Parti İçi Demokrasi Diye Diye!

Makbule ÖTÜKEN

Onursal Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
532
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Parti İçi Demokrasi Diye Diye!

Dün sabah sağlık nedenleri ile özel bir sağlık kurumuna gitmiştim.

Konu döndü dolaştı; siyasi araneda yaşananlara geldi. Adam bizi karşısında buldu ya; hemen siyasete girdi. Siyasi durumu nasıl görüyorsunuz Makbule Hanım diye bir soru yöneltti.

Doğrusu bu soruyu beklemiyor değildim.

Son günlerde CTP ve UBP bünyesinde yaşananlardan sonra elbette ki herkesin dilinde siyaset olacaktı.

Şunu söyleyeyim. Uzun süredir; “halk siyasilere artık güvenmiyor” diye bir yargı vardı halk arasında..

Şimdi artık buna bir de “hiç” kelimesi eklendi. Yani “halk siyasilere hiç güvenmiyor”

Zaten kamu oyu yoklamaları da bu istikamette.

Halk siyasilere neden ve niçin güvensin ki?

Halkın siyasilere güvenebileceği ne gibi tavır ve davranışları oldu ki?

Baksanıza: Meclis Başkanı bile yana yakıla; milletvekillerini halka şikayet ediyor. Uzun yaz tatillerinde çoğu komitelerde görüşülüp karara bağlanması gereken birçok yasa tasarısının kapağı bile açılmamış. Beyler keyif yaptıkları tatil mekânlarından veya ülke dışı seyahatlerden vakit bulup Meclise uğrama ve bitirilmesi gereken çalışmalara katılma zamanı bulamamışlar.

Gündemdeki; öncelikli konular arasında; Anayasa; Seçim ve Halk oylaması Yasası ve Siyasi Partiler Yasası’nın tamamlanması bulunuyor. Gördüğümüz kadarıyla Meclis açılmasına rağmen; Özel Komite Üyesi iktidar milletvekillerinin kimileri yine ortalarda görünmedi, lütfedip komite toplantısına yine katılmadılar.

Arayan kim soran kim..

İsteyen istediğini yapıyor, istediği şekilde hareket ediyor!

Ne milletvekili sorumluluğu ne vatandaşın sorun ve beklentileri..

Ne Meclis kürsüsünden edilen yemin..

Ve ne de parti disiplini..

Hiçbiri adeta umurlarında değil.

Bütün işleri güçleri köşede bucakta, köyde kente partili içerililerin işleri ile meşgul olup; oy bekledikleri vatandaşların sırtını sıvazlamak..

Devletin kasasından birilerine rant sağlama vaatleri..

Cepleri; sonradan çöp sepetine atacakları istek dolu notlarla dolup dolup boşanıyor.

Şu demokrasiden söz açıldı mı mangalda kül bırakmayan CTP’ye bakınız.

“Açılım” sloganını elden bırakmıyorlar ama, adeta parti-içi bir darbe ile MYK üyelerinin topunu görevden alıyorlar..

Neden böyle bir gerekçe duyduklarını, bırakın halka ve kamuoyuna partililerine bile duyurma görevi duymadılar.

Demek ki CTP’de parti meclisi bir politbüro görevini görüyor.

Kol kırılıp yen içinde kalıyor.

Beyler bir seçimlerde oy istedikleri zaman halkı hatırlıyorlar.

Bir de halkı sokaklara dökmek istedikleri zaman!

Peki ya; iktidar partisi UBP?

Ne yazık ki, kurultay vesilesiyle bu partide yaşananlar da evlere şenlik..

Parti içi yarış gün geçtikçe düzeysizleşip, çirkinleşiyor..

Belediye Başkanları; ilçe Başkanları; kim örgüt başkanları yetki aldıkları vatandaşın görüşünü alma gereği dahi duymadan Kurultayda”falan adayı destekleme kararı aldık” diyerek gazete ve ekranlarda arzı endam ediyorlar.

Herkes gemisini kurtaran kaptan örneği kendi konumunu koruma derdine düşmüş..

Parti içi demokrasi içi demokrasiymiş; vatandaşın hissiyatı ve iradesiymiş kimin umurunda..

Beyler “halk için ve halka beraber siyaset mi” yoksa; “önce kendimiz, sonra yine kendi siyasi statümüz mü” egemen bu toplumda!

Halk siyasetçiden gına getirdiğine göre; ortada yanlış dönen bir demokrasi çarkı var demektir.

Kendinize gelin artık; siyaseti bu kadar yerlerde süründürdüğünüz yeter.
 
Üst