Açık televizyon...
Ve her kanalda yayınlanan bir banka reklamı...
Hızlı trende seyahat eden bir ABD'li, bir Japon, bir Türk....
Fıkra misali...
ABD'li; gevrek gevrek gülümseyerek, cep telefonunu icat ettiği ile...
Japon; ABD'linin icat ettiği telefonu geliştirmekle övünüyor..
Sıra bizimkine gelince çok bilmiş ve kendine güvenen bir eda ile gülümsüyor ve
"Cebi aracılığı ile 20 Dakikada kredi çekmekle"
övünüyor...
Yani ortada;
İcat ettiği ile övünen ABD'li
İcat edileni geliştirmekle övünen Japon
Başkasının teknolojisi ile en hızlı borcu almakla övünen Türk
portresi ile karşı karşıyayız.
Televizyonu kapatıp dışarı çıkıyoruz...
panolarda bir reklam
"Bak Şu Türklerin Yaptığına"
Ne mi Yapmışız...
"Soslu Makarna"
Markası mı..."Veronelli"
Köşeyi dönüyorsunuz...
Milliyetçiliği Mafyalaştırırken; Derin Devlet'i Çeteleştiren operasyonun konu mankeni "Can Polat" ve ekibinin süslediği posterler 3 Şubat'taki psikolojik sirki duyuruyor Millet'e...
"Kurtlar Vadisi Irak"
Sloganı ne?
"Sonunu Düşünen Kahraman Olamaz"
Bir cümlenin artistik puanı ile teknik puanı bu kadar tezat olabilir.
Mesaj Net : Düşünmeden Hareket Et!
Neden?
"Ee; bizim sahaya sürüp, "kahramanlık gazı" ile kolayca harcayacağımız kerizlere ihtiyacımız var da ondan. Malum; Türk-kürt federasyonu projesi"
Bir yandan raflarda çok satan "Çılgın Türkler"
Diğer yandan Milliyetçi rüzgara;medya yelkenlerinden birini tahsis eden AB Pravdası medyanın sahibi Aydın Doğan;
Gazete bayilerinde;
"Kim Bu Türkler" başlığı ile Atlas...
Anlayacağınız Türk Milleti'ni gaza getirme operasyonu çok boyutlu olarak sürüyor...
Neden mi?
Hedef Türk-kürt federasyonu ise;
Önce "kürt"ü yarattılar...
Sıra "Türk"ü yaratmaya geldi...
Daha doğrusu;
Binlerce yıldır bu toprakta; okyanustaki su, havadaki oksijen gibi varolmuş bir unsuru,
ayrıştırıp;
bir Millet'in, bir Ülkünün, bir Vizyonun, bir Duruşun ismi olan Türklüğü;
"Türkler Kimdir?" makalelerine konu olacak tarihsel bir boya indirgeme ve daha sonrasında bir diğer boyun karşısına anti-tez olarak koyma yolunda hamleler yapıyorlar.
Düşmanımızın zekasına saygı duyacağımız nokta işte burası...
Bizi satranç tahtasında öyle bir hamle yapmaya zorluyorlar ki;
Türk'ün Tarihi Misyonu'nu ve Bekasını korumak için (Kral)
Kral'ın önüne diktiğimiz vezir (Türklüğü)'i;
karşımıza konulan yeme karşı (kürtçülük)
harekete geçirdiğimiz noktada,
Kral'ı açıkta ve savunmasız bırakıp;
Türk-kürt Federasyonu projesine su taşımış oluyoruz.
Harekete geçirmeyip; veziri oynatmadığımız noktada ise,
çevremizdeki hamle kalabalıklığı artıyor ve seçeneklerimiz azalıyor...
İşte tarihi satrançın bu noktasında ortaya konan
Sonunu Düşünen Kahraman Olamaz
sloganı;
son yılların en büyük gaz alma operasyonunun son ve aynı zamanda ilk cümlesi olarak Millet'in kafasına kazınıyor.
Borç almakla övünen;
Soslu Makarna yaptığını dünyaya İtalyanca bir isimle duyuran;
Devleti'nin bekaasını ancak bir kaç "vatansever" çetenin faaliyetleri üzerinden sağlayabilen;
Türk'e tarihi hamlesini yaparken,
Sonunu düşünmeden hareket etmesi...
Yoksa kahraman olamayacağı öğütleniyor.
Formülasyona bakar mısınız...
Aşil topuğumuzu nasıl da keşfetmişler...
Gaza gelip; Kral'ın önündeki veziri çekmemizi istiyorlar....
Söğüt Ağacı'nda bir imparatorluğu;
Sakarya kıyılarında bir Cumhuriyet'i kurgulayanlara;
"sonunu düşünme ki kahraman olasın" propagandası yapılıyor.
Bu noktada;
Türk Milliyetçilerini tarihin en zor hamlelerinden biri bekliyor...
Ortalık;
Erken ve akılsız hamle yapmamızı bekleyen çakallarla doluyken,
Kurda;
Sisin iyice çökmesini beklemek düşüyor...
Tarihin bu dönemecinde;
Türk'ü; Kürd'ün anti-tezi olarak kurgulayıp;
Federasyon projesinin taşıyıcı dinamiği yapmak isteyenler;
Türk'ün anti-tezinin bir etnisite değil;
EMPERYALİZMİN ta kendisi olduğunu unutuyorlar;unutturmaya çalışıyorlar.
Bu virajın ötesinde birileri;
sonunu düşünmeyen kahramanlar için koca bir mezarlık hazırlamış, bekliyor.
....
Mezarkazıcıları kendi mezarlarına gömmek bu Millet'in tarihi hobisidir.
Sorun;
Manevra seçeneklerimizin daraltıldığı bu satranç tahtasında;
onların kuralları ile oynamaya devam edip kahramanca ölmek değil;
satranç tahtasını devirip;
kendi kurallarımızı uygulayacağımız yeni oyunun taşlarını dizmektir.
Kurtuluş Savaşı'nın dönüm noktası nasıl;
SONUNU DÜŞÜNEREK;
Sakarya'nın doğusuna çekilmeyi bilen KAHRAMANLARIN ürünü ise;
Önümüzdeki sürecin dönüm noktası;
SONUNU DÜŞÜNEREK;
"Türk"lüğün emperyalizmin işine gelen Batı kıyısından; Anadolu'nun özünü taşıyan Doğu'suna çekilmeyi bilen
Türk Kahramanların ürünü olacaktır.
'Dinim İslam, Milletim Türk, Vatanım Türkiye, Ülküm Türklüktür'