seni sevemiyorum anne...

Firuze

Dost Üyeler
Katılım
18 Tem 2011
Mesajlar
1,270
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Maviliklerde
Nette gezinirken rastladığım bu yazıyı yorumsuz olarak paylaşmak istedim :(((



bir anneler günü daha geldi çattı.içimde ne patlayan bir şimşek ne çocuksu bir heyecan var.içimden sana hediye almak gelmediği gibi cebimi alıp "anne"demek bile zul geliyor son zamanlarda.

çok kırgınım,çok küskünüm sana anne.yıllardır birike birike tortulaşan ızdırap verici söz ve hallerin artık ruhumu eziyor beni yaşlandırıyor."annen o senin,seveceksin arayacaksın her daim"laflarına sürekli hedef olduğum zamanlarda hep kursağımda acı duyuyor ,anlatmak haykırmak istiyor ama yutkunuyorum anne.


saksıda tek kökü olan bir çiçek gibi,kavanozda minicik bir balık gibi yapayalnız,insansız,kardeşsiz ,akrabasız büyüttüğün bu çocuk ,içine attığı sıkıntıların ne denli büyüdüğünü şimdi anlıyor anne.


çalışan anne olmana hiç sözüm olmazdı lakin her akşam babamdan sonra eve dönmenden,gelir gelmez mutfağa girişmenden ve kahrolası ev işlerini gece neredeyse yatana dek sürdürmenden bıkmıştım anne.hiçbir haftasonunda sadece beni alıp yanına ne bir sinemaya ne bir etkinliğe götürmeyişini sadece ve sadece evi temizlemeye saatlerini harcadığını gözlerimin önünden silemiyorum anne.


büyürken yaşadığım ergen bunalımlarımı anlamamakta ısrar edip her yıl teşekkür alan kızının sadece 1 kez bütünlemeye kalmasını gurur meselesi yapışını ve beni cümle aleme rezil edişini hiç unutmadım anne.okul başarılarımla övünmen gereken onca yılı hiçe sayıp 8 yaşımdan tam 18 yaşıma dek komşu kızıyla sürekli kıyas yapmanı,her veli toplantısına illa babamı da götürüp dönüşte ondan bin ton azar işitmemi sağladığını da hatırlıyorum anne.benim üniversite sınavını tek girişte kazandığım sene o kızın açıkta kalmasına şaşırıp o günden sonra kıyas belasını üzerimden çektiğini ama asla geçmiş o bunaltıcı sorgulayıcı yıllar için bir özür dahi dilemeyişini keşke hafızamdan kazıyabilsem anne.


babamla öteden beri süren türlü kavgalarınızın ortasında çocukluğumun genç kızlığımın bir bozuk para gibi harcandığını görmezden gelişini hiç anlayamamıştım anne.henüz 20 yaşında,fakülte 3. sınıfta evlilik kararı alıp adeta kaçış yoluna girdiğimde benim "aptal bir aşık" olduğum fikrine kapılmıştın .oysa öyle çok yanılmıştın ki.ben sizden,senden ve senin umursamaz tavırlarından yorulmuştum anne.


yıllardır içinde büyüttüğün kızgınlık ve kinle eşimi de sevemedin farkındayım anne.ve hatta oğlumu ve kızımı da.ilk gebeliğimde düşük yapmıştım da neredeyse sevinmiş ve "iyisindir heralde eşin bakar sana"diyerek kapımı dahi açmamıştın anne.oğlumun doğumunda 36 saat boyunca sancı çekerken ben ,sen giydiğin boğazlı kazak yüzünden neredeyse ağlamaklı olmuştun biliyor musun anne.sancı sürem bunca uzun sürdü diye sinirlerin alt üst olmuş,"bir daha ki doğuma beni asla çağırma" demiştin hiç unutmadım anne.başkalarını aradım fakat herkesin kendince öyle çok derdi vardı ki tek boş olan sendin ve mecburen kızımda seni çağırdım anne.sadece 24 saat kaldığım hastane odasında ,üstelik te sezaryenle doğum yapalı sadece 3-4 saat olmuşken sıkılıp babamla gezmeye giden 2 saat sonra ancak dönebilen yine sendin anne.


oğlumun doğumgününe zoraki gelen ,kızım ateşler içinde ağlarken "az susun anlamıyorum"diyerek fatmagülün suçu ne dizisinin sesine kitlenen senken oysa asıl benim suçum ne diyerek gece sabaha dek ağlayan bendim anne.


yine çaresiz kaldım yine seni aradım 1 hafta önce.tüm lanetler üzerime olsun dedim o konuşmadan sonra.içimi öyle bir yaktı ki dediklerin okyanus suları dahi şifa etmez bedenime.

"belimdeki fıtık müzmin bir hal aldı,fizik tedavi görmezsem ameliyat olmak zorunda kalacakmışım,anne 15-20 gün gelip kızıma baksan ,ben de her gün 45 dk. tedavime gitsem"
demiştim sadece.telefonu açar açmaz söylediğin "günüm var,hazırlık yapıyorum şimdi" söylemin olmasa bu kadar rahat demezdim elbet hali pür melalimi.
"allah kurtarsın kızım,gidin bi kaplıcaya sıcak su iyi gelir belki.hem ben gelemem elimin ağrısı belimdeki ağrı çok fenayım.zaten senin kız da huysuz hiç durmuyor bende"deyiverdin hiç duraksamadan.
aldım ya cevabımı oh olsundu bana.yüzünü doğduğundan beri 2.kez gördüğü bir insanın kucağına üstelik bademcik iltihabı geçiriyor haldeyken bir yavrucak nasıl giderdi ki zaten.babasına dahi zor tahammül ederken.

tüm bu yazdıklarımın çok daha fazlası da içimde kalsın anne.kırık dökük bir kalple sana nasıl "anneler günün kutlu olsun"diyeceğim bilemiyorum .boynumu bükük bırakan,içimi sızım sızım sızlatan sadece 1,5 saat ötemdeki insan; aslında bu güne hiç de ihtiyacın yok senin ve ben bunun geç de olsa farkına vardım anne:(


Sitare
 

Firuze

Dost Üyeler
Katılım
18 Tem 2011
Mesajlar
1,270
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Maviliklerde
Cevap: seni sevemiyorum anne...

Yazıyı yazan da bir anneymiş resimlerinide buldum :))



















minik kuşum,son aşkım,biricik kızım annesinin herbir şeyi geçen yıl bugün 9.30 da hayata merhaba dedi.o günden beri evet hayatım daha zor ,daha karışık daha yorucu ama asla olmadığı zamanlar gibi sıkıcı değil.





hayatımıza iyi ki geldin nur tanem.hoş geldin sefalar getirdin.


yüreğimden süzülen
tüm sevgileri versem
sana elimdeki kalemle
tertemiz bir kader çizsem


dünyanın tüm iyilerini
toplayıp önüne sersem
gözyaşlarından arınmış
huzurlu bir hayat versem


her yeni yaş aldığında
kalbin mutlulukla taşsa
yalan riya görmeden
kocaman bir ömrün olsa


bir tek isteğim var senden
kendin olmaktan vazgeçme
sen hep dik durdukça bil ki
ardında olacak bu anne.






23 Mayıs 2011 Pazartesi


http://www.blogger.com/goog_184757413





nihayet eve sızan güneş hüzmeleri ve çocuklarımın neşeli hali http://sitare-sevgidensevgilerle.blogspot.com/



http://www.blogger.com/goog_184757444
dişleri büyümüş de gülüşü değişirmiş

çekirdek ailemin fertleri:)

 
Üst