Yaz Yazabilirsen

Özcan Özcanhan

Onursal Üye
Katılım
9 Nis 2009
Mesajlar
62
Tepkime puanı
0
Puanları
0
YAZ YAZABİLİRSEN

Yalnız biz gazetecileri ilgilendirmez değil mi basına, gazeteciye yapılan saldırılar, bombalamalar, kurşunlamalar, darp edilmeler ? Düşünce , ifade özgürlüğü ve demokrasi olan her ülkede , her millette bir gazeteciye yapılan şiddetli saldırı, yerlerde sürüklenme, yumruklanma, tehdit, şantaj , baskı her ferdi, her insanı ilgilendirir.


İLGİLENDİRMELİDİR.

İlgilendirmesi ve karşı çıkılması özgür, icazetsiz her bireyi harekete geçirmesi gerekmez mi ? Sade bir kınamakla olmaz, olmayacak diye çok kez yazdım.
Dikkatle alındı mı?

Yaz yazabilirsen, görüntüle görüntüleyebilirsen benim fedakar, cesur medya çalışanım.


Görevini tam anlamı ile yerine getirmeye çalışan, hakiki gazetecilerin, gazetelerin, medya kuruluşlarının başlarına neler geldiğini, nelere maruz kaldıklarını tekrardan buraya yazmalı mıyım? Yeterince yazıldı çizildi, tepki gösterildi, kınama ve takbih edici beyanatlar, görüşler, eleştiriler yapıldı.

Değişen ne oldu? Gazetecilere yapılan saldırılarda azalmamı oldu? Haşaaa!!

Doğru haber yayınlamaya, olayları görüntülemeye çalışanlarımız daha fazla saldırıya uğradı. Darp edildi, kameraları kırıldı, araçları bombalandı, ofisleri, matbaaları kurşunlandı.


Ne acıdır ki bütün bu voyvodalıkları, susturma girişimlerini, baskıları ve kanunsuzlukları uygulayanlar adalet huzuruna çıkartılıp cezalandırılmadı. Faili meçhüllere yazıldı.

Fakat, öğrendiğim kadarı ile, son olarak Cratos Otelde yaşananlarla ilgili olarak bazı kişiler tutuklanıp sorgulandı. İnşallah gereken cezaya da çarptırılırlar.

Hicap ve üzüntü verilen bir hususa da değinmeyi zaruri addediyorum.


Meslektaşların yolları kesilip, görev yapmaları engellenirken, araçları, ofisleri bombalanırken , kurşunlanırken , tehdit ve şantaj yağmuruna tutulurken , her nedense- nedeni malum ama!!- bazı , böööyyyüük gazeteci pozlarındakiler bu olayları es geçmeyi tercih etti. Bazı tabansızlar daha da ileri giderek, sıkılmadan, utanmadan “kendi kendilerine yaptılar, kendi kendilerini bombaladılar” dahi diyebilmişlerdi..


Son günlerde yaşanan çirkin olaylarda bile gülünç denecek yayınlar yaptılar, meslektaşların darp edilmelerini, saldırıya uğramalarını önemsiz habermiş gibi geçiştirmeye yeltendiler.


Yazıklar olsun, hem de çook yazıklar olsun!!

Kendi gazetelerine, yayın organlarına, çalışanlarına saldırı olmadı diye mi olaya gereken önemi ve ilgiyi göstermediler? Yoksaaa......

Para, reklam, ilan, özel tatiller, davetler, eylenceler, seyahatler mi ellerini kollarını bağladı, gözlerini köreltti?


Star Kıbrıs, Ada Tv, Haberdar muhabirleri, kameramanları bilinçli ve sorumlu görev yapmak için çırpınmak yerine, bir kenarda sessizce durup, ilgililerin takdim edeceği haberleri, görüntüleri mi yayınlamalıydılar? Yoksa daha iyisini, daha doyurucusunu, daha çarpıcı görüntüleri kaydetmek için yarışmalı mıydılar?


Dört dörtlük görev yapmak için dayağı da, saldırıyı da, yumruklanmayı da, yerlerde sürüklenmeyi de, bombalanmayı da, kurşunlanmayı da göze alan meslektaşlarımı alınlarından öperim.


Onlara arka çıkmayan, korkak, çıkarcı , avantacı , beslemeleri de saldıranları kınadığımdan daha fazlası ile kınarım, takbih ederim ve gerçek, halk yararına gazetecilik yapmaya davet ederim.


Benim de yolum kesildiğinde, yardımıma koşan kardeşimle birlikte dört kişi tarafından darbedildiğimizde, “Özcanhan uzun dillidir, ileri geri yazar, eleştirir....” ve benzeri ifadelerle saldırganları kınayacaklarına bana dil uzattıklarını unutmadım, unutmayacağım. Besleme gazetecilere hatırlatmakla yetineceğim. Bu meslek yürek ister, onun bunun borusunu öttürmeyi değil, güçlünün değil, haklının yanında yer almayı gerektirir.


ACİL ŞİFALAR
8688denktas.jpg


Yaşamı boyunca, sapmadan çıktığı yolda yürüyen, inandıklarını toplumuna kabul ettirmek için bir ömür harcayan, değerli Büyüğümüz Sayın Rauf Raif Denktaşın rahatsızlandığını basından öğrendim.


Kendisine acil şifalar dilerim. Yaşı hayli ilerlemiş olabilir, bu fani dünyada hiçbir canlı, sonsuza dek yaşayacak değil. Temennim, Yüce, ölümsüz Allahın ne Sayın Denktaşa ne de hiçbirimize acı çektirmeden, yatalak etmeden verdiği emaneti almasıdır.


Dualarımızı Sayın Denktaşdan esirgemeyelim. Allahımız ona tekrardan sıhhatini bahşetsin ki daha uzun yıllar ,çok sevdiği halkı için, çalışabilsin. Büyük siyaset ve devlet adamı olan Denktaşın yayınları ve yorumları ile de, ayni zamanda, bir gazeteci olduğunu unutmayalım. Hem kendisine hem de saldırıya uğrayan meslektaşlara geçmiş olsun dualarımla....
 
Üst