Yudum Yudum İçilen AB Şarabı!

Salih Mehmet Ersoy

Onursal Üye
Katılım
18 Ağu 2008
Mesajlar
191
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
KKTC
GÜNEŞ DOĞARKEN
Salih Mehmet Ersoy
Yudum Yudum İçilen AB Şarabı!

Ne yazık ki ABD’nin oynadığı oyunla, Türkiye’ye içtirdikleri AB şarabıyla sarhoş olmasını hatta komaya girmesini sağlamaya yönelik bir Bizans oyunundan başka bir şey değildir.
Yunanistan’ın AB üyesi olduktan sonra tezgahlanan oyun, ne yazık ki 1995 yılında Tansu Çiller’in Başbakan olduğu dönemde sahneye konmuştu.
Türkiye’nin Gümrük Birliği’ne alınması, senaryonun giriş kısmını teşkil eder.
AB’ye üye hiçbir ülke, AB üyesi olmadan Gümrük Birliği denen mevzuata imza atmamıştı. Ancak ne hikmettir bilinmez, gerek o zaman hükümet edenler ve sanayicilerin ekseriyeti, Gümrük Birliği’ne katılmak için kılıç kuşanıp ata binmeyi bir marifet saymışlardı. Ve işte bu dönemden sonradır ki Türkiye’de iktidara gelenler, Gümrük Birliği mevzuatına sıkı sıkıya bağlanmayı hastalık haline dönüştürmüşlerdi.
Karşılarında Avrupa denen yaşlı kıt’a ve bu yaşlı kıt’ada yaşlanmış beyinler, Türk siyasilerini döndürek gibi çevirmeye başladıktan sonra bazılarının akılları başlarına geldi ama nafile, atı alan üsküdarı geçmişti.
Nerde kaldı ki, son iktidara gelen AKP de, sırf Türk Silahlı Kuvvetlerini devlet bürokrasisinin dışında tutmak için AB’ye sözde üyelik sürecine dört elle sarılmayı bir keskin zeka işi olarak yüce Türk milletine satmaya kalktı. Hala daha oynanan oyun, ne yazık ki bundan farklı değildir.
Hele 24 Nisan 2004 Kıbrıs’ta iki ayrı devlet temelinde gerçekleşen Referandumdan tam altı gün sonra Güney Kıbrıs Rum Kesiminin sözde tüm Kıbrıs adına AB’ye üye olmasına yeşil ışık yakılmasına izin veren AKP, bu gün gelinen çıkmaz noktanın baş sorumlusu değil de nedir?
AB’nin tüm kurumları Güney Kıbrıs Rum Yönetimini sözde tüm Kıbrıs’ın temsilcisi olarak üye kabul ettikten sonra gerek Yunanistan’ın ve gerekse Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin AB nezdinde tezgahladıkları senaryoları gördükten sonra, yudum yudum içilen AB şarabının verdiği sarhoşlukla AKP kurmaylarının bocalamaya başlamaları ve gelişigüzel açıklamalar yapmaları doğal değil mi?
Eğer içilen şarabın ne menem bir nesne olduğuna bakmadan içmeye devam ederseniz, elbette ki sizi istedikleri hizaya çekip, akıllarında var olan şeytanlıkları kabul ettirmenin yolunu bulacaklardı. Nitekim öyle de oldu.
Bu gün limanlarını ve hava alanlarını Rumlara açmalısın şeklinde AB tarafından yapılan telkinler, bir sarhoş adamın hayır diyemiyeceği kadar basit ve sıradan talepler şeklinde sarhoş adamın kafasında yer etmektedir ki, bu gün Sn. Yaşar Yakış’ın Limanların açılması ile ilgili söyledikleri, bir sarhoş adamın söyleminden hiç de farklı değildir.
Bu gün AB şarabını yudum yudum içmeye devam edenler, ayni şarabı yüce Türk milletine de içirmenin safdilliği içindeler.
Anlamadığımız husus, AB’ye üyelikte bu denli ısrarlı olunması ve tabir caizse, AB’nin yat arab, kalk arab’ı durumuna düşülmesidir.
Onurlu ve şerefli yüce Türk milleti bu zillete daha ne kadar dayanır bunu da merak etmemek mümkün değildir.
Ege’nin ve anadolunun nefis şarabı varken, AB şarabını yudum yudum içmenin hikmetini yüce Türk milletinin anlayacağından hiç kuşkum yoktur.
Herkes bilir ki, sarhoş adamın iradesi daima başka bir irade tarafından ipotek altına alınabilecek kadar zayıf bir iradeye dönüşür.
Limanları işte böylesine zayıf irade sahiplerine açtırmanın provası yapılmaktadır, hemde yüce Türk milletinin iradesi hilafına. Yazık hem de ne yazık!
 

ARIKBUKA

Halkla İlişkiler
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
920
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Onlar müslümanlığın son temsilcileri (!) bu sebeple de şarap içmezler, damardan alırlar :D Sarhoşluk da geçicidir ancak bu adamların durumu kalıcı.Daha doğrusu bu ülkede ya onlar kalıcı ya biz...
 

Mürüde Sevicer

New member
Katılım
21 Ağu 2008
Mesajlar
176
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Lefkoşa
Şarabı içip sarhoş olsalar anlayalım fakat şarabı içmeden sarhoş oldular ve ayılma niyetleri de hiç yoktur.Sarhoşluğun arkasına sığınıp ellerinden geleni yaparlar. Bilsinler ki bir defa teslim olunur birdaha da özgür kalamazlar bundan sonraki hayatlarını da AB zinciri altında yaşarlar.Çok fazla boyun eğdiler.
 

Salih Mehmet Ersoy

Onursal Üye
Katılım
18 Ağu 2008
Mesajlar
191
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
KKTC
Onlar müslümanlığın son temsilcileri (!) bu sebeple de şarap içmezler, damardan alırlar :D Sarhoşluk da geçicidir ancak bu adamların durumu kalıcı.Daha doğrusu bu ülkede ya onlar kalıcı ya biz...

Sevgili Prens pars,

"Bu ülkede ya onlar kalır, ya biz" diyorsunuz.

Milli mücadelede karşı tarafa şans tanımak yoktur. Bu ülke bize atalarımızdan emanet. Onlara bırakamıyacağımız kadar çok kıymetlidir.
Dik duruşumuzla önümüze konacak engelleri aşmak bizim hem görevimiz ve hem de andımız var.
Canı beş para etmez Rum'a bu güzel adayı bırakamıyacağımız gibi, onların sahte dostluklarına ve gülücüklerine kanan gafillere de asla şans payı bırakmak niyetinde değiliz.
Türk olan insan, kararlı duruşunu hakkını elde edinceye kadar mücadele eder ve asla mücadeleden geri durmaz.
Sevgilerim ve saygılarım sizin olsun.
Salih Mehmet Ersoy
 
Üst