Yok Edici

Salim Doğan

Onursal Üye
Katılım
7 Nis 2012
Mesajlar
52
Tepkime puanı
0
Puanları
0
YOK EDİCİ

Bazı zamanlarda televizyonlarda aksiyon filmleri yayınlanmaktadır. Bu türden filmlerin başrol oyuncuları olağanüstü güçlere sahiptir. Kolayca ölmezler. Kurşun işlemez, yaralanmaz, vurulsa bile ölmezler. Ama onların kullandıkları silahların özellikleri farklıdır. En kalın çeliği delebilir, yıkılmaz kaleleri yıkabilir, karşıdaki hasmına yaşama şansı vermezler. Amerikan emperyalizmi aksiyon filmleri üretimi konusunda dünyada önemli bir yere sahiptir. Bu alanda oldukça hatırı sayılır bir Pazar da oluşturmuş durumdadır. İş aksiyon filmleriyle bitmemektedir. Bilgisayar oyunlarında da son derece iddialı bir durumdadır. Bilgisayar oyunlarındaki kahramanlar yine Amerikan menşeli oyunculardır. Bu sanal kahramanların yanında hele bir de Ramboları var ki hiçbir savaşta yenilmez özelliklere sahiptir.

Amerika Bütün bu filmleri, bilgisayar oyunlarını özellikle bilinçli ve planlı olarak üretmektedir. Yapıtlarını da üzerinde oyun oynayacağı ülkelerde pazarlamaktadır. Genç beyinlere bu oyunlardaki kahramanlarının yenilmezliği perçinlenmektedir. Daha küçük yaşta Amerikan emperyalizminin sanal kahramanları ve onların sınırsız güçleri çocukları, geçleri hatta yetişkin insanları etkilemektedir. Bu türden film ve oyunların adı yok edici, silici, bitirici gibi kesin sonuca ulaşan isimler verilmektedir. Adları himen, betmen, gibi sanal kahramanlar yanında aksiyon filmlerinin başrol oyuncuları rambolar Vietnam’da, Kamboçya’da, Kore’de, Afganistan’da, Irak’ta yenilmez olarak sunulmaktadır. Her ne pahasına olursa olsun bu emperyalist kahramanlar yenilememektedir. Bizim yurdumuzda çocuklarımız, gençlerimiz bu oyunları ya da filmleri izleyerek Amerikan emperyalizminin yenilmez olduğu fikri verilmeye çalışılmaktadır.

Günümüzde bu emperyalist uyduruk kahramanlar Ortadoğu’da, Kuzey Afrika ülkelerini işgal ederek katliamlar yapmaktadır. Geçmişte Saddam Hüseyin Kimyasal silah üretiyor diye Peşmergenin özel davetiyle Irak’a giren Amerikan emperyalizmi bir buçuk milyon Iraklıyı katletmiştir. Şimdi kim bilir Libya’da, Mısır’da, Suriye’de, Ürdün’de, Katar’da, Yemen’de iki yüz milyon Arap’ın ne kadarını katledecek zaman gösterecek. Amerikan emperyalizmi ve Avrupa kapitalizmi Ortadoğu ve Kuzey Afrika ülkelerindeki sözde mevcut düzene isyan bayrağı açan işbirlikçileriyle amacına ulaşmaya çalışsa da tarihi gelecekte bu halklardan utanılacak bir oluşumda yer almak ne derece doğrudur bunun takdirini zaman gösterecektir.

Savaş her yerde, her alanda, her platformda devam etmektedir. Ülkelerin tam merkezine yerleşmektedir emperyalizm. İşgaline hazırlandığı birçok ülkenin yönetimlerinde kendi işbirlikçilerini iktidara getirerek sömürü düzenini devam ettirmektedir. Bu ülkelerde yasalar, kanunlar emperyalizmin çıkarlarına göre düzenlenmektedir. Hakların çıkarları hiçe sayılmaktadır. Ne yazık ki ülke halkları da bu durum karşısında sadece memnuniyetini bildirmekte, desteklemektedir. Kendisi için hayati önem taşıyan konularda bilgi sahibi değillerdir. Güncel basit sorulara anlamsız ve mantıksız cevaplar veren halk kimi, niçin, niye seçtiğini de bilememektedir. Bu durumun devam ettirilmesi için dogma düşüncenin ve metafizik felsefenin kıskacında bu millet daha uzun yıllar yoksulluk ve cehaletle boğuşacak gibi görülmektedir.

Doğuda toprak reformu yapılmadan, halkın yurttaş olma bilinci gelişmeden eğitim, ekonomik ve kültür seviyesi uygar ve çağdaş ülkeler seviyesine çıkarılmadan huzur, barış sağlanamaz. Halkların koşulsuz sömürüsünün devamı için kültür aktarımının engellenmesini şart koşmaktadır emperyalizm. O nedenle halkların bilgiye ulaşması engellenecek beyinlerde oluşan düşünceler de yok edilecektir. Bu günlerde emperyalizmin yok edicileri baskınlar yaparak düşünce aşamasında fikirlere karşı savaş açmış durumdadır. Vesayet rejimi olarak atfedilen Türkiye Cumhuriyeti devrimleri ve devrim yasaları Emperyalizmin korkulu rüyasıdır. Türkiye Cumhuriyeti devrim yasalarının sahibi Türk milletidir. Bu onun varoluş yapıtıdır. Onu yaşatmak ve korumak demek Türk ulusunu yaşatmak onun varlığının devamını sağlamakla eşdeğerdedir. Yurttaşlarımızın belleklerinde binlerce yıldır devam ede gelen kültür aktarımı emperyalizmin yok edicileriyle ortadan kaldırılmaya çalışılmaktadır.

Amerikan emperyalizminin önünde en büyük engel ulus devletlerdir. Bu devletlerin nesilden nesil’e yaptığı kültür aktarımı yok edilmektedir. Dünya yurttaştı aldatmasıyla ram eden bir insan türü türetilmektedir. Biat kültürü bu amaçla tarikatlar aracılığıyla verilmektedir. Ulusların varlık nedenleri olan değerler yok edilmektedir. Günümüzde Ortadoğu’da, Kuzey Afrika’da kendi iktidarını kurmaya çalışan Amerika ve Avrupa ezilen sömürülen, cahil ve geri bırakılan halkları kendi devletlerine karşı indükleyerek oluşturdukları isyandan nemalanmaya çalışmaktadır. Bu ülkelerin yer altı ve yerüstü kaynaklarını sömürmek için tezgahlar hazırlamaktadır. Süper NATO Amerikan emperyalizminin ve Avrupa kapitalizminin çıkarlarına hizmet etmektedir. Geri kalmış yoksul Arap halkları kendi kaynaklarına sahip çıkamamaktadır. Sözde uygar, çağdaş, demokrat Avrupa; aydınlanmanın ışığında insan hakları ve demokratikleşmenin simgesi batı; İkiyüzlü batı, kan emici, işgalci, soykırımcı batı olmaktan kurtulamayacaktır. Hem Amerika hem de Avrupa tarihi gelecekte bu ülke halklarına karşı uyguladığı yok edici programından dolayı utanç duyacaktır. Ortadoğu’nun ve Kuzey Afrika’nın geri bırakılmış cahil halklarının onuru ve şerefi uygar, çağdaş demokrat ve aydın batı halklarının karşısında daha onurlu, şerefli bir şekilde durmaktadır. Her ne kadar yok ediciler tam kapasite çalışsalar da halkların karşısında erimeye mahkûmdurlar. Emperyalizmin işbirlikçileri kendi söylemleriyle bu böyle biline.
 
Üst