Aktütün Sınır Karakoluna Yapılan Alçak Terör Saldırısı Hakkında Yapılan Açıklama

DELİKURT

Dost Üyeler
Katılım
12 Haz 2008
Mesajlar
1,103
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Turan
Hakkari ili Şemdinli İlçesi'nin Irak sınırındaki Aktütün Jandarma Sınır Karakolu'na düzenlenen hain saldırı sonucu 1 astsubay, 6 uzman erbaş ile 8 erbaş ve er olmak üzere 15 askerimizin şehit olduğu haberi ülkemizi yasa boğdu.
Bu tür alçakça saldırıların, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni asla yıldırmayacağının bilinciyle şehitlerimize Tanrıdan rahmet, Türk Silahlı Kuvvetleri ve kederli ailelere ve Milletimize başsağlığı, yaralılarımıza da acil şifalar diliyoruz.

Kıbrıs1974 Yönetimi

15 vatan evladıydı...
15 kardeşti...
15 Mehmetçikti onlar...


Hainlik pusuya yatmıştı. 15 vatan evladı, vatan için attı kendini hain terörün attığı mermilerin üzerine...


Alçakça, şerefsizce yağan kurşunlardan koruyamadılar kendilerini... Vatana, namahremin eli değmesin diye düştüler toprağa...


Hainlerin mermisi, tertemiz alınlarına değdiklerinde yok oldular. Onların elinden bu vatan için şehit düşmekten başka birşey gelmedi. Onların alınları açık, başları dik... Bu vatan uğruna çatıştı ve şehit düştü Aktütün kahramanları...



BİZ BİR ÖLÜR BİN DİRİLİRİZ
ŞEHİTLERİMİZİ SAYGIYLA ANIYORUZ
TÜM ŞEHİT'LERİMİZİN
RUHLARI ŞAAD,MEKANLARI CENNET OLSUN



flowers_221.gif


72925gb7.jpg

flowers_221.gif

hazanselisehitlerolmezrl2.jpg


basmzsagolsunei5.gif
 
Son düzenleme:

DELİKURT

Dost Üyeler
Katılım
12 Haz 2008
Mesajlar
1,103
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Turan

Mehmetçik Şiir ( Oğul )

Vatan oğul, bayrak oğul, devlet oğul, can oğul
Sevmek nedir bunu bilen aşıklara bismillah
Bu oğullar sümeyya can analardan doğdular
Rabbi esir dileklerden beşiklere bismillah

Ad verirken, ilk ezandan ilk duyduğun kelamda
Göz ve gönül aydınlatan ışıklara bismillah
Emeklerken, diz vurduğun iz vurduğun her yerde
Ayaklanıp atladığın eşiklere bismillah

Düşte gördüm kanlı başım peygamberin dizinde
Ocaklara eşiklere beşiklere bismillah

Karamürsel,
Kara üzüm gözlü mürsel
Soy oğul gündüzbey çanamlı yiğit
Bey dağımca bey oğul
Gazi battal ülkesinin kara yiğit palası
Devlet oğul, mürfet oğul, fidan oğul, toy oğul

Anam dedin, babam dedin, atam dedin bayrağa
Hem al bayrak oldun işte hem bayrakta al oğul

Bağrımdaki kurşunlarla çık peygamber katına
Ol mübarek avucun içini birer birer say oğul
Bet yüzler kem gözler hor bakarmış vatana
Biz tükenip yok olmadan olmaz böyle şey oğul

Denilmiştir,
Can sağ iken yurt vermeyiz düşmana
Hem sütünden hem kanından hem canından
Bu sende ki huy oğul

Söz: osman öztunç


 

DELİKURT

Dost Üyeler
Katılım
12 Haz 2008
Mesajlar
1,103
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Turan
ŞEHİTLERİM

catbgyh0.gif

Türklüğe hakaret etmenin suç olmadığının Türk adaleti tarafından resmen kabul edilmesinin üzerine, sonraki sözlerimi bunu destekleyen mütareke basınına, sözde aydınlara, AB yanlılarına, sahte tarihçilere, Türk milleti sözünü söylemekten korkan acizlere, yeşil renkli kâğıt parçaları müptelalarına, meydanlarda halka söz verip kırmızı koltuklara oturunca dönüşen ve değişen hatta gelişen, kimliklerinin ne olduğu konusunda zaman zaman şüpheye düşen zatı muhteremlere ithaf ediyorum…

catbgyh0.gif

Basında çıkan haberlerde her Allahın günü çıkan şehit haberlerini kanıksadınız mı?Yoksa “Şehitler ölmez vatan bölünmez” diye sloganlar atarak acınız hafifledi mi?Şiirler okuyup birbirinize sunular göndererek alıştınız mı ileti yönlendirmeye?Kaçınız gitti bulunduğu illerdeki şehitlikleri görmeye?

catbgyh0.gif

Hiç ziyaret ettiniz mi internet sitelerini?Hiç aradınız mı o aileleri?Sordunuz mu hiç yanan yüreğine nasıl derman olurum diye?Hiç hesapladınız mı kaç şehit olmuş terör can almaya başladığından beri?

catbgyh0.gif

Biliyor musunuz siz çocukları ne yapar?Gördünüz mü hiç mezarı başında selam veren babasına küçük bir çocuk?İçinize düştü mü bir kor acaba hala yaşıyor mu diye alsanız da haberini bile bile?Geceleri rüyanıza girdi mi hiç gazetelerde gördüğünüz fotoğrafları?

catbgyh0.gif

Siz söyleyebilir misiniz “Vatana feda olsun oğlum, bir tane daha var, onu da veririm.” diye?Bir sabah açıp ta gazeteyi dün konuştuğunuz arkadaşınızın “Köy girişinde tarandı” haberini okudunuz mu hiç?Ya da her telefon ettiğinizde acaba açacak mı diye elinizin titrediği oldu mu tuşlara basarken?

catbgyh0.gif

Siz güneydoğuda yaşananları okudunuz mu hiç kitaplardan?

catbgyh0.gif

“Biz siz rahat edin diye buradayız ana” dedikten sonra haberini aldığınız bir şehidiniz oldu mu sizin?Kendisi yerine haberini getiren bir askerle karşılaştınız mı hiç?Ya da günlerce sonra eve mektubunun geldiği oldu mu?Şehitlerin en küçüğünün kaç yaşında olduğunu biliyor musunuz siz?

catbgyh0.gif

Kurtuluş savaşında annesi tarafından ağlama sesi duyulmasın diye göğsüne bastırdığı yavrusunun öldüğünü gören annenin ne söylediğini okudunuz mu hiç ya da duydunuz mu?“Babam bizi izliyor biliyorum, ama çok özledim anne, beş dakikacık gelsin yine gider göklere” diye ağlayan bir çocuğunuz oldu mu sizin?

catbgyh0.gif

Hiçbir dilekçe yazdınız mı ya da okudunuz mu aşağıdaki gibi? Dilekçe : “Tunceli İli Nazimiye İlçesi’nde teröristlerle girmiş olduğu çatışmada şehit olan oğlum jandarma komando........ nın geriye kalan askerliğini babası olarak tamamlamak istiyorum. Gereğini arz ederim.” Dilekçe Kars’tan gönderilmiş. Tunceli Jandarma Bölge Komutanı da buna cevap yazmış: Komutanın cevabı “GÖNDERMİŞ olduğunuz 25.06.1999 tarihli dilekçeniz tarafımızdan alınmış olup, bu asil davranışınız bize güç vermiş, son derece duygulandırmış ve gücümüze güç katmıştır. Bizler, değerli şehidimizin komutanları ve silah arkadaşları olarak, aziz vatanın bölünmez bütünlüğüne kasteden hainlerin dersini vermek, hadlerini bildirmek ve şehitlerimizin ruhlarını şad etmek için, bu aziz vatan topraklarından olan Tunceli’deyiz. Hiç şüpheniz ve kuşkunuz olmasın ki; komutanları ve silah arkadaşları, şehitlerinin kanını yerde koymayacak, hainlere gereken dersi verecek ve kanlarının son damlasına kadar, bu vatanın birlik, beraberlik ve esenliği için hayatlarını ortaya koyacaktır. Siz ve kıymetli aileniz, memleketimizde rahat ve huzurlu olun. Şehitlerimizin bıraktığı yerden, kendi komutanları ve silah arkadaşları olarak, kutsal vatan görevine devam ediyoruz. Bu takdire şayan düşüncelerinizden dolayı şükranlarımızı sunar, size görev verildiğinde, yanımızda olacağınızı içtenlikle bilerek saygılar sunarız. Osman Eker... Jandarma Tüm General... Tunceli Jandarma Bölge Komutanı...”

catbgyh0.gif

Hiç telefon eden oldu mu size “baba ben ölüyorum, hakkınızı helal edin, anama söyle üzülmesin, gurur duyun benimle..” diye?Ve duydunuz mu arkadan gelen kurşun seslerini?Kapınızın önüne geldiğinde, al bayrağa sarılı tabutuna dokundunuz mu hiç ?

catbgyh0.gif

Silin göz yaşlarınızı.. Kalkın yerinizden ve selam verin onlar için… Bize emanet ettikleri vatan için ne yaptık bir düşünelim? İçiniz rahat, yüreğiniz ferahsa sorun yok.. Devam edin yaşamaya.. Yok değilse, düğümlendiyse boğazınıza bir şeyler, Hala yaşlar iniyorsa gözlerinizden, Sözün bittiği yerdeyiz demektir..

catbgyh0.gif

Yazan ve hazırlayan : Zeynep Oruncak

catbgyh0.gif
 

kerem71

Guest
Katılım
25 May 2008
Mesajlar
1,739
Tepkime puanı
0
Puanları
0


guzellikvo5.jpg





imza.gif


Denizin üstünde ala bulut
yüzünde gümüş gemi
içinde sarı balık
dibinde mavi yosun
kıyıda bir çıplak adam

durmuş düşünür.

Bulut mu olsam,
gemi mi yoksa?
Balık mı olsam,
yosun mu yoksa?..
Ne o, ne o, ne o.
Deniz olunmalı, oğlum,
bulutuyla, gemisiyle, balığıyla, yosunuyla.


22aqjl0.jpg
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

BİLGEHAN

New member
Katılım
18 Ağu 2008
Mesajlar
7
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Dünya Tarihi yazılmaya başladığından beri belki Türk milletinin en aciz en zavallı gösterildiği günlerden biridir bu günler ve Türkiye tarihinin son 15 yılı.basiretsiz bilinçsiz kimi hıyanet içinde ki yönetmler ve yöneticilerin 3-5 çabpulcu dedikleri teröristler veya kuzey ırakta kürt devletinin kurulması savaş nedeni sayan hesapta resmi devlet politikaları veya doğuda otonom devlet federatif devlet fikrini sunan hain siyasetçiler ve kim ne söylerse ne yaparsa ne söylerse söylesin bende dahil bilinçsiz Türk insanı çünkü bu olayları bu yorumları ve bu isyanları gerek reelde gerekse net sitelerinde çok yaşadık intikam alınacak veya hesabı sorulacak nutuklarınıda.ve aradan belki 5-6 geçecek ve bizler bu olayların şokunu atlatınca yeni bir 15 -20 şehit verecez arada verdiğimiz 1-2 şehit zaten sıradan olaylar oldu artık.bütün bunların çözümü nedir sorusunun cevabını aramadığımız ve Türk milleti olarak ortak fikir ortak akıl ve gelecek çizgisi fikri altında birleşmeyip oğluna gemicikler alanların veya Türk milliyetçisim deyip kendi çıkar menfaatleri işin içine girince aniden ihale takipçisi olan veya mücahitlikten mütehitliğe hızlıca terfi edenlerin peşinden gittiğimiz sürece bu şehitler çok gelecek ve bizler gerek net sitelerinde gerekse reelde çok intikam naraları atacaz.fakat acı hep devam edecek.peki nereye kadar bıçak kemiğe dayanana kadar.bu milletin başka türlü uyanacağı yok sanırım.titreyip kendine dönmesi için ve gerçekten intikamların alınması her bir şehit için bin kelle alınacağı güne..
Rabbim Türkü korusun ve yüceltsin
 

DELİKURT

Dost Üyeler
Katılım
12 Haz 2008
Mesajlar
1,103
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Turan


Yalnız Kurt'un Mektubu...

Bu alaca karanlıkta
Kahpe bir el zalim tetik
Erbabıyla vurulduysak
Sırtımızdan neyleyelim
Bir yaralı kurt misali
Her yanımız it tuzağı
Yiğidin budur hali
Biz gel Türkü söyleyelim
Türkümüz dağlara
Dağlara,ovalara
Ve itlere çakallara
Başımızı eğmeyelim
Yıkılır zalimin çarkı
Bilinir yiğidin farkı
Haramzadelerin kürkü
Altın olsa giymeyelim
Orda mısın hala
Umudum ve hasretim,
Duruyor mu yerli yerinde
Beni sorarsan eğer,
Kurt yalnızlığımı katık edip sevdama
Yollara düştüm
Düşmez kalkmaz bir Allah gülüm
Düşeriz elbet
Ama biz düşersek
Bir yağmur damlası gibi yaprağa
Vatan sağolsun diyen Mehmetçik gibi,
Toprağa düşeriz
Düşmeyiz namerdin ayaklarına
Bir hüzünlü Türkü olup ta
Yarin dudaklarına düşeriz
Beni merak etme
Ben ölmekte olan bir kurdun,
Kendi yaralarını ısırması gibi
Acıtmışım bir kere canımı memleket aşkıyla
Bekle beni yar döneceğim,döneceğim
Kırılacak Türkülerin zinciri

Ahmet şafak
 

BİLGEHAN

New member
Katılım
18 Ağu 2008
Mesajlar
7
Tepkime puanı
0
Puanları
0
90228CDFDC7278469A83377Dy.jpg



Türk ordusu bu ulusun en güvendiği kurumdur, bu ülkede anketler yapılmaya başlandığından beri hep açık ara öndedir. İsterdim ki, bu hafta içinde yeni bir anket yapılsın ve Aktütün baskınının bu güven duyusuna nasıl bir etki yaptığı ortaya konsun.
Cumartesi gününden beri halkın içindeyim.. Hemen bütün gazeteleri okuyorum, tv yorumlarını dinliyorum..
Aktütün'de verilen 17 şehitte bir PKK başarısından çok, bir askeri hata olduğuna inananların sayısı fazla.. Asker kanadından, hatta Genelkurmay İkinci Başkanı düzeyinde yapılan açıklamalar, kafalarda beliren sorulara yanıt vermekten, kamuoyunu tatminden uzak.. Hatta tersine şüpheleri destekler düzeyinde..
Bir ihmal, bir gaflet olduğu nerdeyse açık..
Şimdi bakın..
4 Ekim cumartesi günkü Vatan gazetesinin 18'inci sayfasında tek sütun bir haber var. Başlığını ve girişini aynen alıyorum..
"Aktütün Karakoluna taciz ateşi.."
"Şemdinli ilçesinde Irak sınırına 4 kilometre uzaklıktaki Aktütün Karakoluna bir gurup PKK'lı terörist taciz ateşi açtı."
Korkunç olan şeye bakar mısınız..
PKK, Aktütün karakolunu, bu haberin çıktığı gün basıyor.. 17 ölü, 20 yaralı.. Olacak şey mi?. Olacak şey mi, söyler misiniz?.
Adamlar gazetelere haber vere vere geliyorlar nerdeyse ve siz gafil avlanıyorsunuz..
Er Ramazan baskından bir gün evvel, Cuma günü evine telefon açıp veda ediyor.. "PKK'lılar bizi bu hafta içinde üç kez bastılar, ben artık zor dönerim anne.."
Ve dördüncü baskında, er Ramazan şehit..
Er Ramazan biliyor da, onun üzerindeki tek yıldızlıdan başlayıp, silsile-i meratip bol yıldızlıya bir yığın komutan nasıl bilmiyor acaba?.
Genelkurmay İkinci Başkanı ""15 şehitten 13'ü uzaktan atılan bomba ile öldü" diyor. Savunma mı, itiraf mı?.
Sınıra mesafe 4 kilometre.. PKK ile savaşın başladığı 30 yıl içinde 40 bilmem kaç kez baskına uğramış, son şehitler hariç, 28 gencimiz keklik gibi avlanmasına sebep olmuş bir karakol Aktütün. Karakol mu, elimizle kurduğumuz tuzak mı yoksa?..
Koskoca orduda, bu durumu değerlendirecek, önlem düşünecek bir kurmay çıkmaz mı?.
Harp Okullarında Taktik, Strateji dersleri niye okutulur?.
İsrail, Suriye'nin Golan Tepelerini niye işgal etti?. Eşek yükü Birleşmiş Milletler kararına rağmen niye hala ve hala elinde tutuyor?.
Çünkü bu tepelere yerleşen terör güçleri, sınırdaki İsrail karakollarını şakır şakır vuruyorlardı. Gittiler, onları kovdular, kendileri yerleştiler. Bitti.
Sen bu stratejik hamleyi yapamıyorsun, o zaman taktik bir karar alır o karakolu ordan çekersin.. İlle de orda asker şartsa, o zaman, o gecekonduya değil, havan atışlarına dayanıklı, daha ağır bombalara karşı da sığınaklı bir bina inşa edersin..
Bunların hiç birini yapma.. Çocukları oraya gönder ve de ki, "Dua edin de adamlar Irak tarafından bomba atmasın?.."
Şimdi çekiyorlarmış.. 45 şehit mi gerekiyordu, yanlışı görmek için?.
Bu mudur durum muhakemesi?..
17 Aralık 2007.. Zamanın Genelkurmay Başkanı konuşuyor..
"PKK unutmasın ki artık bizim için oradaki kamplar BBG (Biri Bizi Gözetliyor) evi gibidir.."
Allahtan öyle?.. Ya maazallah olmasaydı, kaç şehit verirdik?.. 150 mi?.. 1500 mü?.
Bugünkü Genelkurmay açıklıyor ki, BBG falan hikâye.. Aktütün karakolundan gözetleme mesafemiz 150 metre.. Eee. Adamın elinde sınır ötesinden, 5 kilometreden bomba atan silahlar var, ne olacak şimdi?.
Bugünkü Genelkurmay açıklıyor..
İstihbarat sorunu yok.. Amerikalılarla yapılan işbirliğiyle her şey haber alınıyor. Aktütün baskını biliniyor yani.. Bilindiği açık zaten.. Vatan gazetesi biliyor, er Ramazan biliyor, Genelkurmay bilmez mi?.
Ne yapıyor peki?..
Sınır dışı uzun mesafeli bomba atışına karşı tümüyle korumasız araziye takviye diye kara askeri gönderiliyor.. Sanki hedef büyüsün, PKK daha kolay, daha bol vursun diye?. Bu nasıl bir askeri düşüncedir?..
Aktütün'e baskın istihbaratını alan komutan sınırötesi bombalamaya açık araziye yeni asker mi yollar, yoksa ordaki korumasız askeri, güvenlik sağlanana kadar geri mi çeker?.
İstihbarat gelince, oraya bir bölük yollanmış.. Bölüğün komutanı nerde, kim?. Şehit olan astsubay mı?. O da ayrı bir soru!.
Şimdi asıl soruma geliyorum.. Yıllardan beri beynimi kurcalayan bir soruya..
Türk ordusu PKK ile 30 yıldan beri savaşıyor. Düşük Yoğunluklu Savaş.. Ama savaş..
Peki bu savaşın komutanı kim?.. Duydunuz mu böyle bir birlik.. Böyle bir komutan..
Tarih boyu bir daha Anadolu'ya saldırmaya kalkışmayacak Yunanistan için "Ya gelirse" diye Ege Ordusu kuruyoruz da, 30 yıldır Cumhuriyetle savaşan PKK'ya karşı bir niçin bir Ordu, Kolordu, tümen, her neyse bir birlik oluşturmuyor, bir sorumlu komutan atamıyoruz.. Komutansız savaş olur mu?. Olursa kazanılır mı?.
Savaş, Ankara'da toplanan kurmaylarla mı, harekat alanında fiilen çatışan komutanlarla mı yönetilir ve kazanılır?.
Diyelim Aktütün baskını haber alındı.. Ankara'ya Genelkurmay'a haber.. Genelkurmay Hava Kuvvetleri Komutanlığına haber.. Hava Kuvvetleri Komutanlığı yöreye en yakın taktik kuvvete görev.. Sizin bu satırları okumanız için geçen zamanda uzun mesafeli toplar patladı ve 17 er şehit oldu bile..
Yörede, bu savaş için gerekli, hava ve kara tüm unsurları emir ve komutası altında bulunduran bir komutan, bu savaşın Ankara'dan yönetilmesinden daha etkili olmaz mı?. Güney Doğu Anadolu Düşük Yoğunluklu Savaş Komutanlığı mesela..
Olmazsa niye, Birinci, İkinci, Üçüncü ordular var.. Ege Ordusu var?.
Hayali düşmana Ordu.. Gerçek düşmanı boş ver!..
Bugün Güney Doğu Anadolu Düşük Yoğunluklu Savaş Komutanlığı olsaydı, ben onun başındaki subaydan Aktütün Baskınının hesabını sorardım.
Bugün kime soracağımı bilmiyorum.

yildizlar.gif
Üç ay evvel, Fransa'da bir askeri manevra sırasında, erin plastik mermi olması gereken silahında, gerçek mermi çıktı ve oluşan kazada 17 er yaralandı. Sadece ya-ra-lan-dı..
Sonuç..
Fransa Genelkurmay Başkanı istifa etti.

yildizlar.gif
Sayın General Başbuğ!..
Millet sizden bu 17 şehidin ölümünden sorumlu olanları bulmanız ve açıklamanızı bekliyor.
O zaman gelecekte böylesi ihmal ve gafletlerin tekrarlanması ihtimali azalır. O zaman Ordu'ya güven sarsılmaz..
Türk Ordusunun hiçbir kusuru yokken düşmanın, ilan ederek, elini kolunu sallayarak bir karakolumuzu basabileceğini, 17 şehit ve 20 yaralı verdirebileceğini kabullenmek, PKK'ya fena halde itibar sağlar ve
Türkiye'ye en büyük darbeyi vurur.
Psikolojik savaşı yitiririz.
Hiçbir asker bir daha o bölgeye inanarak, güvenerek gitmez.. O şehitlerin ana ve babaları bir daha "Vatan sağ olsun" demezler.
 

BİLGEHAN

New member
Katılım
18 Ağu 2008
Mesajlar
7
Tepkime puanı
0
Puanları
0
TSK'den tüyler ürperten itiraf

PKK, Aktütün'e saldırırken, Hava Kuvvetleri Komutanı Org. Aydoğan Babaoğlu, Antalya'da golf oynuyordu.
Medyada, Babaoğlu'na yönelik yoğun eleştiriler yer aldı. Güneydoğu'da 17 şehit verilirken, bir kuvvet komutanının Antalya'nın tatlı sıcağında golf oynaması, birçok kişiyi çileden çıkardı.
yildizlar.gif
Ben, "yöneticiler keyfine bakıyor, halkı düşünmüyor" şeklindeki popülist eleştiriden uzak durmaya çalışırım. Ve şöyle düşünürüm:
İletişim çağı da denilen günümüzde, bu tip bir eleştiri benim açımdan talidir.
Org. Babaoğlu, Antalya'da golf oynamak yerine, makamında otursaydı ya da Konya'daki birlikleri denetleseydi ne fark ederdi?
Komutan ha Ankara'da oturmuş, ha Antalya'da: Jetleri, helikopterleri kaldırmak için onun emir vermesi dahi gerekmez ki! Bu tip acil durumlarda ne yapılacağı bellidir:
Birkaç telefon/telsiz konuşmasının ardından, talimatnamelerde öngörülenler yapılır. Hava Kuvvetleri'nin nöbetçi güçleri hemen harekete geçer.
yildizlar.gif
Ancak bunların yapılmadığı, Aktütün'ün yardımına koşulmadığı ortada.
O halde ya iletişimde ciddi aksama var (hem de bu çağda!) ya da harekete geçme refleksinde...
Her iki durumda da bu sistemi kurmak ve işletmekle yükümlü olanlar sorumludur.
yildizlar.gif
Gelelim konunun özüne:
Org. Babaoğlu elbette sorumludur.
Ama golf oynadığı için değil!
Babaoğlu ile birlikte, Genelkurmay Başkanı Org. İlker Başbuğ da dahil, Silahlı Kuvvetler'in tüm yönetim kadrosu, ellerinin altında devasa bir bütçe bulunmasına karşın, bu tip saldırılara karşı yeteri kadar hazırlıklı olmadıkları için sorumludur.
Asıl önemlisi: Türkiye'nin en yakıcı sorununu, sadece bir "terör" ve "bölücülük" bağlamında algıladıkları için sorumludur.
Bitmedi: Başka politikalar önerenleri; "hain", "art niyetli", "sözde" gibi sıfatlarla anarak töhmet altında bıraktıkları için de sorumludurlar.
yildizlar.gif
Önemli not: GK'(genel kurmay başkanlığı)nin yaptığı "golf" açıklamasında, "Hava Kuvvetleri Komutanımızın, Antalya'da bulunduğu sırada, 4 Ekim 2008 Cumartesi günü akşam saatlerine kadar olan sürede (...) şehitler hakkında bir
bilgisi olmamıştır" deniliyor.
Bu bir skandal: 17 şehit verilecek kadar yoğun bir çatışma meydana geliyor ama "bu iletişim çağında" Komutan'ın olup bitenden haberi olmuyor.
Arkadaşlar, ben "politika yanlış" diye boşuna nefes tüketiyorum. Politikayı filan boş verin, işte itiraf ediyorlar, TSK'nin iletişim sistemi çalışmıyor. İstanbul'da bir şey olsa, TV'den öğrenecekler.
Eyvah ki ne eyvah!
emre aköz /sabah


görün durum ne hallerde.askerde bir terim vardır kıta subayı diye bu şu demektir kimi kurmay subaylar yükseldikçe natı belçika abd vs gibi yerlerde askeri eğitimlerine devam ederler.kimi subaylar ise kıta(alan saha)dır.yani olayın birebir içinde.yanında şehit düşen asker çok olur.şehit düşmeden gördükleri son insanlar genelde onlardır doğrusu pek normal değildirler neden?çünkü sıradan değildirler askeri evlat gibi görür çoğu.bir asker şehit düştümü psikolojik bunalıma girer.çoğu şehit askerlerden kendini sorumlu tutar.keşke ordan değilde burdan gitseydi keşke o görevi vermeseydimde şu görevi verseydim hep bir vicdan azabı içinde kıvranır durur fakat bitmez devamında sonrası da vardır ya yine şehit verirsem korkusu ya yine dün karşımda beni görünce tebessüm eden askerimden birisi daha giderse??yetmez ama gariban askerlerin ceplerine harçlık oyar memleketine giderlerken.iş arar bazıları iyi çocuktur der tanıdıklarına çok hizmeti geçti bu vatana bir yardım edersen sevinirim der ve arkadaşlarını sıkıştırır yüzünü kızartır askeri için..
kimide golf oynar jet sosyete ile
 

DELİKURT

Dost Üyeler
Katılım
12 Haz 2008
Mesajlar
1,103
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Konum
Turan
Ortada bunca şehit ve bunca acı varken ve birileri Şerefli Türk Ordusunu sürekli rencide ederek,eleştirerek,suçlayarak yıpratmaya çalışırken bu yazılanlar hiç uygun değildir.Bazı konular vardır ve bazı zamanlar vardır ki bu zamanlarda bu tür konular açıp fikir beyanlarında bulunmak yanlıştır.DTP liler de bu söylemlerin aynısını söylemektedir,üç aşağı beş yukarı.Şu an milletimizin birlik ve beraberli içinde olması gereken bir andır.Ayrıca Türk Ordusunun şerefli askerlerine ve rütbelilerine bu şekilde yakıştırmalar birilerinin sadece ekmeğine yağ sürmektir.
Türk Ordusu kendini dünyaya ispat etmiş ve Türk Milletinin en kıymetli hazinesidir.
Bu konular basit konular değildir.Askeri yaplanmamızı tam bilmeyen ve o yöreyi ve terör olaylarını anlayamayan,kendi beynine sıkışmış siyasi çıkarlar için çalışan bazı adamlar yanlış yorumlar yaparak,bazı medyanın da desteği ile ordumuzu yıpratmaya çalışmaktadır.
Hiç kimsenin şerefli Türk Ordusunu bu şekilde acımasızca yermeye ve yıpratmaya hakkı yoktur.
Doğrular varsa o doğrularda bu vatan toprakları için şehit olan binlerce rütbeli veye rütbesiz vatan evladının vatana canını vermesidir.
İşte Türk Ordusu ve onun şerefli her neferi bu vatana canını vermek için şu anda görevdedir ve tüm personeli ile nöbettedir.
Yüreğimiz acırken ve içimiz kan ağlarken bu tür yorum ve açıklamalarla ordumuzu yıpratmak yanlıştır.
 
Son düzenleme:

hazaryalı

-Otağ Hanı-
Katılım
26 May 2008
Mesajlar
131
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Sabah Gazetesinin ve Sorros çocuğu kalemşörleri, görevleri belli misyonerler olduğundan, TSK'yı ve onun mensubu üst rütbeli komutanlarını yıpratmak için bu tür bir makale yazmaları yadırganacak bir durum değildir.
Ama o makalenin altına yorum yazıp foruma ekleyenin amacını ve görevini anlayabilmek için aşağıdakilere cevap vermesi gerekmektedir.

1.Aktütün olayının akabinde Diyarbakır'da meydana gelen olay sırasında; İl Emniyet Müdürü, Vali, Emniyet Genel Müdürü ve bunların bağlı olduğu baş İçişleri Bakanı nerede ne yapıyorlardı?

2. MIT denilen kurum ne ile meşgul idi ve doğrudan bağlı olduğu Başbakan nerede ve ne yapıyordu?

3.TSK, elini kolunu bağlayan, "Terörle Mücadele Yasası"na rağmen Terörle mücadelenin çok küçük bir bölümü olan "Terörist" ile mücadele etmektedir. Terörle mücadelenin ana konusu olan;Terörün;
a. Parti ve belediye başkanları gibi siyasi uzantılar ile mücadele,
b. Yurtdışı bağlantılarını ortaya çıkarma,
c. Para kaynaklarını kontrol etmek ve önlemek vs. vs. vs. kimin görevi ve bu konuda sorumlular ne yaptı?

4. Onun bunun köpeği, İmralı'nın misafirinin örgütü yönetmesini engelleme görevini üstlenenler kim ve bu konuda ne yapıyorlar? Başka konularda olduğu gibi "Bana ne yaaa..." demek yeterli mi?

5. Teröristlerin yuvalandığı Irak'ın Kuzeyi kimin kontrolünde ve Kontrolü elinde bulunduran kimin "Stratejik Müttefiki"?

6. Terörist faaliyetlerin kaynağı olan bölge ile doğrudan ilgili olan BOP'un Eşbaşkanı kim?
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

BİLGEHAN

New member
Katılım
18 Ağu 2008
Mesajlar
7
Tepkime puanı
0
Puanları
0
birincisi benim düşündüğünüz şekilde amacım ve görevim bulunmamakta.aksine Türk milliyetçiliğini savunan bir net sitem var ve index sayfasında o gün bu gün şehitlerimizin resmi var.diğer sorularınıza gelince
öncelikle hocamın yorumuna cevap hakkımı kullanmak isterim.dedikleriniz doğru bu olaylarlardan Türk silahlı kuvvetleri yıpranmaktadır ki hiç bir Türk evladı kendi silahlı kuvvetlerini yıpratmak istemez.geçmişten gelen kol kırılır yen içinde kalır düşüncesinin artık bu olayları yen içinde bırakamayacağı aşikardır.neden kol kırılmıyor çünkü her gün şehit veriyoruz ve kim ne derse desin bir orgeneralin şehit verdiğimiz günde ya ankarada yada dıyarbakır taktik hava komutanlığında olması gerekir düşüncesindeyim.diğer şekilde bazı arkadaşlarımızla tanışmadığımızdan böyle rahatça sanki hain akp li yorumları yapılmış ben askerliğimi şırnak gabarda 6.iç güvenlik tugayında yaptım ve peşpeşe 5 şehit cenazesinde selam durdum gazi arkadaşlarımı saymıyorum ve kimse bana burda hava kuvvetleri komutanını savunamaz.tartışmalar sadece burda değildir halkta bu konuları tartışıyor kendisine yakışan görevinden istifa etmesidir onurlu bir insan bunu yapmalıdır o zaman sabahlara kadar golf oynasın kimse sesini çıkarmaz.eğer ki bu ülkenin kuvvet komutanı isen ve Türk halkının verdiği verdilerle helal paranı kazanıyorsan görevini yapacaksın bunun başka bir izahı olamaz.
diğer madde halinde ki sorulara gelince
1-Türk silahlı kuvvetleri gibi Türk poliside bu ülkenin evlatlarından kurulu bir kuruluştur ve dıyarbakırda ki olaylarda ihmalleri varsa tabi ki hesaplarını vermelidir.bu ister iç işleri bakanı ister başbakan her kim ne derece sorumlu ise hesapların vermelidirler
2-mit denilen kuruluş her kesin bildiği gibi istihbarat kuruluşu dolayısı ile isthbaratla meşkul fakat dıyarbakır olaylarında ihmali vardır derseniz tabi ki ihmal vardır çünkü bu olay diyarbakırda ilk değil sonda olmayacaktır bundan dolayı gerekli istihbarat bilgilerinin gelmemesi istihbarat zaafını göstermektedir.bununla birlikte unutulmaması gereken bu ülkede sadece istihbaratı mitin yapmamasıdır.istihbarat bütün güvenlik güçlerinde mevcuttur.
3-terörle mücadele yasasında ki değişikler eğerki güvenlik güçlerinin elini kolunu bağlıyorlarsa ki (bildiğim kadarıyla bundan önceki dağlıca saldırısından sonra değişti)askerimizin talebi doğrultusunda yeni düzenlemeler yapılabilir bunlar atla deve değil bundan önce nasıl değişiklikler yapılmışsa bundan sonra aynı değişiklikler yapılabilir.zira terörle mücadele yüksek kurulunda başbakandan kuvvet komutanlarına kadar her kes bulunmaktadır.bu konuda silahlı kuvvetlerin tlebi olup eğer ki başbakan hayır demişse bunu açıklamak genelkurmay başkanın boyun borcudur.
diğer maddelerde bölücü parti ile mücadele anayasal bir olay yani siz gelip anayasada düzenlemeler yapmaz ve bölücü partilere karşı önlem almazsanız adam gelip belediye başkanıda olur partide kurar hapiste ki kadını milletvekilide yapar peki burda kabahat kimin?
4-onun bunun köpeğini imralıda besleyenler kim sorunuza şöyle cevap veriyim onun bunun köpeğini imralıya attıklarında imralıda görev yapan komutanın adı neydi?ve şimdi neden rusyada ?onun bunun köpeğini üniversite yıllarında yönlendirenler onun gibi salak bir adamı ankara hukuk fakültesi gibi ve sonrasında siyasal bilgiler fakültesine sokanlar kimler?sonrada onu diyarbakıra gönderenler?bakın sizler bu ülkenin standart bilindik klişeleşmiş fikirleri ile yola çıktığınız sürece hiç bir zaman doğruya ulaşamazsınız.bu devleti yiyenler düşman dediklerimiz kadar dost dediklerimizdir.bunu yakınlarda daha net olarak göreceksiniz.
5-ben daha lise yıllarında iken ülkü ocakları dergisi vardı yanlış hatırlamıyorsam 10 yıl falan geçmiştir rahat ordaki bir makalede israilin kuzey ırakta kürt devleti kurmak istediğini bunun alt yapısını oluşturmak adına yoğun çalışmalar yaptığını yazmaktaydı.bunu yazan ülkü ocakları dergiside sen ey devlet senin haberin olmadımı hiç?yıllardır hep aynı palavrayı yedirdin millete dedin ki kuzey ırakta kurulacak olan bir kürt devleti savaş nedenidir.yok ameraika Türkiyenin bu tehdidin çok korkuyomuş sonra ne oldu filmde ki gibi kırmızı çizgiler yeşil çizgiler palavra çıktı.sen eğer etkin bir politika ile bundan 10 yıl 50 yıl sonrasını hesap edip yol almazsan ve barzaniye kırmızı pasaport verip ülke ülke gezdirirsen oda senin güzelliğin derler??bilmem anlatabildimmi
6-bop un eşbaşkanı r.tayyip erdoğandır
gelelim sizin kime hizmet ettiği amacımı vs beni tanıyan arkadaşlar şunu bilir demekki tanışmıyoruz benim amacım düşünen araştıran Türk gençliği ve Türk milleti sen 2 ayda 1 kere 15 şehit her ay 10 şehit veriyosun ve söylediğin tek şey sanki tsk düşmanıymışım gibi hedef saptırıp olayı hükümete kanalize etmek kimse demiyor ki hükümet suçsuz fakat şunuda sorun artık kendizinize Türkiye bütçesinden en büyük payı alan Türk silahlı kuvvetleri neden derme çatma karakollarda askerlerini barındırmaktadır googleye bakın iranın sınır karakollarına bakın ne dediğimi anlarsınız.
2-egede akdenizde artık olmayan düşmanlara karşı birlikler bulundurulup doğuda eline çay bardağı vermeyeceğiniz insanları doğuya elinde g-3 mg-3 biksi kanaslarla sırtta yazın 35 kışın 45 kilo ile gezdiriyosunuz?siz askerliğinizi doğuda yaptınızsa bilirsiniz ama şunu söyleyim öyle okumakla da olmuyor o yükü elinizde tüfek diğer elinizde mayon kutusu taşıyın ondan sonra tartışmaya devam edelim peki siz dağda bayılan arkadaşınızın çantasını taşıdınız mı ?bir taraftan arkadaşınızı bir tafatan çantasını??sizin arkadaşınız hiç gellakuzik dağının tepesinde etrafta ağaç olmayan su olmayan dağda beni bu göle atın diye size yalvardımı?göl dediği yer uçurum!onun için sizin gibi düşünmeyen ki kimse sizin gibi düşünmek zorunda değil bir insan gelip buraya yorum yazıyosa önce üstünde biraz düşünüp bu yorumun haklılık payı varmıdır diye eleştirmeniz gerekir beni tanımadığınız halde direk akp li concon evladı muamelesi yapmaya başlarsanız sizin hakkınızda iki şey düşünürüm
1-bu adam bu ülkede yaşamıyor
2-bu adam birilerinin adamlığını yapıyor
eğer sizin gibi düşünsem bende sizin için bunları söylerdim.fakat ülkesini seven bir insansanız eğer bence yapacağınız en iyi şey klişelerden kurtulup ülkeniz için en iyisini yorumlamak düşünmektir.böyle ucuz fransız edebiyatı ile artık kimseyi kandıramzsınız çünkü.
 

KÜLTEGİN

Genel Koordinatör
Katılım
18 Şub 2008
Mesajlar
1,731
Tepkime puanı
1
Puanları
0
Konum
Tanrı Dağlarında
BİLGEHAN; sen ne kadar Bilge isen bir o kadar da bu otağda Tonyukuk vardır:)
O yüzden kimse burada fransız edebiyatı yapamaz izin verilmez.
Yorumunuzdaki son cümle için sizi uyarıyorum.
Bize Türk edebiyatı öğretildi, fransız edebiyatını ruhunu avrupaya satanlar yaptı.
Eleştirel açınız olabilir ancak rencide edemezsiniz:)
Mümkünse biraz daha 0 kotuna yakın yorum yapınız.
Esen kalın
TTK
 

kerem71

Guest
Katılım
25 May 2008
Mesajlar
1,739
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Kardeşim Bilgehan burada senin bildiğinin elli katını bilenler var oda Delikurt tur ilk önce senin kulaktan dolmaların yâda doğuda mayın tanıman bunu her Türk evladı yaptı şehide selam durmak yâda gaziye selam durmak marifet değil önemli olan saygıdır. Burada bir büyüğün ve asıl önemli olan bir eğitmen abimize edebiyat lafı kötü şey yakışmaz ve burada senin düşündüğün gibi insan barınamaz barındırmayız biz. Askerlik denilince sen 18 ay yaptın ben dağlarda 15 sene gezdim ve burada senin akıl vermen yâda bize bazı şeyleri öğretmek istemen yersiz saygı bir Türk evladının en büyük silahıdır.
 
Moderatör tarafında düzenlendi:

hazaryalı

-Otağ Hanı-
Katılım
26 May 2008
Mesajlar
131
Tepkime puanı
0
Puanları
0
Sayın Bilgehan;

Bir konuya cevap verebilmek için tanışmak gerekmez. Yazılanlar; neye nasıl cevap yazılacağının ip uçlarını vermektedir.

Güvenlik güçlerinin, teröristle mücadelelerini “Köy Kanuna” göre yaptığını ve bu konuda ,özellikle, TSK’nın defalarca talebi olduğundan haberinizin olmadığı anlaşılmaktadır. Bunu bilmek için TSK’nın içinde olmaya da gerekte yoktur. Çünkü, Sorros’un çocukları bu konuda köşelerinde yazmaya devam etmektedirler ve OHAL ilan edileceğini düşündüklerinden telaşa kapılmaktadırlar. En azından bir önceki Genelkurmay Başkanı’nın Yurtdışı Operasyonu için talebi ile teskerenin çıkışı arasında geçen zaman daha hafızalardan silinmedi.

Adında “İstihbarat” olması her kurumun aynı görevi yaptığı veya yapacağı anlamına gelmez. Her kurum kendi görev ve sorumlulukları ile ilgili istihbaratı yapar. Istihbarat konusunda bir zafiyetin olduğu konusunda “size katılıyorum” . Bu zafiyetin nedeni nedir diye hiç düşündünüz mü?

Terörizmle mücadelenin; siyasal, sosyal, kültürel, ekonomik vb. boyutları kimin görevidir ve yıllardır bu konuda görevlerini yapmayanları neden istifaya davet etmiyorsunuz? Bu kapsamda görevini yapmayan diğer kamu görevlileri ile siyasiler maaşlarını, TSK’nın maaş aldığı yerden farklı bir yerden mi alıyorlar?

Anayasa ve Siyasi partiler yasasında değişiklik istemek veya yapmak TSK’nın görevi midir? Bu değişiklikleri yapması gerekenler bu ülkenin gerçeklerini bilmiyorlar mı? Yapılması gerekenleri AB daha mı iyi biliyor?

Devletin özellikle de TSK’nin işleyişi ile yeterli bilginizin de olmadığı anlaşılmaktadır. Bu bilgi eksikliği olunca, Hava Kuvvetleri Komutanı’nı olay mahalline davet etmek mümkündür. Ama nedense Emniyet Genel Müdürü, İçişleri Bakanı vs tarafınızdan veya esinlendiğiniz kaynaklar tarafından bölgeye ve istifaya davet edilmiyor…

Genel ifade ile hapishanelerde görev yapanlar gibi, onun bunun köpeğinin tutulduğu İmralı’da görev yapanlar, bağlı oldukları Bakanlığın emirlerine göre hareket ederler. Bu bakanlığın adını biliyormusunuz? O görevlilerin askeri üniforma giymeleri , o görevlerinin TSK ile ilgili olduğu anlamına gelmez. O görevli komutanın kim ve nerede olduğunu sormanız, bu konuda da bilgi eksikliğini göstermektedir.

Bu ülkenin bir Dışişleri Bakanlığı ve Bakanı vardır ve bu Bakanın görevi, yurt dışına çıkınca Türkiye’de “İbadet yapılamadığını” şikayet etmek midir?

Iraklı aşiret liderlerine kırmızı pasaport verenler siyasiler mi askerler mi?

En azından ilgili Resmi Gazetelere bir daha bakarsanız bütçeden en büyük payın hangi kuruma verildiğini görürsünüz. Genel bütçeden en büyük payın MSB’na verildiğini ifade etmeniz, bu bilginin çocukluk döneminizden aklınızda kaldığını göstermektedir.

Bölgedeki sivil ve askeri yapılaşmanın biçimini, bölgenin tarihini bilmeden anlamak kolay değildir. Siz bölgeye, sadece, askerlik görevinizi yapmak için gidip dönmüşsünüz ve şimdi de oradaki anılarınızla yaşıyorsunuz. Kedi, kuruğunu yakalamak için dönüp dururken kendi arkasını görmüş “Amma büyük yara” demiş.

Sınırdaki, özellikle, Suriye, Irak ve İran sınırlarındaki Türk Karakolların amacının, barınma yeri olmadığını, bölgede askerlik yapmış olmanıza rağmen anlamamışsınız. Doğal olarak bunu anlamayınca da başka ülke karakollarından ve google’dan örnekler verebilirsiniz. Örnek verdiğiniz karakolları gidip gördünüz mü acaba?

Evet; bu ülkede yaşamıyorum ve birilerinin adamlığını yapıyorum. Beni tanıyanlar nerede yaşadığımı ve kimin adamı olduğumu bilirler. Bu bilgileri sizin bilmenize gerek yok!!!

Humeyni’yi sevenler de bu ülkeyi sevdiğini söylüyor, İngiliz, Alman, Hollandalı vd.de bu ülkeyi seviyorlar hem de öylesine seviyorlar ki gelip toprak bile alıyorlar. Bunlara toprak satanlar da bu ülkeyi sevdiğini söylüyor, Vakıflar Yasasını çıkaranlarda bu ülkeyi sevdiğini söylüyor, hem devlet yönetiminde bulunup hem de devleti AİHM şikayet edenlerde bu ülkeyi sevdiklerini söylüyorlar...

Bilmem anlayabildiniz mi?

Yoksa ben konulara Fransız mıyım?
 
Son düzenleme:
Üst