divânını kaleme alan şairdir.

Halk içinde mu’teber bir nesne yok devlet gibi
Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi

Saltanat dedikleri ancak cihân gavgâsıdır
Olmaya baht ü sa’âdet dünyede vahdet gibi

Ko bu ıyş u işreti çün kim fenâdır âkibet
Yâr-ı bâkî ister isen olmaya tâ’at gibi

Ola kumlar sagışınca ömrüne hadd ü aded
Gelmeye bu şîşe-i çarh içre bir sâ’at gibi

Ger huzûr etmek dilersen ey Muhibbî fârig ol
Olmaya vahdet cihânda kûşe-i uzlet gibi.

NA’T

1. Nûr-i âlemsin bugün hem dahi mahbûb-ı Hüdâ
Eyleme âşıkların bir lahza kapından cüdâ.

2. Gitmesin nam-ı şerîfin bu dilimden dem-be-dem
Dertli gönlüme davâdır cân bulur andan safâ.

3. Umaram her bir adın başka şefâat eyleye
Ahmed ü Mahmûd Ebü’l-Kaasım Muhammed Mustafâ.

4. Çünki denildi ana “ve’ş-şems” dahi “ve’d-duhâ”
Rûyuna alnına mihr ü mâhı benzetsem nola.

5. Bu libâs u hây u hûy ü tantana nedür dilâ
Eğnine hil’at yeterken bir palâs ü bir abâ.

6. Cürm ü isyânım bürûndur gerçi hadden serverâ
Sen şefâat kânısın geldim sana şefkat uma.

7. Bu Muhibb’î tevbe eyler tevbesin eyle kabûl

8. Fitne-i şeytândan sakla anı Yâ Rabbenâ.
Kanunî Sultân Süleymân Hânın bir başka na’tı.



I. Ahmet

I. Ahmet şiirlerinde tasavvufî birikimi yoğun olarak görülen bir şair padişahtır. Şiirlerinde Bahtî mahlasını kullanmış olan I. Ahmed (1590-1617), Mevlevî olmakla beraber, Şeyh Üftâde müridlerinden olan ve Bayramiyye’nin Celvetî kolunun pîri ünlü mutasavvıf Aziz Mahmud Hüdâyî’ye (1543-1628) bağlı idi. Bu bağlılık, aynı zamanda her ikisi de şair olan I. Ahmet ile Hüdâyî’nin şiirlerine de yansımıştır. Aziz Mahmud Hüdâyî III. Murat’ın vefatı üzerine:

Nola tâcım gibi başımda götürsem dâim
Kadem-i pâkini ol Hazret-i Şâh-ı Rüsül ‘ün
Gül-i Gülzâr-ı nübüvvet o kadem sâhibidir
Bahtiyâ durma yüzün sür kademine o gülün.



III. Ahmet

Necip mahlasıyla şiirler yazan III. Ahmet’i unutmamak gerekir. III. Ahmet, (1673-1736), zamanda hattattır. Topkapı Sarayı önünde yaptırdığı çeşmenin cephesine, şu tarihi bizzat kendisi yazmıştır: III. Ahmet, sarayın arz odası üzerindeki besmeleyi de bizzat kendisi yazmıştır.

Târihi Sultân Ahmet’in cârî zebân-ı lüleden
Aç Besmeleyle iç suyu Hân Ahmed’e eyle du’â.



III. Selim

Osmanlı Devleti’nin musikişinas sultanlarından biri olan III. Selim’in çeşitli makamlarda besteleri bilinmektedir. III. Selim’in pek çok makamda 103 civarında beste yaptığı bilinmektedir.

Âb–ü tâbile bu Şeb hâneme cânân geliyor
Halvet ülfete bir Şem-i Şebistân geliyor.

NA’T

1. Nola fahretse yazarken hâme na’tü midhatin
Ol resûl-i kibriyânın vasf-ı zât-ı devletin.

2. Bî-nazîr mahbûb-ı Hakdır.görmemiş mislin felek
Nûrdan bir serve benzetmiş görenler kametin.

3. Hilkat-i dünyâya bâis zât-ı pâkindir senin
Arştan a’lâ Yâ Resûlallâh kadr ü rif’atin.

4. Hamd ola Hakka bizi çün ümmetinden eyledi
Şükrün etmek nice mümkündür bu uzmâ ni’metin.

5. Da’vî-yi küfr ü cehâlet etseler bed-meşrebân
Geldiler îmâna gördükde zuhûr-ı şevketin.

6. Cevher-i hâk-i kudûmu tûtiyâdır çeşmime
Belki mahşerde olur tahlîse elde hüccetin.

7. İki âlem âfitâbı sensin ey fahr-ı resûl
Pertev-i mihr-i nübüvvet iledir hatmiyyetin.

8. Eylemezsen ben kulundan lutf u ihsânın dirîg
Ey şehinşâh-ı dü-âlem var kemâl-i re’fetin.

9. Ey kerem kânı zulâm-ı gamdan âzâd et beni
Mazhar-ı feyz-i şefâat kıl bu nâçâr ümmetin.

10. Şem’-i şevkın pertevi her dem derunumda niyâz
Bâis-i zevk u ferahtır sînede germiyyetin.

11. Nüh feleklerde melekler ins ü cinn hep bendedir
On sekiz bin âlemi doldurdu şân ü şöhretin.

12. Dâimâ zikr-i salâtım ola evrâdım benim
Olur ise ey şeh-i taht-ı risâlet himmetin.

13. Bin salât ile selâm eyler revân-ı pâkine
Eyler İlhâmî ricâ nakd-ı şefâat ruhsatın.

14. Koyma Yâ Rabbî dili tâb-ı teb-i isyânda
Ebr-i lütfundan neşreyle âb-ı rahmetin.

1pdrbr.gif
 
Üst