Vatanı Kim Takar, Türk Büyükleri Ödül Peşinde.- Kıbrıs Mektubu 552

GökTürk

Kurucu
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
1,015
Tepkime puanı
2
Puanları
38
Yaş
59
Konum
C¤ KIBRIS
Web sitesi
www.kibris1974.com
VATANI KİM TAKAR, TÜRK BÜYÜKLERİ ÖDÜL PEŞİNDE...
Kıbrıs Mektubu 552


[FONT=times new roman,serif]Böyyük Türk düşünürü ve yazarı (!) Orhan Pamuk "Türkler birbuçukmilyon Ermeni ve 30 bin Kürt'ü kestiler," deyince Nobel Barış ödülünü Sayın Demirel'in deyimi ile gapdı.
[FONT=times new roman,serif]"Kar" isimli kitabını incelediğimizde, bir defa "Kar" ismi kitabın içeriğini sarıp sarmalamıyor. Kitap ismi, kitap içeriğini saran, onu kucaklayan ve döküp saçmadan bir yerlere taşıyan dış zarf gibidir. Kitabın ismi "Karlar Erimeden" olsa idi, bu kucaklama işi çok daha kavrayıcı olacaktı. Ancak o zaman bir tehlike vardı. Okuyuculara Cevat Fehmi Başkut'un "Buzlar Çözülmeden" isimli şaheserini çağrıştıracaktı. "Kar" kitabının genel iskeleti senelerce sahnelerden inmemiş "Buzlar Çözülmeden" kitabından alıntıydı.
[FONT=times new roman,serif]Şimdilerde sesi soluğu duyulmaz iken Pamuk, "türban veya başörtüsünün bir kökten dincilik göstergesi olarak algılanamayacağını," söyleyerek, "Türbanın İslam kökten dinciliğiyle alakası yok. Bu, bir gelenektir. Tepeden çözümler dayatmak yanlıştır. Türkiye'nin asıl sorunları başka meselelerdir" diyerek piyasaya çıktı.
[FONT=times new roman,serif]Pamuk yukarıdaki birinci cümlesinde "Türban veya başörtüsünün" diyerek her iki eşyayı aynı şeymiş gibi bir kefeye koymaktadır. İkinci cümlesinde ise Türban'ın İslam kökten dinciliğiyle alakası yok," diyerek başörtüsünün masumiyetini, türbanın aşırıcılığına örtü yaparak çok usta bir edebiyat spekülatörü olarak asılsız beyanda bulunmaktadır.
[FONT=times new roman,serif]Türban aşırı dinciliğin bir simgesidir ve kadın saçının bir kılının dahi bilhassa erkekler tarafından görülmemesi için kullanılmaktadır. Bu durum ise İslam'ın şartıymış gibi kabullenilmekte ve karşı tarafa da kabullendirilmek istenmektedir. Başörtüsü ise kabarık saçları toparlayıcı ve onları tozdan topraktan, rüzgardan koruyucu işlev görmektedir. Kadın saçının son telini de erkeklere göstermemek gibi bir niyeti de yoktur. Başörtüsü alışkanlığı olan kadınlarımızın, icabında bu tülbendi sıcak havalarda bir gölgede başlarından çıkararak çantalarına tıktıklarını da görüyoruz.
[FONT=times new roman,serif]Alıntı yazarı ve büyük edebiyat spekülatörü Pamuk, Türkiye'yi aşağılayarak Nobel Ödülü hak etmiş (!) ise acaba Ali Babacan da bu avantacılığı fark etmiş ve “Türkiye’de sadece gayrimüslim azınlıklar değil, Müslüman çoğunluk da dini özgürlüklerle ilgili sorunlar yaşıyor” diyerek ülkesini Avrupalıya şikayet etmiştir. Babacan'a yüz yılın dışişleri bakanı unvanı verilirse hiç şaşmayın.
[FONT=times new roman,serif]Daha dün Türkiye'nin anamallarını en tatlı şekilde Egemen Batı Emperyalistlerine peşkeş çektiği için, Financial Times tarafından yayınlanan ve alanında son derece saygı duyulan The Banker dergisi Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ı Avrupa’da yılın Maliye Bakanı seçmedi miydi?
[FONT=times new roman,serif]Büyük ödüller almak gerçekten kolay değildi. Kendi memleketine büyük sövgüler yapmak, memleketinin anamallarını, ana değerlerini yabancılarsa peşkeş çekmekle mümkündü.

[FONT=times new roman,serif]Şimdi sadede gelelim ve Kıbrıs'a gidelim.
[FONT=times new roman,serif]Rumlar büyüğünden küçüğüne her gün şeylerini yırtarcasına,
[FONT=times new roman,serif]1."Tek devlet, tek egemenlik, tek vatandaşlık, tek temsiliyet diye oralığı kaldırırken,
[FONT=times new roman,serif]2. Türk askeri işgalcidir, Ada'dan gitmeden barış olmaz derken, (halbuki 35 senedir barış vardır)
[FONT=times new roman,serif]3. Yerleşiklerin adadan gitmelerini şiddetle isterken,
[FONT=times new roman,serif]4. Rumların kuzeye dönmelerinin şart olduğunu söylerken yahut Girne kalesine Rum bayrağı dikmeden bu iş olmaz diye yemin ederken,
[FONT=times new roman,serif]5. Güneyde Türk köylerini hafriyatla doldurup tepe yaparak, üstünde orman yetiştirirken,
[FONT=times new roman,serif]6. Bilmem kaç tane camiyi (muhtemelen 180) yakıp yıkarken,
[FONT=times new roman,serif]7. Daha dün Limasol'da Büyük Camiden çıkanlara saldırıp, binayı taşlayarak harap ederken ve daha neler neler yaparken üstelik son olarak,
[FONT=times new roman,serif]8. Larnaka'da Ermeni Soykırım anıtı açarak Türk'e karşı kin ve nefretlerini sonuna kadar sergilerken bizim Talat ve adamları niye Rumların önünde iki büklüm, yalvar yakar oluyor. Talat ve adamlarının bir suçu mu var? 100 senedir olmadık gavur eziyeti çekmiş Kıbrıs Türk'ünün bir suçu mu var? Yoksa Kıbrıs Türk'ünü Ada'da yok etmek üzere Rumlara yamalayıp Nobel Barış ödülüne mi göz diktiler. Yoksa onlar da Görüşme Spekülatörleri midirler?
[FONT=times new roman,serif]Efendiler, bana özgürlüğüm egemenliğim ve üzerinde serbestçe dolaşacağım topraklarım lazımdır. KKTC kimsenin babasının malı değildir. Beni ve Kıbrıs Türk Toplumunu temsil edemezsiniz. Görüşmelerden çekiliniz.

[FONT=times new roman,serif]Hoşça kalınız.

[FONT=times new roman,serif]3 Haziran 2008
[FONT=times new roman,serif]Hüseyin LAPTALI
 

Dr.Yalnızefe

Dost Üyeler
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
1,339
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Biraz aşırı olmakla beraber özde doğru bir yorum...
Dinen kapanmak konusunu Farz-ı Ayın gibi görenler ve görmeyenlerin tartışması gereken bir konu.. Hatta İlahiyatçıların konusu..
Diğer taraftan kapalı olan inançlıdır, kapanmayan dinsizdir diyenlere de % 100 karşı olan bir insanım...
Bu ve bu gibi dini konularda daha ılımlı, daha olumlu düşünülmesi gerektiği kanaatindeyim..İslamın 5 şartından biri olmadığı bilinen bir konuyu, umarım burada polemik bombardımanı ortamına sokmayız ..
Yazının diğer tarafında rumlarla ilgili olan kısmının altına imzamı atarım..Fikirlerim tamamen uyumludur...
Sağlıklı ve ılımlı yorumlar yapılması dileğiyle....
 
Üst