Rum’lar Neden Silahlanıyor
Ve Göçmen Kabul Ediyor ?...
Bu gün Ortadoğu da en çok silah Rum hükümeti tarafından alınmaktadır!.. Rum Milli Muhafız ordusunda mevcut son modern silahlara, Yunanistan’dan gelen subayların emir komutasındaki 30-35 bin civarında ki silah altında ki asker sayısına (Bu askerlerin 4-5 binin Yunanistan’dan getirildiği bilinmektedir!..) ilaveten Kıbrıs Rum kesiminde 80-100 bin arasında silahlı insanın bulunduğu ve özellikle K.K.T.C ile sınır hattında ki Rum evlerinde aynen İsrail de olduğu gibi otomatik silahların ve mermilerinin saklandığı artık herkes tarafından bilinmelidir!..Bu ilave gücün adı Rum Milisleridir!..
Rum’lar bunun dışında çok önemli bir hususu daha gerçekleştirmektedirler!..Nedir bu husus?..Güneye önemli sayıda göçmen kabul etmektedirler..Bu aslında Yunanistan’ın Lozan dan bu yana Ege adalarında uyguladığı önemli bir taktiktir..Hatta öyle ki Yunanistan’ın egemenliğine bırakılan kimi adalarda yaşayanlar buraları terk etmesin diye Yunan hükümeti tarafından maaş ödenmektedir!..İşte aynı stratejiyi Kıbrıs’ta da uygulayan Rum’lar 1974’ten bu yana Güney Rum kesimine tam 200 bin civarında göçmen kabul etmişlerdir..Rum’ların yıllardır bağırlarına bastıkları bu göçmenlerin çoğu Pontus Rum’ları ve Sovyet Ortodokslarıdır..
Tüm dünyanın gözü önünde cereyan eden bu yapılanmaya ne BM, ne AB, ve ne de ABD’den hiç kimse hesap sormaz ve ses çıkarmaz iken, yıllardan beri Türk askerini adadan çıkarmak için oynanmamış oyun kalmamış ve son dönemde yürütülen müzakerelerin en önemli maddesinden bir tanesi adanın yabancı askerlerden arındırılması olup, buradaki hedef yine Mehmetçik olmuştur!..Hristofyas’ın çözüm için dayatmış olduğu askersizleştirmenin yanı sıra üzerinde ısrarla durduğu diğer bir husus ise 1974 sonrası Türkiye’den adaya gelerek bu toprakları vatan belleyen kardeşlerimizin ve onların Kıbrıs’ta doğan çocuklarının dahi adayı terk etmeleridir!. (Annan planında adayı terk karşılığı bu ailelere kişi başına 20 bin euro tazminat verileceği de belirlenmişti!..)
Rum’un silahlanması ve Güney Rum kesimine yerleşen 200 bin göçmen ayan, beyan ortada iken hiç kimse çıkıp da Rum’a hesap sormamaktadır!..Ama Türk askeri neden Kıbrıs’ta dır?..Türkiye’den gelen göçmenler adayı terk etmelidir!..Türkiye’nin garantörlüğü kabul edilemez denebilmektedir!..Rum nasıl olsa AB üyesidir!..Avrupa Adalet Divanında alınan son Orams kararı ile Rum mahkemelerin vereceği her türlü karar AB hukukuna göre tüm Avrupa ülkelerince de tanınacaktır!..Beklenen odur ki!..Nasıl olsa kısa bir süre sonra Kıbrıs Türk’ünün adada söz söyleme hakkı da kalmayacaktır!..
Bu nasıl adalettir?.. Bu nasıl AB hukukudur?..Rumların bu silahlanması ve güneye yerleştirilen 200 bin göçmenin hesabı neden sorulmamaktadır?..Bu silahlanmanın ve Rum nüfusunun artışına yönelik bu göçmenlerin kabulü nedendir?..Müzakereler sürecinde bu konular Rum liderin önüne konulmuş mu dur?..BM’in Kıbrıs’tan sorumlu görevlisinin bu konu ile ilgili olarak dikkati çekilmiş midir?..Güvenlik Konseyine neden başvurulmaz?..
Bu yapılanmada Rum’un hedefi tektir!. Varılacak anlaşma sonucunda Türk Askeri gün gelir Kıbrıs’tan ayrılacak olursa!..Rum’lar uzun vade de hem silah gücü ve hem de nüfus oranında ki güç ile birlikte; oldu bittiye getireceği bir durum yaratarak adanın Yunanistan’a ilhakını sağlayacaklardır!..Tarih boyunca hedeflerinde olan yegane ve değişmeyecek gerçek budur!..Yani Enosis!..
K.K.T.C de yenilenen ve bugün açıklanan Sn. Eroğlu hükümetinin takip edeceği önemli hususlardan bir tanesi de bu olmalı ve mütekabiliyet ilkesi daima gündeme getirilerek gerekirse Rum’un gözünün içerisine baka,baka aşağıdaki hususlar cesurca ifade edilmelidir!..
‘’ Türk Askerinin adadan gitmesini isterken bu silahlanmanızın amacı ne?..İki de bir göçmenleriniz adayı terk etmelidir diyorsunuz!..Peki Rum kesimine yerleştirdiğin 200 bin göçmenin güneyde işi ne?..’’
Bu sorular son altı yıldır uluslar arası arenada herkesin anlayacağı bir şekilde ve uzun zamandan beri dile getirilmedi!..Umut ederim ki yeni hükümetin başkanı tarafından dile getirilecektir..Unutulmaması gereken şey odur ki!.. Hakkını savunmayanın gelecekte hak edeceği bir şeyi de olamaz!..
Atilla ÇİLİNGİR.