Çok eski bir web tarayıcısı kullanıyorsunuz. Bu veya diğer siteleri görüntülemekte sorunlar yaşayabilirsiniz..
Tarayıcınızı güncellemeli veya Chrome kullanmalısınız.
BM'ye Karşı Ciddi Girişim Gerek
1974 Barış harekâtından sonra Birleşmiş Milletler yine “İşgâlci Rumun çıkarına” karar üretince, rahmetli Osman Örek,hışımla Bakanlar Kurulku toplantısı salonuna girmiş,dosyalarını masaya fırlatarak,”Bu böyle olmaz.Koskoca Harekât yapılmış,Kıbrıs’ın şekli değişmiş ama BM Güvenlik Konseyi hâlâ eski hamam eski tas…” Rahmetli Örek yürüyen kütüphane idi.Geçmiş konusunda unuttuğu tek sözcük olmazdı.Buna rastlamanız olası değildi. Bunun için öfke duyuyordu.
“Barış Harekâtına rağmen Türk Dışişleri Bakanlığı hâlâ BM Barış Gücü’nün statüsüne itiraz etmez,BM tutumunun karşısına çıkmazsa, harekâtta kazandıklarımızı masada kaybederiz” diyordu Örek.BM Güvenlik Konseyi,son günlerde aldığı karara benzer bir karara almış,hiçbir şey olmamış gibi BM Barış Gücü’nün “Kuzeyde” de elini kolunu sallayarak dolaşacağını,KKTC Yetkililerine aldırmayacağını,Türk makamlarının iznine tabi olmayacaklarını seslendiriyordu.
Örek önerdi ve Milli Mücadele Lideri Denktaş’ın başkanlığındaki Hükümet (Ben de Bakandım) “BM Barış Gücü’nün KKTC topraklarındaki hareketlerini ortadan kaldıran ve izne bağlayan” karar aldı. ”Ya KKTC’den izin alınacak,ya da KKTC topraklarından çekip gideceklerdi”.Barikatlar kapandı,BM Barış Gücü’nün kuzeye geçişi kaldırıldı.
Yani KKTC varlığını kanıtladı.Koşullarımızın büyük bölümünün kabul edilmesi üzerine ve KKTC’nin izin verdiği yerlerde gözlemci bulundurma hakkı tanındı daha sonra.
Ne acı 2011 yılının Haziran ayında BM Güvenlik Konseyi,Barış Gücü konusunda “KKTC’nin oluruna ihtiyaç duymadan ve Kıbrıs(Rum)Hükümetinin onayı ile görev süresini uzattı”.KKTC Dışişleri Bakanı Özgürgün ise “Güvenlik Konseyi kararında Kıbrıs Türk tarafının oluruna yer verilmemesini” kabul edilmez bulduğunu açıkladı…
Bu tutumu kim dinler?Sen görüşmelerle tavla teslim olur,orada “Cemaat” olarak kafa sallarken,Rum “Kıbrıs Cumhuriyeti’ni” Rum Cumhuriyeti olarak tepe tepe kullanmaktadır…İşte Güvenlik Konseyi kararı.Ve de işte dün yazdığım gibi KKTC’deki “Konsolosluk hızmetlerini” kapatıp Rumun otoritesini tanımak üzere “Kıbrıs(Rum)Cumhuriyeti’ne “yönlendirilen KKTC yurttaşları ve hatta o ülkelerin, kendi yurttaşlarının acı durumu…
Dışişleri Bakanlığını aradım yazıyı yazmadan;herkes ya yoktu,ya da izinde idi.Geri dönen de olmadı.Üstünden 48 saat geçti…Bu tutumla, bu kabullenme ile KKTC de rafa kaldırılır sayenizde…Kapatınız kapıları,atınız BM Barış Gücünü dışarıya. İsterlerse sınırlarda gözcülük yapsınlar.Hükümet böyle olur…
Rahmetli Osman Örek’i minnet ve şükranla anıyorum.Bari bugünküler yaşananları okuyup ders alsalar…
& & &
GAZİMAĞUSA ŞAHLANDI
Size de bu yakışır.GaziMağusa İngiliz döneminde de verilen yanlış kararları asla sineye çekmeyen Namık Kemal’in coşkusu ile karşılayan “Mücadele kentidir”.İşte şimdi de DAÜ Okullarının” Ali-Cengiz oyunu ile satılmasının karşısına çıktı.Bravo GaziMağusa…Rektör etrafa bakmış da KKTC’de iş yapacak, okul yönetecek adam bulamamış…Hadi KKTC’de bulamadınız; ya 780 bin kilometre kare Anavatan Türkiye’de onca okul işleten şirket ve vakıfları da mı göremediniz? Bu isteminizi kime,hangi araçla duyurdunuz? Doğa işletmecisi Televizyona çıktı ve DAÜ yetkililerini deşifre etti:”Rektör bize başvurdu” dedi.Başka makamların isimlerini de açıkladı…E bunlar ortada iken kim neyi tartışıyor?
İşte GaziMağusa cephesi;sayılan isimlere baktım.Başarılı iş adamları.Bu ülkenin aydınları.Paraları var.Okulları aynen sürdürecekler.O hâlde ne duruyoruz? Ama acı olan ne biliyor musunuz? Koskoca DAÜ’ye tepeden getirilen Rektör “Ana okul-İlkokul ve Koleji” bile yönetemediklerini, idame ettiremediklerini itiraf etti.6 ayaklık sandalı denizde yüzdüremeyip batıran rektör ve komisyonu, koskoca gemiyi nasıl yönetsin?...Bir düşününüz…Bunlar yakında DAÜ’yü de “Ala vuna, ala tre” diyerek satarlar. Hadi beyler yanlıştan marş marş geri…
& & &
KOOP-SÜT
Bu konuda da tartışma başladı.Satış vardı-yoktu diye gürültü var.Kimi “Çalışanlara veriniz” diyor,kimi “Türkiye’den gelen böyyük bir şirkete veriniz” diyor…
Yahu kimin malını kime veriyorsunuz?Zate “Kıbrıs Türk Kooperatif Merkez Bankası Ltd” de sizin değil ki.Alt Kooperatiflerin malı…Koop-Süt ise süt ve hayvan üreticisinin malı…Onların malı olan Kooperatife el koymadınız mı? El koyup,geliştirip iade edecektiniz. Biz geliştirdik, siz borca batırdınız.Şimdi sahibine iade ediniz… El koyarken varolan Kooperatifin üyelerini toplantıya davet edip onların kararına saygılı olmanız gerekir.Bu Kooperatif değil mi? Halka açılma ne? Zaten hem Koop Süt, hem KTKMB Ltd zaten halkın değil mi?…Bilmeyen bilsin, duymayan duysun… Kıbrıs Türkü “Kooperatifçilikte başarılı bir tarih yazdı”…Unutulmasın.Halk,işte budur.