Yetti Be Gayrı !

Makbule ÖTÜKEN

Onursal Üye
Katılım
24 Kas 2008
Mesajlar
532
Tepkime puanı
0
Puanları
0
YETTİ BE GAYRI !

Bir ülkede yasalar uygulanmıyorsa, o ülkede anarşi egemen olur.

Bir ülkede her herkes, yasalarla belirlenmiş görev ve sorumluluklarının bilincinde değilse o ülkede düzenden, huzurdan, hak ve hukuktan söz etmek mümkün olabilir mi?

Ve bir ülkede; eğer yasalara uymayanlara karşı, yasaları uygulamak durumunda olan makamlar zafiyet içindeyseler o ülkede anarşi egemen olmaz da ne olur?

Ne yazık ki; manzaramız bu!

Ülke; her geçen gün, yasa tanımaz, örgütlü kalkışmalarla adeta çöküşe doğru sürükleniyor.

Devletin kurumlarına egemen olan kimi sendikalar, yasaların kendilerine tanıdığı hakların dışına, halkın kurumlarını halka ve devlete karşı bir silah olarak kullanma noktasına geldiler.

Adına “çalışmama hakkı” veya “öğrencilere karne vermeme hakkı” denilerek, ne yazık ki; yasaların ayaklar altına alındığı sistematik ve örgütlü bir itaatsizlik eylemleri her geçen gün yaygınlaştırılıp, çeşitlendirilerek ülke yönetilemez bir noktaya doğru hızla sürükleniyor.

Ne yazık ki; yasarlı gözetmek ve uygulamak durumunda bulunan makamlar ürkeklik, korkaklık ve yetersizlikten midir nedir, kendilerin bile “yasa dışıdır” dedikleri örgütlü kalkışmalar karşısında çaresizliğe oynamakta ve “eğil de gulle geçsin” mantığı ile devlet otoritesinin ayaklar altına alınmasında pay sahibi oluyorlar.

Otorite boşluğundan güç alanlarsa her geçen gün hala ve ülkeye zarar veren “yasa dışı” eylemlerini tırmandırıyorlar.

Zaten açıkça da “bizim amacımız; rejimi değiştirecek bir hareketi ayağa kaldırmaktır” diyerek, Hükümete, Meclise, parlamenter rejime ve halk iradesine meydan okuyorlar.

Durumdan pay ve farsa koparmaya yatan kimi siyasilerse “demokratik isyan hallerine siyasi liderlik yapmamız” söylemini dillendiriyorlar.

KIB-Tek’de yaşanan ve sabotaj boyutlarına kadar varan yasa dışı eylemlerin halka ve ekonomiye verdiği ağır zararlardan sonra, şimdi de okullarımızda “not ve karne vermeme” eylemleri ile yasa dışılık devlete meydan okur noktalara taşınmaktadır.

Bütün bu yasa dışı olaylar ve sergilenen zafiyetler karşısında halk soruyor? “Bu ülkeyi kim yönetiyor? Sorumluluk makamlarında oturanlar neden yasaları uygulamaktan imtina ediyorlar? Yoksa; halkın sokağa çıkıp, çeşitli kesimlerin birbiriyle çatışır hale gelinmesi mi isteniyor?

Biz de diyoruz ki; hükümet etmek, yasalar çerçevesinde otorite sergilemektir. Hükümet etmek, yasalara uymak kadar, yasalara uymayan her kim ya da kimler olursa olsun, suç işleyenleri yasal zemine çekecek mekanizmaları cesaretle çalıştırmak demektir.

Sendikalar, kendi tüzüklerine uymayan üyelerini ilgi organları eliyle cezalandırabiliyorsa, Hükümet edenler de, yasalara başkaldıranları ilgili yargı organlarına havale etmek durumundadırlar.

Bunun aksi; karmaşadır, terördür, gücü eline geçirenin hükmetmesidir.

Ziya paşa boşuna dememiş!
"nush ile uslanmayanı etmeli tekdir,
tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir" .


****

İstiklal Marşı şairimiz Mehmet Akif Ersoy; bir şiirinde şöyle diyor:

Zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem;
Gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.

Biri ecdadıma saldırdı mı, hatta boğarım!..

- Boğamazsın ki!

- Hiç olmazsa yanımdan kovarım.

Üç buçuk soysuzun ardında zağarlık yapamam;
Hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.

Doğduğumdan beridir aşıkım istiklâle,
Bana hiç tasmalık etmiş değil altın lâle!

Yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum?

Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boyunum!

Kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim,
Onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!

Adam aldırma da geç git, diyemem aldırırım.

Çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
 
Üst