Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

K. Kıbrıs’ta Milli güçlerin son seçimleri kazanması Anavatandaki AK.Parti Üst kademesini de memnun ettiğine inanıyoruz.

Başbakan Erdoğan, “UBP Hükümeti C. Başkanı Talat’a Kıbrıs Türk Halkının kırmızıçizgileri doğrultusunda gittiği müddete destek verileceğini çok uygun bir politik üslupla anlatmıştır.

Kıbrıs Türklerine bugüne kadar TALAT’IN BİRLEŞİK KIBRIS, tek kimlik, tek egemenlik, tek halk zırvalarının desteklenmesi ne söz konusudur, ne de mümkündür.

Arkasında hiçbir siyasi desteği kalmayan “Talat’ın” şimdi verdiği sözü tutarak derhal istifa etmelidir.

Biz Kıbrıs Türkleri her zaman Türkiye’miz için canımız kurban dedik.. ve şehitlerimizle gazilerimiz bunu kanıtladı!. .Gerektiğinde yine de öyle yaparız. AMA Kıbrıs’ı kimse GİRİT yapmaya kalkmasın.

İçimizde yaşattığımız Anavatan sevgisi, Türk Halkıyla, Gazisiyle, köylüsüyle diplomatıyla, Atatürkçü aydınıyla, Aydın Öğrencisiyle, Ordusuyla bir bütün olan Türkiye’dir.

Bilinmelidir ki Avrupa Birliğine girmekten başka amacı olmayan bir Parti olan CTP iktidarından 19 Nisan seçimleri ile Kıbrıs Türk Halkı kurtulmuştur.

Kıbrıs Türkleri Osmanlı Ordusunun Kıbrıs’ı fethettiği 1571 yılından beri hiç bu kadar sıkıntıya uğramamıştır!

Ulusal Kıbrıs davasını gözü gibi savunan Türk Diplomatları. Kıbrıs’ı kanlarıyla savunan Mehmetçiklerin Paşaları da birer “Ergenekon” sanığıdır!

Kıbrıs davasını altmış yıldan ölümüne savunan Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş da, Amerika öyle dedi diye, uzlaşmaz, inatçı bir siyasi damgasını yedi. Ama bunun böyle olmadığı ortaya çıkmıştır.

Amerika ise Kıbrıs’ta Türk milli güçlerini tanımayan, onları ‘Cemaat’ olarak gören ve daha geçen hafta Washington’da M.A.Talat’ı o sıfatla kabul eden bir devlettir.

Kıbrıs Rumlarını da Adanın gerçek sahibi ve Yöneticisi kabul eder.

Türkiye’nin dostu görünümünde olan ABD sahte bir dosttur.

Kıbrıs Türklerinin bağımsızlığını ellerinden alıp onları AB ve B.Milletlerle birlikte Ankara ya yutturduğu ‘ANNAN PLANI ile Rumlara köle yapmak isteyen ABD’YE, AB’YE ve BM’YE karşı çok dikkatli ve temkinli davranmalıyız.

Çarşı esnafı, Ulusal Birlik Partisini ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu’nun ortaya koyacağı MİLLİ ÇİZGİ den dolayı gönülden kutlamaktadır.

Kıbrıs Türkleri son birkaç yıl içinde ‘Hayayı-Konya’yı’ anlamışlar ve kendilerine dönmüşlerdir. Bundan sonra UBP etrafında daha büyük kitlelerle çok daha güçlü Ulusal bir güç olacaklardır... Bundan kimsenin şüphesi olmasın!

C. Başkanı Talat’ın Kıbrıs’ı Rumların Yönetiminde BİRLEŞTİRME çabaları artık çökmüştür zaten Talat’ın temeli yıkılmıştır.

Başbakan DERVİŞ EROĞLU ve UBP iktidarı M.A.TALAT eğer Milli siyasetten şaşarsa onu görüşmecilik görevinden derhal alacaktır. Baş bakanın bunu uygulayacak yasal hakkı da vardır!

Yağma Yok. AB uğruna satılık ne Bağımsızlığımız, ne toprağımız, ne de Türklük kimliğimiz var, Bizim gönlümüzdeki Türkiye, Atatürk’ün Türk Milletine bıraktığı Türkiye Cumhuriyetidir.


TANJU MÜEZZİNOĞLU
Yeni VOLKAN GAZETESİ

Cevap: Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

Başbakan Edoğan Azeri karedeşlerimizi üzecek bişey yapmayız da demişti.
Yani Kıbrıs meselesinde de sorumsuzca karar alması beklenebilir. Yani bence AKP ye güven olmaz.Biz bizim olan toprakları tekrar şehit vererek savaşla aldık.KKTC, Türk telekom mu da satlığa çıkarıp satsınlar.Kolay değil.



ABD bizim sahte dostumuz bile olamaz o bize açıktan düşmanlık yapıyor ama anlamak istemeyenler başta olunca sahte dost gibi görünüyor.

Cevap: Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

Gerçekleri dile getirmişsiniz. Kaleminize sağlık. Türkiyede yaşıyor olsaydınız Ergenekon dan içeri alırlardı sizi. Susmayacağız. susturulamayacağız. her şey Yüce Atatürk'ün izinde yürüyen Türkiye için. Ne mutlu Türküm diyene.

Cevap: Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

Ellerinize yüreğinize sağlık hocam çok güzel anlatmışsınız zaten Türk devletlerini ve Türk adini duyduklarında diken gibi olan bu hastalıklı insanlar ve hastalıklı batili devletler başta Amerika olmak üzere bunlara cevabini Kıbrıs Türk cumhuriyeti ve biz Türkiye cumhuriyeti kendi menfaatlerimizi korumak için her şeyi feda etmeye hazırız.
Allah Türklerin yardımcısı olsun ve Türk`ü ve Türk cumhuriyetlerini yüceltsin saygilarimla...

Cevap: Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

ABD, Türkiye'mizin ve Türk'ün sahte dostu bile olamaz. Köklerinin milliyeti belirsiz bu ülke 60 küsür yıldan bu yana Naçiz Anadolu'da yer alan güzel Ülke Türkiye'yi haritadan silmek, dünyanın gelmiş geçmiş en asil ırkı olan Türk'ü de, kendi kökensizliğinin intikamını alırcasına Avrupalı güya dostlarla bir olup yok etmek, tarih sahnesinden silmek ve bu güzel yöremizin etrafı ile birlikte ekonomik doğal kaynaklarını vampir iştiyakı ile sömürmek istemektedir. Bütün mesele üç cümle ile BUDUR kardeşlerim. Bu plan TÜRK BİR DEV kurulursa ancak akamete uğrar. Herşey Türk'ün birliğine ve bütünlüğüne bağlıdır. ABD Başkanının, TBMM de verdiği "ermeni sınırlarını açın" talimatının ana amacı da yukarıda yazılanlarla aynıdır. Yoksa amerikalı ermeninin ela gözüne kara kaşına mı aşık da sınırları açtırıp ona ekonomik rahatlık sağlamak istiyor. Hayır Kardeşler Hayır, ABD bu işi kuklaları vasıtasıyla yapıp Türk'ü Türk'e, Anadolu Türk'ünü Azeri Türk'üne düşürmek istiyor. Amacı bölmek, zafiyete uğratmak, ezmek ve yok etmektir.

Cevap: Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

Çok haklısınız sayın Bülent Baysal. Aramızdaki bağı koparmaya çalışıyorlar.
Aramızdaki bağ koparsa onların işine gelecek. Türk birliği kurulması onların planlarının,oyunlarının sonu olacak onun için hertürlü yolu deniyorlar.
saygılarımla.

Cevap: Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

Bülent Bey, Türk bir dev yahoo grubun sahibinin bahai şeyhi fetoşun adamı olduğunu her halde bilmiyorsunuz?

Ya yanlış kişilere güveniyorsunuz, ya yanlış hedef gösteriyorsunuz!

Diğer yazılarınaza bakınca birinci ihtimalin güçlü olmasını diliyorum.

saygı ile,

Cevap: Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

Sevgili Kartal Gözü, Benim yazılarımda kullandığım Türk Bir Dev hedefimin adıdır. Benim Yahoo grubu veya Bahai şeyhleri veya Fetoş gibi Türk ve Müslüman Düşmanı grup ve kişilerle BİR TÜRK OLARAK, BİR ülkücü Türk insanı olarak değil bir fikir senkronunda bulunmak, aynı havayı solumak bile haramdır bana göre. Ben eskiden bize ruhumuzda bulunan Türk Ülküsünü şekillendirmek için belki yarım yüzyıl önce öğretilerde bulunan, Türk'lük Dünyasının güzelliklerini nakış gibi Kalbimize ve beynimize işleyen büyüklerimizin KIZIL ELMA'sını TÜRK BİR DEV olarak görüyor ve niteliyorum.
Çok şey yazmak mümkün, ama sanıyorum size düşünce ve yerimi anlatabildim.
Sevgi ve saygılarımla sevgili kardeşim.

Cevap: Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

Ayrıca "Yanlış Hedef Gösterme" ifadesini de neden kullandığınızı, neyi kastettiğinizi de ifade etmeniz gerektiğini düşünüyorum. Kıymetli Otağımızda Yöneticilerimiz dahil hiç bir üye şimdiye kadar bu gibi ifadelerle beni kırmamış ve üzmemiştir. Beni samimi ve ülkü sahibi kişi ve gruplar enterese eder, Hiç bir yahoo veya benzeri grup hiç mi hiç enterese etmez.
Bilginizi rica ederim.

Cevap: Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

Bülent bey, verilebilecek onca isim arasında yanlış örneği verdiğinizi belirtmek istedim.

Bu ismi bir şekilde duymuş ve beğenmiş olabilirsiniz. Ama kimlerin güdümünde olduğunu bilip bilmediğinizden emin olmak istedim.

Bu emin olma isteği bende bir görevdir. Bu ekibin ard niyetinden o kadar eminim ki, bemin milli duygularım o sözü okuyunca öyle kırıldı ki sizin kırılıp kırılmayacağınızı düşünemem bile.

Ülkemizin en büyük sorunlarından birisi belki de birincisi hedefsizlik, hemen hepimizin isteği olan Türklerin aynı amaç etrafında birleşmesi bazı kötü niyetlilerce kullanılmak isteniyor ve bu art niyetli yaklaşıma engel olmak hepimizin görevi.

Ben isterim ki kıran kırana tartışalım, doğru budur diyebilecek sonuca ulaşalım.

Biz bu fetoş avanesine yol verirsek, ne biçim kırılmalar yaşayacağız, ırak ve afganistan örnekleri çok acı ne yazık ki, ben bunu önlemenin derdindeyim.

Anladığım kadarı ile sizde benzeri endişeleri taşıyorsunuz ki bir üstteki yazınız ile anlatmaya çalışmışsınız.

Ben sizin samimiyetinize inanıyorum, ama milli konularda "ay pardon" denilemiyor ne yazık ki.

İsmet İnönü 1945 - 46 ve 1949 da amerika ile yaptığı, irdelenmemiş, değerlendirilmemiş, uzak görüşten yoksun, ikili anlaşmaların ne anlama geldiğini ancak, Johnsonun mektubu ile 20 sene sonra anlayabilmişti, oysa biz milletçe hala çekiyoruz, bu dikkatsizlik ve özensizliklerin sonucunu, daha da kim bilir ne kadar çekeceğiz.

Yerdeki karıncadan, gökteki kartala kadar herkesin milli konularda aynı özeni göstermesini beklemek, milletin bir ferdi olarak benim hakkım ve görevim. Hepimizin de görevi olmalı.

Bazı zamanlarda haydi gelin dediklerinde mitinglere katılmakdan daha önemlisi yaşamımızın her alanında özenli olmak gerektiğine inanıyorum.

Sizin o şekilde ifade etmenizden Milletimiz için ne derecede kırılmış olduğumu dilerim anlatabilmişimdir.

Cevap: Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

Sayın KARTALGÖZÜ kardeşim,
Kıbrıs 1974 Otağı içinde, hedefi ve ülküsü bir Türk insanları olarak, halen fikir ve yazılarımızla, eğer gerektiriyorsa veya bir başka ifade ile zamanı geldiğinde canımızla, başımızla çalışacağımızın samimiyetle bilincinde olarak, bir amaç birliği içinde bazı güzel şeyleri, Türk’e ait değerleri paylaşıyoruz.

Bu paylaşımı yaparken, hem genelde ve hem de Kıbrıs 1974 Otağı içinde ortak paydamızda olduğunu her zaman bildiğim düşüncelerim şunlardır; Son yazınız ile bunları size ve genel mesaj yazarak Otağ arkadaşlarımın bilgisine sunmayı gerekli gördüm.

1) “Her şeyden önce BİZ BÜYÜK TÜRK ULUSU’nun bir mensubuyuz, Türk’üz ve bununla öğünüyoruz ve her zaman TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ’nin bıkmaz mensubu ve savunucusuyuz. Bu güzel öğünç vesilesini Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE harika özdeyişi ile başka izaha gerek duyulmayacak şekilde açıklamıştır. Tarih boyunca Türk’ü gerek milliyeti ve gerekse Allah’ımızın bir lütfu olarak ve TÜRK ULUSU’nun dayatmasız kabulü ile tercih ettiği Müslüman’lık mensubiyeti nedeniyle daima düşman olarak gören yayılmacı ve sömürücü, gavur dilindeki ifadesiyle emperyalist batı ile mücadelede esas güç kaynağımızın TÜRK’lük Gurur ve Şuuru, hedefimizin, amacımızın, mensubiyetinden gurur duyduğumuz bu Yüce Milletin özgür, bağımsız, güçlü ve BİR OLARAK Dünya sahnesinde hak ettiği yeri almak olarak ifade edilebilecek TÜRK MİLLİYETÇİLİĞİ ÜLKÜSÜ’nü kuvvetlendirmek ve yaşatmak “olması gerekir” diye düşünüyorum..

2) “Elhamdülillah Müslümanız. Allah’ın insanlara indirdiği son ve güzel Din olan Müslümanlıkla ziynetlendirilmemizden haz ve onur duyuyoruz. Ama, Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün görüş düşünce ve devrimlerinin de savunucuları olarak LAİK CUMHURİYET İLKELERİNE de dinimiz kadar bağlıyız, yani Allah (CC) ile aldatanlardan veya Hz.Muhammed (SAV) den sonra geldiği iddia edilen başka peygamberlere, (hele Teksas’taki uydurmaya) inananlardan, peşinden gidenlerden değiliz.” diye düşünüyorum.

3) “Büyük Türk Ulusu ve Devletinin Büyüklerimizin bizlere öğrettikleri yolda, ENDÜSTRİ ve TEKNİKDE ……izm lerin dışında Türk’e göre bir yaklaşımla medeniyete paralel olarak bir GELİŞMECİLİK anlayışı ile, BİLİM’e gereken değeri vererek, Türk İnsanlarının HÜRRİYET ve KİŞİLİKLERİNE gerekli saygıyı duyarak, BİLİMİ daima her çeşit faaliyette kaynak tutarak, Türk Ulusu’nun ruh, örf ve adetlerine uygun bir AHLAK anlayışı içinde, her türlü ekonomik faaliyetin, ekonomik kişisel özgürlükler de gözetilerek daima ve yalnızca TOPLUMUN YARARINA oyacak şekilde yürütülmesi düşüncesinin ideolojik açıklaması olarak TOPLUMCU BİR Dünya görüşü içinde, kalkınmanın ve gelişmenin daima KÖY’den başlayacağının idraki içinde, Türk Olduğumuzu hiç unutmadan ve NE MUTLU TÜRKÜM diyerek Türk Ulus’unu en ileri, en medeni ve en güçlü hale getirmek ülküsü ile BİR VE BİR ARADA olmamız gerekir.” diye düşünüyorum.
Bilmem anlatabildim mi ?

Ayrıca, fetoş olarak nitelediğiniz, F tipi olayının Türk’ün ve Müslüman Dünyasının aleyhinde çalışan ve Amerikan güdümünde faaliyet gösteren, kaynağı ve gücü hiçbir zaman Türk ve Müslüman olmadığını düşündüren ŞEY’in her yönü ve durumuyla bilincinde olan 61 yaşında, Dünyanın naçizane her türlü çemberini görmüş bir insan olan BANA, BİR Türk Milliyetçisine, bir Hukuk insanına “fetoş dersi verme” (ifadem için affınızı dilerim ama başka türlü bir ifade bulamadım.) ihtiyacını de neden duyduğunuzu anlamış değilim. Lütfen yazılarımı nizadan ve kızgınlıktan uzak olarak okuyunuz ve düşünceleri sizden hiç farklı olmayan bir kardeşinizi, Beni, “Ay Pardon” ifadeleriyle kırmayınız. Ben, Türk Milliyetçiliğinin bu Fransızca ifade ile geçiştirilmeyecek kadar büyük bir değer olduğunu ta 1970 li yıllarda genç bir Türk Milleyitçisi olarak yaşadığım badireler bu konuda okuma ve araştırma yapma ve ÖĞRENME inanç ve anlayışı ile yakinen biliyorum. Bu konuda fikir teatisi, görüş bildirme ve bilgilendirmeye her zaman varım ama bu yaşta ders almaya pek ihtiyacım olduğunu zannetmiyorum.

Umarım sizi düşünce ve inançlarım ve Dünya Görüşüm konusunda aydınlatabilmişimdir. Bu belki ne sizin için ne de benim için gerekli olmayabilir diye düşünülebilir. Ama bence aynı Otağın iki mensubu olarak birbirimizi fikren de olsa tanımak gerektiği kanaatini taşıyorum.

Ayrıca tüm hayatım boyunca ve Kıbrıs 1974 otağına üye olduktan sonra düşünce ve inandıklarımı ifade ederken, HİÇ BİR ZAMAN “Büyük Türk Milletini ve onun bir tek ferdini kıracak” rencide edecek ve hatta böyle bir nedenle Türk Milliyetçisi bir kardeşimi üzecek hiçbir ifade kullanmamaya dikkat etmişimdir. Burada, lütfen beni sizi “MİLLETİMİZ İÇİN BU KADAR KIRACAK” (Bu sizin ifadenizdir aynen) ifademin veya nitelendirmemin ne olduğu konusunda bilgilendirmenizi, aynı ailede olduğu düşüncesinde olan bir kardeşinizi mutlu etmek babından önemli rica ediyorum.

Son yazınızdaki bir diğer deyişinizde; “Yerdeki karıncadan, gökteki kartala kadar herkesin milli konularda aynı özeni gösterme görevi olduğunu” ifade etmekle benim böylesine önemli konularda bir karınca kadar veya bir kartal kadar özenli olamadığım gibi bir zehabınız olduğunu düşünmemem mümkün değil. Böylesine önemli bir hususta sürçü lisanı bile affetmeyecek bir anlayış ve yaklaşımda olduğumu lütfen biliniz.

Aziz kardeşim, Milli konular teraziyle tartılacak konular değildir ki ölçüsü hesap edilsin. Her Türk Milliyetçisi bilhassa vatanı ve ulusu söz konusu olduğunda mutlaka çok hassastır ve öyle olmalıdır. Ben de bir Türk Milliyetçisi, bir yurtsever, bir ideal (ülkü) insanı olduğumu düşünerek yaşadım kendimi bildiğimden 61 yaşıma kadar. Bu sürecin kaçınılmaz sonucu olarak, Bütün Türk Milliyetçilerinin, Türk Birliğinin kuvvetlenmesi, kardeşlik, dostluk ve arkadaşlıkların pekiştirilmesi adına aynı kökten, aynı aileden, aynı gruptan, aynı amacı ve düşünceleri taşıyan insanları, kardeş olarak addettiklerini hiçbir zaman kırmayarak, gönüllerinde ikircik, beraberliklerinde nifak ve ayrılık yaratmamak babında daha özenli olmalıdırlar diye düşünüyorum.

Aziz kardeşim, lafı fazla uzattığımı düşünebilirsiniz ama gerçekten çok üzüldüm. Kıbrıs 1974 Otağı gibi benim için çok değerli insanların bir arada, aynı düşünce ve hedefte oldukları bir güzel platformdan tek bir kardeşimin bile dahlim olmadan kırılmasını ve hakkımda en hafifinden de olsa hilafı hakikat düşünceler içinde olmasına çok üzüldüm. Şöyle bir geçmişi yarım yüzyıla varan yaşanmışları düşündüm ve üzüldüm. Türk Bir Dev lafzı nedeniyle Milletimiz adına neden bu kadar kırıldığınızın ve “kılıcınızı çekmenizin” nedenini çözemediğime üzüldüm. Sizin beni garip bir niteleme içine sokmanıza üzüldüm. Ve tabidir ki kırıldım.

Yahoo grubuymuş, sahibi F tipi teksasta yaşayan bir Bahai şeyhinin yakın adamıymış… Bunlar beni hiç enterese etmez. Türk’ün düşmanı benim de düşmanımdır. Ben böylesine grupların ve toplulukların izleyicisi bile değilim. Böyle kimseleri tanımam, bilmem ve bilmek ve tanımak da istemem. Bilirim ki onlar sadece düşmandır. Sadece Kıbrıs1974 Otağının naçiz bir üyesiyim ve elimden geldiği kadar Otağın amaçları yolunda bir şeyler yapmaya çalışıyorum.

Ayrıca Ulusumun tarih boyunca bir DEV olduğunu inanarak ve samimiyetle düşünürüm ve belirtirim. O Ulus bir DEV’dir ki; yüzyıllardır içeriden hainlerin ve bazılarının mozayık diye nitelediği ayrılıkçıların, dışarıdan düşmanların bütün çalışmalarına rağmen, yıkılmamış, Mustafa Kemal Atatürk, Silah arkadaşları ve vefakar ve fedakar Türk Milletinin 7 sinden yetmişine kadar mücadele ederek ateşi canlandırmalarıyla ayağa kalkmıştır. Hep ayakta kalacaktır.

Milli konulardaki olması gereken hassasiyetiniz her Türk’de olması gereken bir haslettir. Dilerim üzüntü ve kırgınlığımın ve sizin bana göre hakkımda yanlış bir zehaba kapıldığınızın açıklamalarını yapabilmişimdir. Buna zorunlu olmadığım düşünülebilir ama Kıbrıs 1974 Otağı gibi gerçekten çok sevdiğim bir ortamda en ufak bir niza ve yanlış değerlendirmenin olmamasını istemem bu kadar yazmama neden olmuştur.

Sevgi ve saygılarımla esen kalın kardeşim.

Not: İzlediğim yazılarınızdan Türkiye’de Ankara’da olduğunuzu, Gazetecilik mesleğinde olduğunuzu tahminen öğrendim ama bu arada kaç yaşında olduğunuzu merak ettim.

YAŞASIN KIBRIS TÜRK CUMHURİYETİ​

Cevap: Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

Ben sizi siz beni duygu olarak anlamışız, ayrımlarımız uygulamada.

Anladığım ve sizinde ifade ettiğiniz gibi bu tarz ortamlara sadece bu sitede giriyorsunuz.

Bu nedenle yazılan cevapları olduğu gibi kişisel alıyor ve doğrudan yazana yöneliyorsunuz.

Mesela "yerdeki karıncadan, gökteki kartala" kadar diye ifade ettiğim şey geneldir. Bir tek siz veya bir tek başka üye değil. Bu şekilde olmalıdır diye genel bir ifade ile düşüncemi belirttim.

Gene aynı şekilde, "ay pardon" ifadesi de çok kullanılan ve hatada ısrar için arkasına gizlenen bir durum, neden kişisel aldınız ki? Yanlış mı, yap et sonra ben yanılmışım, tüh de olacak şey mi? Siz doğrudan size yazdım biçiminde okuyorsunuz. Burada hep genel ifadeler kullanıyorum.

Yani kısaca ben konuya, siz yazana yönelik, değerlendiriyoruz. Anlaşamama sebebimiz bence budur.

Burada veya başka alanlarda yazılanlar adıma yazılmış dahi olsa kızıp öfkelenmem, içiniz rahat yazabilirsiniz. Aslında gerçek yaşamda da hemen hiç öfkelenmem. Sebebi ise "öfke başa gelince akıl tatile çıkar" sözü.

Sizin gibi sayılan sevilen yazıları okunan kişiler daha dikkatli olmalı düşüncesi ile biraz can yakıcı yazarken, genç henüz aklı bir karış havada olanlara daha nazik yazıyorum. Öte yandan hasmane tavrını bir şey arakasında gizleyeni Allah korusun, henüz burada böyle bir şey olmadı, olmamasını da dilerim. Kendimce verdiğim konumlara göre sertlik derecesi ayarlıyorum.

Sizden bir farkımda site, forum, grup gibi ülke ve milletimizi ilgilendiren hemen her alan ile bir şekilde ilgiliyimdir. İzlerim, not tutarım, isimlerim değişiktir. Güvenlik nedeniyle, kendimi gizleme ihtiyacı duyuyorum.

Ankara merkezli yaşıyorum, yarım asrı devirmişim, ne zaman oldu anlayamadım, medyadayım, son bir kaç yılımı genç ve çocuklara adadım. Bu nedenle de ilk iş olarak, menfi propaganda, dezenformasyon, milli bilinç kırılması, bellek ve alt bellek etkileşimleri, strateji, psikoloji, eğitim gibi konular üzerinde çalışmaya başladım.

Bu öğrendiklerim nedeniyle, o hatalı sakat oluşumun adının istemeden dahi olsa kullanımı propagandaya girdiği, alt bellekte yer edindiği için tepkiliyim. Zaten yazım ile de dolaylı sormuşum.

Bu ifade bir bahai sitesinde kullanılsa ses çıkarmam hatta pohpohlarım burada kullanılması, özelde Kıbrısı, genelde milletimizi önceliğine almış kişiler tarafından tercih edildiği için küfür için dahi kullanılmış olması halinde tepki gösteriyorum. Tepki ile birlikte değerlendirsinler düşüncesi ile.

Son yazınızda da bu ismi bir kaç parçaya bölerek, parça parça zikretmek ile bellek ve alt bellek arasında köprü kurmuş oldunuz. İlgilenmeyen için son derece anlamsız, saçma olan bu şeyler ile insanlara neler yaptırılabildiğini bilseniz şaşar asla bu şekilde kullanmazdınız.

Size söz, Türk birliği için bugüne kadar kullanılmamış, güzel bir isim bulacağım.

Ben bir uslanmazım, seneyede bir başka alan için yeni konular öğrenmeye başlayacağım. Bu sene söz ettiğim konular ile ilgili olarak uygulamaya geçiyorum. Yeni alanlara dönmem lazım, yoksa kendimi değersiz hissederim.

Bu konu ile ilgili olarak bireysel yazışmaya devam edeceksek, özel mesaj ile e-posta adresimi isteyiniz. Memnuniyetle yazışırım.

saygı ile,

Cevap: Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

Uzlaşılan değerler, Türk Vatanı ve Ulusu, Türk Milliyetçiliği, Mustafa Kemal Atatürk düşünce ve ilkeleri ve Kıbrıs 1974 Otağı'dır. Esen kalın.

Cevap: Ulusal Birlik Partisi ve Başkanı Dr. Derviş Eroğlu

Tanju Bey'in yazısı ve yazıya fikir sunan yorumcu okurların hepsini ölçüp,tartıp,biçince;ortaya çok faydalı hakikatler çıkıyor.Bilinçli olmak ve bilinçlendirmeye çalışmak ne güzel...