KIBRIS TÜRK FEDERE DEVLETİ
Türk Federe Devleti’nin İlanı:
1963 yılında yaşanan “Kanlı Noel” olayları sonucunda Türk Toplumu eşit statü ile ortağı olduğu Kıbrıs Cumhuriyeti Yönetiminden silah zoru ile uzaklaştırıldığından hükümetle ilgili işlerini yürütmek için teşkilatlanmak zorunda kalmışlardı. Bu doğrultuda 1967 yılında “Kıbrıs Geçici Türk Yönetimi”ni oluşturmuşlardı. 31 Nisan 1971tarihinde bu yönetimi “Kıbrıs Türk Yönetimi” şekline dönüştürerek biraz daha geliştirdiler. 1 Ekim 1974 tarihinde, “Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi” şeklini almıştır. Görüşmelerin giderek çıkmaza girdiğini, özellikle güneydeki Türk göçmenler ve coğrafi federasyon konusunda hiçbir ilerleme sağlanamadığını gören Türk Yönetimi, 13 Şubat 1975 tarihinde Kıbrıs Federe Devletinin Türk tarafını oluşturarak “Kıbrıs Federe Türk Devletinin” kurulduğunu açıkladılar .
“Kıbrıs Türk Cemaati, iki coğrafi bölgeli (bi-zonal), iki toplumlu, merkezi hükümetli, Kıbrıs Federe Cumhuriyetinin kurulmasını istediği için, 13 Şubat 1975 tarihinde, bağımsız Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ilan etmemiştir. Rum tarafının da kendi Kıbrıs Rum Federe Devletini kurmasını ve bundan sonra Kıbrıs Federe Cumhuriyeti’nin gerçekleşmesini istemiştir .”
İkili Görüşmeler:
1. Viyana Görüşmeleri:
Kıbrıs Türk Kesimi ile Kıbrıs Rum Kesimi arasında devam eden insani konulardaki yerel görüşmeler Kıbrıs Türk Federe Devleti’nin ilanıyla beraber Rum tarafının isteğiyle kesilmiştir. Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin, Kıbrıs Sorununu çözümü için iki toplum arasında görüşmelerin başlatılması için girişimlere başlamıştır. Böylece, 28 Nisan 1975’de başlayıp 6 tur devam eden ve 6. Turu 12 Şubat 1977 tarihli Rauf Denktaş-Makarios zirvesinden sonra 7 Nisan 1977’de nihayet bulan VİYANA GÖRÜŞMELERİ dizisi politika sahnesine çıkmıştır . İki sene devam eden bu görüşmeler bazı dönemlerde kesintiye uğramış, görüşmeler sonucunda kesin bir anlaşmaya varılamamıştır.
Birinci Tur Görüşmeler, Viyana’da 28 Nisan- 2 Ağustos 1975 tarihlerinde gerçekleşmiştir . Bu görüşmelerde federal hükümetin görevleri ve yetkileri üzerinde durulmuştur. Bu konuda Eksperler Komitesinin kurulması kararlaştırılmıştır. Bu görüşmelerde ayrıca mülteciler konusu da ele alınmıştır. “İkinci Tur Görüşmeler, Viyana’da 5-7 Haziran 1975 tarihlerinde yapılmıştır. Bu görüşmelerde federal hükümetin yetki ve görevleri konusunun müzakerelerine devam edilmiş, ayrıca geçici bir federal hükümet kurulması konusu görüşülmüştür. Kıbrıs Türk Tarafının 3. Tur görüşmelerde ele alınmak üzere geçici federal hükümet bahsinde hazırlayıp 18 Temmuz 1975 tarihinde sunduğu proje Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından derhal reddedilmiştir .”
Üçüncü Tur Görüşmeler, yine Viyana’da 31 Temmuz- 2 Ağustos 1975 tarihlerinde gerçekleşmiştir. Bu görüşmelerde birinci ve ikinci tur görüşmelerdeki konular üzerinde görüşmelere devam edildi. Bu turda alınmış en önemli karar, iki taraf arasında gönüllü ahali değişiminin kabul edilmesidir. 1975 yılında Cenevre’de iki cemaat temsilcileri arasında varılan anlaşmaya göre güneyde bulunan 65.000 Türk, 1975 Eylülü içinde bir ay kısa bir zamanda, Birleşmiş Milletler Barış Gücü gözetiminde kuzeydeki Türk bölgesine geçmiş, hürriyetine, insanca yaşama hakkına kavuşmuş, böylece yıllarca süren korku, endişe, eza ve cefadan kurtulmuştur .
İkili görüşmelerin IV. Raundu, 8-10 Eylül 1975 tarihlerinde New York’ta yapılmış, fakat Türk Tarafının, toprak konusunda somut teklif vermediğini ileri sürülmesi üzerine, toplantı tehir edilmiştir . Brüksel’de 12 Aralık 1975 tarihinde beşinci Tur Görüşmeler Türk ve Yunan Dışişleri bakanlarının yaptıkları toplantıda varılan mutabakatın ışığında Viyana’da 17-21 Şubat 1976 tarihlerinde cereyan etmiştir .
Brüksel mutabakatının ışığında yapılan bu görüşmelerde, Kıbrıs sorununun anayasal ve topraksal konularında öneri değişiminde bulunulması ve bu konularda uzmanlardan oluşan bir komitenin kurulması kabul edilmişse de, Kıbrıs Rum Yönetiminin varılan anlaşmayı uygulamaktan kaçınması bu mutabakatı sonuçsuz bıraktığı gibi görüşmeci Glafkos Klerides’in istifa etmesine sebep olmuştur. Bu konularda Kıbrıs Rum Yönetiminin yaptığı zig zagların asıl sebebi ENOSİS’TEN vazgeçerek iki bölgelilik konusuna yanaşmak istememeleridir. Buna mukabil, Türk tarafı, iki bölgeli, iki toplumlu, başlangıçta zayıf ve belirli yetkilerle donatılmış bir federal hükümete sahip ve her federe devletin idaresi altında bulunacak toprağın genişliğine ilişkin somut kriterlerin tespit edileceği federal bir cumhuriyet taraftarı olduğunu açıkça belirtmiştir. Bu esaslar, 5 Kasım 1976 tarihinde Kıbrıs Türk Federe Devleti’nin Yasama Meclisinde oybirliğince kabul edilmiştir .
“Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Dr. Kurt Waldeim’in da katıldığı ikinci zirve toplantısında görüşmelerin ele alacakları aşağıda açıklanmış bulunan temel ilkeler üzerinde anlaşmaya varılmıştır:
Bağımsız, bağlantısız, iki toplumlu, bir Kıbrıs Cumhuriyeti istiyoruz