Biz Ordudan Yanayız…

Alper Faik GENÇ

Onursal Üye
Katılım
13 May 2009
Mesajlar
93
Tepkime puanı
0
Puanları
0

Alper Faik Genç
Bizim kalbimiz Anavatan için çarpar…Anavatan Türkiye hapşursa biz nezle oluruz…
ve bilinsin ki, biz Kıbrıs Türklerinin tercihi Şanlı Türk Ordusudur…
Kendi ordusuna karşı çıkmış, Yargıyı etkileyerek On’larca Paşasını tutuklatmış A.K.
Partiden yana olmamız beklenmemelidir…
MUKAYESE YAPMAK GEREKİRSE…Yargı içinde AK.Parti Yönetimine hizmet verdiği görülen bazı yandaş Savcıların On tanesi bir Paşa’nın değeri kadar etmez
Keza: Seçimlerde, hasbelkader, yüksek oy alıp Meclise girebilen bugünkü Milletvekillerinin çoğu maalesef yeteneksiz ve kalitesiz kişilerden oluşmaktadır…
Tahsil seviyelerinde kriter aranmaz…Aile ve kültür eğitimlerinde kritere bakılmaz…
Buna göre de, 50 Milletvekili bir Türk Paşasının değerinde değildir
Genel kültür sınavına tutulsalar çoğu çakar - başarısız olur…
DEMOKRASİ, Seçkin kişilerin idaresi değildir…Zibidiler de seçilebilir…
İKİ ÖRNEK VERMEK GEREKİRSE
1)- ADOLF HİTLER: 1923 -1945 Yıllarında Almanya’da idareyi ele geçirmek isteyen diktator Adolf Hitler önce 1923’de ‘Bira Salonu Darbesi’ olarak bilinen ihtilali yapmayı denemiş – başaramamış.ve dokuz ay hapse mahkum olmuştu..Bu dönem içinde ‘Mein Kampf’ (KAVGAM) adlı kitabını yazarak, Almanlara yeni bir İncil sunmuştur…Hitlerin kitabını okuyanlar o görüşleri beğenerek kendisini yüceltmişler ve 1933 seçimlerinde Lider seçmişlerdir…Böylece sonradan diktator olan Hitler iktidara halkın oy çoğunluğu ile gelmiştir…İkinci dünya savaşını Polanyayı işgal ederek başlatan Hitler önce Avrupanın, sonra da bütün dünyanın başbelası olmuştur…6 Milyon Yahudiyi öldürmekten haz duymuş diktatördür. 1945’de İngiltere-Fransa-Amerika ve Rusyanın birleşerek yendiği Hitler, uzun yıllar birlikte yaşadığı Eva Braun adındaki sevgilisine intiharlarından birkaç saat önce nikah kıyıp, 30 Nisan 1945’de Berlin’de. birlikte intihar etmişler ve talimatlarına uygun olarak cesetleri yakılmıştır (Hıtler öldüğünde 56 yaşında idi)
2) - BENİTO MUSOLİNİ: Demirci fakir bir babanın oğlu olan Benito, askerlik yapmamak için iki yıl İsviçreye kaçan İTALYAN diktatörüdür…İtalya’da 1922-1943 arasında Faşizmi kuran kişidir. Roman Katolik Klisesi başındaki Papa Pius XI (1857–1939) Mussolini’nin İtalyanların başına Tanrı tarafından gönderildiğini söylemişti…
(Fethullah Gülen’in bizimkiler için dediğine ne kadar da benziyor – değil mi?)
Mussolini, Ülkesini üç kez savaşa sokmuş sonunda canı ile ödemiştir. Ancak Musolini, Hitler kadar mert çıkmamış, 62 yaşında, kendisinden 30 yaş küçük sevgilisi ile İtalyadan kaçarken, Komünist Partizanlar tarafından yaklanarak ayaklarından başaşağı asılarak İtalyan halkına taşlattırılmış ve feci şekilde öldürülmüşlerdir.
Bizdeki benzerliğe dikkatinizi çekmek isterim: Her iki diktator de seçimle başa geçen ve halkları tarafından hayli desteklenen ve de dini Liderler tarafından alkışlanan kişilerdi. Birisi 56 diğeri 62 yaşında öldü..
TÜRKİYE’DEKİ SON DURUM:
Dünyanın neresinde olursa olsun, tüm Türklere şunları sormak istiyorum:
1- Bugün bir savaş olsa, vatanı hükümet mi, ordu mu koruyacaktır?
2- Bugün bir deprem olsa, halkı hükümet mi, ordu mu kurtaracaktır?
3- Bugün bir sel felaketi / yangın vs. olsa, halkı kim kurtaracaktır?
Sıkıya gelince Orduya başvuracaksanız adam gibi adam olsanıza…
AVRUPA ve BİZ:
Avrupanın hiçbir ülkesi, tarihleri boyunca topyekün bir saldırıya uğramış değildir, onların Anayasasında bu nedenle cumhuriyeti ve halkı, ‘Koruma ve Kollama’ hükmü yoktur çünkü buna gerek görülmemiştir. Ama bizde bu böyle değildir…
Çanakkaledeki saldırılardan sonra vatanı kurtaran büyük Atatürk’ün Türk Milletine, işte bu nedenle Cumhuriyeti Koruma ve Kollama vasiyeti verdiği apaçık ortadadır.

27 MAYIS 1960 Devrimi: 27 Mayıs’taki devrimi bir Darbe ve ihtilal saymak saçmalıktır.
Her gün 15 -20 Sağcı - Solcu gencimizin öldürüldüğü katlimı durdurmak Askerin değil de kimin göreviydi? Bu arada, suçluların – günün gereklerine göre – cezalandırılması şart değil miydi? Arada, ‘sıra değneği’ yiyenler de olmuş olabilir…İşi bugünkü gibi azıtan bir kısım gazeteci de “hakkını” almış olabilir…Helal olsun!
Halkımız bunları O günkü şartlara göre gayet normal karşılamıştı…Doğrusu da buydu…
Sonunda diktatörlük devam etti mi?
Yapılan referandumda yüzde 90’nın üstünde oy veren yine kendi halkımız olmamış mıdır? Sağduyu hakim olmuştur.
En uygun zamanda seçimlere gidilmedi mi? – Demokrasi kurulmadı mı?
Türkiye’de - bugünkünden evvel - hangi devirde iddia edildiği anlamda diktatörlük
hüküm sürmüştür?
BU SATIRLARI OKUYANLAR ŞUNLARA CEVAP VERSELER DİYORUM:
BUGÜNKÜ AKP. KAPATILMAKTAN TEK BİR OY İLE KURTULMAMIŞ MIDIR?
TÜRKİYE’DE İCRANIN BAŞI KİMDİR? BAŞBAKAN BUYURSUN SÖYLESİN...
„SİVİL İDARE – ORDU“ DÜŞMANLIĞINI veya ZITLIĞINI KİM BAŞLATTI ?
ORDU’NUN ALIŞILAGELMİŞ HİYERARŞİK DÜZENİNE KİM KARIŞTI ?
ORDU’NUN 28 PAŞASINI PARMAKLIKLAR ARKASINA KİM SOKTU ?
‚BEN‚ TÜRKİYE’NİN SAVCISIYIM’ SÖZÜNÜ SÖYLEYEN KİMDİR?
YARGIYI ELE GEÇİRME ÇABALARINI KİM BAŞLATTI ?
102 PAŞAYA TESLİM OL ÇAĞRISINI YAPAN SAVCI BU EMRİ / GÜCÜ NEREDEN ALDI?
SONRADAN BU EMİR KALDIRILABİLDİYSE – İLKTEN NEDEN KONDU ?
*****************************************
ATATÜRK ve ERDOĞAN bey...
Sn. Erdoğan’ın konuşmalarını izleyenler şuna hiç dikkat ettiler mi?
Büyük Atatürk’ten bahsederken, ATATÜRK adını hiç Erdoğan beyin ağzından duydunuz mu? Erdoğan bey “Atatürk” demez…
Çünkü Atatürk “Türklerin ATA’sı demektir…
Erdoğan bey Atatürk’e, Osmanlı üslubu ile,
“GAZİ MUSTAFA KEMAL” demeyi yeğler…
Atatürk’ün Türklerin Atası olduğunu acaba kabul etmez mi dersiniz?
************************************
Son söz olarak şu söylenebilir ki, Türkiyemiz’deki bu durum böyle devam ederse çok tehlikeli boyutlara varır.
Kendini seçmen tarafından ilan edilen dokunulmaz Padişah zannedenlerin sonu da, HİTLER ve MUSSOLİNİ gibi olur...
Ya intihar veya ayaklarından başaşağı...(ve de Kefensiz!)
İşte bu nedenlerle biz Kıbrıs Türkleri Türkiye’de Ordudan yanayız ve
bu kararımız ASLA değişmeyecektir!
Allah Milletimize öyle günler göstermesin diyerek sorumluları sağduyuya davet edelim.
 
Üst