seyduna ile şahrud

Firuze

Dost Üyeler
Katılım
18 Tem 2011
Mesajlar
1,270
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Maviliklerde
seyduna ile şahrud


yitik bir öyküdür
tarihten iki ayrı coğrafyaya damlayan,iki yürekte durmadan kanayan
seyduna ile şahrud
yüreklerinin akarken bıraktığı izi birbirlerinin gözlerinde aradılar
yoktu..
iki iklim farkıydılar
ne zaman gözgöze değseler yangın çıkmıycak denli uzaktılar
yalnızca aynaların dökülen sırrına yansırdı üçüncü bir kente düşmüş suretleri
şahrud gökyüzü geliniydi
yüzüne bulut inse dolardı masal gözleri
bir solukluk rüzgarda bile usul usul kanardı gelincik bedeni
seyduna yeryüzü cehennemi
ölüm çağrılı uçurumlarda sınardı sevdasını magma yüreği
yalnız ufuk çizgisinde buluşurlardı
onuda güneş günde iki kez ateşe verirdi
iki iklim ayrıldılar
'ya şahrud! ' dedi seyduna
gözlerime mermi diye sevdanı sürdüm
ardına bakma gözyaşıma bakma
su gibi git
şahrudun yüzüne keder mayın gibi durdu
ve zaman gözlerinin su yeşiline kuruldu
hüzün bir buda heykeli gibi çırılçıplak yüzlerine oturdu
rivayet odur ki
şahrud vardığı denizlerde hala SEYDUNA TÜRKÜLERİyle uyanmakta
seyduna şahrudun gözlerinden kalan masalla yaşlanmakta..


Seyduna ile Şahrudun aşkını konu alan türkü;

Acıya gülmek

Öpüyorsam ayrılığı gözünden
Söküyorsam yüreğimi göğsümden
Geciyorsam gözlerinin icinden
Sana olan sevdamdandır bilesin
Geciyorsam bir çiçeğin özünden
Sana olan sevdamdandır bilesin.

Meğer ne yanlızız insan olmuşsak
Yaprak gibi dalda sesziz solmuşsak
Yeri gelmiş acıyda gülmüşsek
Sana olan sevdamdandır bilesin
Yeri gelmiş ayrılığa gülmüşsek
Sana olan sevdamdandır bilesin

Biliyorum sen yine parmak uclarında üşüyorsun....
Aramızda kıvrılıp yatan uzaklığa inat
Ayaklarınla kasıklarımın kasırgasını
Ellerinle yüreğimde yaktığın ateşi düşlüyorsun...
Sularımız sızıp karışıyor ay karanlıkta
Ve cırılcıplak bir ırmağa dönüşüyoruz yatağımızda..
Apansız pencerende gülümsüyor güneş ne güzel.....
Bütün parmakların tıkır tıkır işliyor
İştahla gülüyorsun yaşamaktır aşk
Geceyle gündüzün sesziz gecişimidir bir uyku boyunda....
Delice bir yangın parmaklarının buzulunda
Ah şahrut her yerimiz nasıl da şaşırıp kalmaya istekli....

Karşılıksız sevebilmekse sevda
Gercek seven küle dönmüş her cağda
Elim kolum bağlanmışsa kıyında
Sana olan sevdamdandır bilesin
Sevdunayım gebermişsem kıyında
Sana olan sevdamdandır bilesin...!

Hakan yeşilyurt



 
Üst