Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
Ve İttifak Başlamadan Biter...
DP’nin dün gece ki MYK’sından “hükümete devam” kararı aslında bizim için hiçte “sürpriz” bir karar olmadı. Bu köşeyi okuyanlar bunu iyi bilir.
Günlerdir yazıyoruz burada “hükümetten önce ittifak biter” diye. Muhtemelen de bugün UBP kanadı ittifakın bittiğini açıklayacak.
Geçen Pazar günü Sevgili Ali Tekman ağabeyimizde bizim yazımızı köşesine taşımış ve kendi fikirlerini paylaşmıştı. Tekman’da yazısında bizimle aynı fikirde olduğunu ve hükümetten önce ittifakın biteceğini söylemişti.
Hükümete Devam kararının hemen ardından bugün gözler UBP’ye çevrilecek. Zira UBP’nin alınan karar karşısında ne söyleyeceği merak ediliyordu. Dün UBP kulislerinde tam bir görüş birliği hakimdi. O’da eğer DP hükümete devam kararı alırsa biz ittifakı bozarız şeklindeydi.
Buna göre UBP’nin adayları da hazır gibi. İşte ittifakın bozulması ile birlikte UBP’nin adayları
Gazimağusa: Güneş Güneşoğlu veya Nushet İlktuğ
Girne: Nidai Güngördü
Değirmenlik: Nejdet Kırgın
İnönü: Turgut Çevirgen
Alayköy: Ali Güler
Esentepe: Cemali Engin
Yeni Erenköy: Şefik Tulga
Dikmen: Atila Atakanlı veya Mehmet Özsezer
Önder Bey söz verdi
Dün Tarım Bakanımız Önder Sennaroğlu’nun seçim bölgesinde kanser hastası bir kadından süt toplama işinin alınıp yerine CTP’li Belediye meclis üyesine verildiğini ve bu konuda Önder Sennaroğlu’nun duyarsız kalmaması gerektiğini yazmıştık.
Sağ olsun günün erken saatlerinde Tarım Bakanımız Önder Sennaroğlu ile telefonda görüştük. Bakanlığı döneminde çıkan bir haber yüzünden “ilk kez bir gazeteciyi “aradığını söyleyerek söze başladı ve konu hakkında gerekli açıklamayı yaptı.
Sennaroğlu, partizanlık iddialarını ise kesinlikle ret etti ve bu konuda Süt kurumunda yıllarca görev yapan DP’nin eski ilçe başkanını danışman alarak gösterdiğini söyledi.
Süt toplama işinin ise bölgede belli istasyonlarda yapıldığını anlatan Sernnaroğlu Kanser Hastası Songül Genç içinde net konuştu; “bizim dönemiz öncesinden başlayan bir yargı süreci var. Süt miktarlarında uyuşmazlık tespit edildi. Eğer mahkeme onu haklı bulursa hemen süt toplama iznini geri vereceğim” dedi.
Songül Hanımın izninin iptal olması ile ilgili süreçte te de kendisini bir rolü olmadığını Süt Kurumunun yönetim kurulunun bu kararı aldığını söyledi.
Sayın bakanla telefonla görüştükten sonra Kemal Öztürk ağabeyimiz aradı ve Kurumda bir kahve içmeye davet etti. Seve seve gittim, zira Kemal Öztürk ile çok maziye dayan iyi bir ağabey-kardeş ilişkimiz var.
Kurum müdür vekili Aytaç Üretici ile birlikte Songül Hanım hakkında kurumun 11.03.2013 tarihinden bugüne alınan kararları gösterdiler. Anladığım kadarı ile Songül Hanımın topladığı süt ile fabrikalara verdiği süt arasında ciddi bir miktar uyuşmazlık var. Ve konu yargıya intikal etmiş durumda.
Sayın Bakan oğlu ile ilgili iddialara da net bir yanıt verdi. “Aradım konuştum öyle bir şey olmamış. Ben çocuklarıma nasıl davranmaları gerektiği konusunda iyi eğitim verdiğimi düşünüyorum” dedi.
Dünkü yazımızın başında da yazmıştık, Önder Bey bizim sevdiğimiz ve saygı duyduğumuz bakanlardan siyasetçilerden. Bilgimize gelen bir konuyu paylaştık, söz hakkı doğdu ve onu da kullandı. Ve konu hakkındaki görüşlerini bizimle paylaştığı gibi kurumun kapılarını da bize açtı.
Devlet Daireleri başıboş
Bir okurumuz göndermiş. İsmi bizde saklı. Bakın neler diyor…
“Selam Alihan kardeş, bir bardak yağmur yağdı elektrik gitti. Ne olacak bu memleketin halli, sana bugün yasadım bir olayı anlatayım. Bir daireye gittim, ismi önemli değil! Orda gözümün önünde olan bir olayı sana anlatayım; bir amca tam 4 gün her gün te Karpaz’dan gidip geliyormuş bir işini haletsin diye son Cuma günü gelmiş. Demişler kendisine senin işin bugün olmayacak, sen Pazartesi gel tamamdır. Pazartesi gelir demişler Müdür izine gitti onun imzası olmaza senin işin olmaz, yarın gel demişler kendisine. Yanı bugün geldi tesadüf bende bugün orada bir işim vardı amcaynan tanıştım. Anlatı bana işini bir imza için 4 gün gitti geldi te Karpaz’dan. Acıdım amcayı dedim ben sana yardımcı olayım çok sevindi amca anlatı bana sorununu bende dedim ben sana yardımcı olacağım amca aldım kendisini çıktık yukarı dosyasını bulduk direk gittik özel kalem müdürüne oda bize hemen yardımcı oldu amcanın ısını halettik Alihan kardeş. Sonra aldım amcayı terminale bırakıp köyüne yolladım yanı alı kardeş devlet daireleri ıs yapmaz oldu bir boşluk tur. Senden dileyim bu konuları dile getirin basın aracılığıyla sana guvenirik alihan kardeş…”
Özkan YORGANCIOĞLU: DP ile artık seçim sonuna kadar rahat bir dönem geçirirsiniz. Bir iki istifanın dışında canınızı sıkan bir şeyin olacağını tahmin etmiyoruz.
Hüseyin ÖZGÜRGÜN: Hükümete Devam kararından sonra şimdi tüm gözler bugün sizin üzerinizde olacak. Bakalım beklendiği gibi ittifakı bozduğunuzu açıklayacak mısınız?
Serdar DENKTAŞ: Dün gece geç saatlere kadar tartıştınız ama sonucu siz daha toplantıya girmeden önce öğrenmiştik. Hayırlı ve uğurlu olsun kararınız memlekete.
Hasan TAÇOY: DP’nin bazı önemli isimleri dünkü açıklamalarınıza ateş püskürüyor. Sizin için mirasyedi diyenler bile çıktı.
Kadri FELLAHOĞLU: Koltuktaki bir yılınızı değerlendireceğiniz basın toplantısının tarihini ileri bir tarihe çekmişsin. Hayırdır neden değiştirdiniz toplantının tarihini.
Fuat Türköz ÇİNER: Şu günlerde herkes konuşuyor ama bir tek siz konuşmuyorsunuz. Hayırdır siyasetten vaz mı geçtiniz?
Dr. Faiz SUCUOĞLU: Akıncılar için çok güçlü bir ismi bulmuşsunuz ama ismini şimdilik kimseyle paylaşmıyormuşsunuz. Valla merak ettik bu adayı.
Kemal ÖZTÜRK: Ailede herkes tavlacı iken siz nasıl oldu da tavlaya bu kadar uzak kaldınız. Neyse bir gün belki bir yerlerde oynarız birlikte.
Ramazan ÖZÇELİK: Umreden getirdiğiniz hurmaları dağıtmaya başlamışsınız. Kaplıca’ya da hurma gönderdiniz mi bari?
Mustafa ÖZDEĞİRMENCİ (Mis): Eğer hükümete devam kararı çıkmazda bende istifa edeceğim demişsiniz ve dünkü kararda önemli bir rol üstlenmişsiniz.
Hakan ORAN: Artık müsteşar olmadığınıza göre şu HÜRİŞ Firmasının Lefke’de ki işler ile bir açıklama yapacak mısınız? Yoksa biz mi yazalım.
Türkay TOKEL: Güzelyurt’taki istifaların suni olduğunu söylüyorsunuz ama başka yerlerde ki üyeleriniz o istifalardan cesaret almaya başladı, haberiniz var mı?
Metin GÜLTEKİN: KHK’deki yeni göreviniz hayırlı ve uğurlu olsun. Hafta başından itibaren yeni görev yerinize gidecekmişsiniz.
Gülin KANER: Hafta sonu soluğu yine İstanbul’da almışsınız. Artık hafta sonları sizi ülkede göremiyoruz son günlerde.
Erdinç ÖZTEKNİK: Geçen hafta Girne’de düzenlenen indirim şenliğini herkes belediye düzenledi zannediyor. Oysa indirim şenliği sizin fikrinizmiş ve tüm organizasyonu da siz yapmışsınız.
Sezai SEZEN: Ankara’dan dönmüşsünüz ve hayli moraliniz yerine gelmiş. Bu arada kulaklarımız da çınlatmışsınız oralarda, haberini aldık.
Ahmet HAVUTÇU: Bir dostum Küba’dan iki tane puro getirmiş. Birisini size sakladım, inşaata geldiğiniz de alo deminiz yeterli.
Bengü ŞONYA: Bakıyoruz da her hafta Ramazan Özçelik’le bir yerlerde buluşup kafa kafa verip bir şeyler konuşuyorsunuz. Bu buluşmalar pek hayra alamet değil ya neyse.
GÜNÜN SÖZÜ
“Gelen istifalar bilahare birçok arkadaşımız tarafından yalanlanıyor. Bu işin başını çeken 3-5 kişilik bir ekip var. Onlar da değerlendirilecek ve Disiplin Kurulu'na gönderilecek.”
Serdar DENKTAŞ
CAN YÜCEL’DEN
Can Yücel'e sorarlar:
- Efendim nedir bizim memleketteki bu sağcılık solculuk davaları?
Can baba:
- Bu ülkede sabah kalktığında malafat eğer sağ tarafa kaymışsa sağcısındır, yok eğer sol taraftaysa solcu..
- Peki sizinki ne tarafta?
- İleri’de daima ileride
GÜNÜN FOTOGRAFI
Özdemir Gül, Tekin Söylemez ve Mehmet Ali Talat
ile birlikte Karpaz'da.