AB'den Bir Rezil Karar Daha...

İsmet Kotak

Onursal Üye
Katılım
13 Nis 2009
Mesajlar
318
Tepkime puanı
0
Puanları
0
AB'den Bir Rezil Karar Daha...

Hedefi Kıbrıs’ta Rum egemenliğine dayanan bir “Kıbrıs Rum Cumhuriyeti” olan Avrupa Birliği,ne açıklarsa açıklasın,adımlarını buna göre atmaktadır.Andrulla Kaminara bu politikanın uygulamasını yapmakla görevlidir. Son haberi birlikte okuyalım,sonra yorumunu yaparız.İşte o haber:

“Avrupa Birliği Kıbrıs’ta tarım ürünlerinin Yeşil Hat tüzüğüne göre ticaretini kolaylaştırma kararı aldı.Kabul edilen karara göre AB,Kıbrıs Türk çiftçilerinin patates hasatından tasarruf edilmiş patateslerin ticaretine izin verecektir. Bu karar yerel patates ticaretini,Yeşil Hatta satışı yapılan en önemli ürün olması nedeniyle artırması bekleniyor.

Yeni kurallar hakkında konuşan Genişleme ve Komşuluk Politikasından sorumlu Komisyon Üyesi Stefan Füle , "İnanıyorum ki bu pratik çözüm Yeşil hattın her iki tarafındaki toplumlar arasındaki ticarete hemen ve somut olarak yansıyacak veortak bir ekonomik büyüme vizyonu oluşmasına katkıda bulunacaktır"dedi.


Şimdiye kadar Kıbrıslı Türk patates üreticileri, her ürün için AB sertifikalı tohumluk patates almakla yükümlüydüler ve yaz dönemi için bunu elde etmek çok zordu. Tadil edilmiş kurallara göre patates üreticileri ürünlerinden tasarruf ettikleri patatesleri ikinci kez ekip ürettikleri patatesleri satabileceklerdir. Yapılacak olan ticaretin AB bitki sağlığı kurallarına göre yapılabilmesi için tüm kontrol mekanizmaları mevcuttur.”


“Annan Plânının referandumunu” takip eden günlerde “Ticaret Tüzüğü” kabul ederek KKTC’yi güya dünyaya açacaklardı.Rum-Yunan santajı gelince Avrupalı çark etti.Türkiye’ye santaj devam etti.Kıbrıs Cumhuriyeti’nin işgâlcisi Ruma Türk Limanlarının açılması için bastırdılar.Rumun Kıbrıs’ta kılıç sürümesine fırsat tanıdılar.


Şimdi de “Ticaretin” dünyaya açılımını sağlayamadıklarından Rumun isteklerine uygun formül geliştirdiler.Yıllarca Türk Kooperatifleri yaz ve kış patatesinin tohumunu ithâl etti,üretti ve dış dünyaya sattı.İngiltere pazarında KKTC patatesi olarak satışa sunuldu. Sultani üzüm de öyle...


Şimdi ne oldu da AB Rumun üstünden mal satılmasını başarı diye sunuyor?Türk üretecek Ruma satacak,Rum da kendi limanlarından dünyaya mal satacak...


İşte AB’nin ve Rumun iki yüzlülüğü.Bizleri gıdım gıdım,Rumun egemenliği altına sokmak için adımlarını sıklaştırdılar. Görüşmeler sürecek,bizim otoritemiz erozyona uğrayacak.Bayan Kaminara ve Bay Fule görevlerini yapmış olacaklar...Bizdeki koro da onlara ayak uyduracak.


Ya KKTC Hükümeti ne yapıyor?AB’nin dümen suyundan gitmek marifet mi? AB bürosu, KKTC personeli ile takviye ediliyor.AB Yasaları adapte ediliyor.Niçin? Bilen var mı? Bu politika “İki Devletli yapıyı mı öngörüyor?” Biri bizi aldatıyor ama kim? Ya da kendi kendimizi aldatıyoruz.


& & &

RUMUN KEMENDİ HAZIR

Polonya-Danimarka-Kıbrıs(Rum)Cumhuriyeti üçlüsü AB dönem başkanlığı ile ilgili bütçenin onaylandığı,Brüksel’de merkezde görev yapacak Rum kamu görevlilerinin onaylandığı,18 aylık programın hazır olduğu açıklandı.1 Temmuz’da dönem başkanlığını Polonya’nın evralması ile 18 aylık program yüürrlüğe konacak...


Yani 1960 Kıbrıs antlaşmalarına ve Kıbrıs Anayasasına aykırı olarak işgâlci Rumu AB’ye üye Kabul eden Avrupalılar şimdi de yasa dışı Rum Yönetiminin boyundurğuna gişrecekler.Bizler de hâla 4 Mart 1964 tarihli BM karraının düzeltilmesini bekleye duralım,AB’nin bşizlere saygu duymasını bekeleyelim...


Atı alan Üsküdatı gewçti.çHrişsityan Kulübünün umöurunda değil Kıbrıs Türk Halkın hak ve hukuku...


Güçlüola hakkını al.Değilse uzaktan seyretmek kaderin...Hele Türkiye kendini AB üyeliğine kaptırmış ve Kıbrıs’ı gözden çöıukamrışsa...


& & &

ABD’de RUM-YUNAN LOBİSİ

ABD’deki Rum-Yunan-Yahudi lobileri petrol ve gaz alanlarını ele alırken,Türkiye’ye karşı ortak tavır sergilenmesi de gündemde idi.Rum ve Yahudi lobi başkanları Rum-Israil yakınlığının sağlam temellere dayandığını, ilerletileceğini, Türkiye’nin İslâma kaydığını,İran ile sıcak ilişkilerin korkutmakta olduğunu açıkladılar.Kıbrıs-Israil arasındaki ekonomik bölge işbirliğinin yararlı sonuçlar doğuracağına değindiler.

Bu gidişi onaylamak olası mıdır?Bırakınız Hristofyas’ın Avustralya’daki salvolarını,gözler önünde açıktan izlenmekte olan politikalara baktığımızda görüşmeleri çoktan kesmemiz gerekmekte idi.Oysa dünyaya Türkiye seçimlerinden sonra Ankara’nın ödün vereceği izlenimi verilmektedir.Öyle mi?

Bu gerçekse KKTC’de erken seçim yapmak ve halka seçenek sunmak şart oldu.Bu ödüncü politikalarla bir yere varılır,o da yok olmaktır...Bunu görmeyenlere ne demeli?

& & &

DUALARIMIZ SENİNLE...

Milli Mücadele Liderimiz Denktaş’ın iyi haberlerini almaktayız.Bu mucizeyi yaratanlara bin kez teşekkür ederiz...Dualarımız Denktaş’a...DAVA BİZLERİ BEKLİYOR...
 
Üst