Türkiye'nin Seçimi

Alihan Pehlivan

Onursal Üye
Katılım
28 Eki 2010
Mesajlar
526
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Türkiye'nin Seçimi

Hafta sonu Türkiye’de yerel seçim heyecanı yaşanacak. Altı üstü bir yerel seçim havasından çok ama çok farklı bir yöne gidiyor yanı başımızda seçimler.

Öyle ki Pazar günü yapılacak olan seçimler sadece belediye başkanlarını değil, son 12 yıldır Türkiye’yi yöneten AK Parti ve onun lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın da tamam mı devam mı kararının verileceği bir seçim haline geldi.

İstanbul’u veya Hatay’ı AK Parti alamazsa sanki AK Parti iktidarı Pazartesi günü bitecekmiş gibi bir hava estiriliyor. Oysa Türkiye’de daha genel seçimlere 1,5 yıldan fazla var.

Kim ne derse desin Türkiye’deki siyasi yapı bizi derinden etkiliyor. Dolasıyla Pazar akşamının sonucu Pazartesi gününden itibaren Türkiye ile birlikte bizi de etkileyecek.

Türkiye’de yıllarca seçimleri izlemiş birisi olarak ilk kez bu kadar gerilimi yüksek bir seçim dönemi izliyoruz. Siyasi parti liderlerini söylemleri hiç olmadığı kadar takibini küçük düşürücü ve aşağılayacağı.

Şuan siyasi liderlerin söylediği sözleri bir gazeteci veya bir vatandaş söylemiş olsa çoktan hakaretsuçundan ceza alırdı.

Kasetlerin ve 17 Aralık operasyonlarının gölgesinde devam eden yerel seçimlerin içine birde cemaat tartışmaları girdi ve işin rengi hayli değişti.

Türkiyeli seçmen Pazar günü kendisine hizmet verecek en iyi belediye başkanı seçmeyecek. Maalesef Türkiye’de seçimler öyle bir noktaya taşındı ki sadece yerel yöneticiler değil, AK Partinin de geleceği bu seçimlere bağlanmış oldu.

Başkent Önemli

Bugüne kadar tüm demokrasi ile yönetilen ülkelerde şöyle bir ortak özellik dikkat çekiyor. Yerel yönetimlerde başkent kimde ise iktidarda onda oluyor. Başkent ile hükümet arasında ciddi bir bağ var anlaşılan.

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde de durum aynı. Lefkoşa’yı yöneten başkan hangi partiye mensup ise o partinin iktidarı ülkeyi yönetiyor. Geçmişte Cemal Bulutoğulları vardı UBP hükümetti, geçmişte Kutlay Erk vardı ülkeyi CTP yönetiyordu. Şimdi Kadri Fellahoğlu LTB’nin başında ülkeyi CTP idare ediyor.

Yani kısacası Başkentlerle hükümetler arasında organik bir bağ var. Başkenti yöneten ülkeyi yönetiyor.

Pazar Günü Tablo Nasıl Olur?

Şuna kadar izlediğimiz mitinglerden her 4 partinin de çok güçlü olduğu görüntüsü ortaya çıkıyor.

AK Parti: Meydanları en iyi dolduran yine AK Parti. Her türlü seçim avantajını kullanarak seçimlere girmesine rağmen bir endişe bir korku var yüreklerde.

CHP: Seçimlere dört elle asılan CTP çok iddialı. Ama bu iddiasını gerçeğe dönüştürmezse kısa vadede CTP eski karmaşık haline dönebilir. Sürpriz peşinde.

MHP: Seçimlerde oyunu artıracağı tahmin ediliyor. Sürpriz yapacağı yerler kesinlikle olacaktır. Ancak ne kadar sürpriz yapacak ne kadar yapamayacak Pazar gecesi belli olacak.

BDP: Doğudan sonra batıda da bazı yerlerde sürpriz yapmasını bekliyorum.Oyunu bir önceki seçimlere göre ne kadar arttırdığı çok ama çok önemli.

Dört Büyükler

İstanbul, Ankara, İzmir ve Adana. Hemen herkesin merakla beklediği bu kentlerde son durum ne olacak?

Son anket verilerine göre İstanbul'da AK Parti ile CHP arasında kıran kırana bir yarış var. Topbaş ile Sarıgül arasındaki fark 4 puana kadar düşmüş durumda.

Konsensus anketinin asıl önemli ve dikkat çekici kısmı Ankara tahminleri. İlk kez AK Parti oyları bu kadar düşük gösteriliyor. Mansur Yavaş'ın yüzde 44.4 oy alacağı iddia edilirken, Melih Gökçek'in yüzde 42.6'ya indiği belirtiliyor. Konsensus'un bu tahmini gerçekleşirse Melih Gökçek 20 yıldan sonra Ankara'yla vedalaşmış olacak.

İstanbul'un 39 ilçesinden 17'sini CHP adayları, 15'ini AK Parti adayları kazanırken 7 ilçede durum belirsizliğini koruyor ve adaylar başa baş gidiyor.

İzmir’de CHP önde gözüküyor. Ancak yarışın at barışı olduğu anketlerde de gözüküyor.

Bakalım Pazar gecesi nasıl bir Türkiye göreceğiz.

Özkan YORGANCIOĞLU: Yerel seçimler öncesi son anketler moralinizi baya düzeltmiş doğrusu. Bu arada bıyıklı tayfası ile de yakında barış yapacakmışsınız.

Hüseyin ÖZGÜRGÜN: Dün öğleden sonra çok önemli bir ziyaret gerçekleştirmişsiniz ve seçimler için çok ciddi bir destek bulmuşsunuz. Başka neler konuştunuz o mühim ziyarette.

Serdar DENKTAŞ: Dünkü basın toplantısı öncesi hayli gergin gözüküyordunuz. Toplantıdan sonra ise gerginliğinizin devam ettiği gözlemlenmiş. Ee bu işlerin kolay olmasını da kimse beklemiyordu zaten.

Tahsin ERTUĞRULOĞLU: Şampiyonluk için artık haftalar kaldı. Umarız bir kez daha hevesimiz kursağımızda kalmaz. Bu arada Akhisar’a maça gideceğinizi duyduk.

Hasan TAÇOY: Doğum gününüz kutlu ve mutlu olsun. Dün mecliste size bir pasta üflettirirler diye düşündük ama kimse oralı olmadı. Neyse pastanızı Perşembe günü ben getireceğim meclise.

Zorlu TÖRE: ESKAD’ın gecesinde gofa gelip çok bağırmışsınız ve sesiniz kısılmış. Valla en sonunda sizi de çileden çıkaracak bu CTP’e

Ersin TATAR: Dün yine mecliste olay yarattınız. Yalnız sokaktaki vatandaş soruyor neden hep Ferdi Beye hitap ederek konuşuyor diye.

ZEKİ ÇELER: Gençlerin dört gözle beklediği askerlik yasası ile ilgili Çarşamba günü komitede masaların üstüne çıkacakmışsınız ve ne pahasına olursa olsun yasayı genel kurula gönderecekmişsiniz.

Hakan DİNCYUREK: Dün siz mecliste iken biricik eşimiz Sibel Dincyürek pastası elinde sizi bekliyormuş. Sibel hanıma nice güze seneler diliyoruz. Umarız sizi fazla beklememiştir.

Aygün DORATLI: Bahçenizde organik sebze üretmeye başlamışsınız. Minik torun sağlıklı beslensin diye artık her şeye daha dikkatli bakıyormuşsunuz.

Ziya EMİR: LTB’den teşekkür yazısı almışınız. Aman bize verinde bir çevrece yaptıralım yazınıza. Her zaman gelmiyor bu teşekkürler nasılsa.

Tahsin MERTEKÇİ: Neydi o fotoğraf öyle. Yalova maçında polis memurun üzerinde ne işiniz vardı?

Dilek KIRICI: Dün tüm gün Twitter’e girmek için uğraşmışsınız ama nafile. Gitti güzelim kuş. Artık haberlerinizi ve yorumlarınız okuyamayacağız.

Reha ARAR: Başka ülkelerde olsa sizin iddialarınız manşetlerden düşmezdi ama gördüğünüz gibi KKTC’de konu unutuldu bile.

Bülent BERKAY: Asbank olarak sosyal sorumluluk projelerine artık daha fazla ilgi gösterecekmişsiniz. Gidişiniz ile farkınızı hissettirtmeye başlamanız bir oldu gene.

İsmet AKİM: Maliye Bakanı açıklamalarınıza pek bozulmuş. Bu ay mazot biterse maliyeden tek kuruş katı yok size.

Kutlay ERK: Sosyal medyada birileri şifrelerinizi kırmış ve sizin adınıza yorumlar yapıyormuş. Umarız biran önce gerekli tedbirleri alırsınız.

İsmail ARTER: Cumartesi sabah bir sürpriz yapıp Gazimağusa UBP ilçe binasına gidip UBP’li ortaklarınızla kahve içmişsiniz. Arayı sıcak tutmakta fayda var değil mi?

Afet ÖZCAFER: Çok geçmiş olsun, bu aralar hastalıklardan başınızı kaldıramaz hale gelmişsiniz. Siz gene de kendinize dikkat etmeye devam edin lütfen.

GÜNÜN SÖZÜ
“Benim bir tek sorum olacak. And’ın kalkmasıyla eğitim düzelecek mi? Bu doğru bir yaklaşım değildir. Her toplu ve güzel harekette böyle bir incir çekirdeğini doldurmayacak şeyle iş bulandırılıyor... Bu şurada alınan çok güzel kararlar var. Biz onların üzerinde duracağız. Çok kapsamlı bir çalışma oldu. Toplantıyı istismar ve sabote eden bu tip yaklaşımları bir kenara koyup dikkate almıyoruz ama dikkate alacağımız öneriler de var. Bu öneriler üstünde çalışmaya değer.”
Başbakan Yardımcısı Serdar Denktaş

BİZİM TEMEL
Temel Dursun'a arabasının öyküsünü anlatıyordu:
“Bir gün otostop yapiyordum ki önümde, bu arabayla, mini etekli güzel bir kadın durdu ve beni arabasına aldı. Bir süre gittikten sonra kadın arabayı kuytu bir köşeye çekti. Mini eteğini iyice yukarı çekip, dudaklarını ıslattı ve 'Benden ne istersen alabilirsin' dedi.” Ben de arabasını aldım.
Dursun:
— İyi etmişsin Temel, zaten mini etek sana hiç yakışmazdı!

GÜNÜN FOTOGRAFI
Cemile ESENYEL
xYXa4A.jpg

 
Üst