Türk Askerine, İşgalci Diyorsunuz Öyle Mi ?...

Katılım
22 Ağu 2008
Mesajlar
204
Tepkime puanı
1
Puanları
0
TÜRK ASKERİNE,
‘’ İşgalci ‘’ diyorsunuz öyle mi?..

‘’ Gerektiğinde VATAN ve VAZİFE uğruna hayatımı feda eyleyeceğime namusum ve şerefim üzerine ant içerim.’’

Yazımın girişindeki bu yemin Vatanseverler ile Vatanı göz ardı edenler arasındaki en önemli farkı anlatır!...
Yabancı askerler Kıbrıs’tan uzaklaştırılsın!..Kıbrıs askersizleştirilsin söylemi ile Türk askerini hedef alanlar!..
Ve bir zamanlar bizlerin uğruna savaştığımız o toprakları çevreleyen sokakların, Şehitlerimizin isimlerini taşıyan caddelerin, ilim irfan yuvası okulların duvarlarına ‘’ İşgalci Türk Ordusu Defol ‘’sloganları yazdıran zihniyet ve bu zihniyet ile yetiştirilen gençler!..Emperyalizmin kucağında yetişen Rum işbirlikçileri!..Ceplerine ve işkembelerine doldurulan avrolarla satın alınan ihanet severler!.. Bu yazıları ‘kargaşa yaratmak adına milliyetçiler yazmıştır.’ Diyecek kadar ar perdesi yırtılmış kimi köşe kalemşörleri, kafadan bacaklılar!..Ve bu hazin tabloyu derin bir sessizlikle izleyen siyasiler!..Ne söylendiğinin farkında mısınız?..

Vatan bellenen o toprakların hudut boylarında gece-gündüz demeden yıllardır K.K.T.C devletinin toprak bütünlüğünün, vatandaşlarının namus ve şerefinin korunacağı andını yapan Mehmetçiğe defol demek cüret ve cesareti nereden kaynaklanır?..Kimden alınır?..

Kıbrıs Türk Halkının adada ki varoluşunun milli mücadelesini ve yaşanan gerçekleri tarih sayfalarından çıkartarak, gençlerin bilinçli bir şekilde ait oldukları Türk Milletinin bir ferdi olduklarını unutmaları için her türlü gayreti gösteren kimi öğretmenler!.. Bu yapılanlara destek veren eğitim bakanları beğeniyor musunuz bu gün yaşananları?.. Duvarlara provakasyon amaçlı yazılan bu sloganları!..

Ama bu slogan bana hiç yabancı gelmedi!..Yıllar önce ikinci kez görev yapmaya geldiğim Yavru Vatanımda tarih Mayıs 1985’i gösteriyordu ve 1983’te devlet olarak ilan edilen K.K.T.C ‘de ilk genel seçimler yapılacak ve millet vekilleri seçilecekti..1974 Kıbrıs Muharebelerinden 11 yıl sonra geldiğim; Kıbrıs Türk Halkının yaşam hakkı ve ata yadigarı bu topraklar için omuz, omuza hep birlikte savaştığımız, Şehitler emanet ettiğimiz Lefkoşa’ya Küçükkaymaklı istikametinden girerken burada ki mezarlığın caddeye bakan duvarlarına da benzeri yazıların, ‘’ Faşist Ordu Dışarı ‘’ sloganlarının yazılı olduğunu görmüş ve içim acımıştı..Lefkoşa Merkez Komutanı ( Askeri İnzibat Komutanı ) olarak atandığım yeni görevime başlar başlamaz, dönemin Lefkoşa Polis Komutanı ile temas kurmuş ve o yazıları sildirmiştim..Daha sonra yapılan araştırmalar sonucunda bu yazıları yazanların Rum işbirlikçileri olduğu tespit edilmişti!..Bu işbirlikçileri bu gün daha da büyük bir cesaretle yine görev başındalar!..

Bir Kıbrıs Gazisi olarak vatan bellediğimiz o topraklarda omuz omuza savaştığımız, kanları kanlarımıza karışan Mücahit Kardeşlerime ve yürekleri K.K.T.C devletini yaşatmak için çarpanlara, Vatanseverlere sesleniyorum:
Beşparmak dağlarında dalgalanan Ay Yıldızlı Bayraklarımızı, o bayraklar uğruna hayatlarını seve, seve feda eden Şehitlerimizin kan ve can bedellerinin hakkını korumak ve Vatan topraklarına sahip çıkarak savunmak sizlerin birinci görevinizdir..
İçinizde ki Rum işbirlikçilerine, Birleşik Kıbrıs hayalperestlerine, Tek kimlik, tek egemenlik ve tek devlet idealistlerine karşı çıkarak vereceğiniz tepki ve göstereceğiniz güç birliği; işte bu vazifenin yerine getirilip getirilmediğinin sınavı olacaktır!..Annan planı döneminde benzer bir sınavı sana kaybettirenlere!.. Bu defa hak ettikleri cevabı vermeli ve K.K.T.C devletine sahip çıkmalısın..Suskunluğun bedeli vatan topraklarını kaybetmek olamaz!..
Bugün çok tehlikeli bir süreç yaşanıyor!..Rum’un ağzı ile konuşanlar, duvar yazıları ile anavatanının askerine saldıranlar; seni dünya kamuoyu önünde Yüce Türk Ulusundan kopartmanın gayreti içindedirler!..’’ Kıbrıslı Halkı ‘’oyununu oynayarak beyinlerinde ki Helenizm ve Enosis düşüncelerini saklayanları iyi tanı ve oyuna gelme!..
Ve siz Türk olmanın gurur ve onurunu taşımaktan utanan gafiller!.. Rum’un elini güçlendirerek onlara teslim ettiğiniz iradeniz ve şerefinizle, yaptırılmış olan bu provakasyonu kutlayabilirsiniz!..Yapılmış olan bu eylem, milli tarihimizin ihanet bölümünde yerini almıştır!...
Ancak şunu asla unutmayınız ki !.. Kıbrıs Türk Halkının ezici çoğunluğu hala Türk Askerini başının tacı olarak görmekte ve Anavatanlarına olan bağlılıklarının gururunu taşımaktadırlar.
Onlar vatanseverler olarak ettikleri yemine sadakatle bağlıdırlar. Peki ya siz ve sizi yetiştiren o sinsi zihniyet hangi yemine sadıktırlar?..

Atilla Çilingir.
 

Mürüde Sevicer

New member
Katılım
21 Ağu 2008
Mesajlar
176
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Lefkoşa
Sadece kullanilan gençlerin emeğine yazık oldu. Duvara yazmakla biryere varamazlar. Gittikleri yolun tuzaklarını görseler bunları yaptırmayacaklar. Bence yaptıranlar kadar yapanlar da suçludur. Para için böyle bir Şerefsizliği yapan İnsan değildir.
 
Son düzenleme:

KÜLTEGİN

Genel Koordinatör
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
1,731
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
Tanrı Dağlarında
Şerefli Türk askeri, Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve yavru vatan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin her zaman bilincil hürriyet ve yaşamı idame ettirme garantisidir.

Ordumuz bu garantörlüğü Türkiye Cumhuriyeti için 1920 de, KKTC için resmi olarak 1974 da vermiştir.

Vatan toprağının kutsallığını bilmek için,her toprak zerresindeki kahraman şehidin kanını milli ruhta ve güruhta hissetmek gerekir.

Bu hissediliş Ulu Başbuğ Mete Han'ın (Motun-Batur-MaoTun) 1799 sene önce kurduğu kahraman Türk ordusu,yavru vatan KKTC ve Türkiye Cumhuriyeti başta olmak üzere tüm Türk topraklarının en büyük savunusucusu destekçisi varisi ve herşeyden öte varoluş nedenidir...

Tanrı Tüm Türk'leri Türk'lükleriyle Türk'lendirsin...
 
Son düzenleme:

kerem71

Guest
Katılım
25 May 2008
Mesajlar
1,739
Tepkime puanı
0
Puanları
0
allaha sükür kimsenin güçü yetmez bu vatan evlatları varken
 

Dr.Yalnızefe

Dost Üyeler
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
1,339
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Öncelikle bu acı konu ile bir araya geldiğimiz için üzüntülerimi belirtmek isterim..

1974 itibariyle ordumuzun kardeşlerimize sağlamış olduğu özgürlükten bugüne kadar uygulanmış yanlış politikaların, yavruvatanımızın gençliğine ne kadar kötü izler bıraktığını bu acı slogan ile görmekteyiz.

"Türk" kelimesinin yüceliğini anlamını bilmeyen, Türk milleti ailesinin kaderinin birbirine bağlı olduğunu göremeyen yeni nesillerin oluşması herkes kadar bizlerin de hatası ve suçudur. Tabiidir ki bu konuda öncelikle bir devlet politikası oluşmamış olması da böyle yeni yetme ve işbirlikçi zihiniyetlerin çoğalmasına meydan vermiştir. Güneyin gavuru 1974 sonrası kendi bölgesindeki diğer azınlıkları bile rum milliyetçisi şuuru ile bilinçlendirirken bizlerin yerimizde sayıp yeni nesillere hiçbir katkıda bulunmaması maalesef bu acı sonucu doğurmuştur...

Şimdi gelelim ana konuya.Bu yazıyı yazan genci karşımıza alıp sorabilsek;neden böyle bir slogan yazdın desek, ne cevap verebilir acaba? Rum işbirlikçilerin vermiş olduğu eğitim sonucu sanal bir Avrupa Birliği hayaliyle başlar cevabı mutlaka... Yani Türk Ordusu adadan çıkacak + Güney-Kuzey tek devlet haline gelecek + Bu gencimizde Avrupa Birliği güvencesiyle maddi yönden refaha erecek + Sonuçta mutlu ve huzurlu bir hayat yaşayacaktır..
İşte taze beyinlere pompalanan hayal dünyasının sebebi budur. Ama bu gencimiz nerden bilecek ki, gavur yine gavurluğunu yapacak, Türkleri Beşparmakların tepelerine doğru sürecek, belki de yine eski hedeflerinde olduğu gibi birbiriyle irtibatsız getto köy-kasabalar oluşturulacak ve haliyle de bunlara karşı çıkanlarda yine tarihteki gibi ya tek tek, ya da toplu olarak katledilecek. Bu şekilde ENOSİS'e doğru hızla yol alacaktır. İşte yeni nesilin en büyük bilgi ve eğitim eksikliği buradan başlamaktadır. Tarihini bilmiyor!!

"Geçmişini bilmeyen, geçmişinden ders almayanın geleceği olmaz"

Bu gerçeği bilememesinin bedellerinin kendisine ne acı bir gelecek hazırladığını bilmiyor sonuç olarak. Bunu gerek milli eğitim, gerekse de aile içi eğitimlerle destekleyip, vatan, millet, bayrak ve din mefhumlarını onlara öğretmemiz ve beyinlerine nakşetmemiz lazım..

Bizler bu görevimizi layıkıyla yerine getiremezsek bataklıktaki sineğe dönen bu gençlerin sayısı daha da artacaktır.

Özetle bataklığı kurutmak için yeni ve ciddi bir milli eğitim politikası gerekir..


TTK ve Y
 
Üst