Yolsuzlukla Mücadelede Neredeyiz?

Gök Yeleli Bozkurt

New member
Katılım
29 Nis 2008
Mesajlar
1,947
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Bozkurtlardan Birine Sorun
Kamu gücünün özel çıkarlar amacıyla kötüye kullanılması olarak tanımlanabilen yolsuzluk, insanların ve devletlerin tarihi kadar eskiye dayanmaktadır. İnsanın yaşadığı her yer ve zamanda görülebilen yolsuzluk, sosyal sistemlerin bozulduğu çöküş ve gerileme dönemleri ile çıkış ve yükselme dönemlerinin başında ve bir ekonomik sistemden diğerine geçişte kendini daha çok hissettirmiştir. Çöküş ve gerileme dönemlerinde sistemin işleyişi, kurumların fonksiyonlarını yitirmesi ve değer yargılarındaki bozulmaların yolsuzluklara zemin hazırladığı gözlenmiştir.

Yolsuzluğun maliyeti yalnız iki kişiyi veya grubu ilgilendirmemekte ekonomik, siyasi ve sosyal maliyeti tüm topluma yayılmaktadır. Bu bağlamda yolsuzluk rekabetin zedelenmesine, verimliliğin düşmesine, kaynakların yanlış kullanılmasına, gelir dağılımının bozulmasına, ekonomik ve sosyal istikrarın sarsılmasına yol açmakta, ahlaki değerlerin kaybolmasına ve hukukun çiğnenmesine neden olmaktadır.

Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de kamu yönetimi ve ekonomik sistem üzerinde ağır bir yük oluşturan ve toplumun her kesimini olumsuz etkileyen yolsuzluklara karşı önleme ve adli soruşturma boyutunda yer alan Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Birimlerimiz, bu çerçevedeki faaliyetlerini artan bir hızla sürdürmektedir. Yapılan çalışmalarda devletimizin çok büyük meblağlarda maddi zararı önlenmiş ve bu suçu işlemeye meyilli olan kimseler açısından da caydırıcı/önleyici etkisi olmuştur. Bu çerçevede, son yıllarda Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığımızca bağlı il birimlerimize bilgi desteği ile projeli çalışma mantığının aktarılması, teknik altyapı ve donanımının kurulması, yoğun eğitim programlarının uygulanması ve ayrıca ulusal ve uluslar arası alanda ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliğinin geliştirilmesi yolsuzluk suçu operasyonlarının giderek artmasını sağlamıştır. Yapılan bu operasyonlarda devleti çok büyük miktarlarda zarara uğratan suç grupları deşifre edilmiş ve yolsuzluklara mani olmak suretiyle kamu maliyesinin ve kurumların zararları önlenmiştir.

Özellikle kamu ihaleleri ve edim sözleşmelerinden kaynaklanan, kamu görevlilerinin rüşvet, irtikâp ve zimmet gibi suçları işlemek suretiyle karıştığı, kamu kaynaklarının belirli çıkar gruplarına peşkeş çekildiği kapsamlı yolsuzlukların kararlılıkla üzerine gidilerek, bunların kamu kurumları ve toplum içerisindeki konum ve statüleri ne olursa olsun adalet önüne çıkarılmaları sağlanmıştır.

Yine, ülkemizde üretilen veya yasal düzenlemeler çerçevesinde ithaline izin verilen tütün, tütün mamulleri ile alkollü içki türlerinin kaçak olarak yasadışı yollardan ülkeye sokulması ve piyasaya sunulması suçlarının daha örgütlü ve profesyonelce işlenmeye başlanması, bu suçların devlete olan zararını da o nispette artırmış ve bu durum yeni mücadele stratejilerinin uygulanmaya konulmasını gerekli kılmıştır. Bu çerçevede Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda kaçakçılık suçlarına yönelik olarak uygulamaya konan hürriyeti bağlayıcı cezalar ile bu kanunla yeniden düzenlenen ikramiye oranları, söz konusu suç türü ile mücadele açısından önemli açılımlar yapılmasını sağlamış, bu doğrultuda geliştirilen yeni mücadele yöntem ve teknikleri ile büyük başarılar elde edilmiştir.
 

Gök Yeleli Bozkurt

New member
Katılım
29 Nis 2008
Mesajlar
1,947
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Bozkurtlardan Birine Sorun
Öte yandan para sahteciliği suçları ile ilgili olarak, T.C. Merkez Bankası ile ortak yürütülen Sahte Banknot İzleme Sistemi (SBİS) hayata geçirilmiştir. Buna ilave olarak sağlık sektöründe ülkemizi büyük miktarlarda zarara uğratan ilaç, ilaç kupürü ve medikal malzeme sahteciliği ve yolsuzluğu şeklinde ortaya çıkan suçlara karşı ilgili kurum ve kuruluşlarla geliştirilen işbirliği ile çok iyi sonuçlar alınmıştır.

Ayrıca, ülkemizin konumu gereği maruz kaldığı “Göçmen Kaçakçılığı ve İnsan Ticareti” suçları ile mücadelede uluslararası işbirliği imkân ve fırsatları değerlendirilerek ülkemizin saygınlığı artırılmıştır. Bütün bu çalışmaların yanı sıra, mali suç gruplarına karşı yürütülen planlı ve projeli operasyonel çalışmalarla ülke ekonomisi için tehdit olabilecek unsurlar ortan kaldırılırken devletimizin vergi kayıplarının önüne geçilmiş ve kamu maliyesine büyük meblağlarla gelir kaydedilmiştir.

Bu kapsamda, ülkemizde yolsuzlukla mücadele çalışmalarında ortaya konulan başarıyı yansıtan ve yakın bir tarihte yazılı basında da yer alan Dünya Bankası Enstitüsü’nün “İyi Yönetim Göstergeleri Projesi” ismini verdiği çalışma kapsamında, “İfade Özgürlüğü ve Hesap Verilebilirlik”, “Siyasal İstikrar ve Şiddetin Yokluğu”, “Hükümet Etkinliği”, “Düzenleyici İşlemlerin Niteliği”, “Hukukun Üstünlüğü” ve “Yolsuzluğun Kontrolü” adı altında 6 adet yönetim göstergesi belirlemiş, buna ilişkin olarak iş adamları, uzmanlar ve sivil vatandaşların algılamalarını ölçmeye yönelik anket neticelerini ve değerlendirmeleri içeren, aralarında anket kurumları, düşünce kuruluşları, hükümet dışı ve uluslar arası örgütler ile uluslar arası risk değerlendirme kuruluşlarının da bulunduğu 30 farklı organizasyonca üretilen, 33 farklı bilgi kaynağından topladığı bilgileri istatistiki yöntemler kullanarak analiz etmiştir. 1996-2006 yılları arasındaki 10 yıllık dönemi kapsayacak şekilde 212 ülke ve bağlı bölgedeki yönetim durumunu ortaya koyduğu proje çıktısı Dünya Bankası’nın kurumsal web sitesinden dünyaya duyurulmuştur.[†]

Çalışmanın başlatıldığı dönem içerisinde Türkiye’nin puanı en kötü seviyesine 2002 yılında düşmüş, 2003 yılından itibaren yükseliş trendine girmiştir. Bu noktada akılda tutulması gereken husus, ülke puanlamalarının yolsuzluk ve yolsuzlukla mücadeleye ilişkin gerçek rakamlar üzerine değil, algılamalar temeline oturtulmuş olmasıdır. Bunun en güzel kanıtı ülke puanlarında en yüksek iniş-çıkışın yaşandığı 2000-2002-2003 dönemlerine ait puanlardır. 2000 yılındaki ülke puanı 2002 yılında yüzde 125 oranında düşmüş, 2003 yılı ülke puanı ise 2002 yılı puanına göre yüzde 80 oranında artmıştır.

Ülke puanında 2003 ile 2004 arasında yüzde 16 olarak gerçekleşen artış, 2004-2005 arasında yüzde 125 olarak gerçekleşmiş, artış trendi 2005-2006 döneminde de devam etmiş ve bir önceki yıla göre artış yüzde 220 seviyesine ulaşmıştır.

Yolsuzlukla mücadele algılamalarındaki bu rekor artıştaki etmenlerin neler olduğu bilimsel bir çalışmanın konusu olsa da, yolsuzlukla mücadele eden birimlerin ve bu birimler arasında en önemli yeri işgal eden Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Birimlerimizin ,bu olumlu gelişmede önemli katkısının bulunduğu şüphesizdir.

Öte yandan yolsuzlukla mücadele alanında dünyanın en etkin sivil toplum örgütü olan Uluslararası Saydamlık Örgütü (Transparency International-TI) tarafından gerçekleştirilen yolsuzluk ve yolsuzlukla mücadele konulu araştırmalar ile yolsuzluk algılamalarının ölçümüne yönelik saha çalışmaları neticesinde hazırlanan raporlarda yer alan ülke değerlendirmeleri, yolsuzlukların boyutları ile neden ve sonuçlarının tespitine yönelik akademik çalışmalara yön vermekle kalmayıp, aynı zamanda ülkelerdeki yolsuzlukların nitelik ve niceliğine ilişkin durumun göz önünde bulundurulmak zorunda olduğu dış politika, ekonomik yardım ve uluslar arası yatırıma yönelik kararlarının alınması sürecinde de önemli rol oynamaktadır.

TI tarafından yayımlanan ve katılımcıların yaşadıkları ülkedeki yolsuzluk ve yolsuzlukla mücadeleye ilişkin duruma ilişkin algılamalarını ölçmeye yönelik “Küresel Yolsuzluk Barometresi” isimli çalışma neticesinde hazırlanan rapor bu kapsamdadır.

2003 yılından beri gerçekleştirilen söz konusu çalışmanın neticeleri düzenli olarak TI’ın web sayfasında yayımlanmakta olup, 2007 yılı Haziran-Eylül ayları arasında 60 ülkede 63199 kişi ile yapılan yüz yüze görüşmeler neticesinde hazırlanan 2007 yılı raporu 06.12.2007 tarihinde dünyaya duyurulmuştur.[‡]

Rapor içeriğinde yapılan inceleme neticesinde, “Hükümetiniz yolsuzlukla mücadelede ne kadar etkin?” sorusuna cevaben sunulan ve “çok etkin”den “hiç etkin değil”e doğru sıralanan beş seçeneğin işaretlenme oranlarına göre oluşturulan “Hükümet yolsuzlukla mücadelede ne kadar etkin? Ülkenin durumu” başlıklı tabloda Türkiye’ye “en etkin ülkeler” grubunda yer verildiği belirlenmiştir. Katılımcıların yolsuzluğun azalacağına/aynı kalacağına/artacağına ilişkin algılamalarının özetlendiği tabloda yer alan veriler, Türkiye/AB ortalaması karşılaştırılmak suretiyle yapılmış ve Türkiye’de yolsuzluğun azalacağı olgusunun AB’de yolsuzluğun azalacağı olgusundan daha yüksek oranda olduğu belirlenmiştir.

Yürütülmekte olan yolsuzlukla mücadele soruşturmalarında son beş yıl içerisindeki istatistiklere bakıldığında, 2003 yılında yapılan planlı ve projeli yolsuzlukla mücadele operasyonel soruşturma sayısı 16 iken, 2004 yılında 9, 2005 yılında 8, 2006 yılında ise büyük oranda artış ile 38 adet operasyonel çalışmanın gerçekleştirilmiş olduğu anlaşılmaktadır. 2007 yılında 55’i planlı olmak üzere toplam 117 yolsuzluk operasyonu gerçekleştirilmiştir. 2007 yılında gerçekleştirilen operasyonlarda toplam 1028 kişi adli makamlara sevk edilmiştir.

Yolsuzluğun nedenlerine bakıldığı zaman, yönetsel, ekonomik ve sosyal nedenlere rastlanmaktadır. Önlenemeyen yolsuzluk kamu yönetiminin bozulmasına ve ekonomik gelişimin aksamasına yol açacaktır. Özellikle toplumsal bilincin uyandırılarak eğitim faaliyetlerine ağırlık verilmesi, iyi yönetişimin sağlanması, devlet-özel sektör-sivil toplum örgütleri arasındaki işbirliğinin sağlanması, saydamlığın ve denetimin geliştirilmesi ve kamu hizmetlerinde istihdam sorunlarının giderilmesinin yolsuzlukla mücadelede etkinliği arttıracağı değerlendirilmektedir.
 
Üst