Tanrı'nın Çizmeleri

Seyyan Uzunoğlu

Onursal Üye
Katılım
24 Şub 2009
Mesajlar
194
Tepkime puanı
0
Puanları
0
TANRI'NIN ÇİZMELERİ...

Değerli okurlarım. Dinlerarası Diyalog oyunu, sadece Kilise Açılımı ile sınırlandırılmıyor görüldüğü gibi. Çünkü bize Hıristiyan dünya (AB vb) Dinlerarası Diyalog, Din Özgürlükleri martavalı okurken; aslında Camilerimizi de Kilise’ye döndürmemiz gerekeceğini söylemeyi ya unutmuşlar... Ya da gözü arşta olanlar tarafından kabul edilmiş de, ‘mahremdir’ diyerek halktan gizlemişler. Çünkü Türkiye’de şimdi, ortada cemaat olmamasına rağmen, ayine açılan Kilise sayısı 16’ya çıktı... Ve çünkü, köpeksiz köy bulmuş, değneksiz cirit atmakta olan misyonerler, rahibeler, papazlar ve daha bakalım kimler, kimler; Papa’nın, “20. Asırda Avrupa’yı Hıristiyanlaştırdık, şimdi sıra Asya’da” diyerek Haçlı Seferlerin sürat ve ivedilikle faaliyete geçmeleri çağrısına cevap vermekte ise, ki, gidişat öyle; o zaman etrafında veya yakınında cemaati olmayan o Kiliseler, çok yakında vaftizleşmiş, Hıristiyanlaştırılmış Müslümanlarla dolacaktır elbette. Ve, hedef de bu. Çünkü Türkiye’yi, Dinlerarası Diyalog, Din Özgürlükleri ve ‘üyelik’ havucuyla kumandasına almış AB, artı, büyük şehirlerin hemen her mahallesine apart Kiliseler açmış misyoner ve papazlar, arılar misali çalışmakta. Sadece dükkanlara ve iş yerlerine değil; evlere de sık sık ziyaretler düzenlemekle kalmayıp, okul çıkışlarında da faaliyetlerini serbestçe sürdürmekte. Okul çocuklarına bile haçlarla süslenmiş hediyeler, Türkçeye çevrilmiş ve arasına paralar konulmuş İnciller dağıtmakta. Haliyle bu faaliyetler bu hızda sürdürülmekte iken; Şaşırtıcı olan, %99’u Müslüman olan Türkiye’de bu tür faaliyetlerin serbestçe yürütülebilmesidir. Çünkü Hükümet, Türkiye’yi şeriatla kara çarşaflara, türbanlara ve cübbelere bürümekte ve ilkokul çocuklarını bile kara çarşaflara sokmakta iken; diğer yandan, Din Özgürlükleri ve Dinlerarası Diyalog martavalları ile, Müslüman Türk halkının Hıristiyanlaştırmasına göz yummakla da kalmayıp, Kilise açılımlarıyla vb tavizlerle cesaretlendirmekte de üstelik...

Ancak durun! Tapuda Cami olarak görünen İznik Ayasofya’nın, Kültür Bakanlığı tarafından Kilise olarak tahsis edilmesi ve kubbesindeki Bismillahirrahmanirrahim Ayet-i Kerimesi üzerine, İsa figürü ve haç dikilmesi istendi ve, İznik Ayasofya Camii şimdi, İsa figürü ve haçla ‘Ayasofya Kilisesi ve Konsül Sarayı’na çevrildi. Türk toprağı Anadolu üzerindeki harabe haline gelen Kiliseleri trilyonlarca lira harcayarak tadil etmekte olan AKP iktidarı, şimdi de tapu kayıtlarında Cami olarak tescilli tarihi binaları da, Kilise yapma yolunda! Bu nasıl Müslümanlık, bunlar nasıl Müslüman o zaman? Bu nasıl tezat ve bu nasıl dini istismar, ve dinini inkar? Ve, AB üyesi Avrupa ülkelerindeki Camilerimiz çeşit vesile ile yakılıp yıkılmakta, harap edilmekte ve kapılarına kilit vurulmakta iken üstelik...

Papa: “Dinlerarası Diyalog, dünyadaki tüm insanları Hıristiyanlaştırma oyunudur, pardon yoludur” dememiş miydi zaten? Ve, Tanrı’nın insanoğluna göndermiş olduğu SON DİN İslam Dini’nin ve SON KELAMI Kuran-ı Kerim’in, sadece kafirler tarafından da değil; Elhamdülillah Müslüman’ız” diyen (çakma?) müminler tarafından da inkar edilmesi; Tanrı’ya KARŞI çıkmak, O’nu İNKAR etmek; hatta O’na ÜSTÜNLÜK taslamaktır! Ve, inanıyorum ki Ulu Tanrı (tövbe tövbe), çizmelerine girmeye kadar sınırı aşmış insanoğlunu yarattığına bin pişmandır... Ancak unutmasınlar ki, Tanrı’nın sopası yoktur......
 
Üst